-
1.
0o sene acayip bir kıştı çok soğuk diyemezdim ama acayip bir şekilde yel vardı hem de hiç kesilmeden arabayla yolculuk yapmak kabus gibi bir şeydi. nerdeyse arabayı savuran yeller vardı. biz de o gün izmir'e gitmek zorundaydık biz dediğim kız arkadaşımla. ama sevgilim değil arkadaşımla. arabaya her şeyi hazırladık şehirden çıkınca hava düzelir diye umuyodum. bu kızla da bir internet sitesinde tanışmıştım böyle şehirleri veya ülkeleri beraber geziyosunuz masraflara ortak çıkıyor falan filanşehirden çıkana kadar 40 la gittim yavaş gitmemin savurlmayı engellediğinden değil bir yerden yuvarlanırsak daha az zararı olsun diye akıl işte ama zaten araba da basmıyor. bilenler bilir konya'da yel esince ankara yolunda kasırga çıkar. cihanbeyli'yi geçtikten sonra rüzgar biraz hafifledi. cihanbeyli'de bir mola verip yola devam edecektik.bir lokantaya girdik biraz yemek yiyelim diye lokanta bomboştu, müşteri anlamında değil müşterisi boldu ama hiç çalışanı yoktu insanların masalarında yemekte yoktu ve lokanta acayip sessizdi buraya daha öncede gelmiştim ama böyle bir durumla ilk defa karşılaşıyordum kız da hafiften tedirgin olmuştu zaten. kalkalım mı diye düşünüyoduk müşterilerden birisi kalkıp çıktı. sonra herkes küfretmeye falan başladı. biz gülüyoruz tabi bu olanlara sonradan anlam verdim ama o an çok anlamsızdı.
-
2.
0ama bazı parçalar birleşecek, lokantadan çıkana küfür ediliyor sanırım diye falan yol boyunca arkamızdan edilen küfürlerin neler olduğunu tahmin edip güldük. baya uzun bir yolculuktan sonra izmir'deki kiralık evimize geldik iki yatak odası olan bir ev sadece o kadar zaten evde hiç vakit harcamayacaktık sadece uyumak için gelecektik ve 1 ay buradaydık.her günn bir yerleri gezip bol fotoğraflar çekiyoduk japon gibi. tabi ülke içi gezilerde genelde eğlence ağırlıklı oluyodu geziler bir iki gün sonra kız eve bir erkek getirdi beni pek bağlamazdı ne yaptıkları ben odama geçip uyudum. işin garip odada öksürsen diğer odada duyulurdu bunlar sevişiyosa neden bana ses gelmiyor diye düşünüyordum açıkcası. aynı odada başka ne yapacaklar amk, aslında başka alternatifleri de olabilirdi birlikte uyumak gibi falan ama çok malcaydı. bu yüzden sadece sevişmek kalıyordu geriye sonra hangi ara uyuduğumu hatırlamıyorum derya beni uyandırdı. üstümde yorgan yoktu uyurken çok hareketli uyurum genelde kızın odama girmesi beni rahatsız etmişti açıkcası. neyse günaydın deyip uyadım adam kahvaltıda yoktu. derya'ya sormaya da utandım açıkcası nerede bu adam diye ama işte bir an gaza gelip " adam gay mi çıktı" diye sordum gülmeye başladı, vallaha senden beter dedi. anlamamıştım ama güler gibi yaptım.bu kızda bişeyler var gibiydi yani değişik bir şeyler ya 10 numara bir kaşardı ya da çok zeki ve cinselliğin tabularını saymayan bir insandı zaten kız hakkında hiç bir şey bilmiyordum. kahvaltıdan sonra bir aynı siteden bir kaç kişi ile buluşacaktık akşama bir barda eğlenip dağılacaktık.
-
3.
0yola çıktık kız buluşma yerinden önce bir yere gitmek istediğini söyledi bende arabayı çektim kear mahalle sokaklarından birisi izmir'i pek bilmem. kız apartmana girdi yarım saat kadar falan bekledikten sonra kız arabaya tekrar girdi ama tek başına değil dün eve gelen adamla geri geldiler. hadi gidelim dedi derya. sonra buluşma yerine gittik. orada bizi 3-5 kişi bekleyecekti ama sadece bir kız bekliyordu kız arabaya bindi sonra arkadaki adama selam verdi öpüştüler ama selamlaşma maksadıyla değil. ben bir taklar döndüğüne artık emindim. derya'ya baktım derya sabahki konuşmayı hatırlayıp güldü. " e herkesin kısmeti bir değil" dedi sonra millet gülmeye başladı ben bu adama iyice gıcık gitmeye başladım. sonra gece bara değilde bize gidelim dedi arkadaki kız kızın ismi de mükerrem gibi kezbanca bişeydi. iyi tamam dedik ben pek razı değildim ama ben takıma ayak uydurayım mantığıyla ilerliyordum. akşama kadar şehri gezdik biraları falan ayarlayıp poşetlerle mükerrem'in evine girdik öbür adamın ismini bilmiyordum. kimse ona ismiyle hitap etmiyordu. kızın evine gittik ev kıpkırmızı kız zaten sadist görünümlüydü hatta satanist misin diye sormuştuk ama hayır dedi farklı hiç duymadığım bir din ismi söylemişti. derya deistti, adam da zaten karikateist'di. bir müslüman ben vardım, ama kızın dininde tapılan bir tanrı yoktu insanın kendine tapma durumumu ne öyle bişeydi kendi kaderini yazıp annene seni doğurması isteğinde bulunup kendini mi ne yaratıyomuşsun öyle bişeylerdi ilk duyduğumda çok saçmaydı. kız burada ayn falan mı yapıyorsun diye sordum o da gülerek evet fantezi aynler yapıyorum yaraklı kürekli dedi, sonra muhabbet iyice din üzerinden gitti mükerrem bana islam'da sanırım en korkutucu mit cin dedi bende evet öyle ama cin'leri kimse mit olarak görmez belki bundan 500 yıl sonra islam mitolojisinde yerini alır. ama o kadar korkunç değiller dedim ateistler de muhabbete iyice bağlandılar cinler üzerinden konuştuk baya. sonra biralar bitti derya ile o adam bira almaya gittiler arabanın anahtarını verdim nedense ben bu mükerrem'den hiç ürpermiyordum derya ve o adam daha ürkütücü geliyordu bana. mükerrem'in dinini ilk defa duyduğumu söyleyince o da bana çok küçük bir azınlığız genelde satanizmin sonraki aşamasıdır dedi, bana hatta mitlerinden bahsetti. çok fazla karakter vardı kendi bedenine tapılan bir dinde ben hiç mit beklemezdim açıkcası.Tümünü Göster
sonra bana dini kitapları olan yumu'yu gösterdi bu din gittikçe garipleşiyor ve mantık hataları doğuruyordu ve kitap yeni basılmış kitaplar gibi gıcır gıcır'dı işin garibi madem kendinin tanrısıın dedim kitap ne için diye sordum. sonra o da kitapta bir emir yok zaten sadece resimler var dedi. birazcık inceleyince kitabı ne kadar sapkın insanların arasında olduğumu o an anladım.bir bahane bulup konya'ya geri dönmeliydim ama önce evden çıkmalıydım, evden çıksam bile araba yoktu ben bir sigara içiyim diye balkona çıkıp düşünmeye başladım daha sonra derya gil geldi arabadan inmelerini bekliyodum ama inen kimse yoktu. baya oldu 1 saat arabada bekleyince bu benim içinde bir bahaneydi. ben aşşağı inip şunlara bir bakıyım dedim mükerrem'e gerek yok salondalar dedi. salona baktım gerçekten de ordalardı. içeriye girdiklerini hatırlamıyordum onlarda zaten beni balkonda görmemişler sonra mükerrem'in dediğine göre evlerinin balkonu yokmuş ama ben balkona çıktığıma arabanın evin önüne geldiğine emindim hem de sonuna kadar emindim. mükerrem konuşurken daha ne kadar tekrarlıyacağız bunları fala gibi anlamsız bir şeyler demişti. yice kafam karışıyordu, sonra eve gittik yatıp uyuduk sabah derya ile konuştum mükerrem'le de o adamla da bir daha buluşmayalım eğer buluşacaksan ben geri döneceğim dedim. kız bana neden iyi insanlar dedi ne iyisi be iğrenç insanlar her ikiside nereden tanıştım dedim. sonra biraz sessizlik oldu derya'nın odasından mükerrem çıktı ve bana ters ters baktı oç. neden arkamdan konuşuyosun falan dercesine. sonra bende aldıma arabanın anahtarını tuttum konyanın yolunu izmirin çıkışında o adam valiziyle yolun kenarında beni durdurdu. arabama almayacaktım ama mükerrem'in ona bişeyler anlattığını ve acil gitmek istediğini söyledi bana yol boyunca mükerrem'in pisliklerini konuştuk içest'den tutup her türlü cinsel sapkınlığı ve aynı zamanda kültürel ve toplum katliamcısı olduğu gibi oç zırvalar atıyodu bu adam bana cihanbeyli yakınlarına geldiğimizde karnım acıktı dedim yine aynı lokantaya girmiştik unutmuştum orayı. bu sefer bir değişiklik vardı lokantada. aynı odada başka ne yapacaklar amk, aslında başka alternatifleri de olabilirdi birlikte uyumak gibi falan ama çok malcaydı. bu yüzden sadece sevişmek kalıyordu geriye sonra hangi ara uyuduğumu hatırlamıyorum derya beni uyandırdı. üstümde yorgan yoktu uyurken çok hareketli uyurum genelde kızın odama girmesi beni rahatsız etmişti açıkcası. neyse günaydın deyip uyadım adam kahvaltıda yoktu.
o an dejavu olmuştum -
4.
0kahvaltıda gariplik olduğunu derya'ya sezdirmemeye çalışmıştım ama anlamıştı elini yüzüme koydu ve neler oluyor sana dedi? bende bişey yok devam et dedim ve bu gün yapılacakları anlatmaya başladı içerisinde birileriyle buluşmak falan yoktu rahatlamıştım. en azından rüya diyebiliyordum ama rüya olmadığına da emindim. o günün başına dönmüştükben hiç aldırış etmeden yapılacakları yapalım diye aceleci davranarak evden çıktım ve önce bir kaç küçük esnafa uğrayıp en pahalı sattıkları şeylerden bol bol aldık sonra yerinden sökülmüş bir bankı yerine vidaladık. sonra polisi arayıp halini hatrını sorduk sonra itfayeye halil sezaiden yangın var dinlettik o gün çok mutluydum bir sevgili gibi eğleniyorduk.Tümünü Göster
akşama doğru bir bara gittik barda mükerrem vardı yine, biraz tedirgindim ama bu sefer ismi mükerrem değildi sanırım ismini tam hatırlayamamın sebebi de buydu ismi yeliz'di ve ilk başta dini sorduğumda deist olduğunu söylemişti bu sefer rahattım en azından sapkın ayinler yoktu. bu sefer mükerrem'i bizim eve çağırdık, bizde derya'nın odasında kalıcaktı. pek konuşmamıştık ama ben bu kıza karşı biraz tedirgindim bu arada yine mükerrem demiştim arabada yeliz daha ne kadar gibi bişeyler dedi yine hiç konuşmadan eve girdik ve uyuduk. gece konuşmamışlardı ama kahkaha sesleri geliyordu kızlar kendi aralarında kaynatıyorlardı. sabah beni yine derya uyandırdı kahvaltı masasına oturduk ve yeliz ortalıkta yokken konya'ya dönelim artık bu kızı dün gece rüyamda gördüm falan dedim. bu kızdan uzak durmamız gerekiyor dedim. o sırada derya'nın odasından mükerrem yani yaliz çıktı ve bana ters ters baktı oç.
sonra bana " rüyanda ne gördüğün umrumda değil ama arkadaş bulduğumda bunu kimseye engelletmem derya benim tek arkadaşım sen git konya'ya dedi" bazı şeyler rüyamdaki gibi bazı şeyler ise değişik oluyordu mesela mükerrem rüyamda bizim eve gelmiyordu ama sabah bizim evdeydi. bu sefer ise mükerrem'in bizim eve nasıl geldiğini anlamıştım. ama çok saçmaydı bu olanlar. giberim lan deyip çıktım evden bindim arabaya tuttum konya'nın yolunu, ve daha sonra yolda otostop çekenbir adam bu adam bizim muallakydi. arabaya almayacaktım ama beni tanımıyordu ortada hiç garip bir şey yoktu gerçekleşen bir rüya dışında. arabaya bindikten sonra adını sordum adım yakup dedi. müslüman'dı ve nereye gideceğini sordum cihanbeyli'ne gideceğini söyledi hasgibtir dedim kendi kendime. adam bişey mi oldu dedi.
adamın arabadan inmesini söyledim sırf oraya uğramamak için antalya üzerinden girecektim konya'ya amk. sonra adam cebinden bıçak çıkarıp arabamı istedi. normal bir gaspçı gibi geldi birden gözüme ama devdıbını okuyun. şimdi uyanayım ne olur diyodum kendi kendime ama bu rüya değildi çok açık. arabamı aldı bende yolda öylece kaldım gelen bir arabayı durdurdum arabanın içinde derya vardı. nereye gidiyosun derya dedim. bana bakıp adımı nerden biliyorsun dedi. şaşırmıştım aradan yarım saat bile geçmemişti, uyanma veya herhangi bir dürtü olmamasına rağmen başka bir olay varmış gibi davranıyordu ya bu bana oynanan bir oyundu ya da ben kafayı yiyordum. ikinci ihtimal en iyisiydi aklıma yüzlerce alternatif geliyordu. sonra bana binip binmeyeceğimi sordu hayır binmeyeceğim dedim. ve beklemeye başladım. araba gittikten sonra sağıma soluma bakarken az ilerde sağımda yakup elinde bavulla bekliyordu. yok dıbına koyum dedim ama bu fazlaydı bu kadar saçmalık olamazdı siz okurken rahatsız oluyordunuz ben yaşarken. ikinci ihtimal en iyisiydi aklıma yüzlerce alternatif geliyordu. sonra bana binip binmeyeceğimi sordu hayır binmeyeceğim dedim. ve beklemeye başladım. araba gittikten sonra sağıma soluma bakarken az ilerde sağımda yakup elinde bavulla bekliyordu. yok dıbına koyum dedim ama bu fazlaydı bu kadar saçmalık olamazdı siz okurken rahatsız oluyordunuz ben yaşarken. -
5.
0ve gözümü kapadım gözümü açınca cihanbeylindeki lokantadaydım ağzına kadar tıka pasa doluydu lokanta. yanımda yakup yani adı bilinmeyen adam vardı o ertesi günü yaşıyordum muhtemelen. şaşırtıcı olan detayı unutmuştum. bir masaya oturduk ve beklemeye başladık az sonra benim arabamla bir çift geldi lokantaya yakup masadan kalkıp gitti millet küfretmeye başladı çift gülüyordu biraz sonra gülerek kalktılar bu bana yabancı gelmiyordu.en başa mı döndüm diye sordum kendi kendime ama hayır yaşadıklarım gerçekti, her şey kelimesi kelimesine gerçekti. lokantadan çıktım elimde bir araba anahtarı vardı açma düğmesine bastığımda açılan arabaya binip çifti takip ettim kendimi takip ediyormu hissine kapılmadım değil. araba mükerrim'in evinin önünde durdu arabadan çift değil 4 kişi indiler. aralarında mükerrem'de vardı ama diğerlerinin yüzünü tam göremedim. bir süre sonra bana bir mesaj geldi en yakın tekel bayisinin önünde bekle biz geliyoruz diye. mesaj bilmediğiim bir numaradan gelmişti. dediklerini yaptım tekel'in önünde beklerken derya ve o adam gelmişti. benim arabamla sonra arabaların değiştik sokağın başında bekle balkona birisi çıkacak çıkınca arabayı kapının önüne sür ve arabanın içinde otur dediler.ben bazı oyunlar döndüğünü en başından anlamıştım ama artık kesin emindimbunlar bazı insanları alıp delirtiyorlardı o kadar başka bir açıklaması yoktu bu olanların. dediklerini yaptım balkona çıkınca yeni adamları sokağın başına gittim ama arabadan inip apartmana koştum kapının ziline bastım açan olmadı defalarca bastım kapıyı mükerrem açtı. ve bana daha ne kadar tekrarlanacak dedi. kapıyı örtecekken engelledim örtmesine izin vermedim.ve dedim ki neler yapıyorsunuz bana? tekrarlanan ne diye sordum o da bana. bunu siz normaller bilemezsiniz dedi. sizler sadece hayatı normal yaşarsınız ben ise yarınsız birisiym dedi. bana olan şeyler ona da olabilirdi bence bende sanırım aynı günü farklı sıfatlarda yaşıyordum. aynısı bana da oluyor diyecektim ki birisi kafama sert bir cisimle vurdu. uyandığımda yine evdeydim ve sanırım yine o sabaha uyanacaktım ama işin garibi hep aynı günü yaşasaydım mükkerem'le tanıştığım günü yaşıyor olacaktım bu durumda mükerrem'in sabah bizde uyanması imkansızdı. bu sabah yine bizdeydi mükerrem. ve onunla konuşup bu durumdan nasıl kurtulacağımızı soracaktım. bunu denemeye çalıştığımda başıma gelebilecek her şeyi göze aldım, derya'nın odasındaydı odaya girdim o sırada üstünü giyiniyordu anadan doğma çıplaktı. yatağğın üstündeki silahı bana doğrulttu. " sapık olmaman gerekirdi" ded bende " bunu biliyorsun çünkü insanların bütün özellikleri değişmiyor değil mi?" dedim. şaşırmıştı kendisinden başka bu durumu yaşayan birisi daha vardı. üstünü giyinmesini bekledim ve adının mükerrem olduğunu falan söyledi bu durumun nasıl olduğunu sormuştum ona. o da sadece belirli mekanlar var oralara zaten günün sonunda veya başında istemsiz olarak gidiyorsun dedi bana bu belayı bu ev bulaştırdı ben buraya istemsiz olarak geliyorum dedi. aynı şey bana da oluyordu ben de mutlaka cihanbeyli'ndeki lokantaya gidiyordum. ama oradan sonra olmadı bu olay mükerrem'in evinden sonra olmuştu bu saçmalık hadi cihanbeyli'ne gidelim dedim. o da nedenini sordu bana. sorma gidelim deyince fazla karıştırmadı atladık arabaya yolda yine o adam bekleyecekti emindim.ama yolun kenarına baktığımda o adam yoktu belki de bu gün bazı değişiklikler olabilirdi yani normale dönmek gibi. şu aralar en çok istediğim şeylerden birisi buydu şüphesiz. içim rahatladı cihanbeyli'ye gittiğimde ise oranın normal bir lokanta olmasını istiyordum oraya 5 saatin sonunda vardık. lokantanın yerine gittiğimde, kapılıydı hemde bayadır kapalıymış yani. esnaflara sorduk kapanalı iki yıl olmuş. bu beni iyice delirtmeli miydi, yoksa bu duruma sevinmeli miydim sonuçta bazı şeyler normalini bozmuştu.ama bir şeyler hala ters gidiyordu olayların başlangıç noktasının kapalı olması olayların başı veya sonu olmayacağına mı yoksa olayların bittiğine mi işaretti. biraz düşünmek için arabaya girip oturdum biraz da gözlerimi dinlendiriyodum. gözümü tekrar açtım ve lokantanın içindeydim tüm herkes ayakta camdan dışarıya bakıyoduk dışarıda benim arabam ve mükkerrem vardı arabanın içerisinde ben uyuyordum. eğer ki tahmin ettiğim şey oluyorsa içeride gerçekten birileri vardı ama biz derya ile oraya nasıl girmiştik? tekrar uyandım arabanın içerisinde hiç vakit keybetmeden bir sopa buluup dükkanın camlarını kırdım içerisi dehşet şekilde pis kokuyordu cesetler vardı 2 yıllık cesetten 2 günlük cesede kadar derya'nın cesedide vardı kafayı yemek üzereydim. benim cesedim yoktu çünkü ölü olabileceğimi düşünmüştüm. burayı kırdığım için artık normal olabilirdi bazı şeyler. mükkerrem'de bana lütfen o eve gidelim dedi. çünkü oradada bazı ölüler olabilirdi. ama neden ben buraya geliyordum ve neden mükerrem o eve gidiyordu derya'nın ölüsü 2 üç günlük gibiydi. ufak bir sorunumuz vardı polis orada ölüler olduğunu bilmem için oraya onları benim koymuş veya bir başkasına ortak olmuş olmam gerekiyordu. polisler gelip beni sorgulayacaktılar ama önemli değildi çünkü zaten bir sonraki sabah veya herhangi bir zaman diliminde ölü bir kadın tarafından güzel bir kahvaltıya ciksi iki kadınla oturacaktım. ama artık olayı en başından yabancı olarak yaşıyacağım birilerinin olmaması beni rahatlatıyordu mükerrem. sorgu odası öyle bilindiği gibi karanlık fakan değil böyle bildiğiniz oda yani polisler bana sürekli oradaki ölüleri nereden biliyordun falan dedi. aklıma hiç bir şey gelmiyor, tek yaptığım şey susmak oldu bolca sustum baya bir dayak yedim ama bana karşı bir delil bulamadılar 1 hafta nezarette kaldım ve bazı şeyler düzeldi en azından zaman normal akıyordu mükkerrem beni almaya gelmişti onun için bazı şeyler hala düzelmemişti. zaman hep başa sarıyordu onda.ama ben artık konya'da kalacağımı ve normal hayatıma geri döneceğimi onu da hiç unutmayacağımı söyledim. sonra arabaya bindik ve bizim eve gidiyorduk konya'daki evimize. silahını çıkarıp kafama dayadı. izmir'e sür çabuk ben sana yardım ettim sıra sende dedi. şehir dışına çıkamayacağımı söylemiştim, soruşturma devam ediyordu ve bana bakıp ya ölmüş olursan dedi. bu kızda çok değişik bir hava vardı ve ona karşı çıkamıyordum nedense saçmaydı ama böyle oluyordu. nasıl yapıcağını sorduğumda çoktan yaptım bile dedi sen karakoldan çıkmadan önce lokantaya gidip birisini sen yaptım kimliğini üstüne eşyalarını üstüne attım ama dna testi fazla uzun sürmez bir kaçak olacaksın yapıcağın şey bu dedi. kendimi amerikan filmlerinde gibi hissetmemi sağlayan ciksi bir kadın. ama onunla aşk yaşamıycaktım, izmir'e o eve geri döndük sonunda derya yoktu ölüydü o adamın ölüsünü de odada bulduk. mükerrem kendisinin de düzeleceğini sanmıştı ama işler daha beter olacaktı.bu ölülerin bizimle bağlantıları ne olabilirdi diye düşünüyordum aslında. mükerrem'de aynı şekilde düşünüyordu bunların bizimle bağlantıları neydi? artık zaman normale dönmüştü durmadan başa gitmeyecektik bu durum aslında hayli iyiydi. ama polis ve yasalar da beni bırakmayacaktı isimsiz adamın ölüsünü bahçeye gömmüştük. mükerrem'in yasalar karşısında temiz olması gerekirdi. normal bir yaşantıya adım atmıştı mükerrem'le yurt dışına çıkıp bütün bu olanlardan kurtulacaktık. ve beraber yaşayacaktık artık. belki evlenebilirdik, mutlu bir yaşantı istiyorduk aldığımız haberlere göre polis lokantada ölü bulunan herkesin kimliğini araştırıyormuş. hepsi neredeyse eski polis veya polisle bağlantılı olabilen insanlar çıkmış. bu durum bizi pek bağlamıyordu artık sonuçta bizim bir ilgimiz yoktu veya vardı tek düşündüğüm artık mükerrem'di.Tümünü Göster
-
6.
0hazırlıklarımız sürerken bir gün kapımız çaldı ve kapıdaki polis'di beni tutuklamaya gelmişlerdi. ve " mükerrem tuna evde mi?" dedi şaşırmıştım mükerrem'in üzerinde suç yoktu polis beni arıyordu. polise neden diye sordum. o da bana yıllar önceki bir cinayet hakkında arıyoruz dedi. mükerrem'in eski bir katil olabileceği aklıma gelmemişti. ama inanmıyordum da açıcası başımıza o kadar paranormal şey gelmişti. istemsiz olarak insanları öldürmüş olabilirdik. bunun ne cinayeti olduğunu sordum polise. eski bir polisi öldürdü yakup uray isminde. yakup ismi bana tanıdık gelmişti, nereden bilmiyorum ama tanıdık gelmişti polise adamı tarif etmesini söyledim. ve o da tarif etti emindim artık o polis'in bizim muallak isimsiz adam olduğuna. sonra mükerrem'in evini tarif ettim o evi tarif ettim ve polisi oraya göndererek biraz zaman kazandım mükkerrem'in yanına gidip olanları anlatacaktım.
-
7.
0@7 oku.
-
8.
0
-
9.
0@11 okudunmu?
-
baycerrah profil fotografini
-
noldu kayra
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 10 01 2025
-
yarın bitlis merkez camiye gelmeyin
-
kaliteli aktivite nasıl olur
-
karısını sokağa çıkaran erkek
-
michael scofield öz anneni ara sokaktaa
-
kurtlar vadisi en büyük kadın düşmanları
-
çaycı hüseyinin osuruğu meltemi
-
enasfe anancılık başlasın
-
sinir krizi geçirmiş inci sözlük yazarları
-
hayat artıgı merrhaba
-
1915 in intikdıbını elbet bir gün alacağız
-
sözlükte bazen bir sessizlik oluyor
-
herkes neden sözlükte yazar olduğunu yazıyor
-
mentalcel trans olursa şaşırmam
-
gay pataklayanı kafes dövüşüne davet ediyorum
-
gwynpelin arka deliğine laps lapss
-
benim çinli gibi çekik gözüm var
-
bir inci erkeği neyi mi hak eder
-
allah rızası için havuç saç ektir
-
çayçı hüseyin boy yetmezliğinden
-
ah havuç ah keşke paraları huurlarlaaaaa
-
kizlar neden p0rn0 film izliyor
-
beyler türklerde neden kız kaçırma adeti var
-
bu tiple bendenn çok güzel çingene
-
gwynplaine şizofreni nasıl bir hastalık
-
beyler yıllık maaşım toplamda
-
translığın sebebi
-
beyler yarın masaj salonuna gidecegim
- / 2