beyler yardım bi edin şu kardeşinize

dün tüm riskleri göze alıp tırsa mırsa çıktım yola amk. bunun ev güvenlikli müvenlikli bi sitedeymiş. girdim kapıdan güvenlik çevirdi beni. kime gelmiştin birader dedi. o an düşündüm bunun kocası güvenlikçileri tanıyodur filan bi isim sallıyayım en iyis ben dedim. o an aklıma gelen ve orda oturduğunu düşündüğüm davut beye geldim bi evrak imzalatmam gerek filan dedim. adam davut mu davut diye biri yok bu sitede dedi. nası olmaz ya sönmez holdingden verdiler elime evrağı git işte yasemin park sitesine güvenlikçilere sor onlar seni yönlendirir filan dedim herife. adam sen mahmut beyi diosun galiba şu karşıdaki binanın 18. katında oturuyo geç dedi saldı beni amk. neyse ilk roundu attlattık diyip aradım ben bunu iice tarif ettirdim evi bastım ziline. amk o kadar büyük umutlarla gidiyorum ki daha muhabbet etmeden bu beni siyah jartiyerli ciksi bi elbiseyle kapıda karşılayacak bende dudaklarına yapışıp direk işin yatak faslına geçicez diye bekliyorum. bu açtı kapıyı üstünde pijamalarla benim hayaller biranda çöktü tabi kalp atışım filan normale döndü. girdik içeri işte oturduk ayrı ayrı koltuklara. ilk başta kocasını sordum tabi kocan yok mu ya sen burda hastayken nerelere gitti gene dedim. boşver onu ya aklıma geldikçe sinirlerim bozuluyo zaten dedi. bende fazla konuyu uzatmadan ufaklığı sordum hemen tabi. içerde daha şimdi uyuttum yatıyo dedi. ben sorcağım bütün soruları sordum sorucak sorumda kalmayınca şöyle bi 40-50 sn bi sesizlik oldu evde bişey içermisin diye sordu bana. bende yok didem sen hastasın zaten ben sana yardım için geldim çorba morba yapayım mı dedim. bu gülerek sen çorba yapmayı da biliyosun dedi. tabi kızım hemde envai çeşit hazır çorba pişrebiliyorum öğrenci evinden hayatta kalmanın zorluklarını sen bilemezsin diyip gittim tencereyi mencereyi sora sora buldum yaptım bi çorba buna. neyse bu çorbasını içti ilaçlarını milaçlarını içti uzandı yatağına. bende bugün bişey olmıcak herhalde diyerekten ben kalkıyım artık didem dedim ve ayaklandım. bu kolumdan tuttu liseli ergenler gibi ağzını büzüp nereye gidiyosun ya benim canım çok sıkılıyor beraber film filan izlesek olmaz mı dedi. bende 32 yaşında kadınsın bu nasıl istemek böyle ya diyip gülüştük mülüştük ve ordan rasgele bi film koyduk dvdye. başladı film işte bi 15-20 dk izledik böyle ayrı ayrı koltuklarda. bunların evde güvenlikli müvenlikli bi ev ama kalorifer çalışmasına rağmen buz gibiydi ev böyle soğuktan takun donar ya öyle bi soğuk ev amk. ben hafiften böyle titremeye başladım bu üşüyomusun battaniye getireyim mi die sordu bende erkekliğe tak sürdürmemek için yok ya iyyim böyle filan dedim geçiştirdim. aradan 6-7 dk daha geçti tekrar sordu bu sen üşüosun galiba ya gel battaniyenin altına gir bak hasta olucaksın filan dedi. bende artık zamanı geldi amk diyerekten girdim battaniyenin altına. bi yandan film izliyoruz bi yandan bunun peceteye sümüklerinii bırakışını dinliyoruz bi yandan da saate bakıyorum kocası kaçta gelir acaba die hesap yapıyorum kafamda. neyse filmin bi sahnesinde adamın birinin kılıçla kafasını kopartıyolar kafa ikiye ayrılıyo. bende böyle şeylere tiksindiğim için hay ananı gibeyim one öle ya die söylenirken bu birden gülmeye başladı. noldu lan dedim nie gülüosun. çok güzel küfrediyosunn ya hoşuma gitti sadece filan dedi. enterasan kızsın amk küfür edince güleni de ilk defa duyuyorum dedim. ben her konuda değişimdir canım benim deyip gülmeye devam etti bu. bende dayanamadım sordum ne gibi her konuda kızım dedim. bak mesala dedi ben her konuda dobrayımdır ve kim olursa olsun hissettiklerimi yüzüne söylebilirim dedi. bende dobralığını iş yerinden bildiğim için gülerek onu bilmeyen mi var kızım dedim. hah bak işte sana bi dobralık daha yapıcam ve seni buraya nie çağırdığımı açıklıcam dedi.

patron çağırıyo devdıbını yazarım bi 1-2 saat sonra

edit: devamı @36 da