beyler çekmecemdeki eski kutuyu açtım içinden

masumiyet müzesi sempozyum broşürü

mikado oyun çubukları

rapido seti

burger king veya mcdonalds'ın çocuk menüsüyle gelmiş çeşitli oyuncaklar (kalp şeklinde barbie kutusu, plastik yüzük)

kinder sürpriz oyuncakları (araba, büyüteçli köpek)

yine tatlı tarifli carte d'or puding paketi

sanırım kanyon'dakine ait sinema bileti

beyoğlu çeşmelerinin restorasyonuyla ilgili broşür

bir tanıdığımın resim sergisine davet (isim vermeyeyim)

haymatlos sahnesine ait bir bilet

sinema pera bileti

şuku

müze ve örenyeri giriş bileti (yıldız galiba)

lizst piyano haftaları süreyya operası konserine iki bilet

seyyar sahne'nin tehlikeli oyunlar tiyatro bileti, aynı oyunun tanıtım kağıdı

süreyya operası'nda arya konserine bilet ve konser progrdıbının olduğu kağıt

citizensofculture diye bir derginin broşürü

pompeiopolis kazıları broşürü

kitap aralıkları (üzerlerinde ömer seyfettin, kitapçı reklamı, cafe reklamı, ntv'nin dr. jekyll ve bay hyde'ı var)

yine beyoğlu'nda bir serginin kartı

iksv müzik festivali tanıtım broşürü

good will hunting filminin magneti (bunu izlemedim, arkadaşım hediye etmişti)

bildiğin entelmişin ama sen.

allahbilir hertaku da yapısökümden geçiriyosundur sen şimdi...

eyvah eyvah...

edit: yapısöküm biraz fazla akademik kaçmış olabilir. onun yerine habire polka-punk / post punk dinlediğini ve sahaflarda eşelendiğini söylesem daha iyiymiş.

edit: yok lan yok, ne enteli, bariz hipster bu... kötüymüş lan.

kadıköy'deki bi yerde küçük poşetlerde birlikte satılan kağıtlardan bir dizi. sevmediğim bir arkadaşım hediye etmişti. üstlerinde çeşitli motivatif şeyler yazıyo.

sanırım bu kadar beyler.

ha bir de istanbul tango guide diye bi broşür çıktı.

@9 sensin ayol hipster.

kutu değil bildiğin sandık açmışsın

şimdi tango broşüründen parçalar koparıp sigaraya filtre yapıcam.

benim çekmecede "batı almanya"dan kalmış pelikan mürekkep ve 90'ların başından kalma bi tane dolmakalemle, bir tomar teksir kağıdı var. bi tane de 1949'dan kalma "chambers's technical dictionary" diye bişey var.

nerden buldun onları?

ona bakarsan bendeki rapido seti en az 30 yıllık var. daha fazladır hatta. mimarlığın beş yıl olup yüksek mimar diye mezun verdiği yıllardan kalma taa.

@17 nereden buldum sayayım:

dolma kalem, mürekkep ve teksir kağıtları ankara'da kızılay'da kök pasajının altındaki kırtasiyelerden birinden. eski kafalı çok tatlı bi dayı işletiyor dükkanı. zamanında kendisi de böyle şeylerden hoşlandığı için almış gelmiş. elden çıkaramamış.

teknik sözlüğe gelince. onu da zafer çarışısının yakınında bi tane sahaf pasajı var, oradan almıştım 5 liraya falan. madenciyim zaten, lazım olabilir diye düşünmüştüm. çok daha renkli bişey olduğu ortaya çıktı. sözlüğü okuyunca insan farkediyor bu arada: 1950'den bu yana bilimin sunduğu tek majör gelişme bilgisayar.

sözlükte "elektronik" "dijital" ve "bilgisayar" başlıkları hiç yok. işte postmodern evreye geçmeden önceki, modernizmin son çırpınışları...

sonra '68 kuşağı var zaten.

@19 bana entel diyene bak. odtü madende okuyosundur sen bi de şimdi.