/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 101.
    +13
    evet duyduklarım doğruydu. gözlerim dolmuştu. babam çıktı ardından ebru girdi içeriye. o da ne hüngür hüngür ağlıyordu. duymuştu lanet olsun. bana sarılmak istiyor ama sarılamıyordu. öptü tekrardan gözyaşları yüzüme düşmüştü. benim de gözümden iki damla yaş düştü. ebru benim yerime de acı çekiyordu. bu olanaklar dahilinde miydi. bir insan bir başkasını bu kadar sevebilir miydi. galiba oluyordu. yüz yılda bir denk gelen bir aşk bana denk gelmişti. ben bunu değerlendirebilr miydim? hayatın herkese acı sürprizleri vardı. bana tatlı olandan denk gelmişti. aslında tam tatlı da değildi. acının tatlısıydı. herkesin belki de yıllarca peşinden koştuğu aşk bana denk gelmişti. babam çok geçmeden elinde bir telefonla gelivermişti. ilk girdiği mağazadan dönemin şartlarına göre en lüx telefonlardan birini almıştı. ah babam ahh. bizimkiler yoktu hastahanede sadece meira vardı. o da gelmişti annemle birlikte. annem yürüyordu artık. bu sevindirici bir haberdi lakin benim durumumdan haberi yoktu. olmasındı da zaten. babam hattımı alıp telefona taktı. tamam baba açma dedim. o da üstelemeden bıraktı. ebrunun gözü telefondaydı. kıskançlık yaptğı her halinden belliydi. canım benim o an onu alıp içime soksam sinemden yine de doymazdım. babmlar çıktı. ebruya git bişeyler ye dedim. tamam dedi öpüp çıktı o da. meirayla tek kalmıştık durumu eskisinden de iyiydi. en azından gülüyordu. hakan nerde dedim imalı imalı. heyecanlandı tabi. sevdiğine artık kesinlikle emindim. eve gitti dersi varmış dedi. şu telefonu aç da bak dedim...
    ···
  2. 102.
    +7
    açtı telefonu. birkaç sesli mesaj vardı. açtı sırayla. zeyneptendi çoğu nerdesin de nerdesin diyordu. en son mesaj çok ağlamaklıydı. abdullahtan öğrendim kaza yaptığını diyordu. ağlamaktan konuşamamştı. sanki benimle konuşuyordu. peki neden hiç gelmedi ziyaretime. bunu düşündüm ama bir sonuca varamadım. olmadı sonra ona sorardım. onun dışında birkaç arkadaş mesaj atmıştı. aklım tekrar zeynebe gitti. ama çok durmadım üzerinde. buraları kısa kısa geçeyim. pek bir olay yok çünkü. 1 haftalık sürede yavaş yavaş basit hareketlere başlamıştım. herkes gidip geliyordu ama Zeynep dışında. annem ve babam da sürekli hastahanedeydi. salih abi bir iki kez gelip gitmişti. adnan beyin viziteleri her sabah devam ediyordu. sonraki bir haftada daha rahatlamıştım ve en son taburcu olmuştum. babam ve annemlerin ısrarı üzerine memlekete gittik. onlar ısrar edince akan sular durur. herkes geldi beni uğurlamaya bir tek Zeynep yoktu. ebrudan nasıl ayrılacağımı bilemiyordum. bunun çok zor olacağı en başından belliydi. ve ebruyu da meirayla bizim evde kalmasına ikna ettikten sonra memleketin yolunu tutmuştuk. memlekete ne uzun zamanlı gitmeyeli çok olmuştu. akraba ziyaretleri çekilmezdi şimdi...
    ···
  3. 103.
    +3
    beyler bir sigara molası veriyorum 5 dakikaya burdayım
    ···
    1. 1.
      0
      Bekliyorum kardeşim
      ···
    2. 2.
      0
      kardeşim sen adamsın . varsa sormak istediğin buyur. ikili sohbet edelim. ya da direk part girmeye başlayayım
      ···
    3. 3.
      0
      senin yazmak istediğin varsa yaz ben part giriyorum. yazınca cevaplarım
      ···
    4. 4.
      0
      Kanka bölümün ne?
      ···
    5. 5.
      0
      Takipteyim pampa aynen devam. Bazı Velet’ler var takılma onlara sıkma canını.
      ···
    6. 6.
      0
      sagol logor. bölüm pgiboloji. kaç yıldır mezun olmaya çalışıyoruz. işte de çalışıyorum. diploma tuz biber aslında
      ···
    7. 7.
      0
      Asgari ücretle mi çalışıyorsun yoksa diploma olmadığı için daha mı düşük?
      ···
    8. 8.
      0
      Ebru hala hayatında mı la?
      ···
    9. 9.
      0
      reis bu soruya cevap vermeyeyim sürpriz olsun. özel bir şirkette öalışıyorum 2.500 maaşım var. babam sağolsun buldu bu işi. çalışıyoruz bakalım. diplomayı alırsak belki pgibolojiye geçerim
      ···
    10. 10.
      0
      Reis naptın ya 2500 tl ne öyle. Bu öğrenci kardeşine bir güzellik yaparsın herhalde :D
      ···
    11. 11.
      0
      :) o samimiyete ulaşırsak neden olmasın kardeşim.
      ···
    12. 12.
      0
      Düşünmen yeter kardeşim ama o samimiyet için ne yapmamız gerekiyor hsjshs
      ···
    13. 13.
      0
      :) ya sen adamsın. seninle sohbet edeceğiz. ben şimdilik izninizi isteyecem
      ···
    14. 14.
      0
      Adam falan ayıp olmuyor mu kardeş :D
      ···
    15. diğerleri 12
  4. 104.
    +5 -1
    yolda sürekli arka koltukta. sarı gelini dinleyip başa sarıyordum. benim için anlam yüklüydü o parça. ebruyu düşünüyordum sürekli. nasıl geçecekti bunca zaman. ne zaman iyileşeceğim belli değildi. offf offf. hayata bu yüzünden bakmamıştım hiç. bir de ömür boyu bu durumda olanlar vardı. burdana hepsine geçmiş olsun diyorum ve sabır diliyorum. nihayet vardık eve. insanlardan yardım almak zoruma gitmişti. nasıl yapamıyorum diye kendime kızıyordum. ilk günden akraba ziyaretleri baya yoğundu. annem de yemklerde döktürmüştü. bu arada meira da çok güzel yemek yapardı ama annemin eline su dökemezdi. güzel yemeklerle beslendikçe toraman olmuştum. spor da yapamıyordum zütüm iyice büyümüştü. annemin deyimine göre yüzüme renk gelmişti * annem oturdu bir gün karşıma. her zamanki gibi naifti. yüzündeki çizgilere odaklanmıştım. bir inanışa göre yüzümüzdeki çizgilerin derinliği taşıdığımız dertlerin ne kadar fazla olduğunun göstergesidir. ben de bunu düşünüyordum. annemin oğlum sesiyle çizgilerden sıyrıldım. oğlum var mı birileri diye yarı tebessümlü bir soru sormuştu. evet anneme göre basit bir soruydu ama bana göre... hangi biri anne hangi biri... yüzüm kızardı biraz o kızarıklıkla var diye tiz bir ses çıkarmıştım. hastahanedeki kız mı dedi. evet manasında kafamı salladım. güzel kız dedi. bilsem test ederdim diye anne esprisi yapmayı da ihmal etmedi. edersin dedim. bak dedi eğer ciddi değilsen, Ayfer teyzeni biliyorsun onunla konuştuk senden 1 2 yaş küçük kızı var. ne dersin diye sordu. bahsettiği kişi mahalleden lise dönemlerimden tanıdığım cansuydu. cansu güzel kızdı. ama mahallede namı yürümüştü bir kere yollu diye. aslı astarını bilmezdim, araştırmadım da. ama mahalle abilerimizin dediğine göre kaç kez kıyıda köşede yakalanmıştı cansu. belli ki ailesi de onu yamamaya çalışıyordu. değişmiş miydi bilmiyorum ama gözümde hala yollu cansuydu. bunların dışında benim içim ebruyla doluydu. gülümsedim anneme ciddiyiz dedim. ciddi miydik biz. bu sorunun cevabını bilmiyordum. o an o durumu savşturmak için söylemiştim işte. annem de en iyisini sen bilirsin oğlum dedi ve çayını yudumladı...
    ···
  5. 105.
    +13
    ebru aradı bir müddet sonra günde en az on defa arardı. her seferinde de ağlayacak gibi olurdu. nazlı ceylanımdı benim. dayanamıyorum artık diyordu. dur dedim ya daha ne kadar oldu ki geleli. meira da bir yandan teselli etmeye çalışıyordu. beyler burada ebruyu kendi gözümden size anlatmak isterim. ebrunun boyu çok uzun değildi ama iyiydi. ne zayıf ne şişman. eli elimin yarısı. gözleri gözlerime değdiği zaman eriyordum. hele ki sarıldığımızda o kadar sıkı sarılıyordu ki sanki bir daha sarılamayacakmış gibi. sarıldığımızda kafası omzuma geliyordu. boyun kısa değil mi dediğimde hep şey derdi: ben çok memnunum sarıldığımda kulağım kalbine denk geliyor kalbini dinliyorum diyordu. bu çok hoşuma giderdi. ebru parantezini burada kapatayım. evet ebru bir türlü sabredemiyordu. çok özlemişti belliydi. biraz daha teselli edip kapattım. rutin günüm devam edip bitmişti. ebru o gün aramamıştı. sonraki gün de aramadı. merak etmeye başlıyordum. aramalarım ya meşgule düşüyor ya da açılmıyordu. en son meirayı aradım. napıyorsunuz muabbetlerinden sonra ebruyu sordum. ağzında bir iki şey geveledi. ben okuldayım dedi ve kapattı. ne olmuştu böyle. yine ebruyu aradım açmadı. neler oluyordu böyle. aradan 1 ya da 2 saat geçmişti ki kapı çaldı annem açtı. akrabalardır heralde dedim. odamın kapısı açıldı 2 3 dakika sonra. o da ne güneşim odama doğmuştu. ebru buraya gelmişti. tam anlamıyla şok olmuştum. bana bir sarıldı ki ağlayarak. beyler anlatamam...
    ···
    1. 1.
      0
      oha lan dotacı 😂 helal olsun valla
      ···
    2. 2.
      0
      Ayraç...
      ···
  6. 106.
    +11
    ben de sevinç gözyaşları döktüm biraz. diyeceksiniz erkek adamsın sulugözmüsün diye. ama beyler oluyor be. annem kapıdaydı. bizi öyle görünce çok mutlu olmuştu. kapıyı kapatıp çıktı. kokusunu içime çektim ne zamandır hasret kaldığım gülümün. çok özlemiştim be. tarif edilemezdi o anki mutluluğum. tabi onunki hayalin çook ötesindeydi. sevdiceğimi oturttum yanıma. dakikalarca göz göze baktık konuşmadan. böyle de anlaşabildiğimizi fark etmiştim. ebrum sonunda yanımdaydı. nasıl gelmişti evi nasıl bulmuştu bunları düşünmüyordum bile. sonunda sessizliği o bozdu. tebessümle göz yaşlarını silerken kilo almışsın yaz yağmurum dedi. beyler burada da küçük bir parantez açmak isterim. benim için iki sevgi sözcüğü çok güzeldir çok hoşuma gider. birincisi yaz yağmurum. manası da şudur. yazın en kurak en sıcak zamanda kurumuş otların sıcaktan bunalmış canlıların üzerine öyle bir yağmur yağar ki. bu yağmur herkese ve her şeye iyi gelir. ikincisi ve benim sık sık kullandığım da kar tanem dir. bunun manası da şudur kar yağarken hiçbir tane bir diğerine benzemez kendine özeldir yani. dünyada da milyarlarca insan varken o hiçkimseye benzemez ve sana özeldir. parantezi kapatıyorum. evet dedim gülümseyerek. annem iyi bakıyor. tekrar bir sessizlik oldu. anlatmaya başladı evin adresini meiradan almış. çok özlediğinden dayanamamış ve kalkmış gelmiş sevdiceğim...
    ···
  7. 107.
    +7
    ebru 2 gün kaldı bizde. hep beraberdik odamda ikimiz. tabi yatarken annem ona salonda yatak açıyordu * çok güzel iki gün geçirmiştik. ve sonunda gitme vakti gelmişti. şimdi çok zor bir ayrılık bizi bekliyordu. ebru gitmezdi de ailesine okulla sempozyuma gideceğiz demiş. daha fazla uzatamam dedi. zorlayamazdım zaten. babam bırakacaktı ebruyu terminale. vedalaştık. yine ağlıyordu. dur dedim beni de ağlatacaksın. ama durduramıyordu kendisini. ahh dotacı ahh bu kızı hak edecek ne yaptın sen. ve sonunda gitti. tabi bende moral sıfır. toparlamışım biraz ama bu halimle nereye gidiyorum. annem teselli etmeye çalışıyor işte. yok ben denedim ev işlerini de biliyor diyor. aradan belli bir müddet geçti. bu süre zarfında fizik tedaviye başladım. hemen hemen yürüyebiliyordum artık. az bir süre kalmıştı. bir gün telefonuma bir mesaj geldi. tanımadığım bir numaraydı. uzun bir mesajdı. mesaj zeyneptendi. halimi hatrımı soruyor. beni özlediğinden nasıl sevdiğinden bahsediyordu. cevap vermedim. ikinci bir mesaj geldi. seni görmeye neden gelmediğimi yüz yüze anlatacağım diyordu. yine cevap vermedim. bu da nerden çıkmıştı böyle. ya abi her şey güzel gittiğinde illa ki taktan bir şey mi olacaktı. bu kez buna izin vermeyecektim. her ne pahasına olursa olsun. Zeynep hayatımdan çıkmıştı. rotam sadece ebruydu. hayatta her şeyini bana adamış bir kadını bırakamazdım. bir an önce ona koşmak istiyordum. ebru yine her gün her dakika arıyordu. özledim gelecem diyordu. bu kez meirayı sıkı tembihlemiştim hiçbir yere gelemezdi. günler geçmiyor gibiydi artık...
    ···
  8. 108.
    +7
    beyler izninizi isteyeyim. maçtan geldim malum çok yorgunum. duş alıp yatacağım. yarın haftasonu. beraberiz. belki az part attım ama elimden gelen buydu. kusura bakmayın * hepinizi seviyorum. bana destek olup dinleyenlere çok teşekkür ediyorum. iyi geceler *
    ···
    1. 1.
      0
      iyi geceler dotacı bey
      ···
      1. 1.
        0
        Sen Eskişehir’de okuyan panpam değil misin ya?
        ···
      2. 2.
        0
        Evet Eskişehir de okuyorum panpa
        ···
    2. 2.
      0
      iyi geceler bra
      ···
    3. 3.
      0
      dotacı gusül falan al iyi gelir maçtan sonra asdsadafah😃
      ···
    4. diğerleri 1
  9. 109.
    +6
    Herkese günaydın beyler. Nasılsınız. Kimler burda
    ···
    1. 1.
      +1
      Morning bro
      ···
    2. 2.
      +1
      Günaydın diyelim yine, bekliyoruz sukulamadanda geçmiyorum bak kıymetimi bil
      ···
    3. 3.
      0
      iyi diyelim de iyi değiliz be. Neyse ben hala buradayım
      ···
    4. 4.
      0
      iyiyiz hikaye atarsan uçacağız panpa
      ···
    5. diğerleri 2
  10. 110.
    +9 -2
    Beyler şu an part hazırlıyorum. Bitince seri şekilde gireceğim. Biraz daha sabır. Hepinizi seviyorum *
    ···
    1. 1.
      0
      😘 öpüyom
      ···
    2. 2.
      0
      Hadi dostum 5 saati gecti
      ···
    3. 3.
      0
      roman yazıyor mübarek amk
      ···
    4. 4.
      0
      Sövünce de sövdü oluyo amk hadi göndersene amk salaa
      ···
    5. 5.
      0
      Ebijim bekliyorum bide meira yı gibtinmi?
      ···
    6. 6.
      0
      Meira akrabası amk çocukları
      Ensest binler
      ···
    7. 7.
      0
      Bekliyoruz hadi inşallah
      ···
    8. 8.
      0
      8 saat oldu mq
      ···
    9. diğerleri 6
  11. 111.
    +10 -1
    beyler hepinizden çok özür diliyorum. mobil internetim bittiğinden bilgisayardaki hazırladığım partları bir türlü giremedim. şu saatte evden çıktım internet kafeye geldim. sadece size haber verebilmek için. şu saatte açık yer de yok telefona internet atayım. maalesef bu akşamlık kaldı. size verdiğim sözü tutamadığım için özür dilerim. yarın yükler yüklemez atacağım partları. kızdınız evet ama mazur görün bu seferlik. durum dediğim gibi. evet ilgilisiniz beğendiniz bu da beni çok mutlu ediyor. öfkemiziz de dizginleyerek biraz sabredelim. tekrardan hepinizden özür diliyorum.
    ···
  12. 112.
    +7 -1
    yarın 2 günlük kadar part atacağım. şimdi tekrar eve gidip bilgisayara yazdığım partların üzerine yazabildiğim kadar yazacağım. ve seri şekilde atacağım yarın
    ···
    1. 1.
      0
      Yarın oldu mk hadi
      ···
  13. 113.
    +4
    evet beyler geldim. söz verdiğim gibi seri partlar atacağım. hepinizi seviyorum
    ···
    1. 1.
      +1
      Ulan be geleceğin zamanı gibeyim tam troll part girmiştim hzuxjdnd
      ···
    2. 2.
      0
      yaparsın başka zaman panpa * arada girin ya seviyorum onları okumayı *
      ···
      1. 1.
        0
        En son baktım gelmiyorsun canım sıkıldı troll part atayım dedim göndere bi bastım üstünden bir sürü part geçmiş yazık oldu troll trollendi
        ···
  14. 114.
    +14
    evet günler geçmek bilmiyordu. okuluma arkadaşlarıma meiraya hakana kavuşmak gözümde tütüyordu. hele ki ebrum. ebruma kavuşmak artık imkansız geliyordu. çok özlemiştim
    kar tanemi. yavaş yavaş yürümeye başlamıştım. rutin geçen günlerden bir gün salih abi aradı. nasılsın diye. konuşmanın sonunda beni evine davet ediyordu. tamam dedim
    sözleştik ve kapattım telefonu. sonrasında rutin geçen birkaç gün daha ve sonunda yürüyebiliyordum tam anlamıyla. çok mutlu etmişti bu beni. bu da demek oluyordu ki en
    fazla 1 ya da 2 haftam kalmıştı burada. vücudum toparlamıştı kendini. bu sırada okulun vize dönemi geçmiş finallere yaklaşmıştı. bir an önce okul durumunu da
    toparlamalıydım. fazla efor sarf etmem gerekiyordu. ebruyla konuşuyoruz bu arada. ama gideceğimden haberi yok. gelecem diye tutturdu yine. zor ikna ettim. bu kez ben
    ona sürpriz yapacaktım * . 10 gün sonraya biletimi aldım babamla konuşup. ve o on gün geçmiyordu. ama sonunda ayrılık vakti gelmişti. ben evden ayrılacağım için
    ilk kez bu kadar mutluydum. bizimkiler üzülüyor tabi. ama farkındalar benim durumun. otobüse bindim sanki otobüs 20 30 la gidiyordu. zaman geçmiyordu. ebru aradı bu
    arada cevap vermedim ilkinde ikincisinde açıp uyuyorum sonra ara dedim. tamam dedi. az bir süre kalmıştı varmama. saat de akşam 8 gibiydi. eve vardığımda 10 gibi
    olmuştu. kapıyı çaldım. o an o kadar heyecanlıydım ki. sanki ilk iş görüşmemdeydim. kapıyı açan meiraydi. şok olmuştu. sarıldık onunla. valizi içeri bıraktım.
    kulağıma sessizce içerde dedi. gülüştük. ben de arkadaşlarıma gidecem bu gece gelmeyebilirim dedi. benim minik kelebeğim halden çok iyi anlıyordu. tamam dedim.
    meira çıktı. dış kapının kapanma sesi ebruya gitmiş olacak ki meira kimdi o diye seslendi. tam o sırada salondan içeri girdim. o an ahh o an. o anı tarif edecek tek
    kelime dahi bulamıyorum. mükemmeldi. o minik kız kanepede eşofmanlarıyla oturan kız. mutluluk göz yaşlarıyla bana doğru koşup boynuma atladı. atladı diyorum
    çünkü gerçekten atladı. defalarca öptü kokladı. ebrumu ben de çok özlemiştim. kokusunu duymak mükemmeldi. saatlerce doyamadık birbirimize.
    ···
  15. 115.
    +8
    çok fazla konuşmadık.
    sarıldık televizyona bakıyoruz sözde ama alakamız yok. ne geçiyor onu bile bilmiyordum. bir müddet öyle kaldıktan sonra ebrum uyuyakalmıştı omzumda. bu gece onunla
    birlikte yatmak istiyordum. ama bu durumda ayrı ayrı yatacaktık. sıyrıldım ondan battaniye getirmek için. battaniyeyi getirdiğimde uyanmıştı. ben sensiz yatmam dedi.
    gülümsedim peki dedim. benim yatağa geçtik. incintı. senin kokunu özlediğimde gelip burada uyuyordum dedi ebru yani her gün. piskopatmısın dedim * sevdiceğim
    gülüyordu artık. ne zamandır onu böyle saf sadece gülmek için güldüğünü görmemiştim. beraber yattık o gece. dokunmadım ama (anladığınız manada). sabahına okula gittik
    beraber. geçmiş olsuna gelmişti beni tanıyan herkes. ziyaretleri kabul ettim * ebru o gün beni yanlız bırakmamıştı. fakültenin önünde otururken arkadaşlarla ebruyla
    el eleyiz. o sırada bizim fakültenin çıkış kapısına bakmamla şok olmam bir oldu. tabi beni gören de duraksamıştı bir an. bu zeynepti. ne işi vardı burda. siyah bir
    elbise vardı üzerinde ve bize doğru geliyordu. bakışlarım o tarafa kilitlenmişti. ebru bana bakıyordu o sırada. baktığım yöne o da baktı ve elimi sıktı. ebruya tamam
    sorun yok tarzında göz kırptım. geldi. geçmiş olsun dedi. sağol dedim. ama sinirli bir ses tonum vardı. bir dakika ses tonum neden sinirliydi. insan takmadığı birine
    bu kadar sinirlnir mi zannetmiyorum. o halde ben onu takıyordum. tabi takıyordum. eski sevgilimdi sonuçta. ama sadece bunun için miydi. sadece bunun için olması tek
    dileğimdi o sırada. nasılsın dedi ürkek bir ses tonu vardı. iyiyim diyerek geçiştirdim o soruyu. resmen ses tonumla sadede gel diyordum. o da bunu anlamış olacak ki
    tamam o halde ne zaman müsait olursun. sana bıraktığım sesli mesajları almışsındır umarım. o konu hakkında konuşmak istiyorum dedi. zeynep bi gibtir git tak edeceksin
    her şeyi yine. demek istedim ama diyemedim. anlamsızca yüzüne baktım abru elimi sıktıkça sıkıyordu. tamam ben seni ararım dedim. teşekkür edip gitti.
    ···
  16. 116.
    +5
    ebrunun yüzünde
    amerikan filmlerinde fbı ın bastığı evdeki suçluların ifadesi vardı. neredeyse yere yatırıp kelepçeleyecektim * arkadaşlarımdan müsaade istedik ve kalktık. ebru dur
    her şeyi anlatayım dedim. buyur tarzında bir ifade takındı yüzüne. her şeyi olduğu gibi anlattım. benim neden şimdi haberim oluyor dedi kıskançşığı yine tavan yapmıştı
    öyle gerekiyordu diye kurulmaması gereken saçma bir cümle kurdum. birden elimi bırakıp. ne dedin sen diye çıkıştı. kafama sıçayım hakkatten ne demiştim ben. yani şimdi
    gelmese hiç haberim olmayacak. onunla benden habersiz buluşacaktın öyle mi dedi. evet gerçekten de öyle olacaktı. çünkü zeynep meselesinin kapanması gerekiyordu. ve
    bunu ancak kendim yapabilirdim. ebrunun gereksiz kıskançlık triplerine girmesi en istemeyeceğim şeydi. evet dedim ve devam ettim. ben seni seviyorum. onu sadece
    bitirmek için içimde bitirmek ve ondaki beni de onun içinden söküp almak için gidecem dedim. bu ebruyu biraz olsun tatmin etmişti. ama hala şüphe duyar gibi bir hali
    vardı. çok durmadım üzerinde. elini tuttum tekrardan. evine en son ne zaman gittin dedim. senden sonra gitmedim dedi. o zaman bugün seni oraya bırakayım akşam istersen
    yine alırım dedim. aklımda o saatler arasında zeynebi aradan çıkarma düşüncesi vardı. tamam dedi. o sırada hakan aradı. hacı gelmişsin falan dedi. evet dedim.
    buluşalım dedi. ebru yanımda tamam dedim ben de. ebru kimdi dedi hakandı dedim. bakayım diye telefonu istedi. işte bu beni rahatsız etmişti. hayır yani nedir bu
    çok rahatsız olmuştum bu durumdan. sevdiğim kız sözüme inanmıyordu. uzatma diye tepkimi koydum. anlamış olacaktı ki utandı yaptığı bu bilinçsiz hareketten dolayı.
    ebruyu eve bıraktım. hakanı arayıp kardeşim benim işim çıktı deyip ektim ve zeynebi aradım. bizim kafeye gelmesini söyledim. oraya yakındım. gittim ve beklemeye
    başladım.
    ···
    1. 1.
      0
      rezervasyon burası
      ···
  17. 117.
    +6
    zeynep geldi. çabuk başlayıp çabuk bitirmesini söyledim. görünüşe göre dersine iyi çalışmıştı. birkaç taktan mazeret söyledi. yok seni o halde göremezdim
    falan filan. ama sanki başka bir şey söyleyecekmiş de bunlar ön hazırlık gibi duruyordu. evet tam tahmin ettiğim gibi yine başa sarıyordu. seni seviyorum falan
    filan. ama o sırada elini elime attı biraz da yakınlaştı bana doğru. evet tam tabiriyle el eleydik. 1 ya da 2 saniya kaldı. hemen çektim elimi napıyorsun ya dedim
    tamam özür dilerim dedi ama hiç özür diler gibi bir hali yoktu. daha çok zafer kazanmış gibi bir havası vardı. biraz daha oturduk bi 20 dakika sonra hayatımın
    şokunu yaşadım. ve beynimin her bir semptomunun gibildiğini hissediyordum. masamızın hemen önünde ebru duruyordu. çok sinirliydi. ben şok olmuşum o sırada. dotacı
    dese altıma sıçacam. o derece. bizi nerden buldu bu şimdi... zeynebe baktım ağzım açık bir şekilde. tamam aşkım ben gideyim dedi. çantasını aldı ve çıktı. ne aşkım mı
    neler oluyor. lan gibişin ortasındaydım ama ne hangi taraftan bana giriyor bilmiyordum. ebru bak açıklayabilirim diye klişe bir cümle kurdum. neyi açıklayacaksın dedi.
    bak duyduğun gibi değil dedim. sus dedi. bak önce hakanla buluşacam diye buraya geliyorsun zeynep çıkıyor sonra bana bir fotoğraf geliyor ve geldiğimde sizi canımlı
    cicimli buluyorum. ne bir dakika ne fotoğraf mı ne fotoğrafı. göster hemen şunu dedim. bilinmeyen bir numaradan gelmişti zeynebin elini elime attığı fotoğraf. ve
    altında biim kafenin ismi yazıyordu. evet evet olay aydınlanmıştı. zeynep intikam alıyordu. muhtemelen bir arkadaşıyla planlamıştı bunu. bu ne gaddarlıktı böyle.
    ···
  18. 118.
    +9
    delirecektim. normalde çok sakin bir insan olmama rağmen o an zeynep karşımda olsa onu öldürebilirdim. aşkım bak dedim ebruya. bana aşkım deme diye bağırdı. bak
    dotacı bu güne kadar seni seviyorum diye her şeyi yaptım. lanet olsun sana lanet olsun. uzak dur benden dedi ve koşarak çıktı. zeynebin intikamı tam anlamıyla
    tutmuştu. ebrunun gözünde onu bir kez daha aldatıyor görünüyordum. bu gibik durumdan bu kez kolay kolay kurtulamazdım. kafede yığılıp kaldım masaya. ebru bir kez daha
    beni terk etmişti ve bu kez geri dönüşü olmayacak gibi görünüyordu. kelimenin tam anlamıyla gibi tutmuştum. ne kadar o masada oturdum hatırlamıyorum. meira aradı.
    ne yaptın kıza dedi. ağlayarak eşyalarını topladı ve gitti dedi. hiç diyebildim sadece. koca bir hiç. çok kirli bir komplo mu deseydim. diyemezdim çünkü bu kez kimse
    inanmazdı bana. çünkü aldatırmıydım evet. ama bu kez aldatmamıştım ve ebruyu çok seviyordum. kendi beynimin içinde kayboluyordum. salih abi aradı o sırada. bitkin
    durumdaydım. açtım yine de. koç nerdesin ya diye gür bir sesle açtı telefonu. onun neşesine katılmak istedim ama çok uzağındaydım. geldim abi dedim. o zaman yarın
    akşam bizdesin dedi. tamam diyebildim sadece. evet ben artık yorulmuştum. zeyneple uğraşmaktan ebruyla uğraşmaktan. kaza bana çabuk bıkmayı getirmişti. artık eskisi
    kadar sabırlı değildim. bunu fark ettim. ebruya gerçeği anlatmak içimden gelmiyordu. zeynep mi ona hiçbir şey yapmayacaktım. o bu utançla hayatının sonuna dek yaşamalı
    diye düşünüyordum. toparladım kendimi. masadan kalktığımda ne zeynep umrumdaydı ne de ebru. bitik bir durumdaydım ama sebebi kişiler değil yaşadığım olaylardı.
    söylene söylene eve kadar geldim. meira açtı kapıyı. durumum çok kötü olmalıydı dışardan bakınca. sarıldı hemen bana. ne oldu dedi. yine hiç dedim.
    ···
  19. 119.
    +7
    tamam ben uyumak
    istiyorum dedim ve odama geçtim. kimse umrumda değildi. kafamı yastığa koyduğumda ebrunun saç tellerini fark ettim. yatak da ebru kokuyordu. onu aklımdan çıkarmak
    istedim ama nafileydi. son zamanlardaki olayları düşünerek uyuyakalmışım. sabah meira uyandırdı beni. cumartesi günüydü. kahvaltı hazırlamıştı. kalkıp aynaya baktım.
    çok kötü bir durumda değildim. toparlanmıştım. kahvaltımızı yaptık meira beni eğledirmeye çalışıyordu. eğleniyor gibi göründüm. hakanı aradım. oturduk özlemiştim
    muhabbet ettik biraz. ya kardeşim ben sana bir şey söyleyecem dedi. ama tepkini ölçemiyorum diye söyleyemiyorum dedi. aklım nedense ebruya gitti. bak dedim ebruyla
    alakalıysa hiç açma dedim. çünkü son konuştuğumuz konu oydu. hiç açma beni de sinirlendirme dedim. aslında bunu bile sinirlenerek söylemiştim. o da çekindiğinden
    tamam deyip geçiştirdi. söyleyeceği şeyi tahmin etmekle dahi uğraşamazdım o an. hakanla ayrılırken akşam vakti yaklaşıyordu. salih abiyi aradım. otobüsten inmem
    gereken yeri söyledi. ben seni ordan alacam dedi. tamam dedim. bindim gittim. salih abi beni bekliyordu. sarıldık birbirimize. yavaş yavaş onlara doğru yola koyulduk.
    eve vardık. salih abi zengin bir esnaftı haliyle evi de elit bir semtteydi. eve çıktık. hanımı açtı kapıyı handan teyze. onunla da selamlaşıp içeri girdim. durumları
    baya iyiydi. bu evin her köşesinden kendini belli ediyordu. salih abi salona davet etti. geçtik sohbet ediyoruz. 10 ya da 15 dakika sonra kapı açıldı.
    ···
  20. 120.
    +6
    içeriye
    birbiriyle tıpatıp aynı iki kız girdi. ikisinin de saçları kahverengiydi. ikisi de aynı renk ve modelde kıyafet giymişti. yaşlarını tahmin etmek zordu. ama 20 li
    yaşlarda olduklarını tahmin ediyordum. merhaba hoşgeldiniz ben çağla dedi biri ve elini uzattı. öteki de ben de doğa dedi ve elini uzattı. salih abi orada olduğundan
    erkek gibi tokalaşmıştım onlarla. bu onları tebessüm ettirmişti. saliha bi de bunlar da benim ikizler işte dedi. onlar da muhabbetimize katıldı. handan teyze selendi
    sonra yemek hazır diye. tam bir anneydi handan teyze * sofraya oturduk. yemekler birbirinden lezizdi. doğa ya da çağla ikisinden biri meşur dotacı sendin demek dedi
    tebessümle. biz de seni merak ediyorduk. hastahaneye gelecektik ama gelemedik dedi öteki. isimle hitap edemzdim çünkü karıştırıyordum. önemli değil bana evinizi
    açtınız dedim. salih abi bak evlat bundan sonra burada benim evladım gibisin dedi. tabi dedim salih abi. tekrar sözü o aldı. bak bir sınıntın olursa ilk bana
    geleceksin dedi. tamam dedim ona da. çok babacan bir adamdı. sohbet ve çaydan sonra ayrıldım oradan. eve gidecektim. meira aradı beni. neredesin diye geliyorum dedim.
    ···