1. 1.
    0
    yağmur damlalarının her biri farklı bir anlam yüklü bir şekilde beni ıslatırken
    bir yandan elimde yanlarından tutarak açtığım montumu o ıslanmasın diye üzerine
    tuttmaya çalışıyordum. birkaç dakika sonra eve varmıştık , önce şömineye
    biraz odun atıp ısınmaya başladım, odunların çıt pıt yanmasını izlemeye öylesine
    dalmıştımki evde yalnız olmadığımı unutmuştum... dışarıdan gelen yağmur sesleri
    insanın içini rahatlatırken benim içimi rahatlatan asıl şey gelmişti, yanıma
    oturdu ve bana sarılıp ne kadar sıcak olduğumu söyledi, sarılmaya devam etmesini
    söyledim. zaman zaman ne ben ne o konuşacak herhangi bir konu bulabiliyordu...
    öylece şöminenin önünde, battaniyeyi üzerimize almış bir şekilde oturuyorduk,
    kadehlerimden aldığım her bir yudumda onu daha çok hissediyordum... kafasını
    omzuma yasladığında saçlarını elimle okşamaya başladım, dakikalar sonra
    şöminedeki ateşin ısıttığı kadehimden son bir yudum aldım ve gözlerimi kapattım.
    gözlerimi kapattığımda gerçeğin onu görmem için gözlerimden bile yakın olduğunu
    görmüştüm, gözlerimi kapattığımda hayatla arama giren siyah perde birden ıslanmaya
    başlamıştı , şöminenin sıcaklığı kaybolup yerini yavaş yavaş düşen yağmur damlalarının
    soğukluğuna bırakmıştı... gözlerimi açmak istemiyordum. onun , hiç olmadığı gerçeği ile
    hergün tekrar tekrar yüzleşmek beni bile üzüyordu, gözlerimi herzamanki beklentimle
    açtım ve yalnızdım... alışmaya başladığım bu duygunun verdiği ağırlık ile evime gitmeye
    çalışırken yolda bana araba çarptığına yemin edebilirdim. çünkü görüyordum, bir ölünün
    sonsuz mutluluğa açılan kapının ışığını görmesi gibi görüyordum onu, gözlerine baktım
    kim olduğumu hatırlamadığını gördüm... birden yanındaki çocukları gördüm, evlenmişti
    hayallerimdeki hayata bir başkası sahipti, birden saçlarımdan ve sakallarımdan
    yere damlayan yağmur damlalarına gözyaşlarım da karışmaya başlamıştı çünkü bırakın
    öylece ona bakan kişinin neden ağladığını , kim olduğunu bile bilmiyordu o. daha sonra
    bir araba geldi kapısı açıldığında azıcık bir aralıktan hayatıma sahip olan insana baktım
    tabiki benden iyi durumda olmalıydı... birkaç saniye sonra kapıyı kapattılar ve gittiler,
    yürümekte çektiğim zorluk nedeniyle arkamı dönüp yürümeye başlar başlamaz düşmüştüm.
    elimdeki şarap şişesi kırılmıştı , öylece yerde yatarken gözümün önünden akıp giden
    şarap ve hayatın birden durduğunu görmüştüm, araba durmuştu... o ve eşi paniklemiş bir şekilde
    bana koşuyordu, onlar bana doğru gelirken arabanın arka camından olan biteni izleyen çocukların
    gözlerindeki korkuyu görebiliyordum, daha sonra kötü hissetmeye başladım.o olamazdı bana yardım eden
    o olamazdı bu ayyaşı kaldırımda öylece yatarken kaldırmaya çalışan. eşi üzerindeki montu iki yanından
    tutarak üzerime doğru tuttu, beni arabaya bindirdiler. yolun yarısında inmek istedim fakat onlarla
    eve gelmem gerektiğini söylediler, ısrar etmedim inmek konusunda... ve birden tanımadığım bir çift göz
    ile karşılaştım o aynada, umutsuz, çaresiz, yalnız bir çift gözdü o gözler, tanrım... uzun zamandır
    aynaya bakmamıştım.. evlerine vardığımızda bana duş alabileceğimi söylediler, sıcak bir duşun ardından
    onların yanına gittiğimde şöminenin önünde odunların çıt pıt yanmasını izlemeye dalmış, sarmaş dolaş bir çift
    gördüm... etraflarında çocuklar koşuşturuyordu , çocuklar birden " baba... o geldi " dediler koşuşturmayı bırakıp
    bana dönüp "otur lütfen" dedi, insanlara hayır diyemememden kaynaklansa gerek gittim ve yanlarına oturdum...
    beni tanımaması için sürekli camdan dışarı bakıyordum, daha sonra ah... ah o ses, "i̇yi misin" diye sordu bana
    hayır demeyi çok isterdim ama "çok iyiyim sağolun" dedim ve bana uzattığı kahveyi aldım... birden eşi adım ile
    hitap etti bana, tam arkamı dönüp efendim demek üzereyken çocuklardan biri gelip "efendim baba" dedi adama.
    "amcayla tanışmak ister misiniz" diye sordu babası. çocuk kardeşini alıp yanıma geldi, gözlerine baktığımda
    ona ne kadar benzediğini gördüm. adımı sordu, uydurdum birşeyler... engel olamadığım gözyaşlarımı gizlemek için
    kafamı eğmiştim, onlara gitmem gerektiğini söyledim... "kalmanızı isterdik" diye yanıtladılar, ayağa kalkıp
    kapıya doğru yürüdüm , montumu giyip onun yüzüne son kez bakarak "kalmanı isterdim" dedim ve ıslak sokaklarda
    yürüdüm, yürüdüm ve yürüdüm.

    (bkz: Enterhasan)

    (bkz: beyler kitap yazmak istiyorum/#52682190)
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    0
    Delirmeye nasılmı başaldım ailem arkadaşlarım kız arkadaşımdan ayrılma vb olaylar depresyon geçirdim ve artık görülmeyen şeyler duyulmayan şeyler duymaya başaldım şöyle düşünün sokakta yürüyorsunuz ve yanınızda birisi geçiyor gözünüzü kapatıp açıyorsun yanınızdan geçen kişi kaybolmuş gece yatıyorsunuz ve fısıldamlar veya arkadan gelen sesler duyuyorsunuz moraliniz bozuluyor aglıyorsunuz ama gördükleriniz size gülüyor ve korkak diye fısıldıyoe kafanızın icinde ses yankı yapıyor yalnız kalmak istiyorsunuz ama asla gitmiyor sesler ve görüntüler korkuyorsunuz gece gelip birisi size bakıyor ve kayboluyor uyuyamıyorsunuz dersleriniz düşüyor gülmüyorsunuz hep aglıyorsunuz kimseye bişey anlatamıyorsunuz çünkü kimse size inanmıyor biyerden sonra derten içiniz patlıyıcakmış gibi oluyor hastalanmaya başlıyorsunuz saçlarınız beyazlıyor ne yaapcagım diye düşünüyorsunuz.
    ···
  3. 3.
    0
    Bazen yanlış gördügünüzü sandıgınız şeyler gerçek olur işte ozaman korkmaya başlayan çünkü bir delinin günlügünü okumaya başlıyorsunuz
    ···
  4. 4.
    0
    benim matematik defterimin aynısı lan
    ···
  5. 5.
    0
    @9 soyle bi liselilik yapmasan olmaz dimi? Gerci anaokullusun iltifat etmis gibi olcam ama, yaptigin is mi guzel evladim?
    ···
  6. 6.
    0
    ipne ben sana geçen gün anlatmıştım bunu beyler burda anlattığı benim ben öyle anlattım olayın aslı şu:

    çarşıya çıkmıştım, bakkaldan köpeköldüren aldım, 2 paket 2005 aldım bi de küçük gazoz aldım sonra yolda yürürken haticeyle karşılaştık geziyormuş aldım bizim eve zütürürken yağmur başladı sonra montumu çıkardım ona verdim o da salak al dedi bende kırmadım aldım sonra bizim eve girdik ben sobayı yaktım kurunduktan sonra sobanın başında yiyiştik sonra soyunduk ben tam sokacakken o bana kız olduğunu söyledi bende domaltıp zütten girmek istedim o da hayır olmaz dedi kavga ettik sonra giyinip çıktı bende peşinden gittim şarap şişesi elimdeydi çünkü şişeyi onun zütüne sokacaktım yakalasaydım. Ardından o kayboldu bende oturdum yağmurda bi kaldırıma bi yandan zütüm soğuğu çekerken bende şişeden şarabı çekiyordum. Birden anahtarlarımı yanıma almadığımı farkettim ve asıl farkettiğim şey evi unutmuştum kaybolmuştum anlayacağınız. Yıllarca sokaklarda kaldım hep şarap içtim sokaklarda. Saçım akalım birbirine karıştı. Yine bir akşam yağmurlu bi havada ben yolun ortasına yürürken arkadan bi araba sürekli kornaya basmaya başladı. Bende ne var dıbına koyim diyerek döndüm. Sonra o arabadan bikaç kişi inip beni dövdüler ve gittiler. iyice karanlık olmuştu. Bi araba yanaştı yanıma. O... ve kocası. Haticeyi yıllar sonra görmüştüm. zütü büyümüş ve memeleri sallanmaya başlamıştı. Anne olmuştu belli ki ve kesin kocasına zütten veriyodu. Beni yalvar yakar evlerine zütürdüler. Orada duşa girdim ve hatice de kocasına belli etmeden yanıma geldi. Orada bi shower sex ve bath masssage yaptıktan sonra çıktık. Yıllar sonra başarmıştım. Haticeyi zütten gibmiştim. Sonra çıktık odada 2 bira içtim ve adama ben artık gideyim dedim. Adam olmaz dedi ve beni bi çırpıda soyup kendi de soyunup organını ağzıma vermeye başladı. Hatice de bira şişesini zütüme sokmaya çalışıyodu. Sonra uyandım
    ···
    1. 1.
      0
      Senin ebeni giberim çocuk adam ol veled liseli
      ···
  7. 7.
    0
    Guzelmis..
    ···
  8. 8.
    0
    entry nick
    ···
  9. 9.
    0
    :(
    ···
  10. 10.
    0
    http://imgim.com/118294067.jpg
    ···
  11. 11.
    0
    Bir kişi okusa yeter
    ···
  12. 12.
    0
    ananın amı cok afedersin okunmaz amk bu
    ···
  13. 13.
    0
    özet geç bin
    ···
  14. 14.
    0
    Bu olanlardan bıkıyorsunuz kendinizi öldürüp rahatlıyıcagınızı sanıyorsunuz mutfaga gidip bıçak alıyorsunuz ama elinizden birşey tutp bıçagı düşürtürüyor ve size gülüyor aptal beceriksiz diyor size aglamanızdan zevk alıyorlar bu yüzden aglamıyorsunuz artık gülmeye başlıyorsunuz hep gülüyorsunuz ama içinizden hep aglıyorunuz onlara bakmamaya çalışıyorsunuz ama dibinizden gelip bizden kaçamasın biz senin beyninde olanlarız diyor ve gülerek yanınıza oturuyor onlara şimdiye kadar hiçbişey dememiştim ama sonunda onlara bagırıyorsunuz sizi takmıyorlar ama arkadaşsız kalıyorsunuz artık kimse sizinle konuşmuyor ve tek arkadaşlarınız ve aileniz onlar oluyor onlarla konuşuyorsunuz artık artık arkadaşınız oluyorlar ama asla onlara güvenmeyin çünkü onlar bencildir aslında onlar konuşmuyor siz tek başınıza konuşuyorsunuz ve kendinize cevap veriyorsunuz ve kendi kendinize gülüyorsunuz kafaya takmamya başlıyorsunuz konuşmamaya hep susmaya onların sizinle oynamasına izin vermeye başlıyorsunuz onlar sizin.
    ···