Senin dediğin şey sokratesin mantığı yani insan zaten herşeyi bilir olaylarla bu ortaya çıkar mesela hayatında hiç geometri görmemiş birine üçgeni gösterip bu kaç kenarlı diye sorsan 3 der mantıksal olarak insan hem doğuştan gelen bilgiye sahip hemde deneme yanılma yoluyla etrafındaki nesneler evrenini anlar ve kendi yararına pragmatik olarak işler yapar (Tüm felsefeyi birleştirdim anla bi zahmet )

şu an dünyada binlerce yıldır yaşayan bir insan ırkı var. mağaralarda yaşayan bu insanlar sırasıyla tarımı, mimariyi, sanatı ve teknolojiyi öğreniyor. binlerce yıl geriye gitmeye de gerek yok aslında son yüzyılı ele alalım. 100 yıl öncesinde atlı askerlerden oluşan ordular mevcutken günümüzdeki olası savaşta eskiden olduğu gibi asker sayısı değil de nükleer başlık sayısının mühim olacağı bir dönemdeyiz. peki acaba insanlar duman yakarak iletişim kurulan bir çağdan nasıl oldu da dünyanın herhangi bir yerindeki kişiyle canlı olarak konuşabildiği bir çağa geldi. yani birisi gerçekten taşları sürterek mi ateşi buldu ya da yer çekiminden bahsedilebilmesi için birinin kafasına elma mı düşmeliydi. ya bu dünyaya gelirken aslında hepimiz bir bilgi birikimiyle geldiysek daha doğrusu başka bir yaşamımız vardı da oradan tecrübeli olarak tekrar mı doğduk. ya da ne bileyim belki de eskiden farklı bir gezegeni evimiz kabul ederken günümüzdeki gibi kaynaklarını sömürerek yaşamayı imkansız kıldık ve başka bir gezegen aramak için yola çıktık. orada belli bir süre yaşamayı sürdürdük ve her şeye sıfırdan başlayarak yeniden düzeni kurduk. kafamda deli sorular...