Saat 12ye yaklaşıyordu. Tam 1 saat 37 dakikadır onu bekliyorum. Bu gece benim için guzel olacak diye umud ediyorum.
Nihayet çıktı. Köprünün oraya gideceğini biliyordum fakat yine de takip ettim.
Köprünün oraya geldiğinde aradığı kişiyi göremedi. Çünkü benim planım her zaman kusursuzdu.

Dinleyen var mı?

Takip ettiğim huur çocuğunun adı cahit semiz.
Onu köprüye çağıran kişi bendim. Fakat onun bundan haberi yoktu.
Cahit babamın eski iş arkadaşlarından biriydi. Babam fabrikada çalışıp beni okutmaya çalışan bir emekçi adamdı. Mekanı cennet olsun...
Cahiti bir iş arkadaşının telefonundan arayıp köprünün oraya gelmesini söyledim. Nitekim de geldi.

Babamın vefat ettiğini söyledim...
Yaz tatilindeydim. Lise bitmiş ve üniversiteye girmeye hak kazanmıştım. Yaz tatilinde boş kaldığım sure için kendime bir iş buldum ve çalışmaya başladım. Babama biraz destek olmam gerekiyordu çünkü.
Annem beni doğururken vefat etmişti. Ailenin tek çocuğuyum. Aile dediğimde babam ve ben.

Babam kimseye zararı dokunmayan 50 yaşına yeni girmiş zayıf biriydi. Dediğim gibi kimseye zararı dokunmazdı. Fakat bilirsiniz ya iyi olursanız eğer hep birileri sizi istismar eder.
Babamla beraber 4 katlı bir binanın bodrum katında 2 odalı bir evde yaşıyorduk. Kirası ucuzdu ve bize yetiyordu. Babam zaten asgari ücret alıyordu ve beni okutmaya uğraşıyordu.

Dinleyen var mı beyler?

Yazın çalışmaya başladım bi cafede. Sabahleyin uyandım. Babam saat 8de işbaşı yapıyordu ve 7.30 gibi çıkıp yürüyerek gidiyordu. Uyandığımda saat daha 7ye geliyordu. Kalkıp kahvaltı hazırladım ve babamı uyandırdım.
Beraber kahvaltı yaptık ve babam ise gitti. Ben ise öğlen gidecektim. Sofrayı topladım ve televizyonlarda izlemeye başladım.
Nereden bilebilirdim babami son gorusum olduğunu.

Saat 11 buçuk gibi evden çıktım 12de işbaşı yapacaktım. Yolda telefonum çaldı. Mehmet abi arıyordu.
Mehmet abi babamın işyerinde arkadaşı. işyerindeki tek samimi olduğu kişi.
Telefonu açtığımda babamı hastaneye kaldırdıklarını söyledi.
O gün babamı ebediyete uğurladık...

Ölüm nedeninin merdivenden düşmek olduğunu söylüyorlardı. Dik merdivene tırmanırken ayağını boşluğa atınca yere dusuyor ve kafasını zemine vuruyor. Beyin kanaması başlıyor anında ve hastaneye varamadan Rahmetli oluyor.
Babamın vefatından sonraki birkaç gün boyunca Mehmet abide kaldım. Tek başına yaşayan 40 yaşında var yok biriydi.

Açık söyleyeyim beyler o günlerde çok zorlandım.
intiharın eşiğine geldim fakat yapamadım. Babam olsa bunu istemezdi çünkü.
işyerinden bir süre izin aldım. Ve kendime gelene kadar Mehmet abinin evinde misafir oldum.
Sağolsun bana çok yardımcı oldu.
Okul hayallerim zaten yalan oldu. Artık garsonluk yaparak geçimimi sağlamak zorundaydım.

Babam vefat edeli 1 hafta olmuştu. Evde Mehmet abinin gelmesini bekliyordum.
Geldiğinde elimden geldiğince yemek hazırlamıştım. Yemeğimizi yedik güzelce ama Mehmet abi biraz düşünceli gözüküyordu.
Biraz haberlere baktık. Mehmet abi " emir, biraz konuşalım mı seninle" dedi.
Balkona geçtik. Mehmet abi mavi kutusundan çıkardığı larkı yaktı ve bana da uzattı. Sigara içmiyorum abi dememe rağmen ", yak bi tane aslanım" dedi ve başladı anlatmaya.

Emir biraz sinirlenebilirsin ama kendine hakim olan lazım kardeşim. Artık seninle abi kardeşiz. Ben de yalnız yaşıyorum zaten beraber yaşarız burda. Çok düşündüm kardeşim. Çok kararsız kaldım ama içim rahat etmedi.
Emir, baban kazayla ölmedi kardeşim. işyerindeki o dallamalar babanla uğraşırken düştü.
Ben bu sözleri duyduğumda başımdan kaynar sular dökülmeye başladı. insan bunu nasıl yapar ya. Kimseye zararı olmayan birine neden zulmeder...

Sigara molası.

Cahit köprüye doğru arayan gözlerle bakarken arkasından sessiz bir şekilde yaklaştım ve eteri suratına bastım.
Önceden köprünün kenarında bir soteye malzemelerimi hazırlamıştım.
Cahiti direğe bağladım ve sigaramı yakıp kendine gelmesini beklemeye başladım.

Yaklaşık 20 dakika içinde kendine geldi. Beni gördüğü zaman suratındaki ifadeyi görmeniz lazımdı. Adeta aslan kafesinde mahsur kalmış bir terbiyeci çaresizliği vardı.
Bağırmaya çalıştı fakat çoktan ağzını bantlamıştım.

Bir yandan babamın intikdıbını alma duygusu vardı içimde fakat bir yandan da biraz korkuyordum. Daha önce hiç cinayet işlememiştim.
Basında durup biraz konustum onunla.
Cahit, Cahit. Babam çok iyi bir adamdı dimi?
Çok iyiler neden az yaşar Cahit biliyor musun?
Çünkü senin gibi huur çocukları çıkıp onların hayatını mahveder. Sonrada benim gibi akıl hastaları sizleri mahveder.
Cahit artık son saniyelerin tükettiğinin farkındaydı. Eteri tekrar suratına bastırdım ve baygın haldeyken onu sayısız kez bıçakladım.

Sahurdan sonra gorusuruz beyler. Sukularsaniz sevinirim.

içimde bi rahatlama duygusu vardı. Şimdi onu imha etme vakti gelmişti. Direğe başladığım iplerden onu kurtardım ve çuvalın içine soktu cahiti. Pek kolay olmadı bunu yapmam tabiki.
Cahiti bağladığım ipleri de çuvalın içine koydum ve köprünün aşağısında bulunan nehir kıyısına doğru ilerledim. Üzerindeki tişört kan içinde kalmıştı, onu da çıkartıp çuvalın icine koydum. Çuvalı sürüklerek nehirin azgin sularına bıraktım.
Allah tan cahiti bağlamadan önce hirkami çıkartmıştım. Direğin oraya gidip hirkami giydim ve Mehmet abinin evine gittim.

Biraz suku verin beyler

Saat gece 4 gibi eve vardım. Mehmet abi uyuyordu. Bende sessiz bir şekilde gidip yatağma uzandim. Uyumaya çalışıyordum fakat bir türlü uyku tutmadı. Çıkışı olmayan bir yola girmiştim artık. Ve bu cinayet henüz başlangıçtı .

Kafamda planlar kurarken uyuyakalmışım. Sabah uyandığımda saat 10a geliyordu. Mehmet abi çoktan işe gitmişti .Kahvaltı yaptım ve plan yapmaya başladım.

Babamın çalıştığı bölümde toplam 5 kişi çalışıyorlar. Biri babam biri Mehmet abi biri de cahitti. Cahitle hesabim tamamdı. Mehmet abi babam dustugu zaman herkesin orada olduğunu söylemişti. Yani hepsi sucluydu. Hepsi benim babamın katiliydi.
ilk hedefim aralarında en genç olan cemal olacaktı. Cemal ailesiyle yaşayan 25-30 yaşında biriydi. Hepsini farklı şekilde öldürmeyi dusunuyorum.
Bir süre sonra kin duygusu insanin vicdan ve iyilik duygusundan ağır basıyor.