Ece - Biliyorum sabah gidiceksin yine 2-3 hafta sana ulaşamıycam. O yüzden lütfen şimdi git. Dedi.
Şaşırmıştım amk. Yeni bi'sigara yaktım o sıra da o devam etti konuşmaya.
Ece - Bunu hiç istemiyorum, hep seninle olmak istiyorum aşık oluyorum oğlum sana anla artık, o yüzden yaşattıklarımı da düşünerek bunu söylüyorum. Seni seviyorum ama olmıycak biliyorum. Başkasına belki aşık olurum. Bilemiyorum ama gitmen daha iyi başına bela olan kızlardan olmak istemiyorum. dedi.
Bu ne amk şimdi. Başına bela olmak istmiyorum bi'tehdit mi bi'iyi niyet göstergesi mi? Bi'yandan da hoşuma gidiyordu amk. Rahattım yani. Ağzımda sigara üstümü giymeye gittim. Giyindim sigarayı klozete attım saçımı kuruladım. Çıkarken salona baktım. Viski doldurup içmeye başladı. gibimde değil bişi demeden çıktım. Gittim.
Şimdi soksok sporlu kardeşim hikayeden ne anladık amk dersen olayı şöyle özetleyeyim. Açık olun olum açık. Ben sadece sevişirim aşık olmam deyin hatunlardan elbet bi'tanesin hırs yapıcak ve sizle yatacak. Ardından da gibtirip gittiğinde de zaten böyle olduğumu söylemiştim amk diyebiliceksin. Ayrıca sevdiğiniz arkadaşlarınız dostlarınız için uğraşın amk. Sinan nası benim için dayak yedi helal olsun bine ehueheueh. Ulan doğa şartlarında Bi'ayının iki tane çöl faresinden dayak yemesi gibi aslında bu durum. Sinan kısa ama öküz gibi, diğer ikisi de sıska ama dayak yemiş işte züt. Sinan şu an Amerika'da soksok sporlu kardeşim. Okulum bitince seni bekliyorum dedi en son belki giderim yanına tatile de zor gibi. Bayramlarda mesaj atar teşekkür eder hep sağ olsun. Amk hala horlaması kulaklarımda amk.

Neyse kıssadan hisseye gelelim soksok sporlu kardeşim. Rahat yaşa ama kimseyi de bile bile isteyer üzme amk. heuheuehue bu dediğime ben bile inanmadım amk ama yapınla böyle yapın.

Sonraki serinin başlığını tahmin edersin artık; bilemiyorum altan 3 şeklinde olucak hadi soksok sporlu kardeşlerim bol bol sevişin, çavuşu sıcak tutun millet haydi sağlıcakla binler.

Edit: Partlar biraz uzun aralıklarla geliyor biliyorum, rez. ya da şuku olmasa da devam ediyorum soksok sporlu kardeşlerim. Sonraki hikayede de yine partlar biraz uzun aralıklarla gelebilir alınmaca gücenmece yok sevgili soksok sporlu kardeşim.

Edit 2: ilk hikayeyi okumak isteyen soksok sporlu kardeşler şuraya otursun;

http://www.incisozluk.com...orum-altan-bilemiyorum-1/

Geldiğimi gördüler. Sakince yürüdüm. Wing tsun' da ilk ders kavgayı önce kafanda yapmalısın hesaplamalısın ki reflekslerin daha hızlı tepki versin. Nasıl vuracağımı durumu şartları hesaplıyorum. Ayağa kalktı lavuk Serpil bişi dedi duymadım ama dediğini gördüm. Yürüyorum sakince çenesini nası kıracağımı düşünüyorum. Diğer pekekent de ağaya kalktı.

ilk hamle önemli tek seferde vurup yıkman lazım ki ikincisini indirmek için rahat olmak önemli. Kulak ve yüzün birleştiği yer kulak içi denge topçuklarını sarsar ya da çene kemiği eklemini oynatırsan bu topçukları sarsarsın. Bu da senin knockout (nakavt) diye bildiğin olayın olmasını sağlar.

Çocuk karşıma dikildi diğer lavuk arkasında hala yavaş yavaş yürüyordu. Ece anladı durumu ve tam bana seslenip lütfen dur derken çenesinin eklemine bi'tane çıkardım ve şuurunu hayal dünyasına bıraktım. diğer bine doğru koştum. Derken aklıma Sinan ve dağılmış yüzü geldi. Artık ne teknik ne de sakin kalmayı düşünüyordum. Öfke her yerimi sarıyordu. Çocuk yumruk attı. inan sarsılmadım bile zaten benden kısa ve cılız olduklarını söylemiştim ilk partlarda. Bu sefer ben vurdum geriye doğru iki üç adım attı denge sağlamak için ki o sırada sıçrayıp bi'daha vurdum. Yere düşünce üstüne oturdum. Teknik vurmak istiyorum sakat bırakmamak öldürmemek için.--- (Wing tsuna başlama sebebim buydu seoksok sporlu kardeşim öfkeyle karşımdakini öldürmeyi düşünüyordum kontrolümü kaybedip bari teknik bilip öfkeden kurtulup kavga olmadan kavgadan çıkmaktı amacım. uzun süre işe yaramıştı da) --- Öfkem sağlı sollu vurduyor. Duramıyorum. Ece'nin bağırmasıyla durdum.

Ece - Öldürüceksin! Dur lütfen dur!
Durdum. Kan ve kırık bir burun iki bacağımın arasında duruyor. Ayağa kalktım diğer çocuğa baktım. Kendine gelmeye çalışıyordu.
Serpil şoka girmişti. Voleybolcu kız ağlıyordu. Millet korkudan bağıramamıştı bile. Nası bi'hırsla saldırdıysam onlar da korkmuştu. Site yavaş yavaş uyanan dev gibi camlardan bağıranlarla doldu. Susun amk susun hepinizi tek tek parçalayacak kadar kuvvetim var susun. sakinleşmem lazım sakinleşmem lazım.

Ece'ye döndüm. Akşam sana gelicem. dedim. Yürüyerek çıktım sigara yaktım. Hızlandım. Sinirim yavaşça geçiyordu. Hızlı yürümek ve sigara tıkadığı için skainleşmeye başlamıştım.

Sinan aradı. Açtım.
Sinan - Eceyle konuştum. Teşekkür ederim kankam. Onurumu kurtardın. dedi. Ne onuru lan ayı ne onuru. diyemedim tabii çocuğa
Ben - Sinan uzun bi'süre görüşmeyelim sen de adam ol artık olum bak okula derslerine takılma şu kızlarla. Kimse için de bi'daha buna kalkışma olur mu? Sağol beni kolladığın için. Ama bak işine artık borcunu ödedin kardeşim çoktan dedim.
Sinan - Anlıyorum kankam. Olum ben yine de seni seviyorum knakam unutma. dedi. Bi'erkeğin bu cümleyi başka bi'erkeğe söylemesi hep midemi bulandırır amk.
Ben - Sus amk sus nefes alamıyosun zaten domuz kafalı ayı der demez ikimizde kahkaha atıp gülmeye başladık.
telefonu kapadım. Sinan artık sorumluluk alanımda değildi. iyi olmuştu çünkü amk saf temiz net duygularla yaşayan bi'adam. Benle görüşmeyi kesmesi yetmezdi. Sonuçta bu ortamların içinde benle tanışmıştı. Ama en azından biraz daha adam gibi ortamlarda takılmaya yöneltti bu onu. Daha sonra Sinan'a nolduğunu açıklarım soksok sporlu kardeşim.

Akşam Ece mesaj attı evdeyim bekliyorum diye. Yoldayım dedim ve marketten bir iki şey alıp evine gittim. Amk girdiğim markett pekekent herif ferre izliyordu arkadaki aynadan pc'nin ekranı yansıyordu ordan gördüm. Be ağzına sıçtığım ayna niye koyarsın arkana müşteri kendisiyle alışveriş yapıyormuş gibi hissetsin diye mi? Kreatif olacam diye kokoş evine çevirmiş bin ortalığı. Aldıklarım için 20 lira uzattım. yanda peçeteleri görünce direkt adamın yüzüne doğru ''Üstü kalsın amk ellerinden DNA'nı bulaştırma bana şimdi.'' dedim. Herif şok oldu dediğime değil muhtemelen DNA ne amk diye düşünürken o ara beyni yandı heralde. Çıktım bende bu mal mal bakarken arkamdan.

Ece kapıyı açtı. Çok güzel giyinmişti. içeri girdim. Poşeti ona verdim ayakkabıyı çıkarır çıkarmaz yapıştı. Soymaya başladı...

Ece ve Serpil tartışıyordu. Şu iki lavuk vardı ya hani bahsetmiştim biri Serpil'le sevgiliymiş. Ece'de neden söylemedin şimdi çocukların başı belaya girmesin diyordu. (Sinan ayısından ve benden bahsediyordu.) Bak Serpil kendine gel sevgilin var diyordu, bırak çocuğun peşini benim arkadaşımı üzmene izin vermem diyordu. Anladığım kadarıyla Serpil benle olan mevzudan bahsetmişti Ece'de kaşar mısın kızım sen demek yerine kibarca açıklıyordu durumu. Sinirlendim ulan nası bi'kaşarsın Serpil. Sevgilin var ve sen başka adamlara yanlıyorsun dedim içimden.

Ece çıktı o sırada mutfağın lambasını açtım bardağı elime aldım su doldurdum.

Ece - Bana söyleseydin getirirdim. dedi gerginliğini belli etmiyordu.

Ben - Önemli değil çıkmam lazım zaten rayodan aradılar bi'sıkıntı varmış. dedim bi'şey demesine izin vermeden çıktım gittim. Acayip sinirlenmiştim amk.

Eve geçtim uyudum. iki gün boyunca Ece arayıp durdu açmadım mesajlarına cevap vermedim. Ulan zaten sadece çakışmak için takılıyoruz sevgili gibi davranmana gerek yok Ece'cim. Yazdım en sonunda. Normalde kızlarla konuşurken çakışmak, gibişmek kelimelerini seçmem. O ne amk azıcık kibar olmakta fayda var sonuçta karaköy'den hatun almıyosun amk. Neyse ben böyle yazınca Ece'den hemen cevap geldi. Kırıldım, peki. diye.

Hala sevgili gibi trip ata dursun Ece kahve koydum ben de. Cevap yazmadım. O sırada telefonum çalmaya başladı. Söve söve telefona doğru giderken Sinan'ın aradığını gördüö. Şaşırdım. Çünkü dünya yanıcak olsa sinan öküzü beni ara kankam diye mesaj atardı sadece. Demek ki önemli bi'durum dedim. Açtım telefonu.

Ben - Ne var? dedim. Sinan sanki ağzında 5 kiloluk kuzuyu bütün yutmuş gibi konuşmaya çalışıyordu anlamadım amk dediğini bağırdım ''Lan dalyarak ağzında at mı var da konuşamıyosun dediğinden bi'gib anlamadımdiye. Sonra telefonu kapadı. 10 dk sonra mesaj attı.

Sinan mesajdaacil gel taksimdeki heykelin ordayım bekliyorum seni kankam.'' yazmıştı. Amk Sinan'a uyuzumdur falan ama vefalı adamdır ne zaman bişi istesem ekgibsiz yapardı ben de vicdan yaptım bastım gittim dediği yere.

Sinan'ı gördüm hasgibtir. Ne ara suriyeli oldun lan Sinan. iğrenç yeşil bermuda kaprisi yırtık pırtık. Tişörtü yırtık, surat darmadağın. Alt dudağı öyle bi şişmiştiki amk dudakları göz kapaklarının oraya kadar gelmiş amk. Araya pipet koymasak hava alamıcak gibi amk. içim acıdı çocuğa zaten kavga etmeyi bilmez yuvarlaya yuvarlaya dövmüşler çocupu amk. Koştum yanına Noldu landedim

Sinan - Sen gece çıkmışsın kankam. Sabah 10-11 civarı bu Serpil'in arkadaşları geldi. (Ulan dudakları zaten yarma gibi olan adamın dayak yedikten sonra hiç konuşamaması içimi acıtsa da domuz gibi homur homur yaptıkça da gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Bi'ara nefes alabilsin diye araya pipet sokmak gerektiğini düşündüm amk ehuheueheu)

Devam etti anlatmaya Sinan - Serpil'in sevgilisiymiş iki çocuklardan bi'tanesi. ismi Murat. Kankam kahvaltı ederken senin de dün burda kaldığını söylediler. Çocuklar sinirlendi diğeri de Ece'ye yazıyormuş zaten kahvaltı da Ece'ye sürekli çok iyisin çok tatlısın falan diyordu. (Bu arada Sinan'ı ara ara susturup nefes alması için yardım ediyorum. Heykelin ordan kaldırdım. Taksiye bindirdim ben de yanına bindim evine zütürürken anlatmaya devam etti.) Ece'yle senin takıldığını Serpil bilerek söyledi tabi. Bunlar sinirlendi iyice sana laf yaptılar bana da bu ayı niye kaldı diyolardı. Bende içerledim durumu amk kızların yanında bana öyle deyince. Hem sana laf yaptılar. Sen bana ayı dersin dalga geçersin ama beni hep kolladın kankam ben de sana olan borcumu ödemek istedim sana huur çocuğu deyince dayanamadım atladım üstüne evde binlerin. Sonra beni bi'dövmeye başladılar kankam. Sıkılırlar diye bekledim. Dayak yemiim daha fazla diye tak çuvalı gibi saldım kendimi yere. Evden zar zor attım kendimi dışarı kankam. Affet bi'gib yapamadım, dövemedim. dedi

Ağlamaya başladı takside. Öküz ağlarken öyle bi'sarsılıyodu ki taksi sallana sallana gidiyordu. Beynim attı tepeden. Taksiciye sağa çek dedim Sinan'ı eve göndeerdim. binlerin ağzını yüzünü dağıtmazsam asla rahatlayamazdım. Ulan 4 yıl boyunca wing tsun yaptım. Sokakta çok kavga ettim dayak yiye yiye öğrenmiştim amk kavga etmeyi. Acımadan vurarak kırmayı istemediğim için wing tsun öğrendim sırf kolayca kavgadan sıyrılmak için. Ama eskisi gibi kontrolsüzce öfkelenmiştim. ikisininde kollarını bacaklarını kıracaktım. Bunu isteyerek bilerek ve zevkle yapıcaktım. Yazarken bile sinirlendim amk. Muhtemelen yine kum torbasına gidicem part bitince. Neyse devam edelim. Sinan onlar için kolay lokmaydı ama ikisini de dazır dazır giberdim aynı anda. Hele ki Sinan'ın bana söyledikleriyle iyice sinirlenmiştim. Bana bakıp arap karısının amı gibi şişmiş dudaklarıyla Affet kankam dediği an beynimi gibertircesine dolduruyordu. Yufka yürekli dağ ayısı seni. Benim yüzümden dayak yemiş, iyice sinirlenmiştim. Yıkıp yakmak için yeterli seviyedeydi sinirim.

Ece'yi aradım hemen.

Ben - Nerdesin?

Ece - Serpillerdeyim. Sesi titrek geliyordu. Ağlamıştı anladım.

Ben - Lavuklar orda mı?

Ece - Lütfen gelme. derken sesini kes diye bağırdım sonra sakince devam ettim.

Ben - Şimdi oraya gelicem sen kimseye çaktırmıcaksın. Babamla abimle konuştum de durumu çaktırma. geliyorum Ece geliyorum. O pekekentlerin elini kkolunu kırmak için geliyorum.

Yürümeye başladım. taksiye bindim tekrar eve doğru yoldayım. Ece'den mesaj geldi. Sitenin bahçesine indik oturuyoruz diye.

Sitenin kapısının önüne geldim. Bahçedeki demir kapıyı yavaşça açtım...

Arabanın bagajını açtı iki tane büyük çanta vardı göbeği açık tişört altında gri eşofman. Tam zengin kadınların ben koca parası yiyiyorum diye bağırıyor işte. Neyse çantaları aldık çıkıyoruz. Asansörle çıkarken bu ikide bir bakıp bakıp gülüyor. Sonra konuşmaya başladı.

Serpil - Ece sadece arkadaşın dii mi?

Ben - Evet.

Serpil - Hmmm aranızda bişiler olmuş ama sanırım. Dedi. Ulan soksok sporlu kardeşim unutma bu kızlar aralarında her şeyi konuşuyor dikkat etmek lazım.

Ben - Evet. Dedim yine

Serpil - Neden az konuşuyorsun? dedi ki asansörün kapısı açıldı. indik. kapı eşiğinde dururken tam Serpil anahtarı çıkarıcaktı ki Ece kapıyı açtı.

Ece - Hadi nerdesiniz ya uyuyalım. dedi.

içerden hıırrsstıııık hıııırstıııık diye bi'ses geliyordu. Lan bu kadar taklit edebiliyorum anca klavyeden. Salona girdim voleybolcu kız bildiğin enfes giyinmişti. Pijama diye askılı tek parça bişi. Hatun mükemmel görünüyordu. Sinan öküzüyse hacı yeşili bermuda kaprisiyle iğrenç pembe lacoste tişörtüyle uyuyakalmış koltukta otururken. Zaten adamın vücut hatları yuvarlaktı amk. Yatsa da oturur gibi duruyordu.

Neyse Sinan'ı kaldırdım arkada bi'odaya zütürdük Ece'yle. Voleybolcu kız başka bi'odaya gitti. Serpil ben ve Ece kalmıştık. Serpil söze girdi.

Serpil - Siz ikiniz salonda mı yatıcaksınız? Bak yaramazlık yok. dedi iğrenç gülümsemesiyle. Serpil'i zor duyuyordum amk Sinan'ın huuuaaahhuuu huuuaaahuuu diye horlamayla anırma arasındaki sesi geliyordu. Amk her ortamda bi'şişman olmak zorunda mı?

Neyse Ece tam söze giricekti ki ben atladım sinir olmuştum ayrıca Ece'yi de zor durumda bırakması hoşuma gitmedi. Aşağılıkça bi'hareketti.

Ben - Oldu tabii anaokulu hocası gibi elimizden tutup masal oku bi'de. Yaramazlık yapsak da anlamazsın Dedim sakince ve gülümseyerek. Sinan'ın horlamasından bizi duyamazdı zaten amk heuheuehue.

Ece güldü baya buna Serpil'de cevap veremeyince güldü ve ben yatıyorum yarın erken kalkalım kahvaltıya gideriz dedi. Ben ikili Ece'de üçlü koltuğa uzandık o gidince.

Ben - iyi geceler. dedim

Ece - Hemen uyucak mısın? Konuşmaz mıyız biraz?

Ben - olur anlat bakalım.

Ece - Seni duymakta zorlanıyorum büyükanne dedi. Kırmızı başlıklı kız taklidi yaparak. Yavaş yavaş yanıma geldi. ve devam etti ; Yaramazlık yapsak duyulmaz mı cidden ? dedi. Yatay çizgili bi'tişört vardı üstünde. Altında penye dar bi'şort. yavaşça yanıma uzandı bana döndü elini gezdirmeye başladı pantolonumdan içeri soktu.

Ece - Sadece kendini bırak söz sorun olmıycam hayatında. Dedi ve aşağıya doğru inip çavuşun çığlıklarını dindirmek için öpmeye başladı.

içerden kapı sesi geldi. Durmadı devam etti. Bana baktı.

Ece - Bu gece daha uzun olucak. Dedi ve çok güzel gülüyordu amk. Sinan hala horluyordu. Ulan diyorum Kurumuş Kabak bitti Sinan'ın horlaması başladı.

Ece tişörtnü yavaşça çıkardı ellerimi göğsüne doğru zütürdü. Yorgunluktan ölüyordum amk. Devam ettim yine de. O sıra da Serpil içerden seslendi

Serpil - Eceee taatlıım bi'bakar mısın? (dıbına kodumun emekli biyoloji öğretmeni kılıklı karısı seni. Stomaların mı tıkandı ne oldu güneşe mi dönemedin bitkisel züt seni.)

Ece ayağa kalktı tişörtünü giydi. Ben gelene kadar sakın uyuma çok özledim senidedi. Göğüslerini öpmem için eğildi. Bekle yeni başlıyoruz daha dedi.

Hakkatten de yeni başlıyorduk amk. Bu gibişin sonu fena olucaktı. Bu arada Sinan'ın ses kesilmişti. galiba horlarken dudağını yuttu öküz gırtlağına doğru çekip dudağını boğdu kendini amk diye düşündüm. hakkatten de o dudak vücuttan ayrı hareket ediyordu kendini boğardı çok rahat eheuheueh...

içerden serpil ve Ece'nin sesleri biraz yüksek geliyordu duymak için su içme bahanesiyle mutfağa geçtim sessizce. Yakalanırsam su içmeye kalkmış olucaktım.

Hasgibtir lan duyduklarıma inanamadım...

Ben - Sor bakalım. Dedim

Ece - Muhtemelen içerideki 4 hatundan biriyle takılıcaksın biliyorum. Duygusal olarak sana karşı bişi hissediyor muyum emin değilim. Ama lütfen hepsi takılmalık olsun yoksa gözümdeki karizman düşer aşık olursan eğer birine. Benim tanımadığım bi'kıza aşık ol olur mu? Dedi gülerek.

Hasgibtir rıfat abi dedim içimden. Hem doyumluk oyuncağım olsun istiyor. Hem de başkasına vermiyor. Eminim anaokulunda tüm oyuncakları milletten saklıyordun sen Ece. Bu ne kıskançlık. Gereksizdi ayrıca önemsemedim hiç ben de o yüzden. Sadece olur dedim.

Tam konuşma birmişti kapı çarpma sesi duyduk. Daire kapısının kapanma sesiydi. içeri gittik şu gibindirik 2 eleman ve 2 kız gitmişler evlerine. Çok iyi oldu Ece, Serpil ve voleybolcu kız kalmıştı geriye diye sevinirken, nefes alıp verirken elektirikli süpürge sesi çıkarabilen tek canlı Sinan'ın orda olduğunu gitmediğini farkettim. Ulan Sinan sen nası doğdun merak ediyorum anneciğin ne eziyet çekmiştir kadın. Sinan bana doğru döndü "Ne yesek kankam"dedi. Kankam diyen ağzına dilenciler şap atsın Sinan. Ne zaman konuşsa gülesim geliyor. Bazen Ece ve Sinan sevişiyo mudur lan diye düşünüp kafamda canlandırmaya çalışıyorum. Gülüyorum amk. Öyle bişi olsa kesin bu hıyar kızın üstünde uyuya kalırdı.

Neyse oturduk, Ece benden uzağa oturdu. Serpil bana bakarak konuşuyor ama ortaya konuşuyor güya.

Serpil- Evet ne yesek gençler salata mı yesek hafif bişiler yiyelim. Dedi.

Kızım hiç düşünmüyo musun? Sinan tarlayı yer, 40 dönüm araziyi yer yinr doymaz yeşillikle.

Sinan'da girdi söze kızın gözüne girecek ya hıyar ; "Olur ya ben de diyetteyim zate." Dedi. Seni doğarlen beslemeyi bıraksalar sen yine zayıflamazsın kardeşim.

Tamam dediler. Ben de Sinan'ın uyuzluğuna tantuni söyledim.

Voleybolcu kız, adını hatırlamıyorum akü kısaca V.K diyorum ara ara hatırlatırım yine unutmayasın diye soksok sporlu kardeşim.

Neyse V.K bana döndü ve ;

V.K - Eee kızlar çoktur şimdi etrafında radyocusun ya ondan diyorum severiz biz kızlar böyle gizemli şeyleri. Dedi.

Ben - Abartıcak bişi yok ya hu ama öyle takılıyorum işte. Diyerek mesajı vermiştim ki Ece bana bi'bakış attı. Öyle böyle değil.

Sanki "beni de mi gibip attın lan züt" der gibi baktı.

Ece ayağa kalktı. Bana doğru dönüp gülümsedi. Nası yüzünü bi'anda değiştiriyo olum bu kızlar. Anlamıyorum amk. Neyse döndü ve;

Ece - Hadi şunları atalım hem mutfağı toparlamama yardım et. Dedi. Ulan ev senin değil diye nası hayır diim. Sonuçta Serpil durun murun dese de mutfağa gittik Ece'yle. Sırf millet içinde bozmamak için sustum. Yürürken göz ucuyla Sinan'a baktım. Plastik salata kabının dibindeki suyu içiyordu ayı oğlu ayı. Ekmek soramadı tabii suyuna banmak için diyet yapıyormuş öküz. Kabı yememek için kendini zor tuttuğuna eminim.

Mutfağa gittim. Bi'yandan bişilerle uğraşıyo ben oturdum sigaramı yaktım. Ece'den hiç beklemediğim cümleler geliyordu.

Ece - Senden sonra bi'kere yattım bi'erkekle bi'daha istemedim. Aynı tadı alamadım. Tenlerimiz uymuyodu diye kandırdım kendimi. (Bu cümleyi de anlamam ten uyumu ne amk. Pastel boyamıyız biz karışamıyoruz tenimizle uymayan biri olursa) fark ettim ki seni unutamadım. Bi'kez daha mı yapsak? Belki son olur belki sonra sen istersin?

Bunları söylerken üzerime geliyordu yavaş yavaş. Gülerek. Hasgibtir olum kaç kurtar kendini bul bişi ve kaç derken kapıdan öhm öhm diye uyduruktan öksürük sesi geldi. Bi'baktım Serpil. işte bu kızım işte bu bana sakso çeksen o fincan ağzınla yine de şu anki kadar beni mutlu edemezdin. (Burnu fındık ağzı gayfe fincanı eheuheuh bilinçaltımı gibiim. Bu bilinç Sinan'ı tutuyor başka şeye yer kalmaması lazım amk ehuehuheuh)

Bize doğru gelip bi Ece'ye bi'bana baktı.

Serpil - Dışarı gelir misin arabamda bişi unuttum yalnız gitmeyr korkuyorum. Dedi. Bunu bana söyleyince Ece ben geliim senle diyecekti ki yer mi lan RedKit bunu. Ben gölgemden hızlı çakarım anlamazsın Ece'cim. Neyse hemen atladım gelirim diye.

Çıktık asansöre bindik otoparkta nereye koyduğunu utunca anahtarı alıp bastıp otomatiğine. Cilink cilink sesini ve ışığı aynı anda farkedip gittik. Arabaya yürüyoruz yakınımdan yürüyor iyice;

Serpil - Bakar mısın bi?

Baktım. Güldü hızlıca dudağımın kenarından öptü durdum. Gel tamam aramızda dedi. Arabaya doğru yürüdük.

Evet benim çavuş için yeni bi'güneş yolculuğu vaktiydi anlaşılan...

SokSok Sporlu kardeşler. ilk hikayeyi takip eden üç beş arkadaş bilir ilk paragraf bilgilendirme amaçlı ne alaka lan bin deme diye.

Kısaca anlatayım Üniversite zamanlarında geçiyor olay. Radyo yayınına ve seslendirmeye yeni başladığım zamanlar. Bunu diyorum çünkü sesin ekmeğini iki manada da çok yedim sevgili soksok sporlu kardeşim. Hikayeye başlıyorum binler.

Yayından çıktım, taksimde istiklalde gibindirik bi'barda arkadaşlarla buluşucam. Hani şu tırnakları sararmış adamların barmen olarak çalıştığı ve kıraathane geleneğinden kalan bi'amcanın olduğu, bilek hizasına gelen iskembleye oturulanından.

Yalnız gideceğim yeri bilmiyorum arada izbe bi'yer olduğunu da gidince anlayacaktım. Önceki hikayedeki kahramanlarımız olan Sera ve Gülçin'den kılımı kıpırdatmadan sıyrılmıştım. Kurumuş kabağı da unutmuştum sonunda soksok sporlu kardeşim. En azından detaylarını unutmuştum diim.

Mekan adını vermiyorum bilirsin gizlilik şart. Ulan bunu yazınca da gizlilik ve hijyen önemli diyen, Dünya'nın über umutlu insanları geliyor. Bu nası bi'umuttur da gizlilik ve hijyen önemli diyerek hatun tavlayabileceğine inanıyosun a soksok sporlu kardeşim. Napsın hatun Domestosla mı yıkasın kukusunu.

Mevzuya dönersek ; yine bi'mesajla birlikte arkadaşların toplandığı mekana gidiyorum ve içlerinden sadece iki kişiyi tanıyordum. Biri Ece diğeriyse Sinan. Ulan Sinan 3-4 yaşındayken nasıldı acaba akü. Adı Sinan olan çocuğun doğumdan sonra ince sakal, bıyık ve tepe alanı kelliği olması lazım.

Mesaja baktım adresi tam bilmiyorum. Yukarda dediğim gibi arada bi'yerdeydi ve istiklal'i hiç sevmediğim için bu nedenle de olabildiğince uzak durduğum için bulma ihtimalim hiç yoktu aralardaki şu gibindirik yeri. Bi'amcaya sordum rakınroll beybi tarzındaki amca;

Şurdan dümdüz ateş et genç dedi. Oha lan dedim sen kaç yaşındasın amcacım. Bu rakınrolla havalarını bırak akşama gidip tarhana kaşıklıcaksın ihtiyar salatalık seni.

Neyse içine rakkınrolla beybi notaları kaçmış olan amcanın tarif ettiği gibi ateş ede ede gidiyorum yolda. Mekanın önüne geldim. Merdivenin yanında vidanjör gibi sigarayı çeken bi'amca, gözleri kırmızı. Olum adamın bildiğin sandıkta dura dura sararmış dede içliği gibi bıyıkları vardı. Nietzsche görse bıyığından utanırdı. Adam hiçliğe aduket atar edasıyla duruyordu akü. Bi'süre baktı, sanki gibecek pekekent. O sırada bende telefonu çıkardım. Direkt yukarı çıkmadım Ece'yi aradım. Herife baktım 2 saniyede uyudu amk duyarsızı. Her yer bangır bangır lavuk jigglypuff şarkısı dinler gibi uyudu. Şu pokemondaki pembe topik yaratık. Arto'ya benzeyen ehuejueueu. Neyse Ece'yi aradım işte soksok sporlu kardeşim;

Ben- Aşağı iner misin?

Ece- iniyorum hemen şekerim.

Bu en büyük taktiğimdir. içeri girip masayı arama uğraşına girmeyi sevmiyorum. Bunu yapan adamları biraz gözlemle kardeşim. Kaleyi göremeyen forvet gibi avel avel bakınırlar. Komik oluyorlar akü. Ayrıca uğraşmayı da istemiyorum yani. içeri gir masayı bul. Uğraş babam uğraş. Gerçi bulurdum masayı hemen, Sinan dediğim adam bildiğin plates topu gibi bi'adam akü. 1.60 boyu var ve 100 kiloya yakın tahminimce. Adamın giydiği tişörtte otamatik meme izleri oluyor. Damızlık inek gibi meme olur mu olum bi'adamda. Kışın mont giyer yine meme izleri olurdu akü montta. Öküzün hamburgeri kağıdıyla yediğini bilirim soksok sporlu kardeşim. Oturan bi'meme arıcaktı gözlerim yani içeri yalnız girseydim.

Ece indi aşağıya. Bu arada Ece aşırı sakin ve rahat bi'kızdır. O kadar sakin ki bazen öldü sandığım bile oluyor akü. Aramızda bi'gecelik bi'olay yaşanmıştı. Sonrasında bi'süre görüşmemiştik nasıl oldu bilmiyorum ama hiç bi'şey olmamış gibi davranmasını bilmiştik sonraki günlerde. Hani şu arkadaş kalalım diyen dalyangoz kızlardan da değildi. Hakikatten kültürlü sadece zevk için ya da istediği için sevişen bi'kızdı. Aşırı rahattım bende yanında sırf o istediği için gitmiştim zaten.

Gördü beni merdiven son basamaklarını atlayarak atladı boynuma. Olması gerektiği kadar zayıf ve kibar bi'kızdı. Ailesinden de bildiğin Kızılırmak gibi kültür akıyordu. Babası bildiğin fularsız gezmezdi. Ben babasının fularları yediğini bile düşünüyorum akü.

Girdi koluma. Sesini ve tabii ki seni özlemişim uyuz 2 haftadır kayıpsın, yine hangi kızlar rahat bırakmadı seni bakiim isim verme ama üzülürüm kızlar için sonra. dedi. Bi'yandan da mekana doğru çıkıyoruz. Önceki yazıyı takip eden bilir karaciğer iflas eşiğine geldiği ve ölümden döndüğüm için alkol almıyordum soksok sporlu kardeşim.

Mekan klagib salak öğrencilerle dolu. Tüm parayı bi'gece eğlenmeye gömen, bi'ay boyunca makarnayı ekmek arası yapıp yemek zorunda kalacak hıyarlılarla dolu. Ama kız sayısı fazla çünkü menü fiyatları biraz pahalı. (Az erkek olur böyle yerlerde uyandırayım millet.)
Masaya oturunca anladım tabii fiyatları o zaman aymıştım olayı.
Sağ tarafımda Ece sol tarafımda Sinan vardı. Harbiden sadrazamın sol taşşa olabilirdi anca Sinan. Aşırı mal bi'adam ama Ece'yi koruyup kollardı. Ece'yle de benim aram ne çok iyidir ne çok kötüdür. Sadece beni samimi bulur ve severdi. iyi niyetli de bi'kız hakkını yememek lazım.

Masadakilerle tanıştırdı Ece. Ben, Ece ve Sinan dışında 4 kız 2 erkek vardı masada. Radyo yayını ve seslendirme yaptığımı öğrenince hatunlar ilgiyi bana yöneltti. Bu tehlikeliydi o an brnim için. iki dalyarak da buna uyuz oldu. Ben çocukların ikisini de alırım aşağı diyorum kendime. Bende boy 1.75, önü hıyarlılar benden de kısa ve zayıf gibi geldi oturuken bi ara tuvalete kızlarla kalktı ikisi de , o ara da gördüm harbi kısaydı lan. Sinan'ın arkadaşlarıymış hepsi. Ulan Sinan bu zamana kadar üstüne oturmayıp öldürmemişsin çocukları. Bi'ara Sinan yavru kedi almış kimseye sormadan. Hayır düşünmeden yapmış yanında IQ'su ortalama biri olsa engellerdi Sinan gorilini. Hayvanın iki bacağı kırıldı ikinci ay. Yürürken serçe parmağım çarptı demişti öküz. Lan senin serçe parmağın normal bi'insanın beli kadar. Hayvan neye uğradığını şaşırmıştır amk. (Kediyi kurtardık merak etmeyin bi'kıza verdik hayvan hala sağlam)

Millet 4'lü kız grubunun içinde iki kız vardı ki Sinan'ın arkadaşı olması Dünya'nın sisteminin ne kadar gibindirik işlediğinin isptadıydı. Biri voleybolcu diğeri de buz pateniyle ilgilenen bi'kızdı. Patenciyle üç dört kez göz göze geldik ben konuşurken zaten hiç göz kırpmadan bakıyordu. Ortam ağırlaştı iyice. tak kokmaya başladı. Bi ara dedim aha Sinan kalkamadı yerinden, tutamadı da kendini oraya bıraktı zütüne kör tıpa tıkadığımın pekekenti. Koku gelince ilk ona döndüm etrafa çaktırmadan. Acınmaya çalışan bi'ifadeyle vallaha benden değil kankam dedi. Lan bağırmadan söyle öküz. Seni rencide etmiim diyorum ille de rencide olmak istiyorsun bağıra bağıra. Kızlar buna gülecekti ki ben mevzuyu değiştirmek için napalım kalkalım mı? dedim.

Buz pateni yapan hatunun adı Serpil bu arada. Serpil ne olum ya aileler isim koyarken hiç beyinlerini zorlamıyorlar. Kıza bildiğin emekli biyoloji öğretmeni ismi vermişler.

Ve Serpil'den beklenmedik bi'teklif geldi.

Serpil- Bizim ev yakın gidebiliriz isterseniz, sıkıldım zaten geç olmadan kalkalım iyice saçma olucak ortam baksana serseri doldu burası. dedi.

Dikkatli temkinli aile kızı olduğunu gösteriyordu. Eve gidelim teklifine de son anda ev sahibini ikna edip bekara ev verdiren emlakçının sevindirdiği öğrenci gibi sevinmiştim.

Çünkü Sinan öküzü kilodan dolayı zor açılan ağzıyla hep birlikte sana gidelim mi kankam demişti. Gürültünün altında ezildi cümlesi iyi ki kimse duymadı akü Sinan'ı seni. Öküzün dudakları bile bileğim kalınlığında. Ayrıca anaokullu gibi kankam demesinden nefret ediyorum akü.

Neyse kalktık taksilere bindik. Nişantaşına doğru yollardayız. Taksiciler de kısa mesafeye sövdü eminim.

Sinan'ı diğer arabaya attım . Biz arkadan takip ediyoruz. Akü Sinan'ın olduğu araba sağ tarafa çap yapmış gidiyo skodanın çarpık lastikleri gibi ehueehue. Bakıp bakıp gülüyorum. Yazarken bi'daha güldüm akü.

Buraları kısa geçiyorum millet. Eve girdik hepimiz salon büyüktü sığdık ben armut koltukta yayıldım Serpil yanımdaki armutu seçti. Ece önümde yere oturdu.

Durduk yere bana baktı Ece ve Aaaa benim bavulum arkadaydı almama yardım eder misin ya şunu dolabın üstünde duruyoda. dedi.

Kalktık arka odaya giderken gülüyordu. Çok tatlı bi'kız zaten akü. minyon bişi.

Odaya girdik. Bavulu indirdim. O sıra da bana döndü

Ece - Sana bişi Sorucam...