-
1.
-3merhaba beyler istanbul da yaşayan 25 yaşında bir panpanızım. Şimdi size anlatacağım olay bizzat başımdan geçmiştir, TAMAMEN GERÇEKTiR. inanmayanlar elbette olacaktır, onlar da okursa keyif almaya baksın.
yıl:2007
yer: Samsun / ACISU Köyü
lise dönemi için yapılan dönemin sınavı her neyse (şimdi lys sanırım) 360 puan almıştım ve ortalama bir anadolu lisesine girebiliyordum. Yaşıtlarım bilirler, o zamanlar anadolu lisesi demek seni zeki göstermeye yeterdi. Bende biraz bunun etkisi biraz da aileden uzaklaşıp bağımsız olma hevesiyle ( ergenliğimi gibeyim) memleketim olan Samsun da bi okulu ilk tercih olarak yazdım. Sonuç olarak orası geldi, biraz heyecanlı biraz buruk yola koyuldum. ilk birkaç günü dedemlerin yanında geçirecektim.
bu arada dedem ve babam senelerdir konuşmaz o yüzden dedem de beni pek sevmez. orada taktan birkaç gün geçirdikten sonra kendime kalacak yer arayışına girdim.
aynı zaman da kayıt için okula gitmem, kayıt ücreti vs yatırıp okulun yerini falan öğrenmem lazımdı ki ilk gün gib gibi ortada kalmayalım.
sora sora okulu buldum. istanbul da yaşayan biri olarak söylüyorum etrafta bi tak olmayan, patika yoldan çıktığınız bir tepenin üzerine kurulmuş, tabelası pas içinde etrafı dikenli telle çevrili bir okul düşünün. görür görmez 'seni yazan elimi gibeyim dedim ama nafile. kayıt işlemlerimi yaptıktan sonra tek derdim kalacak yer olmuştu. etrafta ev,yurt falan bi tak olmadığından okulu bulmak için adres sorduğum yakındaki köye yürümeye karar verdim. Adı, sonradan öğreneceğim üzere Acısu Köyü...
okuyan varsa devam edeceğim arkadaşlar.
edit: ilk entry olduğundan hataları mazur görünüz. -
2.
0devam..
aslında klagib bir köy.. eski, taş, yarısı yıkık binalar, dar toprak yollar, sağda solda inek takları, bahçelerden gelen tak yığınları kokusu falan. amaçsızca köyde dolaşırken gözüme bi çeşme ilişti. onca yolu yürümenin verdiği susuzlukla çeşmeden akan suya dayadım ağzımı. beyler bakın abartmıyorum su değil sanki zehir akıyordu o derece acı berbat tadı olan bir su. köy adını bu çeşmeden alıyormuş.
kahvede oturan üç beş ihtiyarı görünce yanlarına geçeyim dedim. maksadım barınacak bi yer bulmak. dedemlerden okula gidip gelsem her gün 4 saat yolum olacak ki gibsen bu yolu çekemem. kaldı ki dedem de beni okul bitene kadar çekmez, barındırmaz. kahvedeki ihtiyarlarla sohbete başladım. özetlersek bana kalacak bir yer lazım olduğunu, öğrenci olduğumu, kiralık bi ev varsa yönlendirmelerini istedim. onlardan şirin yüzlü, kasketli bi amca' oğlum burada kiralık ev olmaz ama muhtarlığın orada 4 gencin kaldığı bir ev var. bizim Cenap ağanın evidir, torunu Şabanla bir tanış konuş istersen.' deyince muhtarlığı göstermelerini söyledim zaten toplasan 50 hane var yok köyde. evin köydeki diğer evlerden pek farkı yoktu. boyası dökülmemiş kısımlardan anladığım kadarıyla hardal sarısı, tahtadan yapılmış iki katlı bir evdi. kapıyı Şaban açtı. Kumral, mavi gözlü, uzun boylu biri. sevecen bir şekilde eve davet etti beni fakat ben utanarak girdim. oda da 3 kişi daha vardı, Selim, Kasım, Celal. kısaca onlara da durumu özet geçtim. nerden geldiğimi, okulu, kalacak yerim olmadığını falan. benden beş dakika müsaade istediler, çıktım kapının önündeki kütüğe dayadım sırtımı. açlıktan midemin kazındığını hissettim. sonra Şaban çıktı kapıya 'gelebilirsin' dedi. 'arkadaşlarla da konuştuk bizimle kalmanın bizce hiçbir zararı yok fakat o ne der bilemeyiz.. O dediği kimdi, kahvede amcalar 4 gençten bahsetmişti, o 4 kişi de karşımdaydı .. O kimdi? -
3.
0edit: şuku derdimiz yok ama okumadan da çügülemeyin beyler. kötü de olsa anımdır ulan.
-
4.
0devam..
bunlar beni sallamıyor, dalga geçiyor diye geçirdim içimden. zöt kadar ev bi de sen mi gelecen diyorlardır falan. 'neyse ben gideyim artık yolum uzun , haftaya okullar açılıyor uğrarım yanınıza olur derseniz kalmaya niyetliyim dedim. Şaban 'kardeşim gel kal temiz yüzlü birisin, ama bizim ev biraz tuhaftır arada sesler falan duyarsın, gece fazla dolaşılmaz. istersen bu günden kal bi gece problem olmaz dersen devam edersin. 50 lira kira versen yeter dedi. '' bugün dedemlere bi gideyim yarın üç beş parça eşyayla gelirim hem kiranı da getiririm dedim.. ordan ayrılıp kahvede ekmek peynir tarzı birşeyler yedikten sonra dedemlere doğru yola çıktım.
başlık yok! burası bom boş!