bilin bakalım bu neyin kafası

@2 tabiiki yarramın...

şaka şaka lan okuyun kendinizden neler bulcaksınız yazın.. caps veren amlılardan değilim biraz büyük muhabbeti yapalım..

not: liseliler giremez

farklı kafalar
gelme sözü veren adam ve gelme sözü vermeyen beni bekleyen adamla sitede mesajlaşıyoruz:

herşeyimi her an adapte etmek istediğim birine edip batırır yada cıkarabilirim bunda yanlış olan sadece güvenilmezlerin zamanında verdiği derslerden alınan ibrettir. sence baba sevgisinin çeyreği nekadar ozaman? ama sen o vazgeçilmez olmak istermiydin? böyle esmesede peşinden sürükleyen rüzgarların zütürebileceği biri olmak ancak bana denk gelebilirmiş sanırım.
seninle konuştuğum her dakika kalbimi ağzımdan çıkartacak kadar heycanlı ve güzeldi. umarım sen benden haberdar olmadan önce bile senin için düşündüklerimin çeyreği kadar değer görebileceğin biriyle yeni ve güzel planlar yapabilirsin.. teşekkür ederim.

-peki ozaman. ama ben çok istekliydim.

-evet. sebepsiz yere silip gibtir olup gidecek kadar istekliydin evet. sebebi neydi çok merak ettim?

-korku.

- planlar değişebilir.. iptal edilebilir.

iyi ve kötü plana göre değişebilir, bazende takas edilir..
hayatta güçlü kalmak için amansız hastalığa yakalanmış bi kız olmak gerekmez..
aşktan kusmak üzereyim
the sun has fallen and i’ve become
the lonely one dedi laleh.. şarkının devdıbını ezbere biliyorum. başladım eşlik etmeye. biranın tadı ağzımda soda gibi..
ateşledim bi nefes daha.. şarkı devam ediyor. odada şöyle bi ne var ne yok diye baktım sessize alınmış televizyon açık sarhoş bi adam var..

mesajlaşmaya devam ediyoruz:
- senden hoşlanmıştım ve sen çekip gittin
-sana da sana güvenebilirmiyim diye sormuştum?
şarkı bitti değiştirmek için youtube tabına geçiyorum. yada vazgeçtim winamptan dinlicem..bilgisayarım... d:... jaune sounds... windows 7 giber the red paintings diye klavyeye basar basmaz çalmaya başlıyor..

cevap geldi:
-en azından yalan söylememiştim.
şarkıdaki alice olsaydım diye hayallere daldım... bacaklarımın bir evin bacasından çıkmasını ve cep saati taşıyan bi tavsanla tanışmak istemiyorum derken masalda mantar da vardı hassgibtir...

-baştan tanışalım? dedim. en baştan tanışmamız lazım bin kurusu beni yanlış tanıdın kendini yanlış tanıttın hepsini geçtim bikez koynuma girmedin daha kokunu bırakmadın yastıklarıma...
.
.
.
.
bir yeni bildirim:
kabul etti..

yeni mesaj geldi:
yine aynı şeyi yapacaksan baştan git uğraştırma beni
1:49am
rastgele tuslara bassam olur mu cunku agzım kulaklarıma varalı gozlerım kısıldı yazamıyorum...
.
.
izmir uyuyakalmış... televizyondaki sarhoş adam polismiş meğer..
mesaj kutusunda (1) yazıyor..

-ewini kapatip buraya gelmeni isterdim kedilerinle..
kedileri sevmiyosun diye yarım saniyede bastım tuslara.. enter

-benim bi arkadaşım vardı sude diye ağzını öküz gibi açarak gülerdi bigün çok tatlı geldi suratına yapıştırdım şaplağı dudağı falan patladı o gün bu gündür görmedim hiç.
.
.
.
ağzımı öküz gibi açıp gülmek istiyorum... diğer yandan

-yasadigimiz gunlerden sonra hissettiklerimi algilaman guc sanki bu anlarda

tabi. duymak isterim...
.
çocukluğumun bittiği zamanda bu yana geçen zaman kadar işeyip geldim..
hala bi teklik var..
televizyondaki adam birine silah çekiyor. izmir uyanmış. athense de bi duman üfledim..
hisler duyulabilirmi? başkasının hissi hissedilebilirmi? nasıl peki?

izmirle athens televizyondaki mahkumları patileriyle tespit ediyorlar..
bencil biri olalı çok oluyor...

okadını düşündüm. meme tomurcuklarını, belinin kıvrımı, saçlarının dağılmasını... bacaklarını.. bacaklarını belime dolayışını düşündüm..

-yeni aslıyı tanıyamıyorum içerikli yeni aslıyı tanımıyorum mesajı geldi tanımak istermisin diye cevapladım... hakkımdaki tespit yada ıspatlanmış kötü yanlarımı görmezden gelirdim..
-tanışmak istermisin?
gelme sözü vermiş gelme sözü vermemiş geçmişten çıkan adama göre daha sert bi atak yaptı,
-hiç bukadar emin olmamıştım o konuda...
-seni özledim emre.

gelme sözü veren adam:
-gerçekten gelecektim.. dedi..

anlık unutmalarım oluyor suan.. jet hızıyla geri hatırlayıp -haaa diyorum..
kalp atışlarım hızlı ve nefesim dengesiz...
kendime acımam yok tek derdim masaüstündeki biraların athens bini tarafından yere düşürülmemesi.
gergin geçen dakikalardan sonra agzına bi bira kapagı alıp oynamaya gitti.
şimdi gece vakti heryere sürükler gürültü yapıp durur..

söylediğim yalanların 1sn'de analizini yapıp kendimi tebrik ettim.
nihayet hem youtubedan hem winanptan şarkı çaldığımı farkettim..
özlemlerin giderilmesi söz konusu... güldüm..
burada özlem duyduğum taraf aslında gibilen olmadan önceki giben halim..
unfurl'a gitti elim..
bir çocuk sevdim.. evet
aramızda 4 yaş var..
.
.

utanmasam tohumlarıda sarıcam..
ne ince yapıyolar su yapıskan yerini...

tırnakladıklarımlada yarın kova yaparım artık..

biir şu katatonianın anasının dıbına zamanında bu unfurlu yazarken mayın döşeseymiş bu şarkıyı yapamazlarmış... 100 oldu dinliyorum bugun...

insanı zehirli yılandan kaçırıp geri püskürten korku gibi enerjm vardır buarada..
vay vay vaaay bir zamanların fakir ama gururlu gençleri şimdi bana yüksekten bakarak konuşma cesareti buluyorlar...
mesajına bu sana baglı diye basit bi cevap verip kestirip attım..
unfurlu şimdi kapatmazsam bir daha hiç kapatamayabilirim. en azından shes moved on olsun..
20sindemi donduruyosun kaydını diye öylesine bi soru sordum gelme sözü verene...
birilerini biraz korkutmak lazım.. aç:youtube: gibici bi şarkı, şaibeli... kız tribi.. ama giber..
.
.
mesajınız gönderildi gönderilmiş mesajlarınızın okunup okunmadığını görmek iiçin vip uye olunuz.. vip uye olmak icin tıklayınız...

blek beriden nefret ediyorum ozaman?

.
.
.
gelme sözü veren adamdan hala ses yok...
tabiii yaa she's moved on giber abi..
inciye girdim
başlık: bilin bakalım bu neyin kafası?
.
.devamı var...
http://inci.ca/udm95p2jbg