bileklerimi kesiyorum beyler sebebini bilene seks

saçlarımın rengiyle oynadım azıcık (aptal kadın muamelesi yapın, hak ediyorum ama sizin de öyle bir imkanınız olsa görüşürdük) , iki dostumla şarap eşliğinde muhabbetli bir gece geçirdim. iki selpak paketi dolusu ağladım, gözlerimde yaş kalmadı sonunda haha şiştiler filan sağlam oldu anlayacağınız.

öldürdüm o benden içeri olan ve zaten mutlu olamayacağını anladığı an ölüden farksız olan yanımı.

@238 haha güldüm be, hayır her yerim sağlam panpam rahat ol

@240 oğlum sendeki aşk vallahi şaşırtıyor beni. adres ver gelcem

@242 yok lan yok valla sana sanane be salak yazacağım oğlum yeter aaa

@244 yok panpam izlemiyorum tek dizimiz olmasına rağmen

@248 dön zütünle dalga geç. oğlum cidden git şu başlıktan bak rica ettim bu sefer

neyse nerede kaldım. cidden bilek mevzunu gerçek sanıp pm atan veya buradan düzgün demeçler vermeye çalışan tüm güzel yürekli panpalarıma güzel hayatlar diliyorum, bunu da yazmadan geçmeyeyim dedim.

elbet kesmeyeceğim kendimi, hayat çok da güzel. garip ama güzel. güzelliği garipliğinde saklı. bazen nefes alamazsın ama bazen öyle anlar yaşarsın ki, yaşadığını tüm bedeninle ve ruhunla hissedersin sonuçta. bu yüzden devam yaşamaya, başka sebeple değil.

minik bir bebeğin ellerini çırparak babasının peşinden koşuşunu görürsün, bulutların aldığı şekle hayran kalırsın bir akşam üzeri, bir sabah dertle uyanıp tüm insanlar uykudayken yağmurun yağışını dinlersin.

hayat böyle bir şey.

hissedilecek bir şey, yaşanacak değil.

kafanızı kaldırıp etrafınıza bakın.

okumuyorsunuz ama devam,

yaşamak değil. hissetmek dedim.

hissetmek benim derdim beyler.

ve ilk kez bir erkeğin eli bana dokunduğu zaman hissettim yaşadığımı. iki tenin sıcaklığını paylaşmasının ne kadar değerli olduğunu.

bakıyorum, her gece barlarda sürten arkadaşlara ve tanıdıklara.

tek dertleri kendilerini yalnız hissetmemek için aradıkları, sıcaklığını paylaşabilecekleri bir beden. belki kısa ve kolay yol ve mutlular, ama yorucu bu.

son yaşadığım ve bir parçamın daha öldüğü ilişkiden sonra önümde iki seçeneğin var olduğunu gördüm.

ya pes edecektim, ya devam diyecektim.

pes ettiğim an, bedenden bedene devam diyecektim. halbuki yalnızlığı öldürmeyecek bu, daha da arttıracak aksine. 'çok kadın hiç kadındır oğlum' misali.

pes etmek istemezsem, güçlü olmam gerekecekti. o adamı ayırt edebilecek iradeyi yaratmak, daha dik durmak ve sevinçten de olsa, acıyla ya da ağlamamak. sevmiyorsunuz çünkü haha..

@257 bitirirken sana yarın yazacağımı söyleyecektim panpacım, geldiğin iyi oldu * yazıp kaçacağım bugünlük * güzel geceler *

@260 hiç olmadı ki :/

neyse, bağlayayım boynum ağrımaya başladı.

boyun fıtığıyım genç yaşımda. lisede koskoca güzel lisemin bahçesinde kafama basketbol topu geldi beyler. evet, işte hayat!

bazı şeylerin gerçekleşmesi, başlaması, bitmesi elimizde olmaz. bakarız sadece. olsun, eğlenceli. isyana gerek yok, barışmamız gerek bazen yaşayabilmek için! hissetmek ümidiyle!

evet. sonuçta özet geçiyorum, kız bileklerini keser gençler. o kadar da aptal aşıktır. çünkü insanın ipleri bazen elinde olmadan kaçar elinden. adam gelmez. adam gelsin diye keser kız, onu yanında hissedebilmek için amma velakin adam gelmez. kız öldüğüyle kalır, ölür gider.

ilişkiler bazen savaş halini alır, bir yerden sonra. ve bir taraf kazanır, diğeri kaybeder. kaybettim, ama o 'kaybeden' ölünce geriye yeni bir ben kaldım.

size müthiş bir sonuç veremiyorum, niyetim de başlık tutturmak değildi. zaten artık bırakıyorum buraları. bir mektup arkadaşım var burada, birkaç da dost.. hepiniz başka dünyalarsınız, keşfedilecek ve değerli. ama hepinizi keşfedemeyiz elbet.

kendinizi değerli hissedin ve hayatınızın kralı kraliçesi yapın kendinizi. taçlarınız hep başınızda olsun, ve karşınıza sizin gibi insanlar çıksın umarım.

ama en önemlisi, aşkı bulun umarım hepiniz.

seni salak kezban, seni malak fahişe diyenler olacaktır 2 gram beyniyle.

ama olsun. tüm sözlerim bitmeden gitmiyorum bu gece.

pek çok mekan var bulunduğumuz, ve uzun zaman..

yanlış yer, yanlış insan ve yanlış zaman varsa doğru yer, doğru insan ve doğru zaman da vardır dedim ben kendime.

siz de bunu söyleyin.