içimden diyorum ki ikisinden birine gideceğim ki sarışın olan hanımefendiye gidiyorum ismi Kadın. Arkadaş olarak konuşmaya başlıyoruz. Ben dönem bitişlerine doğru geldiğim için notları hem konuşma ayağına hem de kendi amacım için ondan alıyorum. Kendi defterime geçiyorum böylelikle yan yana oturmalar falan başlıyor sonrasında ise ben dayanamıyorum konu açılıyor “kimi seviyorsun Shadow. Senin gözünde vardır birileri şimdi.”, “bu okulda yürüyeceğin kız var mı diyor” kadın (" Nickname olarak kadın koyuyorum ismini ") bende “ Sana açıklayayım, ismini sen bulursun” diyorum. “Okuldakileri çok tanımıyorum” yapıyorum. Kadın da “ Tamam. ” diyor ve ben dikkatli bir şekilde saçına dokunup “ Sarışın böyle. ” diyorum. Yanağın a dokunup “ Yanakları falan yumuşacık” sonra gözlerine bakıp “gözleri yeşil hafiften” , geriye “ Kayıp fiziği de efsane. ” falan diyorum ve kadın şok.

yav karıları niye bu kadar yüceltiyonuz ayol

Emin olun o an nerden nasıl cesaret geldi bilmiyorum. Heyecandan patlamak üzereyim ve kadın bana normal bir şekilde sevgine karşılık veremem diyor ve bu sefer ben şok :D . Bende ilk defa birine çıkma teklifi ettiğim için ve böyle bir şekilde açıkladığım içi “tamam.” Diyorum. “Zamanını çaldığım için kusura bakma.” Gibisinden ergen laflarıyla bitiriyorum ve o günden sonra ne yüzüne bakabiliyorum nede yanında geçiyorum. Onu Gördüğümde yolumu çeviriyorum. Daha sonra ise kadın, bana yaklaşmaya çalışıyor ve daha samimi olmaya çalışıyor. Ben anlam veremiyorum ama hoşuma gidiyor ve heyecanlanıyorum zamanla. Yine bu zamanlar içerisinde biz Kadıköy de buluşuyoruz benin arkadaşım ve onun 2 arkadaşı. Pub & Cafe tarzı bir mekân da oturuyoruz onun arkadaşlarından biri kilolu diğeri zayıf ve zayıf olan benim arkadaşımla flörtleşmeye çalışıyor.

Benim arkadaş bir yüz veriyor bir yol atıyor bazen umursamıyor derken bende kadın la sohbet halindeyim. Arkadaş gibi konuşuyoruz günlük havadan sudan sohbet. Sonra ise bir çift geliyor kadının arkadaşı bunlar masaya oturuyor muhabbet normal gidiyorken gelen çiftten kız tarafı benim arkadaşıma laf sokuyor falan diğer kadının arkadaşları da oo lamaya başlıyor ki büyük bir hata (arkadaşım dediğim kişi o zamanlar rap le uğraşıyor ve zamanın en iyilerinden (ortamımızda)) ve arkadaşım söylenen her şeye laps diye cevapları yapıştırıp herkesi susturuyor ki o günden sonra çok dalga geçildi o çiftle. Gelen çift gidiyor sonra ise biz kayalıklara doğru gidiyor ve ben ona çıkma teklifini tekrar ediyorum. Bu konuda tavsiye olarak şunu söyleyeyim. Kıza çıkma teklifi etmeyin.

Arkadaş olun daha da yakınlaşın zamanla zaten sevgili oluyorsunuz siz istemseniz de. Sonra ise o da tamam deyip geçiştiriyor ve en güzel hatamın başlangıcı burada oluyor.
Biz çok iyiyiz falan ben daha sarılamıyorum ona çünkü ilişkiden nerdeyse anlamıyorum ve çok istediğim halde çekiniyorum belirli bir süre bu şekilde ilerliyor ve kadının benden önceki sevgilileri çok olgun kişiler (19-20 ve üzeri) . Ben yine avutuyorum zaten sevgiliyiz falan gibisinden (aşkın verdiği salaklık şu ki kişi ne yapsa siz körsünüz ve göremiyorsunuz. O kadar süredir hep çabalayan kişinin ben olduğumu zamanla anladım. Bunu uzun süre sonra kendisi de söyledi. Beni en başta sevmediğini hep benim çabaladığımı sonradan bana karşı bir şeyler hissettiğini söyledi.) Sonra ise her ergen ilişkisi gibi 1 hafta ayrıl sonra barış serüveni devam ediyor ve 10. sınıfın sonunda kadının annesinin rahatsızlığı yüzünden taşınması ve başka bir okula gitmesi gerekiyor ve ben değiştirememesi için yalvarıyorum.

o da tamam falan diyor geçiştiriyor. Okul bittikten sonra ( Tekliften sonra okul harici 1. veya 2. buluşma olmuş o kadar kötü yani.) bana hafif ağlama numarası yapıp ”Shadow ben gitmek zorundayım. Gideceğim.” diyor ve ben amele gibi kalıyorum ortada. (Bunu yanlış anlamayın. Tabi ki de annesinin sağlığı daha önemli. Zaten önceden de geldiği yol uzundu şimdide bir şey değişmeyecekti.) Yaz boyunca hiç bir şey yapmayıp her gün çips ve ice tea eşliğinde dizi film izliyorum ve sivilce patlatıyorum o kadar kötü olmuyorum aslında sadece kendimi kötü hissettiğimi sanıp böyle devam ediyorum. Dişler zaten sararmış bira göbeği çıkmış. (okul zamanları meyhanede çalışıyorum ve cidden dönemin verdiği ergenlik duygularıyla aşırı derece de içkiye meyilliyim ve okul zamanlarında her türlü içkiyi içmişimdir.) tip zaten kayık haldeyken daha kötü olmuş yüzüm sivilce vücudum sivilceden ve yaralarından geçilmez hale gelmiş. Gel zaman git zaman 11. sınıf başlıyor ve ben nerdeyse bir buçuk - iki ay arası hiç kimseyle konuşmuyor sınıftan.

Ortamdan her şeyden elimden geldikçe uzak duruyor hocalarla muhatap dahi olmuyorum ve sürekli onu düşünüyorum. Bu süreçte sessizlik hoşuma gidiyor. Diğer kadın bana yaklaşmaya konuşmaya çalışıyor ve arkadaşlarımda bu yolda gidiyor fakat benim hoşuma gittiği için bir süre sonra bu sessizliği zevk için devam ettiriyorum. Sonra bu süreç bitiyor. Kadın tekrar okula geri transfer olacağını öğreniyorum. Ben heyecandan gebermek üzereyim ve bir o kadar da ne yapacağımı düşünüyorum. Daha sonra ise okula gidiyorum beden salonunda onu arkadaşların arasında bana bakarken görüyorum. Hiç değişmeyen oturuşu, hafif üzgün bakışları. Nasıl özür dileyeceğini düşünüyor sanki.

O an ki tatlılığı affedilmeyecek de değildi beyler bayanlar. Az çok beni anlamışsınızdır. Zamanın verdiği hatalı bir duygu. Neyse bir süre sessizliğimi koruyorum. Kulaklığımı takıp susuyorum ve sonraki gün bana yaklaşmaya çalışıyor. Ben kendimi ne kadar geri çekmek istesem de karşı koyamıyorum. Bende yaklaşıyorum ve böyle bir şekilde tekrar barışıyoruz. Onun gittiği diğer okuldan biriyle sevgili olduğunu öğreniyorum. Sonra ayrılıyorlar ve benle tekrar birlikte oluyor ama ben aşık olan taraf olduğum için umurumda olmuyor ve hala mutlu mesudum. Okul notlarım yükselmeye elverişliyken daha da tak oluyor ama yine de sadece bir tane 1 le falan sıyrılıyorum. Kadın yine aynı ben sürekli yaklaşıyorum o ise mesafesini koruyor ve yine ayrıl-barış serüveni devam ediyor ve 11. sınıfın 2. döneminde sınıfa yeni bir şahıs geliyor (cinsi erkek) ve şahıs hafif kalıplı boyu uzun bir kişi.

Her neyse bu şahısla ben yakın oluyorum her derdimi paylaşıyorum falan. O da aynı şekil ilerliyor ve ben yavaş yavaş kadın dan ayrılmam gerektiğini düşünüyorum. Fakat sürekli bunu söylüyorum. Şahısla olsun arkadaşlarımla olsun bu konuşmalarımız falan çok vardı. Daha sonra kadın la aram yine normalken 2. dönemin başlarında yine aptal cesaretimi toplayıp yan yana otururken ona çok kötü bir şey yapacağımı söyleyip onu öpüyorum ve o da “sonunda !” diyor. Bu şekilde normal bir sevgili haline geliyor ve ayrıl-barış olayı devam ederken buluşmalar artıyor. Bize geliyor, ben onlara gidiyorum bir şekilde işler hızlı gelişiyor ve devam ediyor.

Seviş-meviş derken bende o sıra teak-wondo ya gidiyorum ve oradan bir kapalı bir kıza hafif çarpılıyor gibi oluyorum ve onunla konuşmak istiyorum ve bu sırada kadın la aramız normal ve ben bitsin istiyorum. Lakin içimdeki şey bitmesin diyor. Bende çareyi bu kız ile konuşarak giderebileceğimi söylüyorum kendime. Zamanla ben bu kızı bulmak için araştırma yapıyorum.( hayatımda ki nerdeyse ilk ve en iyi stalk) Google' da Taek-Wondo diyerek semtine hayatına kadar buluyorum ve instagrdıbını buluyorum oradan falan yavşayarak bir şekilde num. Alıyorum. Daha sonra her taek-wondo çıkışında onu evine bırakmaya başlıyorum. Kadın la aramız normal ve ben kendimi o kadar iğrenç bir kişilikte hissediyorum ki anlatamam. Çünkü iki ilişki gibi bir olay gerçekleşiyor ve ben her iki tarafın yüzüne baktığımda ne kadar şeref yoksunu olduğumu düşünüyorum ve zamanla kapalı kızın kendime uygun ve olgun olmadığını görüyorum.

Arkamdaki kadın ile geçirdiğim geçmiş zamanı bir hoşlantı için çöpe atmamak isteyip onunla konuşmaya son vermeye çalışıyorum ve kadın la hala sular dalgalı devam ediyor. Sonra ise bu durumdan şahsa bahsediyorum o da kadını bırakmam yolunda beni ikna etmeye çalışıyor ki ben bunu sonralardan anlıyorum. Bir süre sonra yine 11 in sonlarına bir buçuk ay kalmışken okuldan çıkmış minibüsle eve gidiyorum. ( Hala iki tarafı da üzmeden nasıl bırakacağım diye düşünüyordum ve çoğu abimin arkadaşlarına danışarak bu konuda yardım alıyordum.) bir anda telefonum çalıyor ve kadın bana parasının bittiğini ve 2. vesaite parasının yetmediğini, yanına gelmemi istiyor. bende “tamam. ” diyorum. o noktaya vardığımda benden önce şahısı aradığını söylüyor ve ben işkillenip “neden böyle bir şey yapıyorsun. ben senin sevgilinim ilk beni neden aramadın ?” dediğimde de "Shadow o sürekli okulun orda takıldığı için yakındır bana diye ilk onu aradım" falan deyip geçiştiriyor.

Bense hala işkillenmiş bir vaziyetteyim ama şahısın kardeşim olduğunu ve öyle bir şey yapmayacağını düşünüyorum. Zamanla bu işkillenmeyi kafamdan atıyorum. Sonra ise okulun bitmesine 3 hafta kala kadın bana "Shadow bitmesi lazım" diyor. “Neden.” dediğimde "Bitmesi lazım işte Shadow. Ben seni seviyorum bak bunu unutma ama bitmesi lazım. lütfen." diyor ve bende yine biri bunun aklını yıkadı muhtemelen arkadaşı veya dönemindedir. Deyip geçiştiriyorum. Bir sonraki gün okula geldiğimde sınıfın kapısını açıyorum ve kadın şahısın kucağında uyuyor... Ben şok olmuş vaziyette yerime oturuyorum. Bir anda sancı bastırıyor anlam veremiyorum sanki bıçak girmiş sol tarafıma ve kalbime çok yakın böyle bir ağrı var gibi ama hiç geçmiyor. Şahıs benden gözünü kaçırıyor ve sınıfta nerdeyse herkes benle onlara bakıyor. Ben hala kardeşim falan kadın beni kıskandırmak için yapıyor diyorum kendime.

Rez okurum bir ara

Bu süreçte sürekli sınıftan kaçıyorum. Nöbetçi oluyorum. Hala ne zaman kıskandırma bitecek diye düşünüyorum ve ağrı yine devam ediyor. Anlam veremiyorum ağrıya. Okulda beni gören herkes sormaya başlıyor. "Shadow ne oluyor falan şahısla sen dost değil misiniz ?" falan yorumlar geliyor bende "Beni kıskandırmak için yapıyor şahıs öyle bir şey yapmaz" diyorum. Şahısın arkadaşları yanıma gelip eğer onunla kavga edeceksem onlarında benim yanımda olacağını söylüyorlar. Çevremde ki herkes bana bu konuda destek sağlamayı gerekirse çıkışta linç etmeyi teklif ediyorlar.

Fakat hala güvenim tam diye “sorun yok ben ne yaptığımı biliyorum. Gerekirse size haber veririm “deyip sallıyorum durumu. Okul bitti bitecek ve ben kadını bir gece arıyorum ve konuşmak istediğimi söylüyorum ve diyaloglar aynı bu şekil.

Shadow: (açmaz diye annemin telefonunda arıyorum.)"konuşmak istiyorum müsait misin?."

Kadın: "Müsaittim uyuyacağım birazdan. "

Shadow: "Bak çok kötü olmaya başladım şahısla yakın olmaktan vazgeç beni daha kötü yapmaktan başka bir işe yaramıyor bu yaptığın şey bitecekse düzgün bir şekilde bitsin iki tarafta saygılı bir şekilde bitirsin geçmiş olumlu anılsın."

Kadın: "Ben birşey yapmıyorum Shadow kendine gel arama beni arama bu numarayı rahatsız etme."

Shadow: "bak kadın yapma lütfen yalvarmamı mı istiyorsun? Okul bitsin sonra ne tak yiyorsan ye ama yapma canım çok yanıyor lütfen."

Kadın: "Ben bir şey yapmıyorum Shadow okuluma gidiyorum evime geliyorum bir şey yapmıyorum."

Deyip kapatıyor. Ben kapattıktan sonra tekrar aramaya çalışıyor ellerim titreyerek ağlıyorum ve hala aramaya çalışıyorum açsın sesini duyayım bari son defa gibisinden ve beni her yerden engelliyor. Sabah 5 de kalkıyorum okula koşuyorum ve pusuda bekliyorum gelmesini okuldaki insanlar bana acır gözle bakıyorlar ama bu benim umurumda değil sadece şahısa yalvarıp kadınıma geri kavuşmak istiyorum tek amacım, o an tek emelim bu.

Kadın ve şahıs gelmiyor. ilk derse geç kalıyorlar. teneffüse kadar sabrediyorum Neşet Ertaşlar dinleyerek. Teneffüste çekiyorum Şahısı köşeye ve konuşuyorum. “Ben sana güveniyorum kadının ne yaptığı falan biliyorum. Sadece onunla aramı tekrar yap” falan diyorum. O ise “konuşurum.” falan diyor beni geçiştiriyor. Ders başlıyor ve şahısın kafasını eğdiğini kadının ise ona moral verdiğini görüyorum ama konuşmaları duymuyorum. Yine teneffüs geliyor ve şahıs bana "Shadow dürüst oluyorum. Kadın istemiyor. Sende zorlama boş ver." diyor. Ben istemiyor kısmından sonrasını çok net bir şekilde hatırlamıyorum. Hani filmlerde olur ya bir cızırtı sesi her yer sessiz olur sadece o ses "istemiyor." yankılanıyor ve benim içimde ağrı 1. den 2. dereceye ulaşıyor.

Daha da ağrımaya başlıyor. Soğuk bir şekilde oturuyorum yerimde gün bitiyor ve bir sonraki gün sınıfta bir yakın arkadaş bana gelip "az önce duydum. Şahıs la kadın 3 haftadır sevgililermiş. " Diyor. Daha sonrada sınıfın tamdıbının haberi var. Fakat bir tek ben bilmiyormuşum. O an ağrı 3. dereceye giriyor ve bıçak tam kalbimi yarıp geçiyor. O ağrı, o sızı, sanki hiç geçmeyecek hep o şekilde kalacak gibi sürekli devam eden bir miğdenin üstünde kalbine saplanmış bir ağrı. O gün "04.06.201*" o tarihi aklıma, kalbime, canıma, ciğerime yazdım.

Okul bitti ve ben 1 ay boyunca sabah akşam durmak bilmeyen ağrıya, Neşet Ertaş’ ından tut Müslüm Gürses' sine, resimlere baka baka eskileri hatırlaya hatırlaya ve hala sövmeye kıyamamaya tekrar aptallığıma körlüğüme küfür ediyorum. 1. ay bitiyor kendimi oyuna veriyorum.(cidden çok işe yarıyor) Sonra ise oyun oynadıkça acıyı unuttuğumu fark ediyorum ve zamanımın 15-20 gününü oyuna harcıyorum. Bitmiş 1 ay ve ben 12. sınıfa geçeceğim 1 yıl boyunca onları göreceğim. Aklımdaki bu düşünceler devam ederken bir anda kafama koyuyor ve eski Shadow olarak o sınıfa dönmemeye yemin ediyorum. Sonra ise işte çalışıyor meyhane de catring garsonluklarında sürüne sürüne bir anda değişmeye başlıyorum.

ilk olarak fitness a yazılıyorum. Sonra ise içkiyi ve tek tük olan sigarayı bırakıyorum. Abur cubur yemeyi hayatımdan çıkarıyorum. Çay, kahve, meyve suyu vb. içecekleri bırakıyorum. Sadece su ve sade Maden suyu içiyorum. Dişlerime varımı yoğumu harcayarak çalışmaktan sürünerek yaptırıyorum ve 4 çürük 7 dolgu 1 beyazlatma ve aşırı derecede (yemekten önce-sonra-canım sıkıldığında) dişlerimi fırçalıyorum ve bakıyorum. Listerin kullanıyorum (işe yarıyor cidden). Cildiye ye gidip sivilce için 4-5 aylık ilaç tedavisine başlıyorum. Spora salonunda tanıştığım geçmişi benim gibi biri olan 5 yıldır sporla uğraşan tabiriyle "izbandut" bir abiyle tanışıyorum ve ondan sürekli tüyolar alıyorum. Giyinişimi kıyafetlerimi baya değiştiriyorum. Kaşlarımı düzelttirip epilasyonla kaşlarımı aldırıyorum (martı kaşlıyım tabiriyle. Önceden sadece ortasını alırdım şimdi ise her yerinden). Saçlarımı uzatıyorum. Takılara özen gösteriyorum (bileklik, saat, yüzük vb.). spora kendimi o kadar çok adıyorum ki hayatım spor oluyor nerdeyse 2 ayda. Gitmediğim gün sönmüş hissediyorum (hala aynı). Boyumu uzatmak için çok çabalıyorum ve 1.80 oluyorum. Kilomu sabitliyorum. içkinin ve abur cuburun sağladığı yağlardan kurtulmaya çalışıyorum ve 70 kiloyum (8 kilo alıp yine veriyorum falan oralar detaylı olduğu için yazmıyorum). Gel zaman git zaman beyaz dişli, 1.80 boylu, kemikleri belirgin, el damarları çıkmış ve çıkmakta olan, köprücük kemikleri belirgin, yağ oranı az, saçı başı bakımlı kıyafetleri siyah veya beyaz , elden geldiğince olgun biri oldum. (gelişmeye devam ediyorum ve biliyorum p.hikayesi başlangıcı gibi oldu.)