-
391.
-7Sizin gelmişinizi geçmişinizi gibiyim amk komünist sosyalistleri refarandumdan bi evet çıksın o zaman görün amk çapulcuları
-
-
1.
0Ulan asil çapulcu sizsiniz
-
2.
0Vallaha
-
1.
-
390.
0iyi geceler arkadaş sabırsızlıkla bekliyoruz
-
389.
+3Senin için kaç gündür inciden çıkmıyorum kültür deposu adam iyi geceler
-
388.
+10 -1O olaydan sonra bir daha okula mescit yapımı için bir imza kampanyası yapılmamıştı. Suratımda gözle görülebilir bir iz yoktu fakat sırtımda 1 ay boyunca morlukla gezmiştim, Oktayın ise dudağı patlamıştı. Sağ elimin orta parmağının ise attığım yumruğun etkisiyle kemiğinde bir soyulma ve küçük bir şişlik meydana gelmişti. Olaylardan sonra okulda bizlere destek veren öğrenciler gelip bizlere geçmiş olsun dileklerini sunmuşlardı, gelenlerin çoğu tipik CHPli Ulusalcı-Kemalist kızlardan oluşuyordu fakat o Türkçü çocukta bizimle çay içmeye gelenlerin aralarındaydı. Çocuk iki yan masada oturuyor ve ara sıra çaktırmadan bana bakıyordu, anlaşılan hala beni hatırlıyordu. Kalkıp yanına bir sandalye çekip "Merhaba arkadaş nasılsın?" diye sormuştum, "iyiyim siz nasılsınız?" diye karşılık vermişti. Çok kibar ve efendi bir çocuğa benziyordu, biraz konuşmuştuk ve bana isminin Erdem olduğunu söylemişti. "Dün bizim aramızda seni de gördüm Erdem, ne için solcularla yürüdün?" diye sorduğumda bana büyük bir Mustafa Kemal Atatürk hayranı olduğunu ve malum kişilerden nefret ettiğini söylemişti. Türkçülerin hepsini internette görmüştüm, bu çocuk canlı gördüğüm ilk Türkçüydü ve hepsi bana "ırkçı Kemalist" geliyordu, fakat çokta ironikti ki Nihal Atsızın ve manevi babası Rıza Nur denilen hastanın birer Kemalizm düşmanı olduğunu hatta bir çok kez Mustafa Kemal'i sert bir şekilde eleştirdiğini ya bilmiyorlardı ya da görmezden gelmeye çalışıyorlardı. Bunu dediği anda bu kokuşmuş gerici zihniyete karşı olan sadece bizim olmadığımızı anlamıştım, radikal islamcılar zamanında sadece komünistlere karşı ses çıkartabiliyordu çünkü hiç bir iktidar AKP iktidarı kadar Mustafa Kemal düşmanlığını meşrulaştırmamıştı, fakat şimdi siyasi doruklarını yaşadıkları için saldırılarını Mustafa Kemale kadar indirmişlerdi...
Edit: Yarın devam edicem arkadaşlar, hikayeyi yazmaya başladığımdan beri gündemi pek takip edemiyor ve kitap okuyamıyorum. Bu gece onlarla ilgilenicem, hepinize iyi geceler... -
-
1.
0Atsızın Atatürk düşmanı olduğunu biyerinden sallama.
-
1.
-
387.
0Rezervasyon
-
386.
0Hangi lisedeydin acaba
-
385.
0Dinlemedeyim yoldaş harika yazıyorsun
-
384.
0Rezervasyon
-
383.
0öyle bi anlatıyorsun ki arkadaş sanki ben de ordaydım. devam!
-
382.
+11 -1Barikata doğru kol kola girmiş yürüyen tahminimce 50 kişi "Faşizme Karşı Omuz Omuza!" sloganıyla yürüyorduk. O an insanın içinde güçlü bir adrenalin duygusu oluyor ve sadece hedefi düşünüyorsunuz, ben en önde yanımda Zeki ve Oktay yoldaşla yürüyordum ve ÖGB barikatina karşı ilk çarpışanlardan olacaktım. Parkamın önünü kollarım kollara bağlıyken zar zor açmıştım, tam ÖGB tarafından kurulan etten duvara yaklaşmışken aramızda kadın yoldaşlarımızın olmasına rağmen barikatın arkasından taş, cam şişe ve bilimum küçük zarar verici maddeler atılmaya başlanmıştı. Tahminimce 100 kişilik ÖGB joplarını çıkartıp bize ve karşıda ki gruba saldırmaya başlamıştı, bir anda müthiş bir arbede yaşanmıştı, göz gözü görmüyordu ve çok kuvvetli bir uğultu etrafı sarmıştı, o an hemen 5-10 metre karşımda duran bir çember sakallıyıyla bir güvenlik görevlisi boğuşuyordu. Koşarak bütün gücümle çember sakallıya bir yumruk attım ve yere düştü. Yumruğu attıktan sonra sağ elimin parmaklarında bir zonklama oluşmuştu fakat o adrenalin ile pekte bir şey hissetmiyorsunuz derken güvenlik görevlisi sırtıma bir jop darbesi indirmişti. O an nefesim çok ani bir şekilde kesilip gözlerim kararmıştı fakat düşmemiştim, yerden kalkan çember sakallı yobaz suratıma bir yumruk atmıştı. Kendimi korumaya çalışırken 4-5 tane yoldaş bana vuran çember sakallıyı dövüp yerde tekmelemişlerdi, o yoldaşlık ruhu insana çok güzel bir duygu yaşatıyor arkadaşlar çok. Güvenlik görevlileri yerde ki çember sakallıyı tekmeleyen yoldaşlarıma vurmaya başlayınca nefesimin hala daraldığını hissetmeme rağmen güvenlik görevlilerine tekme tokat saldırmıştım. Okula çevik kuvvet ekiplerinin gelip yoğun biber gazıyla kalabalığa dalması sonucu hem olaylar bitmişti hem de okulda o gün ders işlenmeyip öğrenciler eve erken yollanmıştı...
-
381.
0bekliyoruz yoldaş
-
380.
0Rezervasyon
-
379.
0çıldırıyorum devam
-
378.
0Rez yoldaş decam
-
377.
0Rezzerve
-
376.
+12 -3Bu olayı duyan FKF ve bazı örgütsüz Kemalist öğrenciler bizden önce imza standına gidip tepkilerini göstermiş fakat karşılık alınınca küçük bir arbede sonucu ÖGB tarafından tarafların ayrıldığının haberini almıştık. Bunun üzerine bizler de TKPli Öğrenciler olarak hemen toplanmıştık, tam hatırlamıyorum ama yaklaşık 15 kadar kişi örgütlü bir şekilde gidip o standı dağıtacaktık. Geçen gün standa tepki gösteren ve tartışan örgütsüz arkadaşların yanında FKFli yoldaşlarda bizlerle gelip gericilere haddini bildirmek istemişlerdi, örgütsüz öğrenciler arasında bir çok kız öğrenci vardı, ben çevreyi analiz etmeyi çok seven ve iyi de analiz eden biriydim, gözüme yan yana duran iki heyecanlı genç çarpmıştı. Biri şu 3 Mayıs afişlerini duvarlara yapıştıran arkadaştı, yanında da bir arkadaşı vardı ve onların da bizimle yürümeleri dikkatimi çekmişti...
Bizler kampüsün arka bahçesinden yürüyüşe başlamıştık, sloganlar eşliğinde yürüyorduk, bir slogan kesilince kısa süreli bir sessizlik olurdu, o an kalabalığın ayak sesleri duyuluyordu. Biz daha kurulan standa gelmeden ÖGBnin önümüze kurduğu etten siyah bir duvar görülüyordu, fakat biz hızımızı hiç kesmeden yürümeye devam ediyorduk, attığımız bazı sloganlara yürüdüğümüz kortejden bazı arkadaşların eşlik etmemesi dikkatimi çekmişti ve bana Gezi ruhunu hatırlatmıştı. Bizler kolluk güçlerinin barikatlarıyla çatışmaya alışıktık fakat kortejde ki çoğu kişinin alışık olmadığını düşünüyordum. Biz yaklaştıkça karşımızdan da bir ses yavaş yavaş tekbir sesleri yükselmeye başlamıştı, islamcıların bu kadar ses çıkartabilecek kadar kalabalık olmadığını düşününce ülkücülerle bir sağ dayanışması kurulduğunu anlamıştım, kollarımıza girerek hep bir ağızdan "Şeriata Faşizme Karanlığa Geçit Yok!" sloganlarıyla yürürken aklımda Nazım Hikmet'in dizeleri canlanıyordu;
Daha gün o gün değil, derlenip dürülmesin bayraklar
Dinleyin, duyduğunuz çakalların ulumasıdır
Safları sıklaştırın çocuklar
Bu kavga faşizme karşı, bu kavga hürriyet kavgasıdır. -
-
1.
0Tüylerim diken diken oldu amk bu ne
-
2.
0Okurken heycanlaniyorum qnq
-
1.
-
375.
0devam burdayız
-
374.
0Dinliyoruz yoldaş devam
-
373.
+13 -3Ertesi hafta, okula mescit açılması için bir takım tartışmalar söz konusu olmuştu. Okulda ki radikal islamcı öğrenciler okula mescit istiyordu ve bunun için stant kurup imza toplamaya başlamışlardı. Bu kitle AKP iktidarından önce bir eğitim kurumunun içine mescit açılmasını asla dile getiremezdi, bu yüzden o dönemlerde sadece başörtü yasağına karşı ses çıkartabiliyorlardı. Fakat AKP iktidarı bu kitle için laikliği, modernizmi ve bilimi ortadan kaldırmak için çok uygun bir iktidar dönemiydi. Biz bu insanların amaçlarının yıllardan beri kökünden ucuna kadar biliyorduk. Okulun içine dün başörtüsünü sokanlar bugün mescit koyacak, yarın ise başka bir dini istekle karşımıza çıkacak ve kademe kademe istediklerini elde edip laik eğitimi yok edeceklerdi. Fakat bu ülkede yıllardan beri solcu öğrenciler vardı ve biz bu gericilere her zaman olduğu gibi yine geçit vermeyecektik...
-
-
1.
+3 -4Müslüman olmak gericilik demi sana göre. özgürlük için savaşıyoruz dersiniz ama sizin gibiler en çok özgürlüğe karşı çıkanlardır
-
1.
-
372.
0Katılmak isterim.
başlık yok! burası bom boş!