dinliyorum

sözlükte sürekli aldatmaca hikayeler yok cinniler yok dedeler yok al karısı gibi saçlamalamaca şeylere inanmayın pisişiklik gerçekte var olan bir şeydir ancak bunlar tamamen uydurmaca değil diyen varsa yazsın neyse konuyu saptırmayalım başlıyorum

reklam veririm okunmasda uplucak

edit: ergenimiz, psişiklik adı altında bir hikaye yazıyormuş.

az takip eder bilgi veririm.

12 yıllık havas ilmi tecrübelerim ile metafizik ve vefk uzmanlığı olan bir yazarım

(bkz: bu başlığa girenlerin hayatı değişicek)

anlat bakim merak ettim

yaşım 25 doğumumdan başlıyarak anlatıyorum...

5 yaşından itibaren başlayan ve aklımdan çıkmayan hala tazecik aklımda bulunan bir rüya veya boyut bilmiyorum yaşanmış bir anı olarak sürekli hatırlarım bir kere gördüm bu rüya zannettiğim seyi bir daha görmedim

her cenin doğumundan önce rabbinle konusurmuş diye söylenen bir şey vardır evet bence doğru ufak bir ceninken bebeğim yerde oturuyorum hem aydınlık hem karanlık tarif edilemez bir mekandayım yanımda kocaman hasmetli mi haşmetli biri var nasıl bişey olduğunu tarif etmem mümkün değil öylesine huzurlu olduğum bir an onu sanki asırlardır tanıyor gibiydim işte tarif edemediğim bir duygu haşa rabbimmidir bilmiyorum yüz sima el ayak hiç bir şey hafızama kazınıp kelimelerle anlatılacak bir şey değil neyse anladınız demek istediğimi varsayıyorum
yerde oturan küçük bir bebeğim ve benim yanımda ayakta duran haşmetli heybetli kişi gülümsüyorum ben sonra hadi sıran geldi doğumun yaklaştı diyor burda bitiyor hala tüylerim diken diken olur anlattığımda bu rüya mıydı boyut mu gerçek mi tahmin edemiyorum ama emin olduğum tek şey 5 yaşından beri aklımdan çıkmayan bu hadise bu olayı her gece rüyamda görmek istedim ancak hiç bir şey görmedim..

annem de tabi ben 18 ime geldiğimde söylüyor anlatıyor bana kendi başından geçen hadiseyi sen doğmadan önceki gece rüyamda peygamber efendimiz sav gördüm dedi merak etme doğumun güzel geçecek diyerek uzaklaştı demiş anneme bana ozaman anlattı olaylara burdan başlayarak devam etmek istiyorum..

@4 senin altattıklarını okudum tamamen palavra dan ibaret aksini ispatlamak istersen buyur başka bir başlıkta konusalım

annemin rüyasında gördüğü geceden bitti sabah ezanı ile dünyaya gelmişim annem hala anlattığında gözleri dolar.
evet yavaş yavaş büyüyordum 9 yaşından sonra geceleri yattığımda sürekli bir korku olurdu içimde imkanı yok uyuyamazdım sanki biri beni izlerdi kimseyi göremezdim içimde öyle amansız bir korku vardı ki tarif edilemez her çocukta olur hemen hemen gider babamla annemin yanına yatardım bu bi 2-3 sene devam etti uyuyamazdım bazı geceler uyurdum onlarda da kabusla uyanırdım.
çeşitli rüyalar görürdüm 16 yaşına kadar devam eden en bildiğim ve sık gördüğüm rüya yüksek bir yerden atlayıp yere düştüğümde uyandığım rüyalar gördüm

bu rüya kısımlarına neden girdiğimi ilerideki yazılarda daha iyi anlayacaksınız.
dedem 20 yaşında türkiyeye gelmek zorunda kalan bir bulgaristan muhacırı 14-15 yaşlandırındaydım babanamde ailecek oturuyorduk rahmetli dedem geldi allah mekanını cennet etsin elinde bir tespih vardı turuncu ve sarı taşları hakik ve kehribar taşları olduğunu sonradan öğrendim büyük iri taneli bir tespih ve bir de eski bir kitap vardı elinde babama benden el alma zamanın geldi oğlum ben artık yaşalnıyorum dedi, şaşırmıştım anlam veremeyip umursamamıştım dediğimi yeni yeni oturuyor beynime bu olayı cok iyi hatırlıyorum çünkü küçük olduğumdan unutabilirim diye arada babama tekrar anlattırırım neyse babamda şaşırmıştı tabi dedem anlatmaya başladı ...

muhacırlarda ocaklık dedi bizim soyağacımızda bir evliya vardır oğlum dedi ben hiç görmedim büyük büyük dedemiz dedi ocaklık allahın o soya verdiği güzel bir ilimdir bunu tabi doğru yerlerde kullanırsan ocak olursun yanlış yerlerde kullanırsan büyük günah işlersin ve dönülemeyecek yollara saparsın dedi babam şaşırmıstı doğal olarak ben ise her zamankinden daha bi şaşkındım ...

dedemin babası bulgaristanda oldukça mal varlığına sahip olan bir ağa mış türkiyeye dönmüşler malum sebeplerden herşeylerini bırakıp büyük dede ölmeden bir hafta kadar önce dedemi çağırıp aynı şeyleri kendisine söylemiş, ölürken yine dedemi çağırmış oğlum sana bir şey söylemem gerekiyor derken söyleyemeden rahmetli olmuş dedem bu hadiseyi bize anlattıktan sonra sağ elinle tuttuğu tespihi besmele ile babamın sağ eline tutuşturdu hem babamın hem dedemin elleri tespih de kitapda ortalarındaydı(o kitabı o günden sonra bir daha hiç görmedim elinde sonunda bana geçecek nasılsa) dedem bir dua okudu içinden sonra parmağını diline değdirip babamın sağ eline yani tespiğin bulunduğu ele değdi ve kendi elini tespihten çekti babam o an için karşıdan gördüğüm kadarıyla bir tuhaf oldu rengi çekildi ürperdi adam böyle el vermek böyle oluyormuş demekki sonra çıkarttılar baş başa konuşturlar epey bi süre babam 20 li yaşlarımda anlatmaya başladı o an elimden tüm vucudüma yayılan öyle bir akım enerji hisssettim ki kanım çekiliyor sandım sanki dedi bende tespiği her elime aldığımda elimde bir tuhaf his olur tabi daha el almadım eli babamın kime vereceği de meçhul abime veya bana .

gel zaman git zaman bazı hastalar gelmeye başladı eve babam el aldığından olsa gerek diye düşünüyordum 1 ay geçtikten sonra hepsi iyileşmiş vaziyette teşekküre geliyorlardı babam ne verdikleri parayı kabul ediyor hatta kızıyordu verenlere nede getirilen hediyeleri kabul ediyordu hiç bir karşılık kesinlikle almıyordu alması söz konusu değildi.

anlat pampa diniyoruz

17 yaşlarımda elimde 3 tane siil çıkmıştı babam gördü tabi bunları bana dedi git bi söğüt ağacı bul dalından biraz kes ve bana getir dedi. hemen sokağa fırladım mahallenin sonundaki salkım söğütten bir dal kesim koşarak eve geldim merak içindedim sevdiğim türden şeylerdi babama verdim bi ip getir dedi içeriden bi makara ip getirdim sen çık dedi sonra babam bende kalayım dememe rağmen diretemedim sonra yanına çağırdı dalı küçük bir biçimde kesmiş aralarına farkı bir şekilde kesilmiş ince söğüt dalı cubuklarını takmış iple bağlamış tı elimi uzatmamı istedi içim içime sığmıyordu basta sacma gelen şeyler acaba olcakmı diyordum babama bu iyi gelmez sacmalama ya dedim ilaçlar geçirmedi ilk önce inanman herşeyden önce inanman gerekir oğlum dedi okudu içinden dallardan yaptığı tuhaf şeyin her ucunu okuyarak içinden tükürükledi hafifçe iğrenç ya dedim baktı suratıma konuşmadı gülümsedi okuyarak tükürüklediği şekilleri siil olan yerlere sürdü ve tamam dedi bu kadarcık mı ya dedim alaylı bir dille bir hafta bekle oğlum dedi gitti balkona astı bu dallardan yapılmış şekil kuruduğunda onlarda kuruyacak diyordu annemde kapıdan bizi izliyor benim aptal surat ifademe gülüyordu hadi be demiştim ama kafamda tabi sorular vardı , günler günleri kovaladı elimdeki siiller yavaş yavaş küçülmüştü kurumuştu böyle hemen annemin yanına koştum dalları nereye astı dedim babam kurudumu dedim güldü annem kuruyor bugun yarım tam kuru olur dedi 3 gün sonra annem elinde dallarla geldi tamamen kurudu dedi elime verdi o şeyi sillerim kaybolmuştu o gün farkına varmış hiç biri yoktu bir daha da çıkmadı ocaklıkla ilgili ilk deneyimim ve duyduğum haz o gün başladı işte inanmadığım seye inanmıştım artık

bi eskiye bi geleceğe dönük anlatıyorum parçaları birleştirin diye yoksa saçma gelebilir...

15 yaşlarımda başıma gelen hadiselerden biri en çok hafızamda kalan ; yine akşam olmuş yatağıma yatmıştım annem beni ufaklığımda oluşan idrar kaçırma sorunumdan dolayı sabah nazamazına kalktıklarında benide wc ye kaldırırdı yattım artık eskisi gibi kendi başıma uyumaktan korkmuyordum yine yüksek ten düştüğüm rüyalar devam ediyordu tabi bazı saçma rüyalar işte; sabah ezanı okunuyordu çok sıkıştığımı hissetmiştim gözlerimi açtığımda annem yemenisini takmış hadi oğlum kalk bi tuvalete gir dedi uykum oldukça ağırdır anneme yaslanarak koluna girerek kalktım uffluya uffluya anneme yaslanarak gidiyorduk tuvalete hiç konusmadı giderken bişey demedi zaten yarı uyuyordum girdim çıktım bi yüzümü yıkadım odama doğru gidiyordum annem yoktu geri döndüm oturma odasında babam kuran okuyordu annem nerde dedim okuduğu için gözüyle yatak odasını gösterdi girdim annem uyuyordu şaşırdım hasta filan sandım neden yattın anne dedim ne dıyon oğlum sen neden kalktın bu saatte saat kaç dedi ezan okudu dedim sabah ezanı kalktı yataktan namazı kaçırmayayım dedi ya annem beni lavaboya kaldırdın ne ara yattın uyudun dedim ben kaldırmadım oğlum uyuyorum ben kendin kalmışındır hadi git yat abdest alıcam geç kalıyorum dedi uyku sersemisin sen kendim nerden kalkcam ben dedim gittim yattım.

sabah kahvaltı yaparken tekrar anlattım anneme ben kaldırmadım oğlum rüya görmüşsündür dedi ama kaltığımdan emindim başıma gelen ilk enteresan şey buydu hemen hemen arkasından babamın söylediği şey evimizde gerçekleşen ikinci enterasan olaydı...

babam da sofradaydı kahvaltı yapıyorduk ancak o sabah pek bi durgun du anlattığım olaya yorum yapmayı geçtim umursamamıştı bile ne oldu diye sordum mimiklerinden bir şey olduğu belliydi annem de sordu gözleri dolmuştu adamın;

gülümseyerek sabah namazına kaltığımda oturma odasında kuran okuyordum dedi ishak peygamberin adının geçtiği duayı okuyormuş ya ishak dediğim de odanın kapısından beyaz sarıklı nur yüzlü birisi girdi selamün aleyküm dedi gülümsedi dedi içimden aleyküm selam dedim kafamı bir daha kaldırmadım dua yı bitirdikten sonra baktığımda kimscikler yoktu sonra sen geldin oğlum odaya dedi yaşlar akıyordu gözlerinden sevinmişti hiç bir korku belirtisi yoktu korkmadın baba dedim oğlum neyden korkucam peygamber den mi dedi gülümsedi bana çok duygulanmıştım o an babam gerçekten derin manalara sahipti, bazen geceleri kendi kendine bağırarak kan ter içinde uyanırdı noldu diye sorduğundan annem kavga ettik hepsini yendim derdi kimle uyku sersemi rüyalar görürdü aynı benim gibi olduğu düşünüyorum ama ne gördüğünü hiç bir zaman anlatmadı bende kimseye anlatmadım gördüklerimi anlatırsam büyüsü bozulur bir daha görememe diyordum kendi kendime burda beni tanımadığınız için bir önemi yok size anlatıyorum .

dinleyen okuyan arkadaşlarımız varsa devam edicem basımdan gecen hadiselere

devam pampa

Devam panpa

abi devam

reserved hikayeyi bitirince okurum

Reserved

Reserved