Ciddi ciddi okuyun lütfen..
Ak Partili arkadaşlar bana bu durumu anlatabilirse çok makbule geçecek..

Benim babam asgari ücretli bir işçi . Ben üniversite okuyorum ve lisede eğitimine devam eden kardeşim var ... Bizim aile açısından Türkiye deki ekonomik durumu söylüyorum. Biliyoruz ki Türkiye nin Büyük bölümü işçi sınıfını oluşturuyor.. Şunu belirteyim . Hiçbir siyasi görüşe tabi değilim...

2002 yılında ekmek fiyatı 250 ,000 ... Asgari ücret ise 250.000.000 . Yani o zamanda asgari ücret ile 1000 adet ekmek alabilirsiniz..

Yıl oldu 2016 asgari ücret 1300 TL . Ekmeğin fiyatı 1.25 TL . Şu anda asgari ücretle 1040 adet ekmek alırız..
Hep diyorlardı ya.. O zamandan bu zamana çok şey değişti diye...
Evet çok şey değişti asgari ücret alan insan parasının değeri ile 40 ekmek fazla alabiliyor...

2003 yılında Türkiye nüfusunun %1 i , Türkiyedeki bütün paranın %38 sini elinde bulunduruyordu...
Şimdi ise Türkiye nüfusunun %1 Türkiyenin bütün paranın %55 ini eline aldı..

-Köprüler otoyollar yapıldı.
Bizim arabamız olmadığı için o yollardan gidemiyoruz.. Peki bu yollar kimlerin işine yarıyor... Nakliye lojistik firmalarının, yolcu taşıma firmalarının, Sanayi firmalarının , işçi sınıfı üstü arabası olan insanların...
Ama gariban insanların işine o kadar da yaramaz... Köprüler otoyollar sayesinde belirttiğim kuruluşlar daha da çok para kazanır nedense işçi sınıfı 40 ekmek daha zenginleşti...

-Sağlık...
Yiğidi öldür hakkını yeme.. Adamlar sağlık alanında çok büyük ilerleme sağladı.. Bu ilerleme işçi sınıfının lehine olan bir durum...
Doktor ilaç yazınca arada paramız olmadığı için ilaç alamıyoruz..

-Eğitim...
Bu alanda da gelişmeler olmuştur... işçi çocukları az da olsa avantaj sağlamıştır.. Ama çok az... Neden...
ilk olarak MEB in verdiği kitaplar bir taka yaramıyor ve bunu herkes biliyor... Bunun için ek kaynakların alınması gerekiyor... Ama bunu işçi sınıfı üstü satatüye sahip ailelerin çocukları yapıyor ve fakir öğrenciler altta kalıyor... Zaten işçi sınıfı üstü ailelerin çocuklarına her türlü eğitim olanakları sunuluyor.. Fakir bir ailenin çocuğu olarak "Ulan bu insanlar okumayacakta ben mi okuyacağım... " diyorum.. Alım gücü yüksek tabaka ile düşük tabaka ailelerin çocukları arasında eğitim olanakları bağlamında uçurum ortaya çıkıyor ... Benim iktidardan beklentim bu uçurumun eşitlenmesi..
Ama yapılmış olan ekonomik hamleler işçi sınıfını refahını sanıldığından çok arttırmadı.. Benim lise hayatım okul sonraları çalışmakla geçti , çünkü paraya ihtiyacım oluyordu.. Sonradan okumaya karar verdim ama sınava 3. girişimde kazandım.. Ben lise hayatım boyunca çalışmayıp dershaneye gitsem, kitaplarım olsa , yaşam kalitem yüksek olsa sınava ilk girişimde kazanırdım... Ama ben hırs yaptığım için kazandım.. Bu düzene isyan ettiğim için kazandım...

AMA BiLiNMELiDiR Ki BiR ÇOK FAKiR ÇOCUK BU ÜLKEDE HARCANIP GiDiYOR ...

ÖZET: PARASI OLAN ADAMIN DAHA ÇOK PARASI OLDU, FAKiR iNSANLAR YiNE AYNI KALDI...