1. 26.
    0
    @16 sosyal adalet anlamında mı, yoksa kişisel kurtuluş anlamında mı sordun bilmiyorum ama sosyal adalet bu varoluşta en azından bugün bana göre hayalden başka bişey değil. insanlar tarihin her döneminde dünyanın daha güzel bir yer olabileceği ümidiyle yaşadılar ama olmadı, olmayacakta. varoluşun kurallarını değiştirmeden şu andan geriye sarıp sonsuz kere de oynatsak yine bu noktaya geliriz.

    bu varoluş yapısı gereği bir toplum oluşturabilmek için, kurbanlara mahkum. çünkü birilerinin ayak işlerini yapması gerek ve bu kurbanları yaşamaya, çalışmaya, şikayet etmemeye ikna edebilmek için onlara yalanlardan başka sunabilecek birşeyi yok. zaten bu yüzden bizi çepeçevre saran bütün değerler yalanlardan ibaret. bir yalan ancak bir başka yalanla tanımlanabilir. her neyse bunları da kendimce daha detaylı anlatıcam ama sormak istediğin kişisel bir çözüm ise o var işte. dünyayı kendin için daha güzel bir yer haline getirebilirsin belki.
    ···
  2. 27.
    0
    @18 bütün bu pislikler illuminatinin tarihinden çok çok çok daha eski. varoluş bu sisteme mecbur. eğer yalanlar tam şu ana kadar icad edilmemiş olsaydı icad edilmesi en fazla 1-2 dakika sürerdi. illuminati başka bişey. vardır, yoktur bilemem ama yalanların illuminatiye ihtiyacı yok. illuminati anlatmayacağım zaten gibimde de değil. farketmez vatikan illuminatiden çok mu farklı? tak yemenin arapçası işte.

    @19 ben bunları vakit doldurmak için yazıyorum. bende buradaki çoğu inci yazarı gibi parasız pulsuz, işsiz çok boş vakti olan biriyim. vakit geçirmem lazım ayrıca kendi kafamdakileri hem toparlamak hemde sınamak için yazıyorum.
    ···
  3. 28.
    0
    şunu da yazayımda baştan, sonra demedi demeyin. din, siyasi görüş, milli değerler, ahlaki değerler, manevi değerler konusunda hassas olan ve değişmeyi düşünmeyenler okumasın. hiç hoşunuza gitmeyecek şeyler yazıcam çünkü ve de sizinle tartışmaya niyetim yok. çünkü eleştiriye açık, şüpheci bir bilinç, bir tartışmaya girerken kendi fikirlerinin yanlış olabileceği motivasyonuyla girer ama dogmatik formatlı bir beyin, bildiğine emin olduğu ve değiştirmeyi hiç düşünmediği fikirlere inanmayan birilerini görünce, inancı açısından bir tehlike olarak algılayıp, sadece inanmaya devam edebilmek için, karşısındakini de inandırmaya kendini mecbur hisseder. asla bitmeyecek bir tartışma başlar. zaten inançlarla gerçekleri toslaştırmak baştan anlamsız bu yüzden şimdiden gidin, sonradan bana cevap vermeyin.
    ···
  4. 29.
    0
    varoluşun biz kurbanlarına sunduğu, bizimde sorgulamadan kabul ettiğimiz (afiyetle yediğimiz) bazı kavramlar var. birçok kavram var ama bahsetmek istediğim "özgür irade"

    bir keşif yapmanın yolu cevap bulmaktan değil, soru bulmaktan geçer. newton'ın kafasına düşen elma "neden düştü" sorusunu sordurmuş. çoğumuzun yapacağı gibi "ah ananı gibiym lan" dememiş. çok basit bir soru sormuş. kendimize ve çevremize dair basit gelen şeyleri sorgulamadığımızın farkında değiliz çoğu zaman. "özgür irade" diye bir kavram var ortada. "ne demek lan bu" demiş insanoğlu sayısı çok fazla değildir. zaten bu fikri ortaya atanlar asla bunu açıklamaya girişmez. çünkü kendileri de gerçekte ne anlama geldiğini hiç düşünmemiştir. pozisyonları gereği amaçlarına hizmet ettiği için de gayet memnunlardır.
    ···
  5. 30.
    0
    okuyorum panpa iyisin hadi bakalım
    ···
  6. 31.
    0
    irade nedir? Neye göre özgürdür yada değildir? bunları sorgulamadan kabul edişimizin nedeni, popüler bir kavram olmasına güvenerek, daha önceden sınandığını ve bu yüzden varolduğunu düşünmemiz olsa gerek. öyle ya bütün insanlık tarafından kullanılıyosa doğrudur. tak doğrudur. insanlık o kadar şüpheci ve sorgulayıcı olsa bu halde olur muydu?

    "özgür irade" denince benim aklıma şu geliyor. iç ve dış bütün bağımsız değişkenlerden etkilenmeksizin karar alabilen bir düşünme süreci. böyle bişeyin var olması zaten baştan anlamsız olur. bütün değişkenlerden bağımsız karar alabiliyorsa, kararı ne için ve ne adına alıyor, aldığı karar neye hizmet ediyor? karar alma sürecini başlatan bir etken olmak zorunda. karar bir tepki çünkü. öyleyse herşeyden bağımsız bir karar fikri en baştan mümkün değil. o zaman nedir bu dıbına kodumun "özgür iradesi"
    ···
  7. 32.
    0
    bunun bir tanımı yok zütümüzü yırtmayalım. tanımı yok ama kendisi var. böyle çok kavram var hayatımızda. "özgür irade" kavrdıbının yaratılış amacı, medeniyetin öz niteliklerimiz doğrultusunda yaptığı bir tasnif ile, bizi bir eliminasyon sonucu kurban ilan ettikten sonra, bu durumun sorumluluğunu yine bizim sırtımıza yıkmaya çalışmasından başka bişey değil. dinlerinde yapmaya çalıştığı aynı şeydir. tam olarak aynı amaca hizmet eder. o konuya da gelicez.
    ···
  8. 33.
    0
    yani medeniyet derki "bak senin arkadaşın zamanında çalıştı, uğraştı ama sen tembellik ettin. şimdi sen arkadaşının ayak işlerini yapacaksın" bu da doğru gibi görünüyor. tam bir zırva. sanki bütün insanlar aslında aynı alt yapıyla doğmuş, aynı konsantrasyon, motivasyon, analiz, sosyal zeka, sayısal ve sözel yetenekler, kişisel gelişim şartları, aile şartları, maddi olanaklara sahipmiş gibi hepimizi bir kefeye koyup baştan adaletsiz bir yarışı başlatır. bu içinizden herhangi birini dünya 100 metre şampiyonu ile aynı piste çıkarıp kaybedince cezalandırmaktan farksız. kimin kazanacağı, kimin kaybedeceği zaten baştan bellidir.
    ···
  9. 34.
    0
    yarın devam ederim keyfim yok.
    ···
  10. 35.
    0
    Merakla bekliyorum
    ···
  11. 36.
    0
    collateral filminden alıntı yapmış huur çocuğuuu
    ···
  12. 37.
    0
    rezerved oç gözlem yapmadıysan gibtir git
    ···
  13. 38.
    0
    gene hangi hikayeye başladın dıbına kodumun trollü. bunun diğer entrylerine bakın beyler adam trollün bayrak tutanı.
    ···