-
151.
+274 Eylül 2000
"Ahmed Muhri." dedi birisi dinliyordum, çıt çıkarmıyordum. "Bunu gördün mü?" diye sordu. Düşünmeye başladım. Fotoğrafımı göstermiş olsa ne zaman çekmişti? Kameralardan almış olabileceklerini düşündüm. "Hayır, neden arıyorsunuz?" diye sordu Ahmed Muhri.
Seslerden çıkarabildiğim kadar tahmin yürütüyordum. "Yarın için terörist grupların bir eylemi olabilir. Bu kişide şüpheli gözetim altında tutmak zorundayız." dedi karşıda ki adam. Ahmed Muhri güldü. "Gördüğüm yerde öldüreyim mi yoksa size mi ihbar edeyim?" diye sordu.
Şaşırmış olanları dinliyordum. "ihbar et ama elinde olsun, bu sokaklar sana emanet Muhri." dedi adam ve çıktı sanırım tek kişi değildi. Ahmed Muhri dedim ve düşünmeye başladım. INIS adama güveniyordu ve adam Türktü. içlerine kadar sızmayı başarmıştık bir nevi.
Haritayı incelemeye başladım. Yolu çizdim.
Mansour caddesinden aşağıya doğru inecekti, 15 dakika boyunca gitmesi gerekiyordu, trafiği hesaba katıyordum. Kavşak karşısına çıktığı zaman Zaytoun caddesine ineceklerdi. Oradan da aşağıya inip Qadisaya caddesinden sola sapacaklardı. Yolculuk burada bitiyordu. yaklaşık 35 dakika sürecekti. Yol boyunca güvenliksiz tek alan kavşaktan sonrasıydı. Zaytoun caddesi tehlikeliydi. -
-
1.
+1Rezarvatuar
-
1.
-
152.
-18Okumayın beyler Ajan oluyosunuz
-
153.
0Rezerve sardı devam.
-
154.
0Rezerve
-
155.
+36 -14 Eylül 2000
Mansour caddesi belki de Bağdat'ın en güvenlikli kalabalık caddesiydi fakat kavşaktan sonra işler değişiyor, Zaytoun caddesi geliyordu. "Bir şey olursa burada olur." diye söylendim Devlet binasının etrafında ki binalara baktım. Yüksek 3 tane bina vardı.
"Iraklı keskin nişancılar çıkacaktır büyük ihtimalle." diye düşündüm. Iraklı bir keskin nişancıyı satın almışlarsa işim çok zordu. Suikastin nasıl olacağını da bilmiyordum, bombalı mı olacaktı, keskin nişancı ile mi olacaktı, bir kişi veyahut bir grup mu yapacaktı hiçbirini bilmiyordum ama büyük ihtimalle keskin nişancı ile temiz iş yapacaklardı.
Neredeyse tüm INIS yüzümü biliyordu ve benim diğer gün devlet binasının olduğu yeri bir kez daha incelemem gerekiyordu. Zor bir gün olacaktı benim için, gözlerim kararıyordu. Uykum gelmişti fakat uyumamak için direniyordum.
"Irakta ne varsa kendi bakanlarını yem edecek kadar önemli olmalı." diye düşündüm. Araba zırhlıydı. Keskin nişancı saldırısı yol boyunca yapılamazdı. -
156.
0Rezz devam
-
157.
+11 bastim 2 gitti onlerden rezervr
-
158.
+374 Eylül 2000
"Keskin nişancı olacaksa devlet binasına girişte veyahut çıkışta olacak, roket atar veyahut bombalı saldırı büyük ihtimalle Zaytounda olacak. Bu ikisi önemli, keşke tek kişi olmasaydım." diye söylendim.
Devlet binası için bir çatıya çıkmak gerekiyordu. 3 çatıda doluydu. Biraz zor gözüküyordu. Meydanda canlı bomba olamazdı. Herkesi didik didik edip arayacaklardı. O zaman geriye roketatar kalıyordu. "Zırhı delip geçer." dedim.
Temiz iş yapacaklardı. Devlet binasına biraz daha uzak bir çatı vardı, tahminimce kimse oraya çıkmayacaktı. Ben çıkacaktım. Etrafında 5 tane peş peşe bina vardı o çatınında fakat uzaktı hemde çaprazda kalıyordu. Tek avantajı Zaytoun caddesini de görmesiydi.
Oraya çıkıp etrafı izleyecektim. Planımı yapmıştım. -
-
1.
+17 -1Niye yazion amina kodumun dingili tum hikayenin icine sicdin sivadin zevkimizi gibdin amina koyum senin
-
1.
-
159.
+2Okumakta fayda var
-
160.
0rez
-
161.
0rezrezrez
-
162.
+2 -2Burda okuduğum heyecanlı 2. Hikaye devam
-
-
1.
+1 -1Digeri hangisiydi
-
2.
+3 -2Komşum hayatımı değiştirdi
-
1.
-
163.
+1Devam devam devam sardi
-
164.
+285Eylül 2000
Kepenk sesini duydum. Ahmed Muhri benim üstüme dükkanı kilitlemişti. Güvende sayılırdım. Belki de INIS'ın bile güvendiği adamın dükkanındaydım. Biraz kafamı koydum uyuyakalmışım kepenk sesi ile uyandım elimi belime attım fakat silahım yoktu. Sakin olmaya çalıştım, dolabın arkasındaydım. Kol saatime baktım sabah 5di.
Yeniden kepenk sesi duydum. Ardından dolap açıldı karşımda Ahmet Muhri elinde bir çanta ile duruyordu. Bir de kağıt vardı. "Planladın mı?" diye sordu. "Çantada ne var?" diye sordum. "Suikasti ellerinle mi engelleceksin?" diye sordu. Silah olduğunu anlamıştım. "Kağıt neyin nesi?" dedim.
Uzattı. Bakanın geliş saati yazıyordu. "Bu saatte gelecek." dedi saat hesabı yapmıştım fakat bakanın ne zaman geleceğini bilmiyordum. 13.30 yazıyordu. "Tamam." dedim. Dolabı kapatmadan çıktı.
"Buradan nasıl çıkacağım?" diye sordum duyması için yüksek sesle. "Arka kapıdan." dedi. Saat 8'e doğru atıştırmalık bir şeyler getirdi. Bende planımın üstünden geçiyordum. -
-
1.
+3 -20Ulan hani silahsiz gelmistin iraga neden elini beline atip silahim yok diye eksin yapiyon got
-
2.
+15Sen okuma amk
-
3.
0Harbi amk sen okuma okuyosanda okudunu belli etme
diğerleri 1 -
1.
-
165.
+1Seri seri kardes sardi baya gozunu sevem yarim birakma kufur etmeyi seven biri degilim sovdurtme kendine gerci digerlerune nazaran hizli yaziyon
-
166.
+1Rez yaz hadi amk
-
167.
+375 Eylül 2000
Silahı inceledim, mermilere baktım. "Bunlar Türk yapımı." dedim. "Evet." dedi. "Neden gizliyoruz ki o zaman böyle kendimizi söyleyelim böyle böyle olacak diye INIS'e" dedim. "Suç üstü vardır. Amerika ile karşı karşıya gelmek istemezsin." dedi.
Haklıydı. "Sence Suikasti kim deneyecek?" diye sordum. "Amerikalı ajandan başkasına vermezler, kritik şansa bırakılmaz." dedi. Haklıydı. Silahla biraz uğraştıktan sonra dürbünü de çantaya atıp 11.30 civarı arka kapıdan çıktım. Devlet binasına doğru yürüyordum. Kafam eğikti, elimde çanta ile dikkat çektiğime emindim.
Binaya geldiğimde bir oh çektim. içeri girdim. Merdivenleri çıkarken bir adamla göz göze geldim. Elimde çanta vardı. Çatıya çıkıyordum. Tam konuşacağı sırada çantayı bırakıp ensesine vurdum ,merdivenlerden düşecekti tuttum. Omuzuma aldım. Bir elimde çanta omzumda adam merdivenleri çıkıyordum. -
-
1.
+14 -1Heyt be adam jesin sitethamla poladin ciftlesmesi sonucu ortaya cikan 3 kollu 5 bacakli bi yaratik amk
-
1.
-
168.
+1 -1Luis suaREZZZ
- 169.
-
170.
0rezzz
başlık yok! burası bom boş!