/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 951.
    +26
    4 Mayıs 2003

    Sniper ile kadına saldıranı indirecektim de durmadan yer değiştiriyordu adam azcık nişangah kaymasında kadını öldürürüm diye korkuyordum. Gerçi kadın her türlü ölecekti ama benim kurşunum ile ölmesini istemezdim. Adamın yüzünde ki çaresizliği bir kez daha gördüm. Bir şeyler söylüyordu ağlayacak duruma gelmişti. Adamın namusuna gözünün önünde tecavüz ediyorlardı. işte savaşı kaybetmek böyle pis bir şeydi. Namert bir düşmanın olması böyle pis bir şeydi.

    "Allahım sen yanlış yaptırma." dedim kendi kendime, bastım tetiğe, kadının yanına yığıldı kaldı asker. Namlusunu adama doğrultmuş asker ise panik yapıp adama ateş etmeye başladı. Sonra döndü ve kadına ateş etti bense mermiyi değiştirip ona da ateş ettim. Çok geçmeden oda yere yığıldı. "Ağabey, ateşin buradan geldiğini anladılar. Gitmemiz gerekiyor." dedi. Koşmaya başladık dağa doğru. Arkamızdan ordu geliyordu çünkü ama ne olursa olsun o dağları yurdumuzun dağları olmasa bile biz daha iyi biliyorduk, çünkü onların başına dert edilmiş bir terör yoktu. Dağlarda çatışmıyorlardı. Koşmaya başladık.
    ···
    1. 1.
      +15
      Tutmayın beni amk amerikaya gidip anasını gibecem oranın
      ···
    2. 2.
      +1
      Nick-entry amk ahahah
      ···
  2. 952.
    0
    rez had
    ···
  3. 953.
    0
    kitap yazsın okurum ha üslübu çok güzel REZ REZ
    ···
  4. 954.
    0
    Kitap yaz kitap dayı. Roman yaz angiblopedi yaz
    ···
  5. 955.
    0
    Rezzoniii
    ···
  6. 956.
    +30
    8 Mayıs 2003

    Telsizden hala ulaşamamıştım Ertuğrul Ağabeye, küslük olmazdı. Sonuçta devlet için çalışıyorduk. Ertuğrul Ağabey profesyonel adamdı. Aramızda kan davası olsa yine vatan için bana kardeş gözüyle bakar operasyonu yönetir, yardım ederdi. Şimdi ne olmuştu da konuşmuyordu telsize, aklıma ölmüş olabileceği geldi. Bizim için hiç iyi olmazdı. "Hem nasıl ölmüştü ki?"

    "Vatandan haberimiz yok, kim bilir ne oluyor?" diye sordum. "Ertuğrul Ağabey cevap vermedi mi?" diye sordu. "Hayır." dedim. Soğukta dağda etrafı izliyorduk. "Ağabey Bağdata gitmeliyiz." dedi. "Neden?" diye sordum. "Bağdat şuan en güvenlikli yer Amerikalı askerler için, buraları didik didik edecekler, dikkat çekmeyiz." dedi. "Amerika güvenliği sağlamışsa girmek kolay olmaz." dedim. "Yaparız ağabey bir şeyler." dedi.

    O sırada Vatanın sesini duydum. "Vatan, iyi misiniz? Savaş durumu mu var Ertuğrul Ağabeye ulaşamıyorum." dedim. "Ertuğrul Ağabey Bingöldeydi. Bingölde deprem oldu. Ağır yaralıydı, kendine geliyor. iyi misiniz?" diye sordu. Beynimden vurulmuşa döndüm. "Şimdi durumu nasıl Ertuğrul Ağabeyin ölüm tehlikesi var mı?" diye sordum. "iyiye gidiyor, tek sorun kimliği." dedi. "Kimliği derken adamın kimliği her yerde geçiyor kimlikten sorun olabilir mi?" diye sordum. "Şuan hiçbir yerden geçemiyor, iyi durumda değiliz. Dengeler çok değişti." dedi. Derince bir iç çektim. "Biz iyiyiz." dedim. "Irak tamamen düşmüş." dedi. "Evet, tüm bölgelerin güvenliğini sağlıyorlar." dedim. "Türk olduğunuzu belli etmeyin." dedi. "Elimizden geldiği kadar." dedim.
    ···
    1. 1.
      +12
      kontrol ettim 1 mayıs 2003te saat 03:27de Bingöl'de deprem olmuş 6.4 şiddetinde.. ya sağlam bir araştırma var ya da adam harbiden casus beyler..
      ···
      1. 1.
        +1
        Kanka bende kontrol ediyorum hiç bir bilgide tezat yok şimdiye kadar
        ···
    2. 2.
      +1
      Yine Nick-entry amk ahahhaha
      ···
  7. 957.
    0
    Sırf kaçırmadan okumak için üye oldum.
    ···
  8. 958.
    -1
    REZa Zarrab
    ···
  9. 959.
    +29
    15 Mayıs 2003

    Dağlara kaçmış Sünniler ile konuştum. Birkaçı bizim kaçtığımız bölgeden kaçmıştı. Bir tanesi ile konuşma şansı buldum. "Gelenlerden 2 asker vuruldu. Bir tanesi yüksek rütbeliymiş. O bölgede güvenlik önemleri çok sıklaştırıldı. Her yeri arıyorlar" dedi. Vurduğumuz adamlardan bir tanesi rütbeli çıkmıştı.

    "Yılan diye birisi gelmiş bölgeye, namı kendinden önce geliyor. Kimse artık." dedi. Bir anda pür dikkat kesildim. "O bölgede mi hala?" diye sordum. "Bilmiyorum, sadece duyum. Ne oldu bir anda ilgilendin?" diye sordu. Bir şey söylemeden kalkıp Serdarın yanına yürüdüm.

    "Serdar bize bomba lazım." dedim. "Nasıl bir bomba ağabey?" diye sordu. "3-4 tane canlı bomba yapabilecek kadar." dedim. Gözlerini açtı şaşkın şaşkın bana baktı. "Aradığımız adam vurduğumuz iki kişi sonrası bölgeye gelmiş, uzak değiliz." dedim. "Uzaktan indiririz adamı." dedi. "Dağlarda kontrol vardır. Dikkat dağıtmak lazım." dedim.

    Amerikan askerlerinin çoğu genç ve bilgisizdi, hiç bilmediği görmediği bir coğrafyaya gelmişlerdi. Pgibolojileri bozuluyor, korkuyolardı. illa ki nöbet yerlerini terkedeceklerdi büyük patlamalar sonrası. Benim görevim yılanı öldürmekti. Ben bunu yapacaktım. Bunun içinde canlı bomba gerekiyordu. Hem amerikan askerlerinden intikam almak isteyen çok ıraklı vardı.
    ···
  10. 960.
    0
    Gerçek mi kurgu mu şüphe içindeyim
    ···
    1. 1.
      0
      kurgu veya gerçek, adam yazıyo panpa
      ···
    2. 2.
      +1
      Harbi sağlam hikaye yenile yapmaktan yoruldum amk. Uzun yazsa biraz
      ···
  11. 961.
    +2 -3
    rez şuku atın
    ···
  12. 962.
    +1
    Allahü Ekber diye çığlıklar atıyorum evde pnp nerden geliyor bu ilham
    ···
  13. 963.
    +2
    şuan ben bile canlı bomba olurum panpa allahuuu akkbaarr :D
    ···
  14. 964.
    +30
    21 Mayıs 2003

    Gerekli bombaları temin etmiştik. Sanki bir komutan gibi yönetiyordum etrafa dağılanları. Bölgede ki dağları büyük ihtimal Amerikalı askerler idare ediyordu. Bir şekilde canlı bombaları içeri sızdırıp patlacaktık. Patlamalar sonucu Amerikan askerleri inmek zorunda kalacaktı aşağıya nöbet yerlerini bırakıp. Bizde nöbet yerlerine kümelenip kurşun yağdıracaktık bunların kafalarına kafalarına, benim tek amacım vardı oda yılanı öldürmek.

    Canlı bombalar coğrafyayı iyi biliyorlardı. Sonuçta onların vatanıydı. Amerikan askerleri orada işgalciydiler. Amerikan askerlerinin bilmediği çoğu şeyi oranın halkı biliyordu elbet, içeri gireceğiz biz dediler sadece.

    Sabaha karşı canlı bombaları gönderdik. Bizde hazırlandık. ilk patlamadan sonra çıkacaktık dağlara doğru. ikinci patlamada en azından nöbet yerlerinde olmamız gerekiyordu. ilk kez o kadar heyecanlanmıştım. Belki de o güne kadar Amerikaya en şiddetli şekilde direnme olacaktı. Diğer direnişçilere güç verecekti bu.

    Ve yüksek bir ses duyuldu. Ayağımın altında ki yerin titrediğini hissettirecek kadar büyük bir patlama, anında dağa çıkmaya başladık. Serdar yanımdaydı. "Ağabey, görevimizi yapacağız hissediyorum." dedi dağı çıkarken. Ben ise yorgundum, bir dağı inmiştim. Bir dağı çıkıyordum. Tam nöbet yerlerine gelmişken dağda ikinci patlama duyuldu. Bu patlamayı gözlerimle görmüştüm. Kulaklarım daha iyi işitmişti.

    Amerikan askerleri tahmin ettiğimiz gibi kimisi araçlarla kimisi yayan olarak inmeye çalışıyorlardı nöbet yerlerinden, intikam ateşiyle yanıp tutuşan, kimisi karısını, kimisi kocasını, kimisi çocuklarını kaybeden ıraklılar ateş yağdırmaya başladı Amerikalıların üstüne, o sırada üçüncü patlama gerçekleşti ve hemen sonra son patlama. Sokaklara yığılan sivillerde vardı. Sniper ile bakıyordum. Yılanın özelliklerine benzer bir adam arıyordum sadece. Görüp beynini dağıtmak için sabırsızlanıyordum.
    ···
  15. 965.
    0
    REZZZzan kirazzz... bu hikayedeki adam sen misin REEiZZZ
    ···
  16. 966.
    0
    Bu başlık açıldığı an ilk entryde dedim ki, bak bu efsane olacak.
    ···
  17. 967.
    0
    Anüüü böyle yazmayı nerden öğrendin ulen? Dizi gibi aq merakla okuyorum
    ···
  18. 968.
    0
    indir şu artık kahpe çoçuğunu sık kafasına reis
    ···
  19. 969.
    0
    heyecanın dibine vurduk amk
    ···
  20. 970.
    +18
    21 Mayıs 2003

    Uzun boylu, iri yapılı birisini göremeyince bende gördüğüm amerikan askerine ateş etmeye başladım. Attığımı indiriyordum ama nişangahtan ilk hedefim o iri yapılı, 1.95 boylarında ki herifi bulmak öldürmekti. 5-10 dakika sonra ıraklılar aşağıya inmeye kalkıştılar. Benim için önemsizdi. illa ki görecektim onlarda intikam almak istiyorsa alacaklardı. Tahminimce hepsi ölecekti ama yanlarında zütürecekleri de vardı bu kişilerin.

    O sırada nişangaha bana doğru sniper doğrultumuş bir dizinin üstüne çökmüş adam takıldı. Göz göze geldiğimizi hissettim tetiğe bastım direk kendimi sağa doğru yere attım fakat tam sol omzumda bir uyuşma, acı hissettim ardından bir sıcaklık zor bela kalkıp nişangahtan adama baktığımda göremedim kimse yoktu. Vurmuş olsam yığılır kalırdı, yaralanmış olsa debelenmeye çalışıyor olurdu. Serdar bana baktı. "Ağabey vurulmuşsun iyi misin?" diye sordu. Omzuma bakınca şok geçirdim. Zaten böyleydi, o kanı görmeden şok geçirmiyordunuz.
    ···
    1. 1.
      +6
      Polat ın tabutun içinden çıkmışlığı var beyler gibinti yok
      ···