1. 1.
    +1
    hg harun abi
    ···
  2. 2.
    +1
    dikakt çekme çabaları vol 23828209987
    ···
  3. 3.
    +1
    o kaseyi yararlar!
    ···
  4. 4.
    +1
    mal.
    ···
  5. 5.
    0
    çabuk bitir harun abi sol alt 7de mobilite var okluzyon da bozuk.

    bu arada telafilerden yine kalmışım aq :(
    ···
  6. 6.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  7. 7.
    0
    biçok huur çocuğu arasında kendini geliştirebilen yegane adamlardan
    ···
  8. 8.
    0
    utandığı şeylere muhtaç olduğunu farkedecek.

    bu cümlesiyle damarlarımda dolaşıyor o yalnızlık hissi yine adamın hasıdır dokunanı domaltırım ama gibmem.
    ···
  9. 9.
    0
    hg harun
    ···
  10. 10.
    0
    facetak versne kastı burası .s
    ···
  11. 11.
    0
    bayanım diye geçiniyo olsada akıl yaşı 10 un üstünde değil malesef
    ···
  12. 12.
    0
    kezban
    inci sözlük hatası: entry metni girilmelidir.
    ···
  13. 13.
    0
    mezun olda bi güzellik yap
    ···
  14. 14.
    0
    kolo sago dan sana bir nick6
    ···
  15. 15.
    0
    her gece annesi babası uyuduktan sonra bunun evine girer sessizce giber çıkar giderim
    ···
  16. 16.
    0
    reserved
    hayranıyım çok uğraştırdı ama severim gerçek amlıdır
    ···
  17. 17.
    0
    Osmanlı Devleti döneminde her paşa ve padişah için, memleketinde herkesin istifadesine açık bir hayır kurumu yapıp ahirete öyle gitme, en büyük ideal idi. Bu sebeple, fethedilen yerlerde her biri bir cami, bir külliye veya bir hastane yapıp gitti. Ecdâdımız, kendi devirlerinin kültürünün gerektirdiği müesseseleri kurdular. insan nerde neyi tahsil ederse etsin ama Rabbiyle her zaman irtibatlı olsun diye camisiz yer bırakmadılar.

    Süleymaniye Camii
    işte bu düşünce Kanunî’ye de Süleymaniye Camiini yaptırdı. Ancak o, yaptıracağı eserin yalnız kendi defterine kaydolmasını arzu ediyor ve Rabbi’ne böyle bir armağan takdim etmek istiyordu. Onun için, ustalara sıkı sıkıya tenbihatta bulunuyor ve "Kimseden yardım kabul etmeyin" diyordu.

    Cami duvarları her gün yükseledursun, karşıdan bu camii mahzun mahzun seyreden bir nine vardı. inekleriyle başbaşa, onların sütüyle geçinen bu yaşlı kadın, inkisar içinde kendi kendine, "Ey Allah’ım, Kanunî’ye servet verdin, mal-mülk verdin, Senin uğrunda bir cami yaptırıyor. Bu fakir kuluna bir şey vermedin; ne yapayım da, ben de Senin rızanı kazanayım. Benim elimden böyle işler gelmez. Elimden gelen, ustalara bir tas yoğurt ikram etmektir." der ve ustalara müracaat eder.

    Onlar, padişahın izni olmadığını söylerlerse de, kadının ısrarına dayanamayıp, yoğurdu alıp yerler. Büyük hükümdar, o gece rüyada, yaptığı işin mizanda tartıldığını görür. Terazinin bir kefesine Süleymaniye Camii, diğerine ise bir tas yoğurt konulmuş ve yoğurt, camiden ağır basmıştır. Sabah olur; Kanunî, ayakları titreye titreye ustaların yanına gelir: "Ne yaptınız, kimden ne aldınız?" diye sorar. "Yaşlı bir nine geldi; çok ısrar etti; yalvarıp yakarmalarına dayanamadık ve bir tas yoğurt aldık." derler. işte, Süleymaniye’ye ağır basan yaşlı kadının o bir tas yoğurdudur. Kanunî, gördüğü rüyayı oradakilere

    kaynak : http://osmanlilar.gen.tr/...html#sthash.4GJchce9.dpuf
    ···
  18. 18.
    0
    diş hekimliği okuyan nadir panpalarımızdandır

    Adamsın dibisin kralsın
    ···
  19. 19.
    0
    yardımsever panpam
    ···
  20. 20.
    0
    (bkz: boş radyo dinleyicileri)
    ···