Tek basima yapamazdim yardima ihtiyacim vardi. Ķöye gidip konuyu iki arkadasa soyledim. Biri kuzenim digeride komsumuz olan ufuk. Konuyu anlattim bunlara az cok biliyorlardi zaten. Kuzenim
+olum taka gelmeyelim bak jandarma falan yakalarsa bascavus domaltir domaltir giber bizi
Ben
-lan bisey olmaz gece gidecez zaten yuruyerek yarim saatte kestirmeden gideriz ilk bizim tarlanin orayi inceleriz sonrada magaraya gideriz
+tamam amuga goyim dedi kuzen. Ufuk zaten sever meraklidir boyle islere plani yaptik, dolunayin oldugu bi gece gidecektik. Macera yavas yavas basliyordu

Gördüklerim beni oldukça şaşırtmıştı, tarladan ayrildim hemen eve gidip internetten görduklerimi arastirdim ve durum acayipti. Koltuk ve at nalinin oldugu yerin altinda naldaki çivi adediyle orantili miktarda gömü vardır yazıyodu. Ancak benim gördügüm sekilde civi delikleri yoktu, onuda arastirmaya koyuldum. Nalda civi deliginin olmamasi balın ağzının acik tarafinin oldugu yerde magara vardir yaziyordu. Evet bu dogruydu nalin agiz tarafinin oldugu yerde magara vardi, kafamda iki soru isareti vardi. önce bizim tarladaki taş sandelyenin oldugu kayami yoksa işaret ettigi magaraya gitmeliydim?

Çayın üst tarafinda yol tarlalar falan var sol tarafima baktim orda bir köy var uzaklarda o köy bizim köyümüz degildi, kekeç isimli bir köydü orasi, yüksek bir tepenin alt tarafindaydi daha alt ve sol tarafinda ise girisi tam benim oldugum tarafa bakan bi mağara çarptı gözüme. Bi iş vardi mutlaka bunda çünkü daha onceden birisi söylemisti bunu, hazineyi gömenler bulunamasin diye birbiriyle baglantili ancak cozulmesi zor ipuçlari birakir, bunlari sır gibi saklar sonra gelip alirmis. Ancak bizim yasadigimiz bolgeyi muslumanlar fethedince bu hazineyi gomenler altinlarini alamadan buralardan gibtir olup gitmisler , onlarda yerin altinda bulunmayi bekliyordu

Tarla biraz dik bir sekilde ust tarafinda kucuk bir orman var alt tarafinda 20 metre genisliginde falan kaya var ileriside ucurum. Isin ilginc tarafi kayanin uzerinde ilgimi ceken tuhaf sekiller vardi. Bi tane mese agacinin dibinde bacaklari olmayan sandalye gibi bisey vardi ama yaslanma yerinin bi tarafi kirilmis gibiydi, sasiriyordum ve bununlada kalmadi , merakli bir sekilde etrafi incelerken elipse benzeyen bir sekil gördüm ancak elips tam degildi. Uc kismi açıkti yani daha cok at nalina benziyordu. Bunlarin bazi seylere isaret ettigini tahmin ettim ancak ne olduguna dair bir fikrim yoktu. Amacim etrafi cok detaylica inceleyerek kafamda resmedicem sonra internetten arastiracaktim. Sandalyeye benzeyen kayaya oturdum, sag tarafta yerde at nalina benzeyen sekil vardi, az ilerisi ucurum, ucurumun bittigi yerle bir tarla var. Onun ilerisinde su kanali geciyor, hemen ilerisinde yol yolun ilerisinde tarla ve sonrada çay akiyordu

Yaz tatillerinde köye gidip gelirim sürekli, normalde sehirde yasiyorum. Yine bi yaz tatilinde koye gittim dedemler falan takildik biraz aksamustu koy meydaninda insanlar toplanmis muhabbet ediliyordu, konu dönüp dolasip hazine muhabbetine geldi, yaklagib 10 15 yer hakkinda rivayetler vardi hatta baska bir koyun üst tarafinda bulunan bir tümülüste tonlarca altin oldugu soylenir ancak kimse birbirine guvenemedigi icin yillarca kimse oraya bisey yapamaz, neyse konumuza donelim biz. Koyde bi komsu var, bizim tarlada bulunan o gibkeyi anlatti, bu konularada ilgim oldugu icin meraktan kuduruyorum ben. Ertesi gun ciktim yola yuruyerek soze anlattigim tarlaya gittim.

yapılar yazıcağına yaoilar yazmışsı yaoi japoncada muallak çizgi filmi demek

Anadolunun en eski sehirlerinden birinde oturuyorum, bir köyümüzde var, şuan sadece dedemlerin yaşadığı. Bizim orda tarihi yaoilar cok fazladir, kale, sehrin altinda su kanallari, osmanlidan kalma türbeler ve şehrin merkezinden ziyade köylük bölgelerde kayalara oyulmuş cok fazla işaretler vardir. Kendi gözümle aslan kabartmasi, koltuk , at nalı vs. Gibi birsürü işareti gördüm bu konularada meraklıyımdır. Bunların hepsinin bir anlamı vardır, hikayenin devaminda yardimci olmasi icin bu sembollerin anlamini aciklayacam size. bizim köye yaklagib 3 kilometre uzaklıkta bir tarlamiz var tarlaninda yaklagib 150 metre uzagindan cay akıyor. Tarlanin rakımı köye göre 400 metre falan aşağıda yani. Herşey uzaktan bir akrabanın bizim tarlaya pullukla çift sürülürken küpün içinde eski bir gibke bulmasıyla basladi, o zamanlar ben daha dogmamışım bile. Bana bunu anlattıklarında define konusuna olgim baslamisti. eğer dinleyen olursa akşamları ve geceleri yazmaya devam ederim sizlerden gelecek rez.ler belirleyecek bunu edit;
pulluk: tarlayi sürmeye yarayan üç tane büyük ayağı olan tarim aletidir) iyi geceler pampalarim