beyler zeitgeist nedir toplanın laaaan

kasap bahane

huur çocukları bensiz neler konuşmuşsunuz öyle çok kızdım bak...

huur çocukları bensiz neler konuşmuşsunuz öyle çok kızdım bak...

@283 eee. bunu yapmak için mi ihtilal yapıcan? güllük gülistanlık mı olacak ülke bunu yapınca?

@276 lan ben ülkeyi dünyadan bağımsız hale getirelim demiyorum ki! küba gibi etnosantrik bir ekonomik sistemden de bahsetmiyorum. 21.yüzyılda görüyoruz ki içedönük ekonomik sistemlerin alayı yıkılmaya mahkum. ben sadece dış devletlerden ithal edilen mallara bindirilen vergi yükünü kısıtlayıp, iç pazardaki vergi oranlarını artırarak dış malların ülkeye daha kolay girmesinden bahsediyorum. arz arttıkça malın değeri düşer. sözgelimi abd'de iphone'un fiyatı 600 dolarken türkiyede 1300 dolar. aradaki uçurumu görüyorsun. elin amcık amerikalısından 2 kat fazla para ödüyoruz. ve gümrükteki rüşvet olayları, haddinden fazla alınan vergiler otomatikman kaçakçılığı körüklüyor. tahıl ambarı bir anadolu gözümüzün önünde ama yabancı devletlerden buğday alıyoruz. ülkemizde petrol rezervleri ne yazık ki fazla değil. medyada pompalanan haberlere inanma. 200 kilometre güneyimizde petrol kaynıyor ama ülkemizde o kadar fazla yok. petrole yine ve mecburen bağımlı olacağız. fakat bu belli bir ölçüde olacak. ben ölçülü ve ülke bazlı bir ekonomiden söz ediyorum. bunu gerçekleştirmenin yolu da türk girişimcilere teşvik kredileri sağlamak ve yerli sermayedarı yüceltmek.

okudum bilinen gerçekler dışında yeni bir gibim sunmuyor neyini beğendiler ufuklarını genişlettiler anlamadım

olum arkasından konuşmak gibi olmasın o yine komplo teorisi falan takılıyodu biz yükselttik

gözlerime inanamıyorum seviyeyi bir şakirt yükseltmiş

esas bizim başlığı açan şakirt nerde lan?

rekldıbını gibtirtme dıbına kodumunu.

yani zaten artık yeter, hemen olsun, bir günde olsun derken olayın diyalektiğini de kaçırıyosun. bir günde gerçekleştireceğin devrim, 10 sene sonra iflas ettiğinde, çok daha berbat bir faşizme dönüleceği gerçeğini kaçırıyosun.

@275 sana bişey söliyim mi. öyle bi türkiyenin anasını beş dakkada giberler. orası birinci mevzu.

ikinci mevzu, kuracağım dediğin sistem, zaten kuzey ve batı avrupada 50-60 sene gayet güzel çalışmış sosyal demokratik sistemin çok benzeri. evet gayet güzel işletiyolardı, en aşağı kademe işçinin bile belli bi refah düzeyi belli bi rahatlık düzeyi vardı. ama şimdi git bak, oranın da anası gibildi. onlar da ilaç parası vermiyorlar, sağlık sigortalarını kısıyorlar, mesai saatlerini artırıyorlar, işsizlik orada da artıyor, dengesizlik, yoksulluk orada da artıyor. çünkü küresel bazda bu ekonomik sistemin anası tamamen gibildi artık. ve o "sosyal demokrasi" de aslında aynı takun laciverti olduğundan, aynı temeller üzerine kurulmuş yalnızca daha "merhametli" olmaya çalışan bir sistem olduğundan, onun da sağlıklı işleyebilmesi mümkün değil. istediğin kadar ülke çapında kendi yağıyla kavrulmaya çalışan bir sistem kur, yine kendi ekonomini global ekonomiden, petrol-doğalgaz arzından, wallstreetten bağımsız hale getiremezsin.

@273 kendi yağımızda kavrulabileceğimiz bir ekonomiden bahsediyorum. mesela, aldığımız elektronik aletlere gümrükte fahiş vergiler ödüyoruz. bu vergileri kısıtlayarak kendi iç pazarımızdaki vergileri artırabiliriz. sen istiyorsun ki ütopik bir sistem olsun, hayır böyle olmayacak. cennette yahut alis'in harikalar diyarında değiliz. her şey rasyonel bir şekilde aslına uygun olarak yapılacak. ülke bazlı bir ekonomi tasavvur ediyorum. ithalat serbest, ihracat da aynı şekilde. dış ülkelerden alınan mallara kesinlikle kısıtlama yok, yani 80 öncesine dönmeyi kesinlikle uygun bulmuyorum. yeni bir şey olacaksa bu adım adım olacaktır. makinalaşmaya giden süreç, insan emeğiyle olacaktır. insan biricik sermayemizdir.

halkın kendi kendisini yönetmesidir.

@270 birader şiir okuyosun lugat parçalıyosun habire. nası bi ekonomik sistem kuracaksın? tek sorum bu. ister dünya çapında olsun, ister ülke çapında, ister kendi mahallende. "her şeyi" yaptıktan sonra nasıl bir ekonomik sistem kuracaksın.

birader ortaya yanarlı dönerli bi meyve tabağı çek bak o zaman huur çocukları nasıl üşüşüyor. zeitgeist'i geçtik çok başka deryalardayız beyler. esrar çekip hassan sabbah'ın müridlerini oynuyoruz

haa 263e sölüyomuş

@264 insanlığı mı düşünelim, yoksa seçilmiş kitleleri mi? 7 milyar insanın refahı mı umrumuzda, yoksa sadece kendi çıkarlarımız mı? aborjinler de mi alanımıza giriyor? güney amerika'da yaşayan adamda mı? kutsal kitapta bile bariz bir emir var: önce kendi çevrenden başla. yaşadığımız topraklardan sorumluyuz yavrum. ha, o kütüğü kaldırmanın yolu nedir diyorsun, ben stalin'i hiç sevmem ama onun bir lafı var ki tam bizim mevzumuza göre: ölüm her sorunu çözer.

11 sayfa helal olsun amk

hele hele @1 e baktimda , girilmez bu olaya.

@264 ne diyon hacı kendi kendine gonuşuyon?