-
1.
+4 -5Öncelikle hikaye bana ait değildir. ilgi olursa seri partlar halinde bugün bitireceğim. Benim bakış açımı değiştirmeyi başarmıştır umarım sizin bakış açınızı da değiştirir. Hikayenin bazı bölümlerinde devlete karşı ve o dönemki devlet büyüklerine karşı ağır ithamlar bulunmaktadır. Dediğim gibi hikaye bana ait değil.
Edit:korkmayın muallak olmazsınız okuyunca amk :D
-
2.
+415 yaşının o deli çağlarındayım, tahmin edersiniz ki gibim, tesbih gibi elimden hiç düşmüyor. Arada zütümü parmaklayarak boşalsamda, abimin "muallak herif" lafları canımı çok acıtıyor ve yine tahmin edersinizki 15 yaşında olmanın verdiği toyluktan olsa gerek muallak olduğumu henüz tam kabullenmemişim. Ee tabi o zamanlar "canım" yalnız yanmazdı, bende cayır cayır yanardım. Söylenen muallak laflarının ardından, bi köşeye çekilip kendimden nefret etmeye başlardım, evde yalnız kaldığımda ise ayna karşısında soyunup bedenimi izlemelerimin doruğundayım "farkım ne ki senden be abi?" diye söylenip her tarafıma bakınıyorum.
-
3.
+4Oysa bi erkekte olması gereken her şey var bedenimde; koca delikli iri burun, taşşaklarım, yannanım falan, hepsi yerli yerinde. Peki buna rağmen neden evde bir şeye kızıldığı zaman muallak herif diye, hakaretler işitiyordum ki? Anlamaya çalışıyordum, anlamlandırmaya çalışıyordum, havaya savrulan muallak herif laflarını, küçük sorunlarda bile bana yöneltilen çatık kaşları. O aralar aynalar en büyük sırdaşım olmuş, kendi kendime hesap soruyorum, neden böyle uzaylıymışım gibi, farklıymışım gibi davranılıyor ki? Sonra hesaplardan vazgeçip acaba \"ölsem mi\" diye düşünüyorum. Ama ölmek günah, eğer ölmeyi tercih edersem, yaradan bana küser. Zaten ailem yüzüme bakmıyor, ya ölünce allahta bakmazsa?? O zaman ne yapıcam
-
4.
+1Rezervatullah
-
5.
0Rez pnp merak ettim
-
6.
+2Sonra allahın yüzüme bakmayacağı konusu işin içine girince olay daha bi karmaşıklaşıyor. Peki allah osbir çekerken zütümü parmaklamama ve parmaklarken gazetelerdeki basketbolcuları düşünerek boşalmama ne diyor?
Böyle düşünceler üşüşüyor bi anda.
Ya peki allah beni zaten sevmiyorsa?
Ya peki zaten hiç yokmuşum gibi davrandığından dolayı bunlar oluyorsa? Bunlar daha mantıklı geliyor ve kendi kendime konuşmaya devam ediyorum "hımm, demek kimsesizim, allah bile beni tek başıma bıraktı. Madem tek başıma bıraktı neden yarattı?" diye düşünmeye başlıyorum. Düşünceler yoğunlaşıyor, her gün bir yenisi ve her gün daha çok karamaşıklaşan ruh halim sayesinde, her gün gittikçe kendimden daha çok iğrenmeye başlıyorum. Çünkü osbir çekerken bile zütümü parmaklayıp, gazetelerde gördüğüm basketbolcuların koltuk altında olduğumu düşünerek kendimden geçiyorum ve tam kendimden geçmişken boşalıyorum ve ellerim; hiç bir zaman dünyaya gelmeyecek olan çocuklarımla doluyor. işte o zaman kendimden daha çok iğreniyorum. Pisliğin tekiyim, miğdem bulanıyor kendimden. -
7.
+2Ne yapıyorum böyle, neden erkekleri düşünüyorum ki? Neden şu koca memeli komşu kızını, yada flörtleşmek ile flörtleşmemek arasında gidip geldiğimiz diğer mahalledeki kızı düşünmüyorum ki? Oysa kızın dudakları ne güzeldi, göğüsleri zütünden bile büyük ve o'nu ilk gördüğümden bu yana göğüsleri hep aklımda. Ama yok, osbire dayandığımda aklımda erkekler yalnız var, kızlara yer yok. Sonra tekrar düşünüyorum:
-
8.
+2Evet abim haklı, ben muallaknin tekiyim, oruspuçocuğunun tekiyim, ailenin yüz karası, başı ezilesice bi yılanım. Evet böyle olduğum için, çevremdekilerin çatık kaşlarını, beni terslemelerini hak ediyorum, evet allah iyiki de beni unutmuş, iyikide beni tek başıma, şu koca dünyada milyonlarca insanın içinde yapayalnız bırakmış, allah'tan bu lafı işitmeyi hak etmişim: git kendi başının çaresine bak. Ne tak yersen ye...
-
9.
+2Evet yapayalnızım, boşalmışlığın verdiği o anlık pişmanlık hissi, yapayalnızlık, boşaldıktan sonra; erkekleri düşünerek boşalmış olmanın verdiği o suçluluk duygusu, ailenin dışlayışları hepsi üşüşüyor üzerime, allahta zaten karışmıyor bana. Evet ölmeliyim. Nasılsa tek başımayım, kimsenin benden haberi yok. Bundan sonra olmasada olur.
-
10.
+2Bu düşünceler arasında günlerce ölüm çeşitlerini gözden geçiriyorum, acaba eve kapanıp kapıları pencereleri sımsıkı kapatıp tüpü açık bıraksam ve uyusam, yada dur nasılsa 6ıncı kattayız balkondan kafa üstü atlıyım olsun bitsin, sonra balkona gidip aşşağı bakıyorum. Ama aşşağısı beton ve canım çok yanar deyip geri kaçıyorum * canım tatlıya. Öyle bi ölüm şekli bulmalıyımki, acısız ve ani olmalı. Böyle böyle günlerce dolanıyorum etrafta. Sonra silahla ölmek aklıma geliyor. Zaten kafamın içinde beyin yok, sıkacağım tek kurşunla, acısız ölme şansım var diye düşünüyorum. Ama silahla ölmek fikrini kimseye çaktırmamam lazım ve tabii birde bi silah bulmalıyım. Bunun için bi arkadaşımla konuşuyorum konuyu, ama ölmek istediğimi değil, sadece silah merakım olduğunu söyleyip duruyorum. Tamam diyor ve istediği parayı verirsem bi tabanca bulacağını söylüyor.
-
11.
+1Aradan 1-2 hafta geçtikten sonra, bi gün elinde kuru sıkıdan gerçeğe çevrilmiş bi silahla geliyor. Tam tarihini hatırlamıyorum ama yıl olarak 1999 olsa gerek, bana silahı getiriyor. ilk 25 kurşunu da ücretsiz veriyor. Fiyatta anlaşıyoruz 30tlye alıyorum. Kurşunlar, bildiğiniz kuru sıkı tabanca kurşunu ama uçlarına özel olarak demir bilyeler sıkıştırılıyor ve bunları yapmaya kalkışmak çok güç, o yüzden bizim oralarda bunu meslek edinip yapanlar var o zamanlar. Kurşunları da bana uygun fiyatlara her zaman satabileceğini söylüyor. Gülümsüyorum, senden başkasından almayacağım diyorum. Birbirimize ticari kurlar yapıyoruz, müşteriyiz ikimizde. Sonra alıyorum silahı ve gidiyorum...
-
12.
0Devam dayı
-
-
1.
0Tamam panpa
-
1.
-
13.
+1Bi kaç gün güzel vakit geçiriyorum silahımla. 15 yaşımdayım ve belimde, sağ kalçama batıp çıkan ağırlığımca ve üstelik dolu bi silah var. Fazla kurşunları eve yakın bi yerlerde saklamışım ve ortada silahla dolanıp duruyorum. Silah zütüme girip çıkarken kendimi daha erkek hissediyorum. gibim değil ama, silahım beni daha erkek yapmış. Etrafta herkese ters ters bakınıp duruyorum, abime bile gider yapıyorum. Daha önce kendi içimde boş ver diyerek atlattığım fırçaları muallak laflarını, artık silahım olmasından dolayı bazen cevaplayarak def ediyorum ve kendimi gayet iyi hissediyorum. gibim umrumda değil, ama silahıma güveniyorum. Sonra dayanamayıp bi gün şehir dışında boş bi yere gidiyorum o arkadaşımla. Bana silah sıkmayı öğretiyor. Yol kenarındaki tabelalar delik deşik olmuş. Birde üzerlerinde ilanı aşklar edilmiş kalpler var bol bol. Tuhaf olan şuki, insanlar nefretlerini ve sevgilerini aynı tabelalarda dile getirmişler. Nefrette, sevgide çok yoğun yaşanılan duygular olduğu için olsa gerek aynı yerde tabelalarda varolmuşlar. Ama hiç kimse bilinçli olarak yapmamış bunu ve sanırım hiç kimse farkına varamayacakta.
-
14.
+1Arkadaşım, kalpleri hedef almamı söyleyerek ateş etmeme yardım ediyor ve ateş ediyorum. O heyecan, o adrenalin, o ne olduğunu bilmediğim gizemli duygu hiç bir şeyde yok. Daha önce hissetmemiştim. Erkek oldum, silahım var ve ateş ediyorum. Kurşunlar tabelalardan geçip yokluğa karışıyorlar ve ben her kurşunda daha bi erkek olmaya başlıyorum.
Sonra ayrılıyoruz, silahım belimde eve geliyorum. Hiç kimse belimde bi silah olduğunu bilmiyor, bende çaktırmıyorum zaten. O yaşımda da zayıf olduğumdan dolayı, kilolu görünmek için bol elbiseler giyiniyorum. silah arada zütüme girip çıkarken canımı yaksada, dışardan belli olmadığı için kimse çakmıyor. Gece uyurken yatağımın altına saklıyorum, ama pek sık eve zütürmeye cesaret edemiyorum. Dışarda bi yerlere saklıyorum. Ertesi gün büyük bi heyecanla gidip alıyorum ve belimde silahım varken erkekleşip sokakları dolaşmaya devam ediyorum. -
15.
+1 -1Sonra yine bu muallak lafını işittiğim günlerden bi gün kendimden yine nefret ediyorum, oysa ne güzel kaç gündür alışmıştım bedenime, kendime, her şeyime, hatta özgüvenim vardı. Erkek olmuştum. Ama hayır demekki olmamışım ve hiç bir zamanda olamayacağım. Ne yaparsam yapıyım, nasıl yaşarsam yaşıyım abime göre muallaknin teki olacağım. Zaten allahda beni bi başıma bırakmış, zaten kimse dönüp yüzüme bakmıyor. Böyle böyle bu düşünceler, yine beynime işlemeye başlıyorlar ve beni alt ediyorlar. işte böyle tekrar bunalımlardayken silahı alıp eve geldim..
-
16.
+2Eve geldiğimde hiç kimse yoktu, yapayalnızım, aynada yine kendime bakıyorum. Oysa bakın benimde sizinkiler gibi kara kaşlarım, kara gözlerim var. Ten rengimi sevmememe rağmen sizinki gibi esmer bi tenim var diyorum kendi kendime, saçlarım aynı sizinki gibi, ellerim, ayaklarım falan hepsi aynı sizinki gibiler. Hadi bunları geçtim, bakın benimde pipim var diyorum kendi kendime. Kendimi bu aileye, bu insanlara bu topluma ait, bu toplumdan biri gibi saymak için bedenime bakıp bahaneler üretiyorum. Bahane olduklarını farkediyorum. Çünkü pipimin başı da önüne düşmüş, o bile benden utanıyor sanki. Oysa böyle olmamalı, o'nun başı önüne eğik olmamalıydı, baş kaldırmalıydı diyorum *
(tamam burda şaka yaptım yahu, çok fazla gerilim oldu diye araya espri katıyım istedim, durun ciddiyete geçiyorum.) -
-
1.
0Rez moruk sardi
-
-
1.
0Atıyorum panpa
-
1.
-
1.
-
17.
+2Pipime bakıyorum, aynadan, taşşaklarımı avuçluyorum farkı yok gibi diğer erkeklerden. Yani herkeste olan bende de var. Tabi o zamanlar bende olanın herkeste olamayacağı fikri aklıma gelmiyor. Pipime bi daha bakıyorum, güzel diyorum ve hatta pipimi seviyorum. Avuçluyorum ve belkide yanlış bi bedendeyim, belkide başkasının olmalısın diyorum kendi kendime. Sonra silahı alıyorum elime ve içimden "aslında her şeye rağmen yanlış bi bedende, yanlış bi aileye, yanlış bi topluma ait olarak yaşıyorsun" diyorum kendi kendime.
-
18.
+2Çünkü inandığım din bile, beni daha en başından dışlıyor, allah dediğim yaradan bile, beni bi erkek bedenini arzuladığım için binlerce yıldır lanetleyip duruyor. Bu daha kötü ve çoğu zaman beni kahreden de bu oluyor?
Tanrı neden, yarattıklarına lanet okusun ki?
Yoksa tanrı içimizden biri mi?
Yoksa tanrı diye inandığımız şey, aslında bi insan mı ki, lanet okuma gibi insani bir duygusuyla, yarattıklarına sesleniyor?
Anlamıyorum, anlamak istemiyorum. Ve düşünmeyi bırakıyorum. Silah hala elimde, ne yapacağımı biliyorum aslında, ama hala bi işaret bekliyorum, hani bi mucize, ufacık bi bahane. Ama yok, hiç bir işaret yok. Duvarlar dile gelsin diye duvarlara bakınıyorum, aynadaki aksime bi daha bakıyorum, bakıyorum bakıyorum bakıyorum... -
19.
0bu ney muallaklik ulan
-
20.
+1Evet çıplak, zayıf cılız bi beden, elinde kendisinden bile ağır bi silah ve boş boş kendine bakıyor. Sonra gözlerim bedenimde bi daha dolaşmaya başlıyor, her tarafıma, her milimime adeta. Hala bi işaret yok. Silah iyice ağırlaşmaya başladı, kaldırıp başıma tutuyorum. Aynada kendime bakarken aslında, elinde bu silah tutan kişi ben değilim diyorum. Her şey tamamda, sırf seni kabul etmiyorlar, onlardan biri değilsin diye kafana sıkacak değilsin ya" diyorum kendi kendime. işte o anda kocaman bi boşluktan aşşağı yuvarlanıyorum. Her şey anldıbını yitiriyor...
-
-
1.
0Rez knk garip guzel
-
1.