1. 26.
    0
    akşam olunca okulun zilini işittim
    birazdan başlayacaktı curcuna
    çok geçmedi
    bi anda çığlık atmaya başladı odanın kapısını açan eğirdirli rüstem
    çığlığın kopmasıyla odanın kapısında biriken ama içeriye girmeye cesaret edemeyenlerle doldu koridor
    sonra alt katın hademesi, öğretmenler, polis, doktor, savcı
    ortalık ana baba günü gibi, kimi ararsan orda
    sorular sormaya başladılar, bazısı anlamsız bazısı sebepsiz
    karakolla da ilk kez o gece tanıştım
    iki de bir kulağımın dibinde bağırmasalar güzel de yer aslında
    ···
  2. 27.
    0
    kim ne sorarsa sorsun, bağırsın, çağırsın aklımda sadece dedem vardı
    gurur duyarmıydı acaba benle
    küçükken hep hikayeler anlatırdı bana, gençliğinde yaptığı şeyleri
    arkadaşları da ondan bahsederken büyük adamdır derdi
    ona layık olabilmişmiydim
    aklımda bunlar, sorgu sual bittikten sonra demirden kapısı küçücük parmaklıklı penceresi olan bi odaya attılar beni
    oda küçük yatak odadan da küçük
    benden başkası yok
    sonunda uyuyabilecektim
    vurdum kafayı yattım
    derin düşüncelere dalmadan, daha yatak ısınmamışken uyudum.
    ···
  3. 28.
    0
    öyle yorgunmuşum, iki gündür öyle çile çekiyormuşum ki bıraksalar uyuma rekoru kırardım heralde
    yine de yetecek kadar uyumuştum ki dedemin sesiyle uyandım
    haber vermişler, sabahı beklemeden koşup gelmiş, sağolsun karakol amiri normalde yasak ama bu seferlik görmeyelim diyip beni görmesine izin vermiş
    lakin kapalı kapının küçücük demir parmaklıkları ardından

    yine de yeter be
    ne çok özlemişim dedemi
    ağlayasım geldi yemin ederim sesini duyunca

    - oğlum dedi bana, oğlum iyi misin?
    titreyen sesine kurban olayım dedem
    boyum tam yetmiyordu bile parmaklıkları tutan elini öpebilmek için, elimi uzattım
    - benimle gurur duy dede, ben iyiyim dedim
    - oğlum
    dedi tekrar, biraz duraksadı sonra,
    yapma bunu, ağlama be dede, sıçma ağzıma, zaten telden tutuyor gözümdeki yaş, sebep arıyor gözüme veda etmek için
    - seninle her zaman gurur duydum
    bi an sustuk
    polis memurunun sesiydi sanırım, yeter bu kadar diyip girdi dedemle aramıza
    - allaha ısmarladık oğlum, dedeni her zaman yanında bil, yine gelicem
    - güle güle dede, benim için üzülme
    üzülme dede aslında taku yemişim ben, sırf sana karşı güçlü görünmek için sıkıyorum kendimi yoksa çok korkuyorum dede,
    tabi ki diyemedim bunları

    sanırım erkek oluyordum, çünkü sadece bir erkek zayıflığını itiraf edemez, hatta kendine bile

    dedemin geldiği gecenin sabahında, savcı beni ıslahevine göndertti, dediklerine göre mahkemeye kadar orada kalacakmışım

    aynı bizim yurt gibi bi yer burası, hatta yemek saatleri bile aynı, daha gelir gelmez arkadaş edindim
    bazen kavga oluyor arkadaşlar arasında ama bu hoşuma gitmiyor desem yalan olur
    geçen dedem de geldi ziyaretime, bu sefer yüz yüze görüştük hem
    okulun yurdundan kitaplarımı getirmiş
    hala bana nasihat ediyordu derslerine çalışmayı ekgib etme diye
    biraz da zayıflamıştı
    bi de elini öperken tütün kokusu geliyordu, sordum içmiyorum dedi ama inanmadım ne yazık ki

    sonunda mahkeme günü geldi çattı
    ···
  4. 29.
    +1
    yarın uzun uzadıya yazarım, bu gecelik bu kadar, kusura bakmayın beyler
    ···
  5. 30.
    0
    kollarımda jandarmalar, ellerimde kelepçe mahkum nakil aracından adliye binasına yürüyoruz
    içimde bir gariplik, görmeyince aklımda değildi ama bu insanları görünce özgür olmak istiyorum birden
    sonra duruşma salonunun koridoruna giriyoruz, gözlerim dedemi arıyor
    içerisi ana baba günü gibi, koşuşturanlar, ağlayanlar, zütürülenler ya da benim gibi getirilenler
    bu karmaşada dedemi görmem imkansız sanırım
    salonun kapısına yakın bi bankta jandarmaların arasında sıramı bekliyorum

    ismimi duyuyorum birden, bağıran mübaşir, kollarımda askerler salona giriyorum
    gelmeden önce ıslah evinde ki arkadaşlardan aldığım tüyolar var
    efendi ol, dik dur, pişmanmış gibi konuş, hakime hep sayın hakim bey de.
    bunların işlediğim suçla ne alakası var diyorum bi taraftan ama bi taraftan da acındırdıkça acındırıyorum kendimi
    ···
  6. 31.
    0
    ifademi okuyor hakim, daha önce karakolda savcıya vermişim
    ne söylemişsem yazmışlar, hatta unutup şimdi duyunca hatırladığım bazı şeyleri bile
    - var mı ekleyeceğin bi şey
    - yok sayın hakim bey, çok pişmanım
    gibtir lan bu ne alaka şimdi, öylece çıktı ağzımdan
    hakimle bakıştık bi an
    - yaz kızım, sanık dengesiz baytarın davası ... tarihine ertelenmiştir. o zamana dek tutukluluk halinin devam etmesine ayrıca sanığın adalet bakanlığı ankara keçiören çocuk ıslah evine nakledilmesine karar verilmiştir.
    hayda bu da nerden çıktı şimdi, neyi yanlış yaptıkta bunu bize reva gördün sayın hakim bey
    ···
  7. 32.
    0
    aklımın bir köşesinde nereye gidicem, ulan ne güzel alışmıştım buraya, o kadar arkadaşım var yok yere ayrılıcaz şimdi, gideceğim yer nasıl acaba gibisinden sorular; diğer köşesinde ise dedem vardı.
    mahkemem olduğunu biliyordu, hatta elbisemi bile almıştı
    e niye gelmedi o halde
    hastamıydı acaba, öyle ya başka ne olabilirdi ki
    unutmuş olamaz
    yok yok kesin hastadır
    inşallah bişeyi yoktur
    gelde kafayı yeme amk

    ben bunları düşünürken jandarmalar tekrar girdi kollarıma
    aklımda türlü türlü işler, arabaya binmemizle müdürün odasında soluğu aldık
    müdür bey evraklara baktıktan sonra, kafasını kaldırıp
    - evlat hazırlan seni naklediyoruz
    - arkadaşlarla vedalaşmama izin verir misiniz
    - tamam ama fazla uzun tutma
    - sağolun müdür bey
    diyip ayrıldım odadan
    ···
  8. 33.
    0
    arkadaşlardan ayrılırken ağlamamak için kendimi zor tuttum
    onca zaman okulda arkadaşlık yaptıklarımı bir an bile düşünmezken şu kısacık zamanda bu çocuklara bu kadar ısınmam garipti gerçekten
    kimisinin annesi yok, kimisinin babası, kimisinin ne annesi ne babası
    hayat kimisine bana olduğundan bile acımasız davranmış, bilmedikleri bi suçu işlemişler benim gibi, mecbur kalmışlar
    neyse uzatmaya gerek yok
    vedalaştık, nakledildik, odamıza yerleştirildik, pardon koğuşumuza

    içerde tam 17 can var, 17 tane kaşları her daim çatık, neredeyse adam diyebileceğim çocuk
    ne yediriyorlarsa artık bunlara, en küçükleri ben kalmışım
    suratları niye bu kadar asık anlamadım ama
    geçen sefer herkes merak ediyordu suçumu, adımı, memleketimi, ballandıra ballandıra anlattığım bile olmuştu, hemde bi kaç kez
    burdaysa selam verdik havada kaldı resmen
    olsun demek ki adet böyle diyip, bana ait yere doğru ilerledim
    ···
  9. 34.
    0
    koğuşta bi tane boş ranza var, koğuşun köşe dibinde
    leş gibi bile hafif kalır yatağın durumunun yanında
    yırtık, yayları sağından solundan fırlamış, üzerinde envai çeşit leke hatta kan
    napalım katlanıcaz artık dedim, tam verdikleri çarşafı sericem, binin biri ordan atladı
    - bu yatak benim gardaş
    he amk al ananın dıbına sok, diyesim varda diyilmiyor ki
    hani çocuk benden büyük ama yine de gözüm kesiyo yalnız olsa, lakin yalnız da değil her ranzada iki horoz var beni bekleyen
    e ne yapcam ben şimdi, yerde yatacak halimiz yok, e tek boş yatak ta bu, çık işin içinden
    - gardiyan boş yatak senin, ser çarşafını yat orda dedi bana
    yok tabi böyle bişey, sırf gardiyandan korkar onun lafını çiğneyemez diye attım bu yalanı
    - giberim gardiyanı lan yarram bu yatak benim
    - ama nasıl olur birader bu yatak boş
    - al dıbına goduğum şimdi dolu
    geçti yattı benim yatağa, daha fazla dayanamadım
    - birader ne istiyorsun, paraysa param yok, dayaksa buyur gel burdayım
    döndü bi arkadaşına
    - eci ne diyo lan bu, senin ananı giberim bin, postamı koyuyosun lan
    ···
  10. 35.
    0
    o son küfürle dengemi kaybetmem bir oldu
    daha yataktan doğrulamadan atladım bunu üstüne
    canını alsam, liğme liğme yesem doymam geliyordu o an
    iki ranza arasında kafa, kol ne verdiyse allah salladım
    lakin mertlik biz doğmadan çok önceleri bozulmuş
    biri ikisi değil sırf ben de vurdum diyebilmek için 16 sı birden saldırdı bana
    ama bırakmadım da onu, tek başıma 16 sının arasından vurabildiğim kadar vurdum, kolu bacağı geldi ağzıma ısırdım
    e tabi fazla uzun sürmedi bizim arbede
    adam başı bi kere vurmuş olsalar 16 yumruk yemişim, daha fazla bişey yapmışlarsa bile hatırlamıyorum
    gözümü açtığımda revirdeydim
    kolumda serum, kaşım gözüm sargılı, zütüm başım feci şekilde ağrıyo
    zütüm dediysem lafın gelişi yani
    kendime geldiğimi görünce doktor müdüre haber verdi
    geldi müdür bey, ne oldu kim yaptı başladı sorular sormaya
    hepsine bilmiyorum dedim

    öyle raconmuş bilmem neymiş gibimde değil, zaten bu binler adam olsa bi kişiye öyle dayak atmaz
    da yine de madem bunların yanına gidicem, elamanı gammazlayıp yiceğimiz dayağın depozitosunu peşin yatırmış olmayalım diye sustum

    bir hafta yattım revirde, iki günü ördeğe işeyerek
    sonunda bi kaç morluk dışında bişeyim kalmadı
    ve koğuşa gitme günü geldi çattı
    ···
  11. 36.
    0
    akşam 10 gibi devam ederim
    ···
  12. 37.
    0
    geldim beyler 5 dk ya başlıyorum
    ···
  13. 38.
    0
    son iki gündür bu anı bekliyorum
    koğuşa gidince olacaklar
    1. müdüre ötmediğim için koğuşa girdiğimde hepsi ayağa kalktı, çocuklar sağolsun en köşe kalorifer peteğinin dibinde üst ranzayı ayarlamışlar bana, arkada geyik motifli kilim, duvardaki çiviye asılı saz, sonra tek tek tokalaştık, dövdüğüm çocuk abi af buyur ben ettim sen eyleme diye ayaklarıma kapandı...
    bana bunun olma ihtimali biraz düşükmüş gibi geldi, hem saz çalmaktan anlamam
    2. koğuşa girdim önce baya bi dalga geçtiler, yine yatakta yatamadım, bu arada keyfi gelen bi erkek bana çattı yine dayak yedim
    olma ihtimali hayli yüksek
    3. koğuşa girdim, beni giblemediler bile, geçip serdim çarşafımı uzandım yatağıma, biri ters bişey söyleyince de alttan alıyorum
    bu ihtimal en mantıklısı geldi valla
    ···
  14. 39.
    0
    yaptım en sağlam planı, artık gerisi allaha kalmış
    gardiyan koğuşun kapısını açtı
    adımımı içeri attım
    suratlardaki ifadeler pek de dost canlısı değil
    sakin kararlı adımlarla yatağıma yürüyorum
    eleman üst ranzada yatıyor
    benim pijamalarımı giymiş göz ucuyla beni kesiyor
    suratında yavşakça bi ifade
    işte başlıyoruz
    ···
  15. 40.
    0
    tam yanına geldiğimde bunun kafasına asıldım iki elimle
    saçlarından tutup üst ranzadan çektim ayaklarımın dibine
    - ulan bin geçen sefer sana doyamamıştım, şimdi gibecem zütünü
    başladım kafasını tekmelemeye
    10 sn sürdü sürmedi arkadan bi yumruk yedim kafama
    döndüm bi tane de buna salladım ama ıska geçti, dedim kendime oğlum dengesiz hedeften şaşma amk
    yapıştım yerdeki elemana ikimizde bayılana kadar ben ona millet bana
    yermisin yemezmisin
    ···
  16. 41.
    0
    gözümü açtım yine revirdeyim
    imansız binler yine acımamış bayılana kadar vurmuşlar
    offf boynum da feci ağırıyo, elinizin ayarını gibeyim
    serumumuz da var, demekki yine ördeğe işiyecem
    lan bu da kim amk
    gibtiirr kimleri görüyorum
    benim eleman da yan tarafta yatıyo
    hani şeytan diyo gardiyan görmeden git serumuna işe pekekent amcık amcık dolaşsın bi hafta

    yuh amk ben mi dövmüşüm lan bunu
    yoksa taşşağınamı sarmışlar kaşını gözünü bu kadar
    adam resmen perte çıkmış
    oyy oyy çenem ağırmasa kahkaha atacam
    lan harbiden keyif oldum şimdi
    ···
  17. 42.
    0
    doktor uyandığımı görünce müdüre haber verdi yine
    müdür bu sefer sinirli geldi, surat bir karış
    - lan oğlum neyi paylaşamıyosunuz, dün bir bugün iki birbirinizi öldürüp benim başımı belaya mı sokacaksınız, burayı mı seviyosun lan yoksa, çıkartmam lan seni burdan, ömrün boyunca ördeğe işetirim lan seni, konuşsana lan konuşsana
    hayda buyur burdan yak, nerdeyse kan işiyorum yetmemiş gibi bi de goril gibi adam gelmiş tehditler savuruyor
    körmüsün olum serum müptelasımı sandın beni amk desem olmayacak
    mecbur mal mal bakmakla yetindik müdüre
    müdür geçti yan yatağa, dürttü elemanı
    - uyan lan uyan dıbına koduğum
    meğer eleman benden çok önce gelmiş kendine, müdür bey bi defa ziyaret bile etmiş kendilerini
    - bak oğlum son kez söylüyorum, bu adamın başına en ufak bişey gelirse seni giberim, gece hamamlık olur sabuna basar ayağı kayar gibini taşa çarparsa, o taşın yerinde zütün olacak, yoksa ranzanı benim odaya aldırırım altlı üstlü yatarız ona göre, anladınmı lan
    - evet efendim
    - lan bin sende adam ol, aynı şeyler senin içinde geçerli, ağzınızı giberim en ufak yanlışınızda, anlaşıldı mı
    - evet efendim
    - tamam ben gidiyorum, gözüm üzerinizde ona göre, hadi geçmiş olsun
    - sağol
    - sağol
    lan adam kibar adam hakkaten, gider ayak gönlümüzü almayı da ekgib etmedi
    ···
  18. 43.
    0
    müdür gidince ben elemanla taşşak geçmeye başladım
    ne oldu lan, kim çarptı sana, bunun da hoşuna gitti muhabbet, o bana ben ona geçire geçire adımızı sormaya kadar getirdik sırayı
    serkanmış adı, klima serkan, yani lakabı klimaymış
    bende gülmüştüm lakabını duyunca ama eleman sivilde klima tamircisiymiş, istanbulda bu işi yapınca sosyete mekanlarını da ezberliyorsun bir nevi, işi yaparken gittiği gördüğü yediği içtiğini anlatırken serkan olmuş klima serkan.
    babası rahmetli, amasya da bir validesi var.
    çalışıp ona para göndericem derken işgüzar patronu parasını vermemiş, bu hakkını isteyince de küfür etmiş
    bizimkisi yine büyütmeyecek olayı lakin patronun çocuğu da marazlanınca dayanamamış, olan da olmuş zaten
    en uzunundan 1 i bitmiş 18 yıl
    ···
  19. 44.
    0
    beyler yarın erken kalkacağım için cidden kusura bakmayın ama benden bu gecelik bu kadar
    yarın partları uzun uzun yazarım, bu gecelik kalın sağlıcakla
    ···
  20. 45.
    0
    şaka maka kanım ısındı bu serkana
    hani hala yavşakça bi gülümsemesi vardı ama kafa adamdı vesselam
    üç beş gün yan yana yatınca neyimiz var neyimiz yok her şeyimizi öğrendik
    o benden önce çıktı revirden
    ısrar etmeme rağmen doktor bırakmadı, bi gün daha bekletip öyle salıverdi
    bu sefer plan falan yapmadım, öylece daldım koğuşa
    meğer bizim klimacı önceden kurmuş ortamı, millete hikayemizi anlatmış, kardeşimdir yanlış yapmayın demiş
    koğuşa girer girmez herkes ayağa kalktı, tokalaştık, geçmiş olsun kardeşim falan dediler, geçtim en son serkanın yanına dedim
    - oğlum bu züt korkusu nasıl bişey lan yatağımı bile hazırlamışsın
    - gibtir lan yavşak
    diyip sarıldık birbirimize
    muhabbet sohbet, kim neyden kaç sene yemiş, ne kadar yatmış, aşktan meşkten akşam eyledik
    yat saati gelip yastığa başımı koyunca dedem geldi aklıma, zaten içimde dedeme dair bi huzursuzluk boylu boyunca yatıyor, dön öteye dön beriye uyku tutmadı, kalkıp serkanı dürttüm
    - birader... birader... serkan...
    - noluyo dıbına koyim
    - olum kusura bakma, aklım dedemde kaldı uyuyamıyorum, iki hafta oldu ne arıyor ne telefonlara cevap veriyor, çok merak ediyorum, nasıl haber alıcam lan ben ondan
    - tamam kardeş sen merak etme, sabah olsun hallederiz
    yatıp uyuduk
    sabah olunca klimacı, cemşit diye bi arkadaş var koğuştan benimle aynı memleketli, ona anlattı durumu, cemşit de sağolsun adam sanki kendi meselesiymiş gibi, kardeşim sen merak etme akşama kadar durumu öğreniriz, dedi ve gitti
    dışarda 10 yıllık çocukluk arkadaşı derstir, iştir, evdir derken çocuk gibi davranır beş dakkalık derdini dinlemezken, burda herkes yıllanmış dost gibi, anan baban kardeşin hepsi bu adamlar

    cemşite haber geldi gardiyandan, gardiyan gitti o hala sırtını dönmedi, sonra başı yerde içeri baktı, adım atacağı yeri kestiremedi sanki, anladım mevzu derin, acı, lakin bakmıyorum artık o yöne belki gözgöze geliriz de birşeyler söyler diye
    yanıma gelmekten vazgeçti, sessizce serkanı çağırdı
    oralı bile değilim, benle alakası yoktur inşallah diyorum içimden

    serkan geldi sonra yanıma
    tam kalkıp gidicem yataktan, kolumdan tutup otur dedi
    konuştu sonra
    ···