bir kız hayatımı nasıl sikti anlatıyorum

uykum geldi amk yarın devam et

--ben bu kızın köpeği olmuştum ne kadar tavırlar tripler yapsamda çevremde başka kızlar olsa da aslında ipler onun elindeydi. bunu o zaman fark edememiştim.

ertesi gün okula gitmedim zaten son hafta kimse yoktu. fulyanın finalleri bitmişti aradım geldi. akşama kadar konuyu hiç açmadık akşam durum değerlendirmesi yaptık.

fulya ilişkiler konusunda kafası hakikaten çalışan bi kızdı. durumu kendince şöyle anlattı - busenin açısından bakarsak ona ilk defa güvensizlik göstermişsin

o sen ne istediysen ona göre davranmış ama sen yine de memnun olmamışsın, sen busenin zaten herşeyisin yapman gereken tek şey ona biraz güvenmek dedi.

mantıklı gelmişti bişey demedim o da devam etti. -senin açından bakarsak sürekli onu kaybederim korkusuyla yaşıyorsun aslında bunlar en güzel günlerimiz

demiyorsun. sürekli maddi içerikli şeylerle onu mutlu etmeye çalışıyorsun dedi. -anlamadım dedim. -en son ne zaman kızın elinden tuttun yürüdünüz beraber,

en son ne zaman onu dinledin dertlerini sordun, en son ne zaman sadece o istediği için keyfini bırakıp bişey yaptın dedi. -haklısın dedim sustum.

bu o an için mantıklı gelmişti ama fulya da resmin bütününü göremiyordu. bunu bu gün anlıyorum aslında beyler. kızlar serbest bırakılınca daha fazlasını ister

onlara güvenmek diye bişey olamaz bence, onlar hep daha fazlasını ister, porsche alın ferrari ister, helikopter alın yat ister, tek taş alın 5 taş ister, biz de hep hatayı manevi şeylerde ararız...

rezerved

@204 güldürdün panpa
@205 panpa aslında bu gece dışarı çıkacaktım bu günün cuma olduğunu bilmeden söz verdim o yüzden ektim arkadaşları yazıyorum gündüzleri uyumaktayım sen gündüz okursun

Sonrası yokmu amk

reserved

--o gece fulya kaldı evde ama kardeş gözüyle bakardık birbirimize sıkıntı olmadı. buse ertesi gün akşam yine aradı halimi hatrımı sordu içip içmediğimi

evde olup olmadığımı kontrol etti. fulyanın kalmasını istemediğini buğra olsa bende istemezdim onu söyledi ve kapattı. -seni seviyorum demeyi unuttun. diye mesaj attım

-sen dün bende diye mesaj atabilirdin diye mesaj attı. başka mesaj atmadım. şimdi ortadaki sorun şuydu evde kimse yoktu içki yasaktı

inci sözlük zaten açılmamış, sınava çalışmaya hiç kafamı veremem peki ben ne yapacaktım. ne yana baksam busenin bişeyi var dayanamadım açtım

farm ville oynadım. heralde çine yetecek kadar ürün yetiştirdim ertesi geceye kadar. arada uyuklasamda kalktım mısırlarımı biçtim, pancarlarımı ektim

buse 11 de yine aradı bu 3. geceydi ve ağlamıştı belliydi. yine hal hatır ne yaptıklarımı dinledi kendi yaptıklarından kısaca özet geçti. sözümü tuttuğum için teşekkür etti

seni seviyorum deyip benden cevap bekledi. ben susunca kapattı. bende yazan bi mesaj attım. ardından aradım açtı bu ilk gece içindi

seni herşeyden çok seven bi çileğin var bunu bil deyip kapattım. ağlamaya başladığını hissetmiştim. bu sırada inci mesaj attı -evde cin var beklerim diye

-hepsini iç şişeyi zütüne sok rahatlarsın diye cevap attım. -şişeye ***(benim adım) diye isim verdim diye yazıp yolladı cevap atmadım.

sanal çiftliğime dönüp mısırlarıma su verdim...

haha liselinin çıkardığı anlama bak yüzüne duman üflemiş benimle yatmak istermisin anldıbına geliyomuş
la ben senin yüzüne duman üflesem ılıkmı sancan gavat zaa :D güldüm sis atma oç

sonuna güldüm bin iyi demişsin * devam

--2 günde benzer şekilde geçti son gün buse biraz insafa geldi kendisini sınava zütürebileceğimi bi yemek yiyebileceğimizi söyledi. aslında kendisi de özlemişti.

benim sınavım ertesi gündü. almaya gittiğimde beni çok özlediği belli olsa da sarılmadı. 2 gün sonraya bilet aldığını söyledi. bu kalbime bıçak gibi saplandı

gittik sınavına girdi kapıda beklerken cemil abiyi gördüm. sigara için teşekkür etti. bende yine veriyim mi desemde giblemeyip gitti. çıkışta

buseyle yediğimiz yemek boğazıma dizildi ağlamamak için kendimi zor tuttum insanın sevdiğinin karşısında olup ona dokunamaması gibiyo adamın ecdadını.

pek konuşmadık sadece sınavı hakkında bilgi verdi bana kendi sınavım için tavsiyeler verdi mervenin evine gittik. buse tuvalete gittiğinde merve yanıma gelip

-seni herşeyden çok seviyor merak etme için rahat etsin diye de kimseyi kabul etmiyorum eve dedi. bir anda içimde merveye karşı sevgi pıtırcıkları oluştu

içimden şirinlerin introsunu söyler buldum kendimi. bu arada buse tuvalletten çıkıp kaldığı odaya geçip kapıyı kitledi bu git demekdi. merve den sessizce

bi post-it istedim ama benim resim çizme yeteneğim olmadığı için merveye çilek çizdirdim. altına seni seviyorum yazdım. kapısına yapıştırdım.

eve gittim. fulya gelmiş yemek yapmış saolsun yedik beraber gelişmeleri dinledi pek bi gibe yaramayan yorumlar yaptı ben giitmesini söyledim buğraya ayıp olur dedim.

o gece uyuya kalmışım mısırlarım kurumuş öğlen kalktım evi toparlayıp temizlik yaptım, akşam üzeri buse aradı. -hal hatır sordu kapattı.

sonra kapı çaldı açtım buse elinde poşetler. -eve girdi sarıldı bana ağlamaya başladı öyle bi yarım saat dikildik kapıda. yemek yaptı yedik herşey düzelmişti.

yazın annesini annemi kardeşimi ve beni mersine davet ettiğini söyledi. annem gelirmiydi? gelmelimiydi? kesinlikle gelecekti...

reserved şukulayın kaybetmiyim

rezerved

rezerved

--buse ertesi gün benimle sınava geldi, sonra binip otobüsüne gitti. anneme koştum bende yok gelmem olmaz dese de kaynana edasıyla yedim başının etini.

kardeşim ben gelmem babamda kalıcam dedi. annemle bastık mersine gittik. bir ana-oğul bu kadar mı zıt olur cam açıyorum esiyo diyo, klima açıyorum başım ağrıyo diyo

sigara içiyorum boğuldum diyo. yol tam bir işkence oldu. babası bizi çok sıcak karşıladı. anası içten olmayan gülümsemelerle karşıladı.

ama benim aklım busedeydi kaç gündür elde çitilemekten çamaşırları bıkmıştım. o kalabalıkta buseyle ceviz kıracak yer gecekondu türbününde sakaryaspor formasıyla saklanacak yer bulmaktan zordu

imdadımıza arda yetişti. aslı ve ailesi de yakın bi yerde ev tutmuşlar aslı ailesini buranın yazları güzel olur diye ikna etmiş ulan bi baktım

genç nesil ailesini gönül işlerinin takuna nerelere sürüklüyor. aslının ailesi tam entelmiş ne kadar turistik yer tekne tutu ot çöp varsa giderlermiş.

arda ben buse her sabah evden kaybolup akşama kadar aslıların evde takılıyoduk. havuza gireceksek orda sıçacaksak orda her taku orda yiyoduk.

bi gece busenin anası bütün sene bunun peşindesin bari 3 ay bize ilgi göster dedi. annem o sırada duymasa da içeride geçen bu konuşmayı ben duymuştum.

gibledim mi tabiki hayır. bi kaç gün sonra kız kalesine gittikk. mersinde turistik bi plajdı burası. plajın karşısında küçük bi ada şeklinde bi yer ve orda kaleye benzer bi yapı vardı.

kayıklar kiralayıp adaya gidilebiliyordu ama millet alışmış biz yüzeriz dediler, buse bende yüzerim dedi, o zaman bende yüzerim dedim.

girdik denize başladık yüzmeye ulan bunlar alışmış pıtır pıtır gittiler ben ganyanı 1 e 1 milyon veren at gibi gerilerde debeleniyodum. sırt üstü yattım

bunlara bağırdım siz gidin ben geri dönecem dedim. buse iyimisin geliyim mi dese de yok ben dönerim dedim ama tak dönerdim. denizin ortasında malak gibi yatıyorum

geri dönmeyi bırakın suyun üstünde kalmak bile işkence. su yutmaya da başladım hafif hafif...

@215 ekşi listenden kolaylıkla bulabilrsin panpa

--yüzüme de güneş vuruyor bakamıyorum kapattım gözlerimi dua ediyorum. insanın zütü sıkışmasın zaten hemen aklına allah gelir. ateist mateist dinlemez

tamam ben elhamdürillah müslümanım ama en son cumaya, perşembe günü gitmişim. öyle sürüklenirken suyun üstünde bir el tuttu beni içimden aha azrail geldi dedim

ama bi baktım esmer mesut komiser şapkası takan bi amca. sonra cidden ilginç diyaloglar gelişti aramızda. -napıyon burda dedi. -güneşleniyom sen napıyon dedim

-sefa yaparak gidiyom dedi. -beni de zütürsene dedim. -nereye gitcen dedi. -nereden geçiyon dedim. -plajdan geçmem istersen kaleye bırakıyım dedi.

içimden öpeyim de geçsin diyecektim ama ne yeri ne zamanıydı. çekti beni kayığa gittik kaleye. orda da heryere girmek yasak bi iskele var ordan denize atladık.

sonra esmer amcayla geri döndüm ben ne olur ne olmaz diye. 5 liramı aldı. o gün daha denize de girmedim. busenin babasını tavlada yendim. 3 tur daha oynadık.

6 4 e zeki müren kapısı alan adamı yenerim ben. neyse döndük eve kurdular rakı sofrasını annem içki sofrasına oturmam ben diye mutfakta yedi.

benim yapacak bişeyim yoktu başladım içmeye...

--beyler bi kahve yapmak için 10 dakika mola istiyorum sonra burdayım

ulan o denizdeki muhabbetin aynısını ben de yaşamıştım neler çektiğini bilirim.

halen okuyoruz

--gene rakıyı şalgamla içiyoruz. adam harbi kafayı buldu. bende pek kendimde değilim ardından kapı çaldı arabayı çekin dediler. evde ehliyeti olan 2 kişi sarhoş

adam bana çek bakalım arabayı damat dedi. ben tilt oldum gözlerde volkanlar patladı. ne demek damat lafını duymak. hemen aldım anahtarı indim

ama dıbına koduğumun arabasının arkasına başka bi arabanın zütü denk geliyo. bide adamın arabası vursak damat lafını geri alacak. alkolün de verdiği cesaretle

2-3 manevrada çıkardım ama bi daha gibsen yapamamam. beni balkondan izlemişler afferim damat rakı seni kesmemiş hanım bi şişe daha getir dedi.

2. 35 lik de bitince adamla sarılıp türk sanat müziği söyledik. ertesi gün izin vermediler aslılara gitmemize. arda cinnet geçirdi.

kaynanam diye demiyorum eşşeği suya zütürür şeytanı gölde maya çalan nasrettin hocayı gibtirirdi. kadın evlatları mutsuz olunca ayrı bi haz alıyodu sanki.

bu arada tarsusta kaldığım yıllardan tantuni geldi aklıma hazır memleketindeyken gidip yiyim dedim kadın elime pide içi tutuşturdu git bunları fırında yaptır gel dedi.

çıktım 55 derece sıcakta fırına gittim. içeriyi somalili korsanlar işgal etmiş gibiydi. hepsi sıcaktan erimiş kararmış 40 kilo kalmış adamlar.

yaptırdım pideleri gittim eve biz seni bekleyemedik tantuni söyledik yedik dediler. aklıma adana da bıraktığım satır geldi şu anda çok ihtiyacım vardı.

adam pideyi de rakıyla yerken ben eşlik etmedim çünkü anason kokusundan tiksinmiştim artık...