1. 51.
    0
    kardeşimle bodrum'dayken babamın arabasını kaçırıp gece yarısı bodrum-torba arasında fink atıyorduk. otoyolda dönüp durmaktan sıkıldık her ikimiz de ve sağ doğru karanlığın içinde kaybolan tali yola dönmeye karar verdik. oldukça bozuk, toz toprak içinde bir orman yoluydu girdiğimiz. tek ışık, arabamızın zar zor önümüzü aydınlatan uzun farları, bir de tepemizde tabak gibi parlayıp bizi izleyen dolunaydı... yaklaşık 10 dakikalık hoplamalı zıplamalı bir yolculuktan sonra ansızın orman bitiverdi ve bir açıklığa geldik. ne var ki bu açıklıkta bizi karşılayan, olağanüstü kötü bir koku oldu. o kadar ki; belki 35 derecelik sıcakta arabanın camlarını kapatıp hamam gibi içerde oturmaya razı olduk. (evet o yıllarda her arabada klima yoktu) halbuki amacımız dışarı çıkıp buranın ne olduğuna bakmaktı. kokudan şok olmuş bir şekilde arabayı döndürürken karşımızda gördüğümüz manzara belki daha da büyük bir şoktu: karşımızdaki tepe, baştan aşağı mavi renkli naylon poşetlerle kaplanmıştı. ilk başta dumurlardan dumur beğenirken buranın bodrum çöplüğü olduğunu anlamamız için sonunda jetonumuz düştü. kokunun ne olduğu da ortaya çıkmıştı. buraya kadar gerilimli bir şekilde devam eden bu olayı devamında olan oluyor. arabayı gerisin geriye döndürdüğümüzde arkamızda ansızın anormal parlak bir ışık belirdi. sanki arkamızdan bir araç geliyormuş gibi. halbuki böyle bir şeyin olma ihtimali sıfırdı. zira yolun sonunda 10 saniye önce biz duruyorduk ve ordaki tek araç da bizdik zaten. hızlanıp ışıktan uzaklaşmaya çalışırken ansızın kendimizi otoyolda buluverdik. o beş dakikalık yolu ya rekor bir hızla geçtik ve ikimiz de hatırlamıyoruz ya da tuhaf bir şeyler oldu anlayamadık. saat 1.23 gece yarısı. konu hakkında fazla bir yorum yapmadan eve dönüp sessiz sedasız yatıp uyuduk ikimiz de.
    ···
  2. 52.
    0
    kardeşim babamın aldığı bodrum'un yerel gazetesine dumur bir ifadeyle bakarken uyanmışım. haberler çok tuhaf. etraftaki sinir bozucu is kokusunu ve batıya doğru gökyüzünde yükselen gri dumanı da açıklıyor bu haber:
    ···
  3. 53.
    0
    bodrum çöplüğünde yangın. nedeni belirlenemeyen yangın, rüzgarın da hızıyla güçlükle kontrol altına alınabildi. yerel itfaiye güçlerinin zorlandığı yangın söndürme operasyonu için diğer merkezlerden takviye güçler de söndürme işlemine katıldılar. yangın ihbarı yerel saatle 1.30 civarında verilmiş. biz oradan ayrıldıktan hemen sonra...
    ···
  4. 54.
    0
    @41 kanıttırır
    ···
  5. 55.
    0
    hayatımda anlayamadığım ve anlam veremediğim iki tecrübemden birisidir. aklıma geldikçe hala huzursuzlanırım...
    ···
  6. 56.
    0
    bide sabah 8 de dersim var aq bundan yannan bişey olabilir mi
    ···
  7. 57.
    0
    GRAM TIRSTIYSAM AMK BU TAŞŞAKLI HiKAYE
    ···
  8. 58.
    0
    bodrum çöplüğü didim de
    ···
  9. 59.
    0
    bunu anlatmıyacaktım ama ipi kopardık bi kere
    ···
  10. 60.
    0
    günlerden bir gün, gecelerden bir gece.. ben bilgisayar başında oturmuş 14. level zuma kasarken ev arkadaşım da yeni yıkanmış çamaşırlarını katlıyordu. şimdi konumlanmamızı tasvir edeyim; ben pencere kenarındayım, sol tarafım cam, monitörün zütü duvara bakıyor. ev arkadaşımın oturduğu kanepe ise benim sağ cenahımda kalıyor. ev arkadaşım bana bir soru yöneltti, ondan tarafa yüzümü çevirip cevap vereceğimde yanında bir adamın oturduğunu gördüm. böyle boylu boslu, kır, hafif uzun saçlı, neredesin firuze filmindeki meşhur ya evde yoksan şarkısıyla dans ettikleri mekanın müdürü olan adam vardı ya, hatırladın mı bilmem, ona benzeyen bir adam işte.. yüzü arkadaşıma dönüktü, ben o tarafa bakınca bana baktı o da.
    ···
  11. 61.
    0
    eğer bu anlatıkların gerçekse bende bi yamukluk var diye düşünmedin mi
    ···
  12. 62.
    0
    benim şok içindeydim ev arkadaşımın bana "noluyo be" dedi (sonradan konuştuğumuzda öğrendim ki o da tam o esnada sol tarafımda kalan perdenin boydan boya oynadığını görmüş, suratımdaki ifadeyi de hesaba katınca noluyo be diye ünlemiş- aylardan aralık idi, kapı pencere sımsıkı kapalı) akabinde adam müthiş bir hızla bana doğru uçtu. * ben sonrasını çok flu hatırlıyorum. panik atak geldiğini, teneffüsümün dakikada 120 soluğa yükseldiğini ve canımın çok yandığını anımsıyorum. odama taşıdı ev arkadaşım beni, üstüme bir şeyler geçirdi, taksi durağını arayıp bir araba istedi, ayaklarıma ayakkabılarımı giydirmek için yatağın üzerinde doğrulttu. bu esnada ben kozmik sessizliğe bürünmüş, sadece acı çekiyordum. ayağa kalkarken göğsümün altının ve sırtımın çok acıdığını duyumsadım tekrar. ama ağrı değildi, acıydı böyle cızt cızt yanıyordu.
    ···
  13. 63.
    0
    ben: çok acıyor karnım. sırtım da. yürüyemeyeceğim galiba.
    ev ark: çok kasıldın ya canım, ondan olmuştur, hadi çıkalım evden n'olur.
    ben: ağrımıyor, acıyor ama.
    ev ark: bi aç bakayım allah allah...

    ve.. ve ben pijama üstümü yukarı doğru sıyırdım. sonrası ciyaaaak! kapattı ev arkadaşım, "sakın bakma" dedi ağlayarak. lan kalbim zütümde atarken durduğunu hissettim resmen. dediğini yaptım, bakamadım ama meraktan orta yerimden ikiye bölünecektim. bir arkadaşın evine gittik, durum özet geçildi ve kilit noktaya geldik. onlar da meraklandılar ama ev arkadaşım "nolur bakmayın ya" diyor başka bir şey demiyordu. mümkün olmayan kısmı es geçtik, aynanın karşısına dikildik 4 kız. ben dua ede ede kaldırdım tekrar pijamayı ve o da ne? hayvan gibi 3 tane yara. tırnakla yapılmış gibi, oldukça derin, birbirine muhteşem paralel, sağ göğsümün altından başlayıp çaprazlama göbek deliğimin sol yanına doğru inen bir yara. "belki kendim yapmışımdır nefes alamazken olamaz mı?" diyerek aynadan diğerlerinin suratına bakarken onların sırtıma bakmakta olduğunu fark ettim. arkamı aynaya döndüm ve aynı şeklin sırtımda da olduğunu gördüm.
    ···
  14. 64.
    0
    upupupupuppuu
    ···
  15. 65.
    0
    burdamısınız lan
    ···
  16. 66.
    0
    ben varım tek
    ···
  17. 67.
    0
    uuupupupupupu
    ···
  18. 68.
    0
    işte böyle hocu
    ···
  19. 69.
    0
    upupupuupu
    ···
  20. 70.
    0
    @53 am varmış, abazaları getirin.
    ···