bir başbakan düşünün ki

safları sıklaştırmak için, koltuğunu kaybetmemek için; seçmenlerine hitaben "bunların dershanelerine, okullarına çocuğunuzu göndermeyin, gönderen varsa da alsın. gazetelerinden, televizyonlarından uzak tutun" demek suretiyle, kendi ülkesinin vatandaşlarını, yine kendi ülkesinin vatandaşlarına karşı boykota çağırıyor. yani bu olacak şey değil.

kutuplaştırma siyasetini, ayrıştırmacı dilini artık açık açık, ayan beyan kullanıyor safları sıklaştırmak için. olmaz, olamaz böyle bir şey. olmamalı. ama ak parti seçmeni pardon rte seçmeni, bu akıllara zarar söylemi, bu çağrıyı alkışlarla destekliyor. umurlarında bile değil toplumun kutuplaşması, ayrışması. ne gam. yıllardır tanıdığı komşusuyla, öğretmenle, beraber namaz kıldığı, kuran okuduğu insanla arasına mesafe konulması fikrini destekliyor. neden? çünkü Recep tayYip Erdoğan öyle söylüyor. sonra da koyun deyince kızıyorlar. durum öyle bir noktaya gelmiş ki, rte çıkıp "bundan sonra tanrımız odin'dir" dese, "odin senden razı olsun" gibilerinden cümleler kuracaklar.

nasıl bir çocukluk geçirmiş bilmiyorum, ama kendisinden olmayanlara karşı duyduğu nefretle şeytanı bile kıskandırması bize bazı ipuçları veriyor aslında.

"bunlar 40 yıldır devlete sızmaya çalışıyorlar"

recep tayyip erdoğan

"10 yıl önce bilseydim farklı davranırdım"

recep tayyip erdoğan

11 yıl boyunca kol kola yürüdüğü insanların 40 yıl boyunca devlete sızdığını 17 aralık 2013'ten öğreniyorsa bir ülkenin başbakanı, derhal o koltuktan kalkmalı.

"biz yaratılanı yaratandan ötürü seviyoruz"

recep tayyip erdoğan

"onlar benim sevgili gencim değil"

recep tayyip erdoğan

fethullah gülen'in papa ile 16 yıl önceki görüşmesini diline dolamış geçenlerde. neymiş efendim, fethullah gülen papa ile fotoğraf çektirmiş. yahu insan aptal yerine konur da bu kadar da olur mu be kardeşim? sormazlar mı adama, 16 yıl önceki görüşmeden yeni mi haberin oldu diye. hadi bunu geç, peki istifa eden papa ile görüşen, fotoğraf çektiren kimdi? kendisi. ama gel de bunu kefen giyip ortalıkta dolaşan sığırlara anlat. kilisede, arkasına haç'ı alarak poz veren, mum yakarken gülümseyerek fotoğraf çektiren de kendi karısı. ama yakışıyor kendisine bu ucuz siyaset anlayışı.

yargıya müdahaleyi, ihale takipçiliğini, medyaya sansürü doğal olarak gören birinden ne bekliyoruz ki zaten. o değil de, adam sosyal medyayı kapatmaktan bahsediyor; ama bazı aklı evveller hala "dindar olduğu için, namaz kıldığı için sevilmiyor" diye yazıyorlar. lan ne kadar sığır insan varmış bu ülkede. içler acısı, içler acısı...