Durmadan ilerliyorduk saatler geçmişti ve ben çok açtım ama ne yemek almıştım yanıma ne param vardı kamyonun içindeki kolilerde de tekstil malzemesi vardı kamyondan inmek zorundayım kısacası mola verdiğimiz zaman arka tarafa yöneldim inmek için tam atlayinca ensemden yakaladı bir el beni sertçe bi süzdukten sonra kimsin sen ne işin var burda diye sordu bende bütün olanları anlattım lütfen bırak da yoluma gideyim diye yalvardım adam halime acimisti dinlenme tesislerinde bana bi çorba ismarladi çorbayı iştahla yememe baya gülmustu sonra istersem beni evine biraktirabilecegini büyük şehrin tehlikeli falan olduğunu söyledi bidaha dönermiydim hiç herseyi göze alıp kacmisken dönersem amcam gebertir di beni hem beni gittiğin yere bırak artık donemem dedim adam tamam dedi çok babayiğit bir adamdı zaten. Sabah kasadan dışarı baktığımda denizi gördüm ilk defa ne kdar büyük ne kadar güzeldi 2 saat sonra bir sürü kamyonun olduğu bir yerde durduk son durağa geldigimi anlamıştım hemen atlayıp koşarak uzaklaştım çünkü adamın bana para vereceğini biliyordum fakat annem bana kimseden karşılıksız bişey almamayi öğretmisti o parayı alamazdim ordan uzaklastiktan sonra şehir merkezinde dolaştım biraz çok şaşırmıştım bi dolu kalabalık güzel kızlar arabalar her şey çok farkliydi ama ben açtım ve bunların hiç bi önemi yoktu açken nasıl para bulacağımi düşüne düşüne yola koyuldum...