1. 51.
    0
    herkes ayrı bir şekilde semte döndü o gün, ama kafamı kemiriyor acaba ölmüş müdür lan?! sorusu.. mehmeti de iki gün sonra gördüm, umrunda değil şerefsizin. lan adam öldürmüşsün olabilirsin ne bu rahatık diyorum. bu da olur be kardeş, bu da olur diyor. zaten okumuyordu benle yaşıt olmasına rağmen, serseri olacağı belliydi. neyse olayın üstünden 2 gün geçti, siren sesleri geliyor etraftan. hayırdır diye dışarı bakayım dedim, 2 tane ekip otosu almaya geldi beni. in aşağı, zorluk çıkartma dediler. annemi öptüm, korkma geleceğim dedim ve indim. aldılar beni ters kelepçe yaptılar, otoya koydular. o an içimdeki çaresizlik duygusu çok kötüydü, hiç bir şey yapamayacağımı biliyordum, dava açılsa avukat tutamazdık, içeri girsem de anneciğim aç kalırdı. geldik gayrettepe emniyet müdürlüğüne, telefonumu falan kapattırdılar, bütün özel eşyalarımı aldılar. amirin kapısının önünde bekliyoruz. sonra aldılar içeri;

    oğlum, geçen karşı tarafta bir kavgaya karışmışsın, biri bıçaklanmış? bilmiyorum amirim falan dedim ama yemedi tabiki..

    evet amirim, ben de kavgadaydım, ama yemin ederim bıçaklayan ben değildim.
    kim lan o zaman yavşak, uğraştırmasana bizi.
    ···
  2. 52.
    0
    çocuğun ismini vermedim orda, arkadaş satmak benim hayatta yapmayı isteyeceğim en son şeydi. son olarak çocuğun yaşayıp yaşamadığını sordum, yaşıyormuş. bir nebze de olsa içim rahatladı orada. tabiki de hemen dışarı salmadılar beni, nezarete attılar, beni otoya alan amirlerden biri geldi 1-2 saat sonra. bugünki kum torbası bendim anlaşılan.

    bi bitmediniz lan, kodumun serserileri! çaaat, orda bi koydu bana ayağa kalkamadım. bayağı bir dövdü beni, sonra çıktı gitti. yapacak bir şey kalmıyordu, uyudum ben de havada kararmıştı zaten..
    ···
  3. 53.
    0
    uyumuştum. ama gece 2-3 gibi, sesler geliyordu dışardan. nedir, ne değildir diye bakayım dedim. pek tekin olmayan 20-25 yaşlarında 2 tane tipi benim nezarete gönderdiler. ulan ne güzel tek başımayım diye seviniyordum, şimdi bunlar bana tutulursa fena olur diye iç geçiriyorum. aradan 5-10 dk geçmedi, içlerinden biri:

    kardeş, sen neden burdasın?
    abi kavga oldu, bir kişi bıçaklandı, ben de o kavgadaydım.
    vaay, sert çocuksun demek he (iki ipne gülüştü o arada)
    estağfurullah abi, sadece sevdiğim kız için yaptım bu kavgayı.
    aferin o zaman, gözüme girdin şimdi.

    belli bunlar kötü insanlar değildi, açıkçası nezarette de uyumak pek rahat değildi zaten, demir yatak gibi birşey rahat edemiyorsun. muhabbete dalacaktık bunlarla sabaha kadar belliydi.. sorsam mı sormasam mı diye çok düşündüm ama sonradan sormuş bulundum:

    abi siz neden burdasınız?
    biz mi kardeşim, biz, biz..
    üzüyorsa sizi söylemeyin abi.
    kardeşim biz cigaraya takıldık her zamanki gibi, ayda 2-3 kez alem yaparız kendimizce. herşey güzeldi o gece, muhabbetler döndü, makaralar yapıldı. gecenin sonlarına doğru da herkes içine kapandı, bazıları uyudu. kimisi sevdiğini düşündü elindeki çiftliyle. bi biz ikimiz kaldık, kafamız kıyak, uykumuz da yok, sevdiğimiz de biziserseri!diye terk edeli uzun zaman olmuş.. çıktık sokağa, saat 10-11 civarı, bizim mahalle için tehlikeli bi saat, ama çok da geç sayılmaz yani. çıktık dışarı, gözümüz dönüyor. paramız yok. baktık karşıdan bir dayı geliyor bize doğru, cüzdanını karıştırıyor. arkadaşımla birbirimizin yüzüne baktık, ikimizin kafasından da aynı şey geçiyordu. birimiz dayıyı tuttu, ötekisi de cüzdanı aldı, kaçtık uzaklaştık oradan. ne bilelim ulan onun bizim mahallenin çocuklarından birinin babası olduğunu, şeytana uyduk anasını satayım. şimdi mahalleye döndüğümüzde hain gözüyle bakacaklar bize bunu biliyorum. yanlış yaptık kardeşim, yanlış.. parayı yiyecektik, uzaklaştık ordan. ama polisin bulması uzun olmadı, 1-2 saat sonra aldılar bizi. kimin babası olduğunu da 10 dakika önce merkezde öğrendik işte. olur mu lan böyle birşey, biz o mahallenin en güvenilen delikanlılarıydık, şimdi kasabından manavına, emlakçısından, kapıcısına, hayriye abla bile balkonundan bizim suratımıza tükürecek..
    ···
  4. 54.
    0
    birşey diyemedim vallahi..

    o gece bayağı bir muhabbet ettik abilerle, hayatın sillesini yemek deyimi tam anlamıyla oturuyordu bu heriflerin üstüne. anne yok, baba yok. yetimhanelerde büyümüşler. ben de babamı kaybettim, bu benim için dünyadaki en büyük yıkım olmuştur ama. o muhabbetlerden sonra, benim hayatımın ne kadar toz pembe olduğunu anladım. tekrar şükür ettim, tanrıya inanmazdım, ama ona şükürler ettim. sabaha doğru saldılar hepimizi, verdiler eşyalarımızı. amir de gibtir çekti, klagib muhabbet işte, bir daha sizi buralarda görürsem, atarım cezaevine gibimde olmaz! aynı böyle dedi herif. çıktıktan sonra otobüs durağına kadar yürüdüm, semtimden geçecek otobüsü bekliyorum. aynı zamanda da kendi kendime:

    ulan yavşak, senin baban yaşıyordu serseriydin, baban öldü hala serserilik peşinde koşuyorsun. annenin de bir ayağı çukurda sayılır. o da ölürse ne yapacaksın lan sen bunu hiç düşündün mü?! baban için adam olacaksın, bırakacaksın tribünü. ne katıyorlar sana tribün, beşiktaş sensiz de beşiktaş! o kardeşlerin mi, hepsi unutur gider, bir tek samet kalır. onunla da tribünün ötesinde bir kardeşliğimiz vardır zaten. babam için adam olacaktım, iş bulacaktım, çalışacaktım.

    gene efkarlandı gönlüm, sen düştün de aklıma..
    sağ iken bilemedim, varamadım farkına..
    ne zaman dara düşsem, sen gelirdin yardıma..
    ah babam sağ olsaydı, köşede otursaydı..
    bir karlı dağ gibiydi, başımızda olsaydı..
    günden güne çoğalıyor, çekilmiyor derin acın..
    hayat belimizi büktü gönlünce yaşatamadım,
    yokluğunu çok aradım, nasihatına muhtacım..
    bir kaç gün göremese nerede diye şaşardı..
    başıma bir iş gelse yüce dağları aşardı..

    ah ulan ah babam benim..
    ···
  5. 55.
    0
    size şunu söyleyeyim güzel kardeşlerim, benim girdiğim entryler başkasının hikayesinde yazdığı 10 entry'e bedel. ona göre nankörlük etmeyin. sizin için yazmaya çalışıyorum. canını yediklerim.. ilgi gösterin uplayın edin..
    ···
  6. 56.
    0
    kime anlatıyoruz dıbına çakiiim..
    ···
  7. 57.
    0
    kimse yoktu yazmadım ulan 2 gündür aq, burda olduğunuzu belli etseniz yazardım.
    ···
  8. 58.
    0
    yine aynı iç hesaplaşmalarıyla geçti işte günler, maçlara pek sık gitmiyordum. sadece semtimizde olan süleyman seba spor salonundaki hentbol maçlarına gidiyordum, zaten bedava olduğu için kimsenin pek umrunda olmazdı. 5 dk bağırırdı herkes sonra dışarda sigara içer, muhabbet ederdi. benimse kafamda tek birşey vardı, adam olmak.. aslında tribündeki özgeçmişime bakarsak, tribün çerçevesinde adamlık müessesini aşmış biriydim. kimin yakınına kan lazım olsa, aynı kan grubundansak koşa koşa giderdim. kimin kız mevzusu olsa alırdım emanetimi, yanımda da 5 arkadaşım giderdim. deplasmanlar desen benden sorulurdu. otobüsün koridorlarında uyumanın keyfi başka hiç bir şeyde yoktur. ama işte tribünün dışında da bir hayat vardı. annem vardı, sert çocuk imajım onun için önemli değildi. tribünün içindeki kurallar da önemli değildi. tribünü bırakıp gitmem onun için bir anlam ifade etmiyordu, sadece sevinirdi. tribünde herkes beni severdi, yardımıma da koşarlardı. ama beni ben olduğum için seven tek insan annemdi. yavaş yavaş büyüyordum işte. aklım eriyordu bazı şeylere. kitaplar okumaya çalıştım. anlamasam da okumaya çalıştım. bazı kelimeleri anlamadığımda angiblopediden sayfalarca araştırdığım olmuştur.. günlerimi böyle değerlendirince boş geçmediğinin farkına vardım, içim huzurluydu, sebepsizdi bu huzur, ama huzurluydu işte kim takar ki..
    ···
  9. 59.
    0
    iş de bulmuştum, eve ekmek getirebiliyordum. galiba gerçekten adam olmaya başlamıştım. annemin yüzündeki o tebessümü, gururu görmek dünyalara bedeldi benim için. ama arkadaşlarım sürekli arıyorlardı, kanka engelli maçı var nerdesin, kanka bursayla maç var nerdesin, kanka kadın voleybol maçı var nerdesinhepsine bir bahane buluyordum. ama özlemiyor da değildim. yıllarımı vermişim lan ben bu işe, kolay mı? günler böyle geçerken, semte çıkayım dedim. aldım sigaramı biramı. bizim meşhur parka gittim. oturdum bankların üstüne. daldım gittim uzaklara, bir de beni seven bir kız buldum mu hayat tam olacaktı işte. ben otururken benim çocuklar geçti önümden,bilader sana yakışmıyor, yüz üstü bıraktın kardeşlerini. şimdi grupta düzen kalmadı, dikilitaş dendi mi millet burun kıvırıyor, sete bizim yerimize herkes çıktı. biz saygımızdan çıkmıyoruz.bu beni sinirlendirdi, ulan o kadar emeğimizin karşılığı bu olmamalıydı, kendimi geçtim. bu çocuklar hiç bir zaman bana saygısızlık etmedi, kurucu başkanıydım grubun, para bulsak dernek falan açacaktık. herşeyiyle ilgilendiler. bir kere bile üste çıkmaya çalışmadılar.bir sonraki maç ne zaman lan?!'' dedim, antep deplasmanı var dediler. iyi dedim güzel. özlemiştim deplasman havasını, ben para toparlayayım. anneme de haber vereyim merak etmesin, yarın atlarız karagümrüklülerin otobüsüne gideriz. gün geldi işte, ilk deplasmanımı hatırladım. konya deplasmanı, yenmiştik, üstüne de bir etli ekmek yemiştik. unutmak mümkün değil, dün gibi aklımdaydı, emre abinin himayesi altındaydım, çok güzeldi be, çok güzeldi..
    ···
  10. 60.
    0
    up up up
    ···
  11. 61.
    0
    up up up
    ···
  12. 62.
    0
    up up up
    ···
  13. 63.
    0
    up up up
    ···
  14. 64.
    0
    gün geldi, saat gece 11 falan, biz tabi akşam 8'den beri piizleniyoruz abilerle. kafalar bi milyon. ulan ne göreyim, eski sevgilim, yanında da başka bir çocuk, dövdüğüm değil yani, başka bir çocuk. el eleler. kafam da hafif güzel ya hani. nevrim döndü, laaaan diye bir bağırdım, herkes bana bakıyor. durumu çakozladılar. benim koşmamla beraber hepsi koştu, çocuğun bir koşuşu var, aman allahım, allah bana böyle korku yaşatmasın. kızı itti, kız yere düştü. çocuk da dünya 500 metre olimpiyat rekorunu kırmıştır herhalde, bizim abiler yaşlı tabi, erken kesildiler. biz de biraz daha koştuk ama sigara alkol falan kesildik. kaçtı gitti lavuk. geriye kız kaldı tabi, yüzüne baktım, ölmedim hayattayım kodumun kaşarı, bir daha aynı sahneyi görürsem, bu filmin yönetmeni benim. bu film kopar. iki kişi ölür, üçüncü de müebbetlik olur. sakın karşıma çıkma! kız zaten ağlıyordu, bir de bu korkunun üstüne o da koştu, evine gibtir olup gitmiştir, o gün biten şişeler hatırladığım kadarıyla, chivas, absolut 1 lt. 35 kutu falan efes, bir de tekirdağ rakısı. maça gitmeden iyice zom olmuştuk, nasıl ayılacağız bilmiyorum. neyse otobüs geldi, hareket saati falan da yaklaşıyor. antep uzak yol, uzatmadan çıkmak lazım. biz ayrıcalıklı tayfadanız tabi, para vermedik. otobüsün ön kısmı pek tanınmayan tayfa olur, zaten otobüs onların parasıyla kalkar genelde, şoförün parasını onlardan karşılanır. diğer yarıda kalan arkadaki tayfa ise tanınan adamlardır. öndekiler onları para verir zanneder ama tek bir kuruş çıkmaz ceplerinden. biz de öyle tabi.. yola çıktık, o kafayla daha semtten çıkmadan girdim besteye, sen çok yaşaaaa! sonra da bütün otobüs, güzel günlerin şerefine 1126 km feda olsun..
    ···
  15. 65.
    0
    alın muallakler, yazıyorum yazıyorum kimse yok. haliyle devam etmem hikayeye böyle olursa, beni deli etmeyin.
    ···
  16. 66.
    0
    bilader beni deli etmeyin aq, entry girerken burda olsanız can feda. entryleri giriyorum 2 gün sonra ortaya çıkıyorsunuz.
    ···
  17. 67.
    0
    yollar akıp gittikçe, kilometreler tükendikçe herkes kendi içine kapanıyordu. kimi sevdiğini düşünürdü, kimi de fosur fosur uyurdu. uyumayanlar ise uyuyanların hakkı olan içkileri içerdi. tabi deplasmanların efsane bir olayı vardır, benzinci marketi patlatılır. eskişehir dolaylarındayız, ama bayağı tenha bir yol. bir benzinlik gördük, hemen dedim kaptan dur iki dakka! yağmalama olayı benim hoşuma gitmezdi. ben tribünün diğer ayılarına pek benzemezdim. vicdan sahibi bir insandım. ama paramız yoktu ne yapacaksın, çalmak zorundaydık. 2 kişi marketteki lavuğu oyalarken diğerleri bira, votka, viski, çerez, çikolata, sigara falan çalarlardı. bir tane gerizekalı bigiblet çalmış aq, dedim lan oğlum sen salak mısın? napıcan bigibleti zütüne mi sokucan?yok be abi, babamın kardeşime bir bigiblet alacak parası yok. çocuk ne zamandır istiyor. ona zütürecektim. istiyorsan bırakayım.'' yok dedim kardeşim yok, helalindir senin o bigiblet. aldık nevaleleri bindik otobüse. türkiye'de gitmediğim yerler takımları 1 lige hiç çıkmamış veya türkiye kupasında beşiktaş'la oynamamış illerdir. elimden geldiğince her deplasmana gitmişimdir, lisede hocam tuvalete gitmem lazım deyip az mı okuldan kaçtık. neyse dayı geldik antep'e saat daha öğlen 12 falan. maç akşam 8'de. bayağı bir vaktimiz var anlayacağınız. güzel bir kebapçıya attırdık kendimizi. etleri höpürdettik. tabi hesap verme vaktiydi, ilk önce ben kalktım restorandan dedim dayı hayırlı işler adam baktı herkes kalkıyor. ümit ediyor biri hesabı toplu verecek diye ama kimse kalmamış. otobüse son binen kişiyi görünce fırlıyor dükkandan, lan diyor haram zıkkım olsun size onlar. tabi o anda otobüs vınlamış oluyor. ve biz çektiğimiz ziyafetin mutluluğunun üstüne bir de efes çakıyorduk..
    ···