ilk zamanlarımda bir yazı okumuştum ne adını hatırlarım ne yazanı.O yazıda öğrenmiştim ayna tekniğini. Kendimi sevmemde baş husus olan bu tekniği..
Yazıda söylenen şuydu ayna karşısına geç kendini kucaklar şeklinde bir defaya olsun bu kötü karakterini bırakarak soyut bir şekilde sarıl. Merhaba de hergün kendine bırak deli sansınlar, seni seviyorum de yabancıymışsın gibi, kendimi seviyorum de gerçekten seviyormuş gibi.
Buradan yola çıkmaya başladım ilk adımdı bu benim için bilinçaltım için..
Özsaygımı geliştirmeliydim ve aradığımı az da olsa bulmuştum. Bunu bir kaç tanıdığıma söyleyince narsist, kendini beğenmiş vb tarzı olursun dediler. Olmadım beyler bakın övmedim bir kere kendimi sizlere. Sadece kendimi sevdim özsaygımı kazandım...

***Devam***
Bunu 21 gün deneyip gerçekten farkı anladıktan sonra bu yola girmemdeki kararı her dakika içimden onaylarak doğru bulurdum. Hiçbir zaman aileme günaydın demeyen ben günaydın der otururdum kahvaltı sofrasına.Şaşkınlardı haliyle, kendimi sevmem sevgiye açık biri yapmıştı beni.He bu arada okula gidiyordum o dönem lise 4 dü yanlış hatırlamıyorsam. Liseli bir bin olarak başlamıştım işte bu yola.Gel zaman git zaman bilinçaltı kavrdıbını duydum özsaygı özgüven kavramlarıyla bu konuyada baş koydum ve gece gündüz zevk alarak yüzlerce sayfa yazı okurdum. Ailem bende ki değişikliğe inanamıyordu panpalar inanamazlar tabi hayatımda kitap okumazdım o zamanlar amk.Bu çocuğa birşeyler oldu saliim lafını annemden her duyduğumda bu yolda bir adım daha katettiğimi anlamıştım panpalar..

Bilinçaltını yabancı forum sitelerinden araştırırdım çünkü Türkiye'de ki forumlarda ancak taşşak geçileceğini biliyordum. Bilinçaltını,bilinci enine boyuna araştırmadan bana rahat yoktu. Araştır araştır yemekten, içmekten olmuştum babam birgün merak ettiğinden geldi konrtol etti napıyorum diye. Bütün bu olanları anlattım kendisine, tabiki taşşak geçti biliyordum bunu zaten. Kendi hayatında sürün babacığım iyi geceler deyip kapıyı kapatmıştım ardına hiç unutmam. Biliyordum böyle yapacağını o yüzden kafama takmayarak devam ettim araştırmaya..
Araştır, araştır subliminal telkinlere ulaştım.O gece büyük bir ödüldü benim için araştırıp amacıma ulaşmıştım sanki. Hemen tüm olanları not defterime not edip birşeyler atıştırıp uyudum.
(Ders verir gibi anlatmak hoş gelmedi panpalar bana hikaye tarzında gitmeyi düşünüyorum. Sonuç aldığım herşeyide anlatıcam merak etmeyin.)

Ertesi gün subliminal telkinin ne olduğunu okulda gün boyunca düşündüm ve bir tanıdığım vardı pgibolog ertem abi gidip bu konuyu konuşayım dedim onunla nedir ne değildir kesin bilgisi vardır diye düşündüm zil çaldı koşar adım gittim evine çok yakın bir akranımızdı kendisi.
Gittim evine çaldım zilini çıktı cama kim diye. Beni görür görmez
oo yazinadami hoş geldindeyip kendini sarkıttığı camdan kapıya doğru yönelerek açtı kapıyı. Hemen ittirerek girmeye çalıştım içeriye zorda açılıyordu dıbına koduğum kapısı, çelimsiz birşeyim o zaman zaten kapıyla güreş tutuyordum resmen amk. Neyse girdim içeri çıkarmadan ayakkabılarımı. Ertem abi zengindi ayakkabı çıkarmadan dolaşıyolardı evde bir kere özenip aynısını bizim evde denedim ilk 3 ayım tekerlekli sandalyeyle geçtiğinden ayakkabı kullanamadım tabi..
Neyse ertem abiyle biraz sohbet ettikten sonra direk benim meseleye getirdim olayı.
Anlattım bütün olayı başından beri oda az buçuk duyduğunu söyledi bana yalnız içeriğini bilmediğin şeyleri dinleme dedi yoksa görürmüşüm ebeminkini tersten. Korkmadım değil korktum biraz fakat tek çıkar yolu o olduğundan şartlanmış hissediyordum beyler kendimi..

Subliminal telkinler dinleyecektim, hatta bulmuştumda ama bir sorun vardı. Sorun ben ingilizce'yi kendimi ifade edicek kadar biliyordum bu durumda bu telkinler işlemezdi çünkü yabancı lisanım yoktu. Kendim hazırlamaya koyuldum telkinleri Türkçe olarak derken araştır araştır Türkiye'de meğersem var olduğunu gördüm(sitenin adını sırf reklam diyeceklerinden ötürü vermiycem özelden yazabilirsiniz) Girdim beyler siteye hunharca siteyi başdan aşağı inceleyip, katlettikten sonra ihtiyacım olan bana gereken şeyleri alıp siteyle aramda ki bağı kopardım.Çünkü bir günde haşamat ettim her takı okumuştum ihtiyacım kalmamıştı artık..

Telkinleri dinlemeye başladım ilk gün bir mutluluk sardı beni anlatamam panpalar. Pgibolojiktir amk diye düşündüm. Dinle babam dinle yok abi mutsuz olamaıyorum amk.1 haftam deli dolu geçti, daha sonra site yöneticileriyle iletişime geçtim içeriklerini istedim sağolsun gönderdiler. içimde hiçbir ukte kalmadan diğer yapmam gerekenleri düşündüm sadece bunu dinlemekle bir sonuca erişemeyeceğimi biliyordum..
Matrixe hükmet kitabını bilenler bilir efsanevi kitaptır şuan piyasada varmıdır bilmiyorum ama 10 kere okuduğum tek kitaptır.Çekim yasasının kralını orada bahseder.Bu arada çekim yasasının bilinçaltıyla bağdaştırabiliriz. Neye inanırsak,ne düşünürsek o olur demiştik en başından.Çekim yasasıda enerji ile çalıştığından bizi bu yolda zütürür.
Peki subliminal telkinleri dinlerken aynı zamanda ben ne yaptım?

Panpalar Pm den 10 larca mesaj var sitenin paylaşılması hakkında direk kısa tutup siteyi vereyim o zaman bir ziyaret gerçekleştirelim hep beraber?

Beyler yazmam gerekenleri yarın yazarak devam ederim siteyi istiyor herkes. Siteyi ziyaretten sonra yarın devam ederim zaten Editliycem başlığı şimdi.

Devam ediyim mi panpalar yoksa alacağınızı aldınız mı *