1. 76.
    0
    Ellerini yavaşça sağ koluma doğru zütürdü ve kolumu kendi kollarıyla doladı. Beni kapıdan geriye çekmeye çalıştı "Bir çemberde iki yüksek kişi vardır." dedi yavaş yavaş isteği doğrultusunda onu takip ediyordum "Bu çemberde ilki korucu... " beni yatağa doğru yönlendirdi "Ve diğeride ben." yatağa doğru yavaşça oturttu.

    "Neden?" diye sordum sadece, kız birkez daha sıcak bir gülümseme gösterdi bana "Bunu akşam yemeğinde anlayacaksın." dedi ve dolaba doğru ilerledi. içeriden kapşonlu pelerinimsi birşey çıkarttı ve kan kırmızısı bir tunik. ikisini yatağın üstüne attı. "Bunları giy ve gelmemi bekle." dedi sadece ve sonra odadan çıktı.
    ···
  2. 77.
    +1
    Picin evladi super yaziyorsun da cok fazla bosluk oluyor yazilarinin arasinda lutfen hizli yaz
    ···
  3. 78.
    +1
    vuuu devam devam, kaptım sırayı
    Not: Heralde infaz ettiler arkadası , çemberden attılar baksnaa yazmıyo :D
    ···
  4. 79.
    +1
    Devam et lan
    ···
  5. 80.
    0
    Odamda oturmuş kızın söylediklerini yapmış, giysilerimi giymiş bekliyordum. Bildiğin bu eski çağ oyunalrındaki karakterler gibiydim, üzeirmde siyah bir pelerin, içimde kırmızı biraz uzu nbir tunik ve altımda siyah pantalon ile siyah bir bot vardı. Aynanın önünde kendime bakıp duruyordum "Paylaço gibiyim dıbına koyayım."

    Saat geç olmuş, neredeyse gideli tahminen bir 40 dakika geçmişti ve kız hala ortada yoktu, kesin makyaj yapyıordur diye düşündüm. Odanın içerisinde bir ileri bir geri yürümeye başladım. Sıkılmıştım ve ayrıca rahatsızdım çünkü beni nelerin beklediğini tam olarak bilemiyordum.

    Aradan bir süre geçtikten sonra kapı açıldı, hemen döndüm "Tam zamanında geldin, sıkılmıştım be-" lafımı bitiremeden kapının önündeki kişi susmama sebep oldu. Kapıyı açan Alicia değil, Warlowdu.
    ···
  6. 81.
    0
    Warlow ciddi bir şekilde bana bakıyordu, sağ elinin işaret ve orta parmağıyla devam et işareti yaptı "bende." diye bitirdim, yine aynı işareti yaptı. Yüzüne tip tip baktım. Birdaha yaptı, iki kolumu yana çevirip kafamı sağa sola salladım. "Kimi?" dedi sadece sert ve otoriter ses tonu ile "Kimseyi." dedim salak gibi, iki uzun adım atıp dibime kadar geldi, kocaman eliyle boynumu kavradı. Adam benden zaten daha iri yapılı bir herifi, boynumu sıkmadı ama eliyle tuttu. "Konuş!" dedi sıkı sıkı tutuyordu boynumu.

    Korkudan iki elimle bileğine sarıldım, o ten muhabbetini yapmıyordu benden direk cevap bekliyordu. Cevap vermedim "KONUŞ DEDiM SANA!" diye bağırdı bana gayet yüksek bir sesle.

    Kapı açıktı ve birisinin duymuş olduğunu umarak sadece kafamı iki yana salladım, sallayabildiğim kadar. Yavaşça kalın uzun parmaklarıyla boğazımı sıkmaya başladı ve beni kapının sağ tarafında aynanın yanındaki duvara doğru itmeye başladı.
    ···
  7. 82.
    0
    Bileklerini elimden geldiğince sıkıyor durumun içinden çıkmaya çalışıyordum çünkü artık nefes alamamaya başlamıştım. Ona vurmak istemiyordum çünkü kesinlikle beni çok daha kötü bir duruma sokabilirdi o hareket. Yapabileceğim tek şey sesi duyan birisi, ki bu Alicia, gelip beni bu durumdan kurtarmasıydı ve o duruma kadar dayanmak zorundaydım.

    Warlowun yüzünde küçük bir tebessüm belirdi ve boğazımı dahada sıkmaya başladı "Cevap vermezsen boğulacaksın." dedi. Artık gerçekten nefes alamıyordum. Bileğinle ellerimle elimden geldiğince sert bir şekilde vurmaya başladım ölüm korkusundan, Warlow kahkaha attı ve birden kahkası yarıda kesilip acı bir feryat ile beni bırakıp aynı anda geriye doğru sendeledi.
    ···
  8. 83.
    +1
    rezerved
    ···
  9. 84.
    0
    Yere yığılmıştım, deliler gibi öksürüyordum, akciğerime giren yeni hava bildiğin bayram havası estiriyordu içimde, hiç nefes aldırken bukadar zevk almamıştım. Yüzüm duvara dönüktü, o yüzden ne olduğunu kimin ne yaptığını bilemiyordum. Ellerimi yavaşça yere doğru yerleştirdim ve kendimi doğrultmaya çalıştım.

    Doğrulturken yerdeki damla damla siyaha yakın kanı gördün, "hasgibtir." dedim tıslar gibi. Ondan sonra Aliciayı gördüm, orada durmuş bir bana bir Warlowa bakıyordu. Warlow yerdeydi, giydiği pelerin ile batman misali kendini kavramış yerde yatıyordu oda.
    ···
  10. 85.
    0
    Aliciaya tekrar baktım, elindeki ucunda beyaz kristal taş bulunan bir sopadan çok az miktarda kan damlıyordu. Konuşmaya çalıştım fakat ağızımdan çıkan tek ses öksürüğün sesi oldu. Birdaha denedim, birdaha öksürdüm. Alicia sadece kafasını iki yana salladı, "Ne yaptın sen" dedim daha sonra gücümün yettiği kadar sesli ama normal konuşma tonundan bile düşük bir ses tonu ile. Boşta olan işaret parmağını dudağına zütürüp Bana sus işareti yaptı.

    Gözleri busefer Warlow a dikilmişti, Warlow hiçbirşey yokmuş gibi ayağa kalktı ama elinde kan vardı. ilk bana sonra Alicia ya baktı ve ani bir hareket ile aynı sopanın biraz daha büyüğünü ve kızıl renkli bir taşı olan sopayı çıkartıp alicianın omuzuna doğru savurdu. Kız çığlık atarak geriye doğru hole doğru sendeledi, odadan çıkmadan kapının yanındayken elindeki sopa olduğum tarafa doğru yere düştü.

    Warlow gülerek kıza ilerledi "Demek onu bekliyordun." dedi bana hitap ederken dalga geçen bir tonda.
    ···
  11. 86.
    0
    Kızın çığlığını duyanlar olmuş olacak ki patır kütür sesler duyulmaya başladı holden. Warlow odadan tamamen çıkmıştı, odada birtek ben vardım, yerdeydim ve hala olayın şokundaydım. Nefes alış verişlerim düzelmiş fakat nekadar aliciaya soru sormuş olsam bile iradem kendine gelememişti.

    Bir hışırtı sesi daha duydum ve Alicianın bir çığlığı daha, Warlow anlamadığım bir dilde öfkeli bir şekilde birkaç kelime bağırdı. Ayak seslerini duydum tekrar, "Kimse buraya gelmesin!" diye bağırdı ingilizce olarak, bütün ses kesilmişti. Birşeyler yapmam gerekiyordu.

    Etrafa baktım, silah olarak kullanabileceğim hiçbirşey yoktu odada, yeni fark etmiştim bunu. Bir oda lambası bile yoktu. Daha sonra kızın küçük sopası dikkatimi çekti. olduğum yerden sürünüp ona doğru uzandım. Ve o sesi birdaha duydum, Alicia birdaha çığlık atmıştı ama o hışırtı sesi gelmemişti.
    ···
  12. 87.
    0
    Sopayı elimle kavradığım gibi elime sanki binlerce iğne batıyormuş hissini yaşadım ve istemeden yere bıraktım, bağırmamak için acıdan tıslama gibi bir ses çıkarttım. Elime baktığım zaman elim kanamaya başlamıştı, içimden bağırma hissi geldi, bilmediğim şeyler oluyordu ve kafayı yemek üzereydim. Normal bir sopa elimi kesmişti, nasıl olabilirdi bu?!

    Kızın anlamadığım o dilde yalvarır gibi birşeyler söylediğini duydum, Warlowun ona cevap verdiğini ve ona birdaha bağırdığını. Birisinin koşar adımla gelen ayak seslerini ve ardından Warlowun "CEM! DUR OLDUĞUN YERDE!" diye bağırdığını işittim, Cem ondan daha sinirli bir şekilde "dıbına koyduğumun evladı! Ne yapıyorsun, herifler gelicek birazdan bunun zamanı değil şimdi!" diye böğürdu, Warlow dahada sinirlendi "Sana sorucak değilim, olduğun yerde kal yoksa ffonun tadına busefer sen bakarsın!" dedi. Ne cevap nede ayak sesi duydum.
    ···
  13. 88.
    +1
    rezerved
    ···
  14. 89.
    0
    Yapılacak şey belliydi, o sopayı alıp warlowa saldırmam gerekiyordu. Ayaklandım ve çömelir bir pozisyona geçtim, eğer tuttuğumda elimi kesiyorsa en azından hemen kaptığım gibi warlowa saldırıp sopayı yere bırakabilirdim.

    Bir kaç saniye sürdü pozisyonu almak, sopayı tuttuğum gibi fırlamam ve Warlowun arkasına patır kütür ses ile geçmem bir oldu. Sopayı tuttuğum andan itibaren acı elimden bütün vücuduma dağıldı, sopanın ucundaki taş gelecek şekilde, warlowun sırtına boydan boya bir savurma hareketi yaptım.

    Warlow acıdan dolayı çığlığı bastı, insanlar busefer üzerimize doğru koşmaya başladılar. Warlow yana insanların geldiği yöne doğru savruldu, o sırada bende alicianın yanına attım kendimi. Kızı hemen kavradım ve "iyimisin" diye sordum ingilizce olarak. Kız beni anında kendinden uzağa doğru itti.
    ···
  15. 90.
    +1
    Amina kodugum bilerek mi yapiyorsun bunu. Adam gibi anlat iste. Tamam iyisin hossun da boyle yerde kesmek oluyor mu it?
    ···
  16. 91.
    0
    kız direk "uzak dur benden" dedi kız, tekrar hamle edince gözüyle hayır işareti yaptı. Tehtitten çok uyarıydı bu. Olduğum yerde kaldım, elimdeki acıyı şimdi daha iyi hissediyordum, yerde küçük bir alana kan yayılmıştı. Elime baktı, kanadığını fark etti, gözleri fal taşı gibi açıldı. O sırada yanına insanlar geldi, Warlow ile ikisinin çevresinde insanlar vardı, benim gibi yeni yetmelerde üstlerini aynı kıyafetleri giymiş olaya donuk bir şekilde bakıyorlardı.

    Alicia, Jonna ya ve yanındaki kıza bana işaret ederek anlamadığım dilden birşeyler söyledi. Warlow ise öbür tarafta küfürler ediyordu, Cem bana pis pis bakıyordu. Jonna ile diyer kız beni kaptıkları gibi üst kata zütürdüler. Alicia ya baka kaldım bende geri dönmeye çalışıyordum. Jonna hemen ingilizce konuştu "Burada durursan birazdan ölüceksin."
    ···
  17. 92.
    0
    karşı koymadım artık, beni yukarıya çıkarmalarına izin verdim. Üst katta o bahsedilen yemek odasının içerisinden geçip başka bir holün olduğu yere geldik, ve oradanda bir üst kata çıkan basamaklar vardı. Bildiğin bütün binayı satın almıştırlar.

    Üst kata çıktık, burada sadece beş kapı vardı. En yakındaki sağdaki kapıya girdik. Oda çok iyi döşenmiş aşırı lüks bir odaydı, birisinin yatak odasıydı iki kişilik büyük bir yatak vardı. Küçük bir oturma odası gibide birşey vardı içerisinde, okadar büyük biryerdi.

    Kızlar beni hemen yatağa oturttular ve elime baktılar "Bu nasıl oldu?" dedi Jonna. "Sopa kesti." dedim sadece, "Alicianın ffonumu?" dedi gözlerine inanmayan birşekilde. "Ffon?" diye sordum. Kız cevap vermeden hemen odanın diyer köşesine gitti, kırmızı bir ilk yardım çantası çıkarttı.

    "Artık Vasinin koruması altındasın."
    ···
  18. 93.
    +1
    Dinlemedeyim pic devam et
    ···
  19. 94.
    0
    Kız hemen elimi tuttup elime dikkatlice bakmaya başladı sonra sargı bezi falan çıkartırken benim kayış koptu "Ne vasisi, ne ffonu dıbına koyayım ne oluyor!." diye bağırdım türkçe kız bana kızgın bir şekilde "bir, sessiz ol." dedi elimi sertçe yakaladı ingilizce konuşurken "iki, dilini bilmiyorum." oksijenli su döktü açık yara, verdiği acı hiçbirşeye eş değer değildi "Üç, bana bir daha bağırma."

    açıdan bağırmamak için kendimi zor tuttum böyle birşey yoktu. Kendimi anca kontrol ettim. "O zaman bana açıklamasını yap." dedim kıza ingilizce olarak elimden geldiğince sakin bir şekilde.

    "Herşeyin zamanı var ama şimdilik bir korucu ile vasi arasına hiçbir zaman girmemen gerektiğini öğrenmen lazım." dedi bana elimi sargılarken ve gözlerimin içine aşırı ciddi bir şekilde kana susamış bir şekilde baktı "ve unutma, şu an kan borcundan dolayı hayattasın."
    ···
  20. 95.
    +1
    reserved farklı bir hikaye denemesi okuyalım en azından
    ···