-
1.
+6 -1anlamayanlara özet geçeyim, oyundaki teori şu: yaptığınız her seçimin diğer varyasyonları parallel evrenlerde vardır. Bizim adam wounded knee diye bir savaşta baptist edilmemeyi seçiyor. Paralel evrende ise aynı karakter baptist edilmeyi seçiyor ve adı da Comstock, yani uçan şehri kuran ve kendini peygamber olarak gösteren pekekent. Bu pekekent parallel evrenlere geçiş sağlayan bir makine inşa ettiriyor, bunu inşa eden ikizlerde aslında ikiz değil tamamen aynı kişi(neyse o kadar girmeyeyim beyin gibebiliyor orası). Parallel evrende baptist edilmeyen bizim pekekente çocuğu karşılığında para teklif ediyor ve bizim baptist edilmeyen pekekent, kumar borçlarından dolayı kabul etmek zorunda kalıyor. Aslında bir nevi kendi öz kızını satın almış oluyor Comstock ve bu kızı, tahtının varisi yapıyor. Aynı zamandada parallel evrenler arasında geçiş yapmayı sağlayan makineyi, bizim kızın zütüne monte ettiriyor ve bu sayede kız kendi başına tearlar açıp evrenleri çatır çutur gezebiliyor. Bu arada bu makineyi bulan ikizlere, Comstock bir muallaklik yapıyor. Bu ikizlerde kendi yaptıkları yanlışı düzeltmek için, bizim Dewitt'e kendi sattığı öz kızını geri almasına yardım ediyor. Zaten oyunda size en başta yazı tura attırıyorlar ve hep aynısı geliyor. Aslında Dewitt bu hikayeyi daha önceden 100 kere yaşamış fakat dıbına kodumun loop'unu bi türlü bozamamış. Loop'u bozan şey ise, Dewitt'in bizim kıza oyunun sonunda verdiği "Cage" notudur. Bu not ile kız, kuşu kontrol edebiliyor ve hapsedildiği kendi binasını yokettiriyor ve bu olaydan sonra tam kuş bunlara doğru geri gelirken hooop evren değiştiriyor. Taa bioshock 1'deki su altındaki şehire gidiyorlar. Bu arada dikkatinizi çeker mi bilmem ama su altı şehrinden kaçarken kullandıkları aleti herkez kullanamıyor. Sadece bir kişinin parmak iziyle çalışıyor o alet. Zaten beyin yandı, bir de şurdan koyayım. Aslında oyunun bütün serilerindeki elemanlar, bizim dewitt'in parallel evrendeki varyasyonları(anlamasınızda olur mk).Tümünü Göster
Neyse sonunda bizim kız adamı boğuyor, neden mi? Çünkü dewitt'in kızı satmaması için, comstock'un hiç olmaması gerekir. Bu da demektirki taa enbaştaki baptist edilme seçeneğinden marum kalmasıdır. Çünkü o seçenek önüne gelirse, eninde sonunda bir paralel evrende baptist edilmeyi kabul eden bir dewitt; dolayısıyla comstock olur. O yüzden tam baptist edilmeden önce kendini öldürtüyor bizim eleman. BU sayede comstock hiç yaşamamış ve kızı satın almamış oluyor. Yani, uçan şehir hiç inşa edilmemiş oluyor. Ha bizim eleman öldümü ? evet öldü, ve dolayısıyla bizim dewitt ile comstock tamamen ortadan yok oldu. Artık hikaye en başa sardı ve bizim elemanın nur gibi bir kız bebeği ve kumar borcu tekrar oldu. Bu sefer sadece kızı satın alan biri ve bütün o acıları yaşayan biri yok.( çok kasmadım, ekgibler kesin vardır bu yüzden çelişen noktalar da. incisözlükte bu kadar oluyo) -
2.
+3kimse giblememiş panpa yok işte yok kültür yok.
-
3.
+3senaryo bakımından bu zamana kadar yapılmış en iyi oyundur. millet başyapıt diye bahsederken abartıyorlar diyordum ama oyun bitince mal gibi kaldım. 18 gb diye değer mi diye düşünmeyin direk indirin. oynamayan pişman olur
-
4.
+3Şuana dek Skyrim'den sonra oynadığım en iyi oyundur (afedersiniz, başyapıt) kendisi. Aslında ilk pek sevmemiştim, çok fantastik felan gelmişti (uçan şehir felan..) ama sonra, Metacritc'teki notlarını gördükten sonra (96 ortalaması vardı) E, zaten diğer oyunlarıda gayet yüksek notlar almış, "bi' deniyim" dedim. Oyunun başlangıcı beni benden aldı, böyle bi' oyun başlangıcı görmedim ben amk, beynimi gibti, şaşırdım, Sanki neler olacağını önceden biliyomuşum gibi. Ama sonra değişti; Sonra, biraz "klişe" gelmişti bana oyun. Yok neymiş adamın kumar borcu felan varmış ohooo, "bumu lan muhteşem hikaye!" dedim... O lafı zütüme soktu oyun. O "klişe", O "Bumu lan mutheşem hikaye" lafı, zütümden girdi, ağzımdan çıktı amk. Spoiler vermek istemiyorum şimdi, o yüzden Post-Game yorum yapacağım.
Hani bazı oyunlar vardır ya oynar, eğlenir ama sonra unutursun. Bi' daha geri dönmez, oynamazsın. Hatırlamazsın;
Ama bazı oyunlarda vardır ki, Credits ekranı akarken gözünüzde yaş, yüzünüzde sırıtma olur. Günlerce onu düşünürsün. Aklından çıkmaz;
Hah, işte Bioshock Infinite'in öyle bi' hikayesi, öyle muhteşem bi' sonu var ki, Infinite'i bitireli 3 hafta oldu ve ben hala onu düşünüyorum. ikinci tip oyunların size yaşattığının milyonlarca kat ötesinde şeyler yaşatıyor Infinite. Karakterleri, kurgusu, atmosferi, yaşattığı hissi, müzikleri.. (Oyunun bitişinde çalan şarkı hala kıllarımı kabartır, diken diken yapar) Bioshock Infinite'in içinde, Kaliteli bi' oyunun size yaşatacağı muhteşem anlardan onlarcası var. Şunu söyleyebilirim ki, sonu beni en çok etkileyen kısmıydı. Oyunu anlamak biraz zaman alabilir, hatta 2. kez oynanız bile gerekebilir (ki mutlaka öneriyorum, çünkü ancak böyle oyunda anlamadığınız ve size "mantıksız" gelen şeyleri "mantık"a bağlayabiliyorsunuz). Ama oyunun hikayesi muh-te-şem! Yani ikinci oynayışınıza değecektir.
Diyeceklerim bu kadar. Sözlükteki bütün huur çocuklarına bu oyunu oynamalarını öneriyorum. Söylüyorum. Oynamazlarsa zütlerine at gibi giriyorum. Çünkü burnum kanıyor. -
5.
+2@84 sen git metin 2 oyna amk
-
6.
+2beyler bu pic insallah kasima araliga kadar cikar, cikmazsa asker donusu oynarim aq. cikmadan once alicam bioshock1&2 bastan bitiricem aq basicam kirbaci. half life 1&2den beri oynadigim en ii oyundu bioshock, simdi olsun yine oynarim aq
-
7.
+1çok güzel oyun, oynayın
edit:yeni bitti lan ben böyle hikaye görmedim çok sağlam film yapılır bundan
@66 oyunun sonunda bütün elizabethler kayboluyo zaten -
8.
+1@35 bir kere bitirmekle pek olmuyor , zaten mevzuyu anlayana kadar oynun sonuna geliyosun ve taa en baştaki herşeyi kaçırıyosun, bu ikizler sürekli sayko gibi konuşuo, anlayamadığın şeyleri söylüyolar. O yüzden oyunu 2. kez oynamak şart.
-
9.
+1benim için tam bir hayal kırıklığı oldu bu oyun. oysa ne beklentilerle içimde büyütüp de beklemiştim ve büyük bir heyecanla geçmiştim oynamak için başına.Tümünü Göster
hikayesi dökülüyor, oyun mekanikleri ilk iki oyuna göre geride, seçim şansına dair hiç bir şey yok, vigor tanımı ve kullanımı anlamsız, şehrin gök yüzünde olmasını gerektirecek hiç bir şey yok. yok oğlu yok.
eğer ortalama üstü bir ingilizceniz varsa şu video'yu ( http://youtu.be/VdNhwb7iuI4 ) izleyip gerçek bir oyun eleştirisi nasıl yapılır görebilirsiniz.
bu arada oyunu ilk olarak hard mod'da daha sonra 1999 modunda bitirdim.(acaba farklı bir şey var mı diye). daha sonra burial at sea dlc'lerini de oynayıp bitirdim. hatta clash of the clouds dlc'sinde 60 tane mavi kurdelayı da topladım. steam achievement listesini 77 saat sonunda 80/80 olarak tamamladım.
yapımcıların oyun çıkmadan önce gösterdikleri, vaat ettikleri hiç bir şeyi oyunda görememek gerçekten büyük bir vurgun oldu benim için. elizabeth etkisiz eleman, oyun küçük bir sandbox olmaktan çıkarılıp tamamı ile linear bir yapıya bürünmüş. yan görev desen hak getire. vigorlar anlamsız. iki silah taşıma olayı saçmalık. silah upgrade mekaniği aptalca.
var olan şehrin inşa sürecine dahil hiç bir şey yok ortada. kimle inşa ettiler, kimler ekonomik destek verdi, kimler karşı çıktı. neden comstock denilen ibişi peygamber sanıyor bu millet. neden koskoca şehirde bir tane üretici/dağıtıcı var?
elizabeth'in gücü neden bu kadar boş? koskoca oyunda sadece 2 defa tier kullanmanın mantığı nedir? neden illa ki tier'leri kullanmak zorundayım? polis karakolundaki silahları taşımaya üşendikleri için başka bir boyuta geçmek salaklık değil mi?
vox populi nerede yaşıyor? gök yüzünde uçan adalarda nasıl bir getto var olabilir? eğer gök yüzünde uçan adalar topluluğunda bir getto var olabiliyorsa gök yüzünde uçan adaların mantığı nedir?
vigor'ların halka açık bir şekilde tanıtımı/satışı yapılıyorken oyun içinde hiç bir şekilde normal bir vatandaşı vigor kullanırken görmüyor olmamız ekgiblik ve kolaya kaçmak değil mi? ayrıca elizabeth'in sadece silah ve mermi, koruma, turret, devrilmiş varil veya patlamış itfaiye borusu gibi şeylere tier açabiliyor olması bu gücün ekgib ve yetersiz kullanımı değil mi? neden bir yerde yürürken bilmem neredeki bir "an"a tier açıp bize duygusal bir iki an yaşatmıyor? misal tarihte önemli bir kaç an veya ana hikayeye yardımı dokunabilecek küçük detaylar gibi?
sadece tek bir booker'ı öldürerek nasıl milyonlarca ve milyonlarca paralel evrendeki elizabeth'lerin ölmesine sebep olabiliyoruz? ayrıca bu elizabeth'in başka evrenler yaratma saçmalığını hiç bir yere bağlamadınız ne iş?
"siren" denilen saçma hayaleti yaratan oyun yapımcısının ben kafasını gibeyim.
lutece kardeşler(aslında aynı kişi bunlar ama farklı evrenler, farklı cinsiyet gibi bir saçmalık var ortada)başlı başına bir saçmalık ama oyunun başlarında bize verdikleri o "armor" neyin nesi? bizde varsa başkalarında niye yok?
oyunun başında bize "o insanların hepsini öldürdün" diye atar yapan elizabeth'in, oyunun geri kalanında yaptığımız soy kırma işlemine bir şey dememesi saçma değil mi?
aksiyon sırasında bize sürekli cephane, sağlık paketi filan atan elizabeth'in aslında en çok yapmayı sevdiği iş olan kilit açma işi için lockpick(maymuncuk) toplayamamasının mantığı nedir? neden lockpickleri ben topluyorum da bu kız aksiyon sırasında sağdan soldan silah, cephane veya salt bulup bana atıyor? tam tersi olsa daha güzel olmaz mıydı?
adalar kaç yıldır tepede? insanlar bu adalara neden çıkma ve yaşama ihtiyacı hissettiler? yani sonuçta bioshock 1'de okyanusun altına girmenin bir mantığı vardı ve bu mantık aynı zamanda oyunun genel yapısını ve aksiyon mekaniğini de oluşturan plasmidlerin doğmasına sebep oluyordu. infinite'de ise bunların hiç birine doğru düzgün cevap verilmiyor. ha tabi burial at sea ep2'de buna bir cevap veriliyor. ama bu hem aptalca hem de kolaya kaçan bir açıklama. iki farklı zamandaki bilim adamları tier'lar sayesinde birbirleriyle konuşup çalışmalarını paylaşıyorlar. bu sayede vigor denilen ve tamamiyle rapture'dan ithal edilen adam sayesinde üretilen ürünler infinite evrenine girmiş oluyor. de arkadaş hadi rapture da bu bilimsel gelişme bazı tartışmalara sebep oluyor, insanları delirtiyor filan ama infinite'de bu konunun ne tartışıldığını ne de adalarda fikir ayrılıkları yaşattığını görüyoruz? o değil comstok denilen ibiş bile böylesine büyük bir olaydan(doğa üstü güç anasını satayım daha ne olsun) bahsetmiyor? bunu kullanmaya veya engellemeye çalışmıyor?
koskoca polis kuvvetlerinde sadece ateş vigor'unu kullanan tin man denilen tek bir birim var? bunun gerisi nerede? ki bu yürüyen inferno olan arkadaşların mantığı + hikayesi de hiç bir yerde anlatılmıyor. her şey ve herkes aynen bu hikayedeki gibi gökten zembille inmiş.
bioshock 1'de splicer denilen yarı delirmiş ve akli melekelerini kaybetmiş bu yüzden çevresindeki herkese zarar veren arkadaşlarla karşılaşıyoruz çoğunluk olarak ve bir yerde hayatlarını çöpe atmış bu insanları öldürmek genel anlamda ahlaksal olarak onları öldürmemizi haklı gösteriyor. peki infinite'de durum nasıl? sadece kendisine denileni yapan görev adamlarını gerçek kötü veya iyi olduklarını bilip bilmeden harcıyoruz. ki vox populi'ye bile başta yardım edip sonra onları da harcıyoruz. ee hani bunlar isyan eden kölelerdi? neden öldürüyoruz yahu onları da?
milyonlarca paralel evren deyip deyip sonunda her şeyin aynı şeye çıkması da ayrı bir saçmalık. koskoca kozmosta bir bizim hikayemiz var sanki anasını satayım. neden başka bir paralel evrendeki booker olup da yaptığım seçimlerin sonucunu yaşayabilme sansım olmuyor? ki burial at sea ep2'de gördüğümüz üzere elizabeth ölüyor. eğer milyonlarca paralel evren varsa, bir tanesindeki elizabeth gücünün zirvesinde ve tüm evrenleri ve içlerinde olanları gayet güzel bir şekilde yarı tanrı vari biçimde izleyebiliyordur(ki bir noktada bizim elizabeth de görebiliyor ve kendi sonunu bile bile gidip o vanayı açıp küçük kızı yakmayı seçiyor. neden anasını satayım neden? böyle bir aptallık olamaz.) ee neden bu arkadaş yardım etmiyor bizim hikayedeki elizabeth'e? infinite'in sonunda diğer elizabeth'ler gelmişlerdi sonuçta değil mi? iki hikayeyi birleştireceğiz diye bir şeyin içine bu kadar sıçılır mı?
bir de tüm comstock ve bookerların tüm evrenlerde aynı olma saçmalığı var ki hiç bahsetmiyorum bile. elizabeth'in hikaye gereği tüm comstockları öldürmeye gitmesi ayrı bir saçmalık. milyonlarca ve milyonlarca farklı varyasyon var lan. şu gösterdiğin öz veriyi gidip hitler için filan da gösterseydin bari amk.
hayatının tamdıbını insanlardan izole bir şekilde bir kulede geçirmiş ve tek arkadaşı kocaman bir robot-kuş olan bir kızın akli melekeleri nasıl yerine olabiliyor? bunu geçtim, herhangi bir şekilde bir insanla nasıl iletişime geçmesi gerektiğini bilmeyen ve bu konuda deneyimsiz olduğu açıkça belli olan bir karakter nasıl oluyor da hayatında ilk defa gittiği plajda bir nevi herkesin sevgilisi oluyor? kimseden korkmuyor veya bu içine girdiği "yeni" dünyayı anlamaya ve gözlemlemeye çalışmıyor? sanki kuleye kapatılan ben değildim anasını satayım.
içim şişti yemin ediyorum. bu oyuna yüksek puanlar veren oyun inceleme dergi ve sitelerinin, mercilerinin dıbına koyayım ben. evet oyunun görsel sunumu harika, müzikleri muhteşem. yani dışarıdan baktığınızda gerçekten iyi cilalanmış bir oyun. ama içine girip baktığınızda patır patır dökülen, tuttuğunuz yeri elinizde kalan olmamış bir "şey".
bu oyunun harika bir deneyim olduğunu söyleyenler iyi cilalanmış görünümüne, derinmiş gibi gözüküp kendi içinde bile tutarlı olamayan hikayesine, ilk iki oyundan bile berbat olan aksiyon mekaniklerine vurulmuştur. ki bu sizin büyük ihtimal gördüğünüz, okuduğunuz ve deneyimlediğiniz şeyi iyi anlamadığınızı gösterir. keşke şu harika müziğin hakkını verebilseydi oyun( http://www.youtube.com/watch?v=hwDzbZcUTok ). anasını satayım böyle işin ben. -
10.
+3 -2amk oyunu tam mindfuck. beyninizi giber konusuyla. 20 senedir oyun oynarım, ben böylesine hikayeyi şak diye masaya vuran bir oyun daha görmedim. resmen zütümüzü gibtiler lan. böylesine olağanüstü bir hikaye olurmu? zaten atmosfer LSD kafası yaşatıyor yeterince ve üsünede hikayesi asit kafası yapınca bu dünyadan uçup, her saniye başka dünyalara kanat çırpıyoruz.
elizabethin malum işten başka şekilde işe yaramasına sevindim. hatun mükemmel derecede iyi tasarlanmış. gib kırığı gibi durmuyor ortada. geziyor, okuyor, dans ediyor, şarkı söylüyor, kapı açıyor, oturup yaslanıp dinleniyor, siz milleti eleğe çevirirken size mermi topluyor... konsept farklı olsa saksoda çekecek ama inceste gireceği için koymamışlar.
oyunda ileri derecede politika, savaşlar, din, bilim, teori, uzay-zaman, paralel evrenler, ırkçılık, ciks, ütopya, distopya vs vs. her bir gibten bahsediliyor. diyorum ya sanat eseri dıbına koyim.
hele oyunun sonu. uzunca bir süre oha çektim. çok ama çok ağır bir ingilizceden öte sağlam bir zeka istiyor konusu. kafanız basmıyorsa oynamayın sakın. gibtirip gidip hello kitty oynayın.
11/10 avratsız oyun. insanlık dışı.
the god has made this game for us to play -
11.
+1Buna oyun diyenin anasını giberim. Oyun falan demeyin. Hakaret olur bu yapıma. Sanat esiri lan bu şaheser. Ben bi oyundan bu kadar etkilenmedim dıbına koyim. Diyalogları kaçırmayın. Bitirince @34ün yazdıklarını okuyun. Oyunun atmosferi o columbia şehri o heykeller o şehrin yanması o müzikler falan muh-te-şem. Bunu al film yap ortalığın anasını giber. Hikayesi mükemmel. Sonunda mal gibi baktım kaldım ekrana . Son olarak ;
Oyun diyenin anasını gibeyim ! -
12.
+11.5 günlük bi oynayışın sonunda bitti
tek söleyebilecegim şey var mükemmel !
half life 2 den beri böyle hissettiren bi oyun oynamamıştım -
13.
+1dlc geliyor. dlc de kızımız elizabethi gibiyormuşuz beyler.
yalanına sokuyumculara caps: http://imgim.com/1372494249386.gif -
14.
+1yavaş yavaş oynuyorum amk hardda açtım handymanler anamı gibiyor. 2 den fazla silah alınsaydı giberdim analarını da neyse.
-
15.
+1@27 borçları olan bi adam var amk o sensin, borçlarının silinmesi karşılığında bi kızı o uçan şehirden alıp new yorka getiricen.. ama olaylar beklediğin gibi gelişmiycek çünkü kızın peşini bırakmıyo bu mına kodum şehrindekiler, sebebi ise kızın özel güçleri tavan yapmış çok taşaklı.. sonrasında oyun beyin giber bi hale geliyo ve eğer embesilsen beyin devrelerin yanıp gibiliyon.
-
16.
+1Tartışmasız dünyanın en iyi oyunudur
-
17.
+1@52 no pain no gain, herşeyi hazır bekleme.
-
18.
+1Allahını seven bana şu oyunu açıklasın yada sadece sonuda yeter. oyun değil gerçi şaheser olmuş bildiğin. böyle bir hikaye görmedim anasını gibiyim ama sonu beynimi gibti bir köşeye attı.ing yetmiyor beyin devrelelerim yandı çıkartamıyorum bir türlü ne olduğunu. biri açıklasın bana amk ingilizcesi iyi olan bir bin.
-
19.
0çok taşaklı oyun, sanat eseri ,half-life serisinden sonra ki oynaıdğım en iyi fps. hiç bitmesin dedim
-
20.
0olm bu nası bi senaryodur lan teorileri okuya okuya beynim gibildi
-
17 kisiyiz altın günü yapsak
-
bu yazı ne la böyle
-
normal1gey
-
2 tane de guneydoguya sallayin
-
17 online ne la
-
14 06 ramiştey ananı
-
son dakika mehmett ali erbil öldü
-
ckrfn benden sana tavsiye
-
cfkrn sesini kes
-
ferra altimcisi hala etkin
-
zorttirizalina fikirlerini önemseyen yok
-
ikinci vatandaşlık işleriyle ilgili bilgisi olan
-
cfkrn köylü ananı tavşan kulaklarından
-
bk gbim
-
30 yıl sonra radyosyondan
-
israil tel aviv canlı yayınında o gökteki ışık ne
-
israile kimsenjn gucu yetmez
-
milletin neden intihar ettiğini anlıyorum aga
-
senin beynine sokim cocuk
-
kaptan kirk o nasi kafa lan
-
herkes başlık açıyo ama
-
maxosman buradaysan ses ver
-
vikinge şikayetler başlamış
-
hava çok güzel y a
-
günaydın tayfadaki aşırı özgüven patlaması
-
züt olunca entry silmek
-
14 6 25 ramstain anani
- / 1