1. 1.
    +3
    evet beyler kendi yazdığım bir hikaye.. 3-5 kişi okusa yeter, liseliler yattığına göre paylaşabilirim ..

    “Şşşşşt!” diyordu, karanlıktaki tiz bir ses. Bu sesin kime ait olduğunu anında anlamıştım. Bu sesin sahibi, elleri buramburam deterjan kokan annemdi. Marlay’dı annemin adı, Marla ! ismini çok seviyordum annemin, bana mavi guguk kuşlarını hatırlatırdı. Ve annem, cümlesine titrek bir sesle devam etti “Sakın sesini çıkartma, korkmana gerek yok, bugün fazla içmemiş, birazdan yatmaya gider.” dedi. Korkuyor muydum, yoksa nefretime yenik düştüğüm için mi kapanmıştım bu karanlık odaya bilemiyordum. Zaten hiçbir şey düşünecek halde değildim. Suratımda, bir otoban fahişesinin ki gibi çaresizlik ve hüzün kaplı bir görüntü vardı. Babam, yani bu karanlık odaya kaçmama sebep olan o adam. Ondan ölesiye nefret ediyordum. Ve içimde farkında olmadan ona karşı bir kin büyütmüştüm. Böyle bir adama karşı kin tutmamak elde değildi zaten. Babam beni hiç sevmiyordu, bunu gözlerinden anlamak mümkündü. Bakışları beni delip geçiyordu adeta. Yüzü, yaşlı bir kaplumbağanın kabuğu kadar sertti. Onu yıpratan şey ben değildim, sanırım onunda bir hayali vardı ve gerçekleştiremediği için böyle davranıyordu. Yada ne istediğini bilmiyordu. Onun elleri buramburam sigara kokar, sakalı arsız bir ayyaşın ki kadar kötü kokar. Ona yaklaşmaya cesaret eden çok az insan vardı. Beni, bir sokak köpeği gibi dakikalarca döverdi. Suratım artık çürük bir domatese dönmüştü. Bir gün, eve her zaman ki geç saatte geldi ve yatağımın başına dikilerek “Gene mi yatıyorsun lan bin kurusu” dedi ve kolumdan tutarak beni banyoya kadar sürükledi.

    edit: devamı gelsinmi beyler ?? 3-4 kişi gelse kafi amk
    ···
  2. 2.
    +2
    Devamı..
    Annem ile kahvaltım kısa sürmüştü, kahvaltı demeye bin şahit gerekti zaten, üç yada dört tane buruşuk zeytin, komşumuzun verdiği beyazpeynir ve benim şu bildiğiniz büyük süpermarketler den bir şekilde çaldığım süzme bal. Süpermarketleri seviyordum, oraya girince bütün derdimi unutuyordum, sanki orada ki her şeyin sahibi bendim. Klima’dan ılık ılık esen hava beni rahatlatıyordu. Kahvaltı’dan sonra tekrar yatağıma girdim ve biraz uyudum, dinlenmeye çok ihtiyacım vardı.
    Uyandığımda saat akşamüstü beş’e geliyordu. Biraz hava almaya ihtiyacım vardı, dışarı çıktım ve kalabalığa karışmıştım az sonra. insanlar ve insanlar, siyah takım elbiseli, beyaz yakalı, mavi kravatlı köleler. Onlar köleydiler ama bunun farkında bile değillerdi, bende bir köleydim ama ben beni dünyaya getiren o ahmak adamın kölesiydim. Ondan bir şekilde kurtulmalıydım, derken bir av malzemeleri satan dükkanın önünde buldum kendimi. Bıçaklar sıra-sıra dizilmişti vitrine. Ve o anda her şeyin planını kafamda kuruvermiştim. içeri girdim ve dükkandaki hayvan derisi yüzmek için olan, oldukça kaliteli bir bıçağı satın aldım.

    okuyan uplasın lan
    ···
  3. 3.
    +1
    Devamı..
    Banyonun bir köşesinde duran tuz ruhu ve asit kutusunu eline aldı ve mavi bir kovaya boşalttı. Kova, tuz ruhu ve asit ile yarısına kadar dolmuştu. Sağ kolumu hızlı ve sert bir şekilde tutarak kovaya soktu. Karşı koyamıyordum, kolları benimkinden çok daha güçlüydü. Ama karşılık vermeden de duramıyordum, kolum yarıya kadar tuz ruhu ve çamaşır suyuyla karışık bir kovaya daldırılmıştı. Kolumun derisini dirseğime kadar sıyırıyorlar gibiydi. Avazım çıktığı kadar bağırmaya başlamıştım, kollarımın kavrulduğunu hissediyordum. Bağırmaktan boğazlarım patlayacak gibiydi artık. Babam “Bu kadarı sana yeter bin kurusu” diyerek kolumu kovanın içersinden fırlatıp attı. Ve ben, acıdan kıvranarak kendimi çeşmenin altına attım ve kolumu soğuk suyun altına tuttum, kollarım biraz rahatlamıştı ama kızardıklarını görebiliyordum. Aylarca çürümeye unutulmuş bir tulum peyniri gibi olmuştu kolum. Bir et parçası gibi hissediyordum kendimi, kolumu kesip atmak ve bu ağrıdan kurtulmak istiyordum. Kolumu bir bezle sardım ve uyumak üzere yatağıma girdim. Ama ağrıdan yatmam biraz zor olacaktı. Neyse ki on dakika sonra uykuya daldım. Biraz sonra kendimi bir rüyanın içerisinde buldum, sadece annem ve ben. Bir göl kenarındayız ve beraber bir sandalda balık tutuyoruz. ikimizin de yüzü hiç olmadığı kadar gülüyordu, annemin saçları rüzgarın esintisiyle her yana dağılıyordu. Üzerinde beyaz bir elbise vardı, bir melek gibi parıldıyordu, derken göl kenarında ki evden babam çıktı ve bize bakarak gülümsedi. Hiç güldüğünü görmediğim için biraz tereddütte kalmıştım. Aynı zamanda da onu görünce irkilmiştim. Ve rüyam, annemin beni uyandırmasıyla sona ermişti.

    devam edip etmeyeceğim size bağlı beyler okuyan uplasın
    ···
  4. 4.
    +1
    devamı..
    Dürtükledim onu uyanacak mı diye, ama hiçbir tepki vermedi. Koli bandını aldım ve onu kanepeye bantlamaya başladım, ayaklarını ellerini ve ağızını sıkıca bantlamıştım biraz sonra. Kıpırdaması mümkün değildi, çünkü ayrıyeten kanepeye bantlanmıştı. Kolun da ki gömleği sıyırdım ve ona biraz epinefrin verdim, epinefrin bir nevi doping’di. Onun acı çekmesi için bir süre hayatta kalması gerekti. Lisede ki kız arkadaşımdan öğrendiğim bilgiler, onun acı çekmesini sağlamama yardımcı olacaktı. Av dükkanın’dan aldığım bıçağı çıkarttım ve bıçağın keskin tarafını dilimle aşağı’dan yukarıya doğru yaladım. Bıçak son derece keskindi, bunu dilimde hissedebiliyordum. Uyanması için biraz dürtükledim ama gene uyanmadı, uyanmasını istiyordum çünkü onun kanını dökerken gözlerindeki acı dolu ifadeyi görmek istiyordum. Bir bardak suyu yüzüne boca edince uyanmaması elde değildi. Çırpınarak uyandı ve beni gördü, üzerine çıkmıştım ve elimde bıçağım vardı. Bıçağımı mutfakta ısınıp parlayana kadar ateşe tuttum ve onun yanına geldim. Üzerini soydum ve üzerinde artık sadece kirden sararmış olan iç çamaşırları kalmıştı.

    hadi beyler okusanıza amk
    ···
  5. 5.
    0
    up up up up
    ···
  6. 6.
    0
    up up up up up up up up up up up up up up up up
    ···
  7. 7.
    0
    up up up up
    ···
  8. 8.
    0
    up up up up up up up up
    ···
  9. 9.
    0
    up up up up up up up up up up up up
    ···
  10. 10.
    0
    up up up up up up up up up up up up
    ···
  11. 11.
    0
    up up up up
    ···
  12. 12.
    0
    up up up upup up up up up up up up
    ···
  13. 13.
    0
    up up up up up up up up
    ···
  14. 14.
    0
    up up up up
    ···
  15. 15.
    0
    up up up up
    ···
  16. 16.
    0
    up up up up
    ···
  17. 17.
    0
    reerved okurum bir ara
    ···
  18. 18.
    0
    up up up up up up up up up up up up
    ···
  19. 19.
    0
    up up up up up up up up
    ···
  20. 20.
    0
    up up up up
    ···