Bir adam kahverengi atının üstünde, beyaz cübbesinin içinde yavaş yavaş evine, Masyafa dönüyordu.
Yolda onu gorenler saygiyla selam veriyorlardi. Masyaf ufukta gözukmeye baslamisti. Masyafın girisine gelince ordaki assassinler  onu selamladı ve içlerinden biri hisara dogru koşmaya başladı ve köyün içinden geçerkende bağırmaya başladı:Üstat döndü üstat döndü diye boyle bağırarak hisara koştu. Evet. O gelen üstattı. Assassin üstadı Darim ibn-la'Ahad dı. Köylülerin bakışları arasında hisara doğru yürümeye başladı. Hisara çıkan yolda bir ara durup babasının heykeline baktı. Evet. O Altaïr ibn-la'Ahad in oğluydu.
Beyler AC serisinden esinlenerek yaziom bazi eklemeler ve cikarmalar, degıgiblklerde filanda var ve begendiyseniz devam edim aksiyon bolca olacak simdiden solim

Heykele baktiktan sonra Darim hisara dogru tekrar yöneldi. Yolda giderken kücük cocuklar onun etrafina toplaniyordu. Üstat ise onlara gülümseyip başlarını okşuyordu. Hisarın girişinde Masyaftan ayrılırken yönetimi geçici olarak devrettiği Malik onu bekliyordu.(Beyler bu malik altairin arkadası malikin oglu. Annesi ona bu adi koyuyor)Malik hemen Darim i selamladı ve üstat kulesine dogru Darime eslik ederken sordu:
Yolculuğunuz iyi geçtimi üstadım?
Darim de iyiydi ama çöldeki haydutlar beni uğraştırdı dedi. Sonrada bir an duraksıyarak şöyle dedi:
Birkaç assassin gönderelimde haydutları temizlesinler.
Malikde hemen emriniz olur üstadım diyerek cevap verdi ve o sırada üstad kulesine varmıslardi. Beraber içeri geçtiler ve Malik üatada dediki:
Raporları simdimi vereyim daha sonramı?
Darimde bir sandalyeye oturduktan sonra yarın güneş doğarken buraya gel dedi. Ardından malik anlaşıldı deyip odadan çikti. Darimde sandalyesinde biraz oturduktan sonra uyuya kaldı.

Dinleyen varsa yazim