1. 1.
    +4 -4
    beyler 6 tane bira aldım. birazda tuzlu fıstığım var. 2 pakette sigaramı aldım. az sonra hayatımdan kesitler sunmaya başlayacağım. belki bir iki kişi gibler ve okumak ister.
    ···
  2. 2.
    -1
    bu hikayede zenginlikten, fakirliğin dibine vuruşum, sonra tekrar iyi bir yere gelmemin süreçlerini okuacaksınız.

    biramızı da açalım.
    ···
  3. 3.
    -1
    bu süreç içerisinde hayatıma giren insanlar, bu insanlardan yediğim kazıklar, attığım kazıklar, sevgililerim her şeyim olacak.

    sigaramızı da yakalım, başlıyorum beyler.
    ···
  4. 4.
    +1 -1
    öncelikle 1986 doğumluyum. bir abim var. babam önceden memurmuş. daha sonra bende doğunca aldığım para yetmez diyerek ticarete atılmış. ticarete atılırken sermaye olması için evini satmış. evini satarken evdeki halıları kanepeleri falan dedemlere vermiş. yeni eve geçene kadar burada dursun diye.

    daha sonra kiraya eve çıkmış. eşyaları almaya gitmiş dedemlere. benim bencil dedem bütün eşyaları satmış parasını da çatır çatır yemiş amk.

    ben daha doğduğum gibi parayla imtihanımız başlamış lan.
    ···
  5. 5.
    -1
    her neyse bu ihanetten sonra babam yavaş yavaş işi tutturmaya başlamış. bizlerde büyüyoruz git gide. 7-8 yıl sıkıntısız yürümüş babamın işleri. daha sonra türkiye'nin gümrük birliğine dahil olması, vs derken o meşhur kriz patlamış.

    ancak krizde işler kesileceğine aksine daha da artmış beyler. dolar mark (o zamanlar mark var liseliler bilmez) fırlamasına rağmen işler çok büyük sekteye uğramamış. buna babamın açıklaması o zamanlar devlet paraya güvence vermişti şeklinbde olur hep beyler.
    ···
  6. 6.
    -1
    vay amk yazmıştım silindi gitti hepsi...

    yıl 1997 beyler. babam kirada oturmaktan bıkmış. bir akşam eve geldi. çok yüklü sipariş aldım, paranın büyük kısmını da peşin aldım dedi. dün gibi aklımda amk, bizim erişte dediğimiz ev makarnasından yiyoruz.

    artık ev almak lazım dedi. üstüne bi bu kadar daha koyar alırız evi dedi. ben bebeyim tabi hiç bir taktan anladığım yok. mal mal yemeğimi yiyip atarinin başına geçsem diye düşünüyorum. babam şöyle bir ev alalım diyor, annem şöyle ev alalım diyor biz abimle izliyoruz.
    ···
  7. 7.
    +1 -1
    neyse annem babam artık her pazar çıkıyorlar ev arıyorlar. bizim şehrimize de mc donalds yeni gelmiş abimle sürekli oraya gidiyoruz. hiç unutmam babam bana vermiyo parayı, abime veriyo mudurnudan tavuk falan yeyin sağlıklı diyo. abim de saf amk harbiden gidecek mudurnudan yiyecek bir şey demesek.

    ben kanına giriyorum hamburger yiyelim falan diye, o da anneme babama söyleme o zaman diyo mc donalds a gidiyoruz. para kalırsa da kames top falan alıyoruz mahhallede maç yapıyoruz.
    ···
  8. 8.
    -1
    öyleydi böyleydi derken haftalar sonra babam geldi. ev aldık dedi. tabi ben hala oralı değilim, sanıyorum ki yeni eve geçince hop diye hazır ortama atlayacaz, her şey güllük gülüstanlık geçecek.

    bu arada bilgisayarlar yeni yeni evlere girer olmuş. bir kaç arkadaşın da var bilgisayarı. sürekli babamın beynini yiyorum bilgisayar al bana diye. adam da sürekli tamam olum şu ev işini bir halledelim, elimiz biraz bollaşsın alacam diyor.

    bilgisayar dediğiniz şimdi ki fiyatlara satılmıyor beyler. cd dediğin bile 20 dolardan satılıyor o zamanlar. sen bilgisayarı düşün amk. cep telefonları yeni çıkmış 1.000 mark erikson telefonlara veriliyor.
    ···
  9. 9.
    -1
    bir kaç hafta sonra yeni eve taşındık. eve taşınırken paramız yetmedi, babam dayımdan borç aldı beyler. tam 25.000 mark. o zamanlar için büyük para. sene 1998.

    yeni ev, yeni mahalle, yeni okul...

    yavaş yavaş alışmaya çalışıyoruz ortama ama, hiç bir şey bildiğimiz gibi değil. mahalledeki akranlarımız bize göre çok farklı. sürekli bigiblet sürüyorlar. top oynayan hiç yok.

    bigiblet süren adamla da tanışamıyorsun amk, bigibletin olsa da zütüne takılıp gitsen adamların, tanışmak için fırsat olsa. neyse biz kaldık abimle baş başa. birbirimizden bıktık amk. okula beraber gidip beraber dönüyoz, beraber yemek yiyoruz, beraber dışarı çıkıyoruz.

    abimden başka kimse yok etrafımda. haliyle hafiften sıkıntı gelmeye başladı. eski mahallemize gitmeye başladık. ben orta 2 deyim abim lise 1 de. böyle mal mal takıldık eski mahallede. ki bazen abim yalnız da giderdi.
    ···
  10. 10.
    -1
    bir yandan bigiblet ve bilgisayar diye babama ısrar edip duruyorum. bir yandan büyümeye devam ediyorum. 1999 yılı. orta sondayım.

    bir gün eve geldik abimle, tuvalete girdim çıktım abim yok. anneme sordum abim nerede diye, eski mahalleye gitti dedi. bende çıktım amk gideyim eski mahalleye diye.

    giderken bir tane parkın içinden geçiyordum ki sarı bir trafonun arkasında abimle bir arkadaşımızın sigara içtiğini gördüm. çok garipsemiştim beyler. abim demek bu yüzden benden kaçıp kaçıp tek başına gidiyordu mahalleye. gizlice gittim yanlarına abim dondu kaldı.

    gibtim seni olum babama söyleyecem dedim. bu hemen yalvarmaya başladı. istediğin her şeyi yaparım nolur söleme falan. bende isteyecek hiç bir şey bulamıyorum. ondan sonra hayatımda ki en büyük mallıklardan birini yaptım beyler. kimseye söylemem ama tek şartla, bende sigara içecem dedim.

    abim olacak öküz de ispiyonlanma korkusuyla tamam dedi ve hayatımdaki ilk sigarayı içtim. monte carlo.
    ···
  11. 11.
    +1 -1
    abi kardeş kanka gibi takılıyoruz. bir gün konya da bir tanıdığımız vefat etti. annemle babam konya ya gittiler. biz abimle evde 2 miz kalacaz 2 gün boyunca. okuldan geldik eve anneannem gelmiş. yemek falan yapmış bize. akşama şunu yeyin bunu yaptım falan filan dedi. ikimizede harçlık verdi ve gitti.

    evde yalnız kaldık. akşama kadar evde mal mal takıldık. ben atari oynuyorum, abimin takıntısı bir kız var, o onları arıyor ses vermeden dinliyor falan. babası çıktı diyor kapatıyor.

    sonra bu geldi dedi ki içki içelim mi?

    içki beyler, babam hiç içmez. bugüne kadar 3-5 kez içmiştir hayatında, onları da hep ben zorlamışımdır amk. gel baba oğul içelim diye. neyse buralara da geleceğim.

    neyse gittik tekel bayine, 2 tane bira alacaz. ben girdim tekelciye dedimki abi bira alacaktım, kaç yaşındasın dedi, 14 dedim. ne yapacaksın birayı dedi, abime alıyorum dedim bu verdi birayı. babama alıyorum dersem anlardı amk, o zamandan yalanın dibine vurmuşum.
    ···
  12. 12.
    -1
    beyler bu arada kendi kendime yazıyorum, kendi kendime okuyorum.
    ···
  13. 13.
    -2
    bir insan evladı bile yok mu lan okuyan?
    ···
  14. 14.
    -1
    bir kişi dahi olsa anlatacağım ama o da yoksa boşa yazmayayım beyler.
    ···
  15. 15.
    -1
    yok mu kimse beyler?
    ···
  16. 16.
    -1
    @29 eyvallah panpa devam ediyorum.
    ···
  17. 17.
    -1
    neyse aldık birayı geldik eve. öyle bir iki yudum aldım ben içemedim. ne taktan bir şey lan dedim kendi kendime. buna para verip içen mallar var dedim. yıllar önce mal dediğim adamlardan biri de şu saniye ben oluyorum beyler.

    bira sigara derken, yaşıtlarıma göre iyice cozutmuştum beyler. muhtemelen annem ve babam da anladı bir şeyler; yavaş yavaş yasağın dibine vuruyorlardı. para az veriyorlar, dışarı çıkmama izin vermiyorlar ders çalış diyorlardı.

    veya da bana öyle geliyordu.

    neyse annem bir gün okuldan geldim yeni komşu taşınmış onunla oturuyor. benimle yaşıt bir de çocuğu var kadının. annem çağırdı gel arkadaşınla tanış falan dedi, ben hiç giblemedim, hemen bir bahane bulup evden çıkmanın yolunu arıyorum.

    ama annem bir yere göndermedi, ve mecburen komşunun çocuğuyla tanışmak zorunda kaldım. adı levent beyler. bu kişinin hayatıma büyük nanikleri olmuştur.
    ···
  18. 18.
    -1
    yavaş yavaş leventle takılmaya başilıyorum. levent olunca annem dışarı çıkmama da karışmıyor. çoğu zaman bizde atari oynuyoruz veya leventlere gidip bilgisayar oynuyoruz. bilgisayar da 2 tane oyun var zaten amk. fifa 2000 ve commandos.

    neyse mahallede de yavaş yavaş arkadaşlarımız oluşuyor. maç falan yapıyoruz. levent ben ve ferhat diye üç kişiyiz. ferhat bizden 2 yaş büyük. hep üçümüz takılıyoruz mahallede.

    aynı mahallede birde eda diye kız var beyler. ferhat sürekli yazıyor edaya. biz leventle daha o şeylerden bi haberiz. öyle mahalle maçı falan organize ediyoruz. okul varsa akşamları 7 gibi evde oluyorum. okul yoksa 11 e kadar izin veriyor annemler. abim hala sürekli eski mahalleye gidiyor.
    ···
  19. 19.
    -1
    leventle ferhatla bir gün kuş avlamaya gidiyoruz beyler. bir pazar sabahı 9-10 falan. giderken fırından yeni çıkmış sıcak bir somun alıyoruz. o ekmeğin tadını hala unutamam beyler. meyve suyu ile birlikte çıtır çıtır yemiştik üçümüz.

    neyse sapanla kuş vuracaz sözde. tabi bi tak vurabildiğimiz yok. derken ferhat dedi ki beyler sigara alıp içelim mi? zaten ben böyle bir teklif bekliyorum, hemen atıldım amk içelim lan diye. leventte içelim dedi, ferhat gitti sigara aldı. bizden daha büyük olduğu için o gitmişti. gerçi o zamanlar 18 yaş sınırı falan da yoktu.

    pazar günü benim okuduğum okulun bahçesine gittik. yarın orada ders göreceğim, teneffüste bu kaldırımda koşturacağım ama şimdi sigara içiyorum amk olaya bak. bebeliğin verdiği mallıkla da bir gururla anlatıyorum, anlattıkça da çekiyorum. başım falan dönüyor ama hoşuma gidiyor bir dal bittiği gibi yeni bir dal sigara yakıyorum.
    ···
  20. 20.
    +4 -1
    o günden sonra artık her gün sigara içer oldum amk. üçümüz buluşuyoruz sigara içiyoruz. bir akşam hiç unutmam amk, arka mahallede bahçeli evler var. bir tanesinin bahçesinden şeftali alacaz, ağaçta gözümüze ne güzel gözüküyor şeftalileri.

    duvardan tırmandık ben atladım bahçeye, öyle çalma falan da değil alacam yani 3 tane şeftali gidecem. tam alacam şeftaliyi evin sahibi seslendi napıyorsun diye. amca dedim iyi akşamlar 3 tane şeftali alacaktım canımız istedi arkadaşlarla. adam da kalktı yerinden gibtir git lan dedi, bir tanede elinde bir şey vardı muhtemelen çakmak fırlattı bana, ben hemen kaçtım duvara tırmandım.

    duvarın tepesindeyim dedim ki, amca ne var 3 tane şeftali versen? vermeyeceksen de elleme şeftalime desen de gideriz dedim. bu bana ananı giberim senin falan filan sövmeye başladı. bu benim çok zoruma gitti amk. adama dedim ki sana o şeftalileri yedirirsem dediğin gibi anamı gibsinler dedim.

    kaçtık sonra, ara yolda sigara yaktım, sinirden ağlıyorum. leventle ferhatta tamam lan gibtir et falan diyor ama çok zoruma gitmiş, bir de adama yedirmeyecem sana şeftalileri demişim, yedirmemem lazım. düşünüyorum bir akşam gidip tüm şeftalileri çalsam mı falan diye.

    derken köşede işeyen bir tane bebe gördüm ve aklıma delicesine bir fikir geldi. bu olayı hala mahallede arkadaşlarla rastlaştığım da birbirimize anlatır güleriz. mahallede yaşıtlarımız saklambaç oynuyor. hepsini topladım. herkes poşet falan bulsun dedim millet buldu geldi.

    dedim ki şimdi bunların içine işeyin sıçın amk. millet bakıyor bana. dedim işeyin lan. herkes poşetlere işedi, bir kaç kişi sıçtı amk. bütün poşetleri tek tek üstte hava kalacak şekilde bağladık. 8-9 tane poşet var sidikli taklu elimizde. gittik duvara tırmandım, hepsini de ağacın tepesine atıyorum ben. bir kaç tanesi direk yere düştü tabi.

    adam mal mal izliyor beni. anlamıyor hiç bir tak. dedim ki amca veriyor musun vermiyor musun şeftali? bu gibtir git lan dedi tam ayağa kalktı, levent ferhat ben sapanlarla poşetlere taş atmaya başladık amk. 3-4 tanesi patladı, ağacın tepesinden aşağı sidik tak damlıyor hep.

    aklıma geldi anlattım beyler. muhtemelen pekekent herifte yiyememiştir.
    ···