/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +33 -8
    Kulaklıklarımı kulağıma takmış, şehrin en kötü çocuklarını barındıran beyoğlu'nun virane sokaklarından birindeydim yine o akşam.
    Biraz harman, biraz ekgib kan çanağı olmuş gözlerimle torbacı arıyordum sonbaharın soğuk bir gecesinde.

    Sahi neydi o gün başıma gelenler? Hayatta en sevdiğim şeyi kaybederken ihtiyacım olan tek şey bir tutam taş, bir pet şişe, biraz folyo, bir sakız birde rulo yapacak kalın bir kağıt. Kafamı uçurtma yapmak için harika bir night.
    ···
  1. 2.
    +6
    Neyseki köşeyi dönerken başına kapşonunu kapatmış kenar mahalle torbacılarından biri ne lazım diye sordu, "Ne var?" diyerek yanıtladım. Aradığımı buldum neyseki, kafamı kurtarmam lazım.

    Kendime bir köşe bulup oturdum, ve sanatımı icraa etmeye başladım, çektikçe rahatladığımı zannederken o lanet plastik kokusunu artık midem kaldırmıyordu.
    ···
    1. 1.
      0
      kova kadını gerçekten sevilesi mk
      ···
    2. 2.
      -1
      Rezervasyon
      ···
  2. 3.
    +10 -6
    ···
  3. 4.
    +7 -1
    Gece saat 4'e geliyordu, ayaklarım beni istiklal caddesine sürüklüyor, dinlenmem lazım, uyku sıfır. Telefonuma gelen whatsapp bildirim sesi beynimde yankılanıyor. Gelen mesaj Nehir'den heralde. Okumak, kabullenmek istemiyorum bittiğini, o satırları görmek istemiyorum. Ama ya olumlu birşey yazdıysa?
    Artık kendimi kandırmayı bırakmalıyım, o mesajı okumak için ruhumu şeytana bile satardım.
    ···
  4. 5.
    0
    Oof kova
    ···
    1. 1.
      0
      Ne kovası amk adam taş diyor
      ···
    2. 2.
      +3
      giberim taşı bana kova lazim
      ···
  5. 6.
    +9
    Gözlerim bulanık görüyor biraz, ekranı kaydırıp mesajı açtım.
    "Denedik chuck, çok denedik. Seninle olmuyor, ben sana çok koştum ama hiç yetişemedim. Kabullen artık seninle ben hiçbir zaman biz olamadık. Seni son kez terk ediyorum hoşçakal."

    Bir gök taşı düşseydi o an, galaksiden yer yüzüne, altına koşar kendimi imha ederdim. Bir sokak serserisi çekseydi bıçağını bana karşı, üzerine koşar onu katil ederdim.
    ···
  6. 7.
    +9
    Eve gitmem lazım, istiklalde yürüyorum, daha doğrusu yürümeye çalışıyorum. Kapanmış bir dükkanın önüne oturdum, az ötedeki seyyar kestaneciyi izliyorum, arada tezgahın altından şarabını çıkarıp bir iki yudum alıp geri koyuyor. içimden, "ulan cenazene kimse gelmeyecek hala buralardasın, kim alır bu saatte kestaneyi" diye geçiriyorum.

    Biraz sonra galata kulesi taraftan iki tane kız geliyor, kafaları ray. Kızıl saçlı olan önümden geçerken elindeki sigara izmaritini kucağıma doğru attı, farkında olduğunu zannetmiyorum lakin, "o izmariti rahmine sokarım" dedim anlık bir refleksle.
    ···
  7. 8.
    -1
    Rezerved karının ismini bilen yazsın
    ···
  8. 9.
    +9
    "arkamdan konuşan önümdekini yesin ahahaha" diyerek korkunç kahkahasıyla beni kanser etti. Yeryüzündeki bütün majezikleri içsem fayda etmezdi bu karın ağrısına. Travesti mi lan?, yok ya olamaz. "Memnuniyetle" diye bağırdım arkasından. Dönüp orta parmak yaptı, hasgibtir kesinlikle travesti.

    Ellerimden destek alarak ayağa kalktım, "kadınlardan pek anlamam falan ama, bir travestiyi nerede görsem tanırım" dedim. O an bir rahatlama hissi geldi, sabaha kadar pablo escobarla karşılıklı kokain çeksem bu kadar şevke getiremezdi beni. 10 farklı cariyeyle aynı anda birlikte olmak gibiydi.
    ···
  9. 10.
    +9
    Ağırına gitti kesinlikle. Her ikiside durdu, ve bana dönerek "nesin sen, gecenin palyaçosu falan mı?" dedi. Aklınca eğlenecek ya. "bir kadının regl dönemindeki kadar ağrı yapmaz, sabaha unutursun" dedim.

    Diğer siyah saçlı kızı etkilemiş olmalıyım, eminim o travesti değil. gülerek "bunu tanımak istiyorum ben, gerçekten kimsin sen?" dedi. "herşeyi olan ancak kaybedecek pekte birşeyi olmayan bir adamım" diyerek yanıtladım.
    ···
  10. 11.
    +8
    Kenafir gözlü kestaneci ince ince bizi süzüyor, tezgahın altından şarabını çıkarıp bir yudum çekti, göz koydu karılara, en ufak sürtüşmede beni elindeki şarap şişeysiyle dövüp gecenin kahramanı olacak aklınca, yer miyim ben.

    "ismim chuck ikametim kadıköy, seher ile ahmetten doğma, annem babamın sanırım ikinci karısı ama emin değilim," diyerek ortamı yumuşatmayıda bilirim tabi. Her ikisindede bir tebessüm, korkunç kahkahadan eser yok.
    ···
  11. 12.
    +1
    scorsese filmi gibi degil de kes gibi anlat da inanalim sempatiyle okuyalim.
    ···
  12. 13.
    0
    Şuku versenize lan adama
    ···
  13. 14.
    0
    ELiM gibiMDE BEKLiYORUM PANPA AYZ.
    ···
  14. 15.
    0
    kolpa lan oradaki torbacılar gel baba gel diye çağırır
    ···
  15. 16.
    -3
    zerre etkilenmedim.
    ···
  16. 17.
    +8 -2
    Bir süre ayak üstü sohbet ettik, siyah saçlı kızın isminin derya, travesti kılıklı olanın ismininse gamze olduğunu ve önünde sallanan birşey olmadığını öğreniyorum. Seside fiziksel görünüşüde travestiydi oysa. O esnada aklıma "arkamdan konuşan önümdekini yesin" lafı geliyor, içten içe gülüyorum.

    Seyyar kestaneci bütün dikkatiyle bizi izlemeye devam ederken gamze yürümeye devam etmek istediklerini belirtiyor derya ise nedense çok sessiz. O simsiyah saçları ile, o gece gördüğüm en güzel halüsinasyon diyebilirim.

    Gamze: izmarit için kusura bakma.
    Ben:sorun değil.
    Derya: Tanıştığımıza memnun oldum, iyi geceler.
    Ben: Sanada iyi geceler lakin memnun olsaydın bir telefon numarası bırakabilirdin, gereksiz hoşgörüden pek hoşlanmıyorum.
    Gamze: Bu kafayla bu özgüven, sen bir numarasın chuck. (gülerek)
    ···
  17. 18.
    0
    Sen seci yapma
    ···
  18. 19.
    +2
    DERYAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAĞĞĞĞĞĞĞĞĞĞĞĞĞ
    ···
  19. 20.
    +8
    Derya ve gamzenin telefon numaralarını alıp, onlarla istiklalin başına doğru yürümeye başladım. Öğrenci olduklarını, üsküdarada birlikte kaldıklarını öğrendim. saat sabah 5'i geçmişti, birlikte beşiktaşa geçmek üzere taksiye bindik ve bir süre iskelenin sağındaki parkta oturduk, simit ve meyve suyu ile kahvaltı yaptık, sonrasında onlarla birlikte üsküdar vapuruna bindim. indikten sonra onlar evlerine gitmek üzere ayrılırken;

    Ben: Akşam için bir planınız var mı?
    Derya: Bilmiyorum ama uyumak istiyorum, akşama kendimi toparlayamam sanırım.
    Ben:Peki, duruma göre haberleşebiliriz isterseniz, yakın sayılırız zaten.
    Gamze:pekala, görüşürüz.
    ···
    1. 1.
      0
      Rez devam
      ···