1. 26.
    +1
    bekledi bekledi bekledi... ama melek gibi parlayan ışık o bekledikçe ondan uzaklaşmaya başladı.ve yine ortama göz yaşları hakimdi...
    ···
  2. 27.
    0
    ağzını bile açmadı . yavaşça ayağa kalktı , köşede duran sandalyeyi önüne çekti . biraz gülümsedi . nedendir , bilinmez . oturdu ağır ağır .
    ···
  3. 28.
    0
    bir hikaye anlatta dinleyelim panpa o zaman. birşeyler yazan da olur o zaman
    ···
  4. 29.
    0
    düşünecek çok da şeyi yoktu , körü körüne kafa yoracağı . biri var gözleri yeşil , bir kahve rengi canından çok sevdiği . bir kaç da arkadaşı , bilirsiniz hani . yanlız kalmaktan sıkılır da konuşur onlarla sanmayın . onlarla konuşmaz , yakın arkadaştır , konuşmadan anlaşır . bilirsiniz işte .
    ···
  5. 30.
    0
    yeni bi sayfadır bu hayatında , kirlenmemiş henüz . ne eli telefona gider , ne annesinin getirdiği meyveyi kabul eder . bi tuhaf çocuk bu . adını mırıldanır durmadan , adı da ,
    ···
  6. 31.
    0
    yakışmaz ya ona , adı da mutlu . bu ne tezatlık . ah be yavru , kendi ister miydi bu ismi , istemez belli . mutlu sandalyesinden kalktı , pencereden sesler geliyor , hani o köpeklerin , kuşların sesleri . açıp pencereyi şöyle bi bakıyor dışarı . bir ara sokakta evleri , bi kaç insan geçiyor .
    ···
  7. 32.
    0
    yine bi köpek sesi ,o ara sokakta mi yahu bunların hepsi . pencereyi kapatıyor , tahammülü yok daha fazla. üzerine bir mont alıyor , soğuk dışarısı eylül'ün on yedisi . annesine sesleniyor , telefonu, cüzdanı, sakladığı sigara paketini bi de ahmetin hediyesi bi liralık çakmağı cebine atıp çıkıyor evinden , üçüncü katta , sorsanız göğü avuçlar , öyle yüksek onun için . korkusu var onun , yüksekten korkar , sudan korkar kuduz bir köpek gibi . ama anısı var , boğulmuştu sevdiği biri .
    ···
  8. 33.
    0
    o korktuğu yer ona cesaret veriyordu, çünkü orası onun mazisiydi. oturacak bir yer buldu, cebinden 1 liralık çakmağı çıkarttı ve sigarasını yaktı, hayallere dalıp gitti
    ···
  9. 34.
    0
    aklına ahmet geldi , o da dalıp gitmişti , urla'da bi aksam serin sulara . yanındaydı mutlu . ama o yanlız gitmişti . bu yüzden bi başlık açar ve bekler , bi banka oturur bazen , bekler . her fırsatta beklerdi . bi duman çekti içine , sarma içiyordu , adıyaman orta sert , kendi sarıyordu onu da . oturduğu bank da eski , kazınmış isimler ile .
    ···
  10. 35.
    0
    dumanını içine çekerken gözü banktaki yazılara kaydı. onun için çok ilginçti gerçekten, kimisi aşkını kimisi nefretini kazımıştı oraya.o da oraya bir yazdı ve birilerinin buraya gelip onu okumasını istedi...
    ···
  11. 36.
    0
    kahve rengim yazmıştı onun için . o da oradaydı . gözleri öylesine güzel ki , hatrına değil kırk , bin yıl feda eder , öyle kahve idi .belki de pencereden onu izliyor şu an , öyle ya , evi hemen de parkın sağında , bank da parkın neredeyse ortasında . öksürüp duruyor ama , akılsız . bırakamadı gitti zaten elinden sigarayı . ama o kahve başlattı , onunla bitecekti , sözü vardı bi de . tüm bunlar aklından nasıl da geçiyordu birer birer , sanırsın ki , mutlu .
    ···
  12. 37.
    0
    mutluydu... sadece o anlık. sigarasını son kez çektinten sonra izmaritini yere attı.. ardından rüzgar esti ve izmaritle beraber kurduğu tüm hayaller uçup gitti. havada yine mutsuzluk hakimdi. hayalinde yine kahve vardı.
    ···
  13. 38.
    0
    bi de anısı var , önceki sene , şubat 12si . kahvesine hediye almıştı akılsız . harçlıklarını biriktirmişti yemeyip içmeyip . 30 liraya kadıköyden bi gümüş kolye . binbir mutlulukla alıp eve getirdi , yaşı henüz 17 . ahmet de yanındaydı , cenk de . iki gün sonra parkta bekleyecekti , sevdiği gelince hediye edecekti . o da geldi aklına . kalktı banktan , olacak gibi değildi . kaçıncı sigara kim bilir elindeki , dibine kadar içer söndürmez hiç bitmeden . az ötede bi bakkal var , bi de gündüz oraya bakan bi çırak . arası iyi , iki sohbet edecek sözde , yanlızlığı kanına işlemiş bu genç . şimdilerde yaşı bilinmez .
    ···
  14. 39.
    0
    bakkala vardığında çırak kapının önünde oturmuş, sigarasını yakmış, gözü ağlamaklı şekilde bir yere dalmıştı. belkide onun daha kötü anısı vardır..kim bilebilir?... o da yanına oturdu,ve çırağın gözlerinin içine baktı, çırağın gözleri doldu birden.
    ···
  15. 40.
    0
    yahu nasıl olur diyor mutlu'ya . küfür kıyamet , patronuna sövüyor , bir de amcasına . bizim akılsın ağzını açmaya kalmadan giriyor çırak söze , vay efendim otomobil aldım ikinci el , ehliyetin borcu dururken . amcası olacak adam almış arabayı işim var diyerek gecenin bi vakti . bizimki duymuştu bu muhabbeti , kumar oynardı çırağın amcası . arabayı da borcu için zütürmüştü , çok belli . çırak anlatıp durur aracı kaçırdı resmen yahu , yeğenim ödeyeceğim deyip tek kuruş vermedi , üstelik aylar geçti , sövsem ben buna , yengemin , yeğenlerimin ne suçu var dedi . tezgahın altında da kuru*sıkı , aklına girseler gidip vurur , öyle biri çırak , patron da sabahlara kadar çalıştırır , çırak ne yapsın ekmek parası , bi de amcanın kazığı , akraba yarası .
    ···
  16. 41.
    0
    seni mi dinleyeceğim bi de der gibi suratı bizimkinin . dinliyor işte niyeyse , çırak anlatıyor da anlatıyor . ne yapsın o da haklı , ona da yazık . kötü olmuş diyor mutlu . ne diyeceğini bilmiyor ki , konuşmayı unutmuş kaç aydır eve hapsedince kendini . bi kaç müşteri , ekmek alanlar o saatte . küçük çocuklar elinde bozuklukla gelen , balkonlarda anneleri . biri oğlunu sigaraya yollamış
    bakkalın kapısından dinliyor mutlu gelen geçeni , iskemleye oturmuş . bi sigara daha yakarken , çırak sesleniyor , ne ısmarlayayım sana diye . onca borcun arasında bir de bu akılsızı düşünüyor ya . ne iyi çocuk o çırak . küçük bi meyve suyu getiriyor , bi de ucuz bi gofret parası ona yetiyor , e bi de bakkal sonuçta . konuşuyorlar , saat ilerliyor . güneş de çoktan batmış .
    ···
  17. 42.
    0
    giblememişsiniz hiç ayıptır
    ···