-
1.
+73 -19başbakan;Tümünü Göster
bu tür mektuplar genelde “sayın” hitabıyla başlar, “saygılarımla” veya “en iyi dileklerimle” gibi sözcüklerle biter. o kadar öfkeli ve o kadar haklıyım ki, bugün bunu milyon kere yapmayacağım.
“memleket bunlara kaldıysa bitmiş”, “derslere girmezlerse girmesinler, bunların yetiştireceği öğrenciler de ancak bu kadar olur” dediğiniz hocalardan ders alan bir odtü öğrencisiyim. odtü öğrencisi olmaya özel bir sıfat, bambaşka bir anlam yükleyecek değilim. ama röportajınızı izledikten sonra anladım ki, onur duyulacak iki madalyayı arkadaşlarımla birlikte şimdiden göğsüme takmışım bile: üniversiteli ve bilhassa odtü öğrencisi. şimdi de, o günün başından itibaren polis saldırısına maruz kalmış birisi olarak, kampüsümde “çıkarttığınız olayları” özetleyerek anlatacağım.
polisinizin attığı gaz meşhurdur. 31 mayıs 2011 günü metin lokumcu’yu öldüren, bakanınızın “doğaldır, zararı yoktur”, emniyet müdürünüzün “gerektiği kadar kullanıldı, gerektiği kadar atıldı” dediği biber gazıdır. bu gazdan korunamazsınız, kaçamazsınız. sadece etkisini azaltmak için yüzünüze ve burnunuza atkı sarar, vücudunuzu doğrudan temastan korumaya çalışırsınız. gazın gelmesinin ardından da limon ve sirke sürer, acınızı dindirmeye çalışırsınız. ciğerlerinizden kaynaklı bir rahatsızlığınız varsa, bu gaz ölümcüldür. hastalığınız yoksa, bu gaz o hastalıklardan birisini yaratabilecek kadar tehlikelidir. özetle, bu bir kimyasal silahtır, faşizmin simgelerinden birisidir.
18 aralık günü de kampüsümüze geleceğinizi haber almış, sermayeye peşkeş çektiğiniz bilimi, suriye’ye yapacağınız emperyalist müdahaleye karşı barışı ve halkların kardeşliğini savunmak için tübitak binası önüne gelmek, burada bir basın açıklaması yapmak amacıyla toplanmıştık. en temel haklarımızdan birisi olan protesto hakkımızı kullanıyor, bunun bir aracı olarak ise sloganlar atarak yürüyorduk. polisinizin kalkanlarına 100 metre bile yaklaşamamışken, tamamen bir formaliteden ibaret “dağılın” uyarıları bile yapılmadan atılan gaz bombalarının 5-6 el patlama sesini duyduk. gaz bulutunun arasından çıkmaya çalışarak, öksürükler ve nefes daralmaları eşliğinde geriye doğru çekildik. bu sırada polisiniz durmaksızın gaz bombası atmaya devam ediyordu(bunlara yine polisinizin attığı ses bombalarının eşlik ettiğini sonra öğrenecektik). işte bunlardan sonrası ise size göre “eşkıyalık” size göre “memleket bitirmek” olan meşru direnişimizdi. üzerinde “doğrudan atmayınız, yangın tehlikesi yaratır” yazılı olduğu halde üzerimize nişanlanarak atılan binlerce gaz bombası kapladı o gün kampüsümüzü. polisiniz, arkadaşlarımızı öldüresiye coplayıp, tekmeledikten sonra “şimdi gözaltı yapmayalım, başımıza bela olurlar” deyip bıraktılar.
panzerler okulumuzun ortasına kadar girdi. tazyikli sudan, damacana taşıma arabasını kurtarmaya çalışan fizik kantini çalışanı bile nasibini aldı. “çantalarında molotof taşıyorlardı” demişsiniz, başka iftira mı bulamadınız? keşke daha inandırıcı bir yalan geliştirseydiniz. boyalı medyadır bu, sizin söylediğiniz onlara kanundur ama halk inanmaz bunlara. inanmadı da. biz de duyduğumuzda kaburgalarımızı tuta tuta güldük. çok komik olduğundan değil, bir kısmımızın gördüğü polis şiddetinden, bir kısmımızın ise panzer üstlerine doğru sürüldüğünde koşmaktan ötürü kaburgaları fazlaca ağrımaktaydı. hatta bir kadın arkadaşımız da omzunu tutarak güldü, zira onun da omzunu 18 aralık günü gaz fişeği sıyırmış geçmişti.
bir de, o gün çantamın içinde ne olduğunu yazayım hemen: 0,5 litrelik pet şişe içinde içme suyu, kütüphaneden aldığım birisi şiir kitabı olmak üzere üç kitap, o günkü derslerimin notlarının olduğu kağıtlar, kurşunkalemler, bir silgi ve kızılay’da bir kitapçıdan aldığım edebiyat dergisi.
size ekranda bolca söz hakkı verildi, yeri geldi sinirlenmiş, yeri geldi duygulanmış numarası yaptınız. ben ise bu satırları, aslında size değil başkalarına, olanca haklılığım ve samimiyetimle yazıyorum.
ben hala bir koltuk üzerinde uyurken, bir kolumla sağımdaki arkadaşımı korumaya çalışıp, öbür kolumla başımı -gaz bombasının fişeğinden az da olsa korunmak için- kapatırken, bir patlama sesi dolaşıyor kafamın içinde, sıçrayarak uyanıyorum. 20 metre ötemde polisinizin vurduğu barış’ı görüyorum. medyanız o kadar etkili ki, yanı başımda vurulmamış olsaydı, arkadaşının “araba bulun”, “ambulans çağırın” bağırışlarına birebir şahit olmasaydım, sizin istediğiniz gibi “kokmaz bulaşmaz” bir öğrenci olsaydım, belki de “acaba arkadaşları mı vurdu” deyip, medyanıza inanacaktım. ama artık bunun yolu yok, çarpıtmalarınız sökmeyecek.
kötülemelerinize ve iftiralarınıza maruz kalmaktan onur duydum. bu demektir ki doğru yoldayım. bu demektir ki, seneler sonra çocuklarımın yüzüne baktığımda, onları ta gözlerinin içinden görebileceğim. “baba, sen üniversitedeyken ne yaptın?” sorusuna “okulumu savundum, arkadaşlarımı savundum. hocalarıma çamur atmaya kalktılar, onları da savundum.” diyebileceğim. bunları söylerken gözlerimi kaçırmayacağım, sesim zerre tereddüt etmeyecek.
bu direniş, karşılarındaki profesyonelce donanmış bir orduya karşı bedenlerini gaz bombalarına, panzerlere ve tazyikli sulara siper eden öğrencilerin odtü’de yazdığı bir destandır. odtü’nün bir üniversite olarak sorumluluğunu, tarihsel görevini bilip, bir pankart arkasında görevine gitmesidir. yıllarca da böyle hatırlanacak.
18 aralık 2012 günü okulumuza faşizmi yaşattınız. andımız olsun ki, özgürlüğü de biz yaşatacağız. arkadaşlarımızı, hocalarımızı, okullarımızı, mahallelerimizi, sokaklarımızı, var gücümüzle biz savunacağız. halka zulmettiğiniz her yerde, karşınıza biz çıkacağız.
osmanlı döneminde sivas valisi olan halit rıfat paşa “gidemediğin yer senin değildir.” buyurmuştu.
sahi, siz hangi memleketten bahsediyordunuz?
imza: faşizme karşı direnmiş üniversite gençliğinden bir öğrenci -
2.
+3 -12"odtü öğrencisi olmaya özel bir sıfat, bambaşka bir anlam yükleyecek değilim."
gerisini okumadım, adamdaki egoya gel amk.
edit: eksileyen arkadaşlar sanırım @6 gibi odtüye girmenin imkansız olduğunu düşünen liseli beyinsizler... -
3.
+7 -3hepsini okudum ve diyorumki; ilk önce mezun oldukdan sonra özel bir şirkete girip çalışırsan senin adamlığını gibeyim. bu yazdıklarını 5 yıl sonra tekrar okumanı istiyorum senden. başbakana 100m yaklaşmışsın, toplanıp slogan atıyosunuz belki saldıracaksınız polisler bunu bilemez. dur, dağıl ihtarına uymanız gerekir veya bunu akıl edemeyecek kadar salak mısınız. demişsinki; çantamızda okul için gerekli malzemeler vardı. peki o zaman o molotoflar, taşlar nerenizden çıktı ? eğer hakkınızı arıyosanız o okulun hakkını verip adam gibi mezun olun ve yasalarla mücadele edin. şiddetle, bağırmakla olmaz bu işler.. yersiniz biber gazını, jopu dağılırsınız bu şekilde. yazdığın 1 sayfalık yazının %90ı fakir edebiyatı, tribünlere oynamak, eziklendiğini gösterip destek toplama girişimi. ya bi gibtir git hiç samimi falan değilsin. çok adamsan objektif olarak bir basın toplantısı düzenlersiniz kardeşim biz bunu bunu bunu istemiyorum, bunu bu sebepten ötürü istemiyoruz çünkü bize ilerde şunu şunu yapıcak diye açıklama yaparsınız. bağırırsanız yine kimse sizi ciddiye almıcaktır emin olun.
kısaca; hadi lan oradan. -
4.
+1 -9protesto eder anlarım ama sınırınca Recep dexer shawnda bu ülkenin başbakanıdır ona yapılan saygısızlık türk milletine yapılmış demektir bunu ben demiyorum Türk anayasası diyor,şu ki:başbakanı öldürmek ülkeni topyekün tehdit demektir ve de savaş sebebidir,ama bu ülkenin en zeki en çalışkan gençleri bunu yaparsa Türkiye tek bir yürek olamaz
-
5.
+3 -7okumadım ama şuku
NIYE EKSILIYONUZ OCKLARI OKUMADIK DEDIK YA
hala eksiliyolar eksiliyen ellerinizi gibeyim -
6.
+5 -5dibine kadar haklı amq
-
7.
+1 -6@5 haklı panpa adam odtülü bırak da olsun o kadar ego
-
8.
+3 -4odtüye köküne kadar kapalı kapılar
-
9.
+2 -4@1 sana yazdım
başbakan geliyor diye molotof atan öğrenci
yaşadığı ülkeye, hadi ülkeyi de gibtir et, yaşadığı topluma, dünyaya (her şeyi geç kendine) ne kazandırabileceğini merak ettiğim insan. bu nasıl bir ruh halidir arkadaşlar? bir insan neden molotof atar sağa sola, polisle örgütlü bir şekilde çatışır. yani polisin sana durduk yere uyguladığı bir şiddet mi var? gelip diktatör rejimlerinde olduğu gibi yolunu mu kesiyor? derin devlet dönemlerindeki gibi mahallene beyaz torosla arkadan yanaşıp zorla ananı babanı mı kaçırıyor? kitlesel olarak kimseye durduk yere sert müdahale uygulamayan bir polis dönemine girdik. poliste şiddet bitmedi elbet. polisi ben de sevmem ama sırf sevmediğim için bu muallaklerden dayak yediğim dönemleri de gördüm. şimdi "bu çocukları kim kışkırtıyor" diye sormayacağım. zaten biliyoruz amk. ama kimse sormaz mı ya "nedir bu olaylar?", "perde arkasında ne olabilir?" ya da en basitinden "böyle öğrenci mi olur?" diye. yüzde 50 ile koltuğa oturmuş bir başbakan var. seversin sevmezsin ama halkın yarısını demokratik yolla ikna etmiş bu adam. ne diye okula gelmeyecekmiş. adamı sevmiyorsan git bağır, ya da yüzünü bile görmemek için tepki koy okula gelme, afiş bastır, bildiri dağıt, derginde, gazetende yaz, fikir at ortaya, onun yaptığı gibi sen de ikna et temsil ettiğini düşündüğün halkı, düşüncelerini ideolojini yay üniversiteye, sokağa, okula neden gelmemesi gerektiğini önce otur bir belirle sonra da anlat kitleye. çok basit şekilde söylüyorum. derin incelemelere araştırmalara gerek yok bu olayla ilgili, her şey çok basit aslında. otur haberleri izle, dumanların, alevlerin içerisinde yüzünü poşu ile saran tipler göreceksin. daha ne diyeyim. yazıkları olsun. -
10.
+2 -3bilader sen mezun olduktan sonra bir tane özel şirkette işe gir, bizzat ben gelip ananı gibecem. sermayeye peşkeşmiş. bu lafı sana yediririm.
-
11.
+4 -1okudum aynen altına imzamı atarım
-
12.
+1 -4yalan olduğu çok belli başbakanlığa giden mektup nasıl başkalarının eline geçşiyor oç!
-
13.
+3 -1ulan ororspuçocukları üniversiteler kimsenin malı değildir sen sevmesen de bu ülkenin başbakanı bu üniversiteyee giremez deyip ortalığı yıkamazsın sen o okulda okuyorsun diye kendi mülkün gibi davranamazsın bunlara destek veren binler yarın tuttuğunuz parti lideri bir üniversiteye sokulmadığında aynı demokratlığı sergileyebilecek misiniz bu dalyaraklar yarın sağcıyı okuıla sokmaz öbür okuldakiler solcuyu kürdü lazı sokmaz kargaşa çıkar birilerinin de zütüne buzlu badem girer rahatlarlar
-
14.
+1 -2@15 inci sözlük kullanıcılarının 3. şahıslara (sanatçı, siyasetçi, medyatik, medya maymunu, tanıdık, birisi, vs..) küfür ve/ veya hakaret etmeleri yasaktır. yani konuşulması ya da durum olay aktarması değil inciden alınmış bir sözlük yazarının yazısı da değil
-
15.
-3buradaki biat kültürüyle yetişmiş koyun sürüsü seni anlamaz kardeşim. istanbul üniversitesi öğrencileri olarak yanınızdayız. her yer odtü her yer direniş olacak.
-
16.
+2 -1okudum helal olsun.
-
17.
+1 -2kütüphanede bile sevişirseniz olacağı buydu gominisler.
-
18.
-3o öğrenci şimdi gözlük takıyor!
-
19.
-3odtü= huurnunun doğurduğu teröristlerin üniversitesi
bence böyle bir açılım yapılmalı
biji serok erdogan lilili -
20.
+2 -1reserved yarısındayım
edit: vay amk okurken biber gazına maruz kaldım nasıl bir etkiyse
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 03 12 2024
-
her sey icin gec oldu
-
itiraf ediyorum zafer erginin ölmesini istiyorum
-
sana arkadan versem
-
hayat artıgı ne haberr dostuum
-
bataniyeyi enine sermişim ustume
-
hüsnü bey amca dizisi tanıtımı 20 mayıs 1995
-
adli suçlar için 4 şahit isteniyor ya
-
oh to your love and mercy allahu allahh
-
beyler balili sevgilim meğer beni aldatıyormuş
-
yedi yirmi dört sinirli olmak
-
salako neden filmin sonunda
-
protect me and guide me allahu allahh
-
fenerin formasının arkasındaki ad kısmı değişmeli
-
kapım açık hala sana
-
serkan inci olmak isterdim çünküü
-
gecenin son basligini olamaz
-
deliğikanlı memati
-
zafer ergin usta splinter gibi bir şey miydi
-
eskiden et fabrikasında çalıştım anlatıyorumm
-
babaniz gibi size her dk ilgi
-
tyler 1 dkalığınada olsa seni sevmiştim ama hemen
-
bayhanın yeni imajı nasıl olmuş
-
fenerli olmak utanılcak bişey
-
aylık 45 bin lira maaşım var ama
-
bu fotoraf tıpkı kürdistan gibi ikiside yok
-
memati malı eğer ddos atıyorsan suç biliyon
-
deli yusuf filmide cüneyt arkına nereye
-
qutu sert yorum mu istiyorsun
-
haziranda sözlük kapanıp tekrar açıldıktan
- / 3