beyler yükseliş ve aşk hikayemmm gelinnnnnnn

anlatıcam beyler başlıyorum birazdannnnnn yerlerinizi alın

başlıyorum beyler hadi boşlukları doldurun..

sene 2005 üniversiteden mezun oldum fakat öyle bir buhran vardı ki o zamanlar, kendimle ilgiliydi bu. içiyordum saçma sapan,tek başına takılıyordum sürekli. Asosyal olmuştum, sağa sola başvuruyordum züt korkusuyla. Derler ya hani denizden çıkmış balık gibiydim.Çok tatlıydı tabii ya aile parası yemek. Artık mezun olunca senden beklentiler de oluşuyor. Bölümüm işletmeydi. Hani çoğu kişinin girdiği bölüm. Fakat benim okulum iyiydi, özgüvenim tamdı bir de üstüne üstlük. Tabii ki mezun olmadan bir kaç ay önce başladı bende bunalımlar. Ne tak yiyecektim şimdi?

edit : imla

Birilerinin emir kulu mu olacaktım yoksa. Çok tırsıyordum işte lan. Neyse bulamıyordum iş. Kimse iş vermiyordu. Aile parası yemek o kadar koyuyordu ki bana bir şeyler yapmalıydım artık. Sağa sola saldırıyordum iş için. Neyse ki tek akıllılığım üniversite zamanında para biriktirmem olmuştu. Biraz birikmişim vardı kenarda. Öğrencilere özel ders vermiştim okurken. Ne kadar idare ederdi ki beni o para? Sigaram vardı, bağımlı olmasam da bi içki içme düzenim vardı. Bu düzeni bırakmak aşırı zor geliyordu fakat yumurta züte dayanınca insan düzenini değiştirmek zorunda kalıyor.Önce sigaranın külfetini azaltmak için marlboro'dan pall mall'a geçtim o da külfet olunca samsun içmeye başladım. Leş gibi öksürtüyordu dıbına kodumun sigarası. Her tarafım nikotin sarısı olmuştu.

Ara sıra iş görüşmelerine çağırıyorlardı. " askerlik yok. Hımmm.." şu yok bu yok. Olan şeyler hiç bir zaman takdir edilmiyordu. Güzel bir staj hayatım olmuştu. Kimse buna değinmeden sadece ekgibleri görüyordu. Ekmek aslanın ağzında lafı şimdi çoğunuza çok saçma gelecek ama insan o aslanın ağzına sıçmak istiyordu kimi zaman.Bir gün başvurduğum şirketlerin birinden cevap geldi. Teknoloji zımbırtıları satan bir şirket. Aradılar şu saatte bekliyoruz dediler, tamam dedim.

Bütün arkadaşlarım arayıp şu işe yerleştim,bu işte bu pozisyondayım dedikçe onları her pozisyonda gibme isteği uyanıyordu içimde. Neydi benim eksiğim, neydi onların fazlası. Soramıyordum sadece bunalıyordum. Neyse gittim şirketlerine dışı o karartmalı camla kaplı,cam silicilerin ana avrat düz gittiği bir şirketti. Doğrudan insan kaynaklarına gittim. Hale hanım'ın kapısını çaldım, girdim içeriye. Nasıl bir havası vardı görseniz sanki üniversite mezunu bir insanla değil de daha düşük seviyede bir insanla konuşuyor gibiydi. Dedi geçen gün cv'nizi bırakmıştınız bu ilk görüşmemiz sanırsam. Dedim evet dıbına koyim evet hadi özet geç.

Hale hanım alımlıydı, güzeldi. Mini eteğinden gözümü alamıyordum,bir kaç kere de gözlerimi yakaladı. Ufak bir gülümseme aldı suratını. Hani ben de fena tipi olan biri değilimdir. O havalı kadının yerini flört eden bi liseli kız aldı sanki. Ya da azgınlığımdan öyle hissetmiştim o zamanlar. ama yanılmamıştım. neyse işte o gün de yine formalite icabı, cv imde yer alan bilgileri üstün körü geçtik. Dedi biz sizi olumlu veya olumsuz arayacağız. Gülümsemesi çok güzel ve sıcaktı. Alınacağımı hissettim bu işe. Bir sevinç kapladı lan içimi o an. sonunda bi taka yarayacaktım

biraz ara binler ilgi toplansın devam edicem.

Derken iki gün sonra bir telefon geldi ikinci görüşme için çağırıyorlar. Arayan hale hanımdı.Öyle ilk telefon görüşmesindeki gibi değildi sesi. daha sıcaktı halimi hatrımı sordu, ben de sordum. Yine tarih ve saat verip geleceğim zamanı söyledi. ikinci görüşmelerde çoğunlukla insanı işe alır bu firmalar. Mutluydum. Dışarı çıktım bi marlboro kırmızı aldım. Nasıl özlemiştim şerefsizi. Yer gibi içtim resmen sigarayı. Yarın görüşmeye gidecektim. En mutlu günüm olacaktı evet.

neyse görüşmeye gittim yine o sütun gibi bacaklar karşımdaydı. Moral veriyordu bana bu bacaklar resmen. neyse dedi biz sizi değerlendirdik ve istediğiniz pazarlama departmanına uygun bulduk. içimden lan diyordum başardım dıbına koyim başardım. O konuşuyordu güzel dudakları hareketlendikçe bende de acayip değişimler oluyordu. işi kapmıştım artık ya dünyaya dönebilirdim eskisi gibi. Tamam dedim teşekkürler. Elini sıktım biraz manidardı bu tokalaşma. Tam kapıdan çıkarken. Pardon dedi bu aradığım iş telefonumdu. Size ben kendi numaramı vereyim. Sorunuz olursa aramaktan çekinmeyin olur mu dedi. Aldım numarayı. Ama almaz olaydım nerden bilebilirdim ki ?

bi sigara molası beyler..

sigara bitti yazıya devam binler...

neyse işe başladık bu arada bin bir bahaneyle hale hanım beni arıyordu. Nasıl gidiyor, alışabildin mi diye. Bu görüşmeler böyle olmaz fakat anladım ki ilgisi var bana karşı. Hale hanım zamanla hale oldu sonra haleciğim. Dışarı çıkmak için davet ettim ben bunu bir gün artık cesareti toplayıp. Beyoğlunda hayal kahvesi var. güzel bir konser de vardı o gün. gittik dağıttık içtik. Samimi olduk iyice.

Öpüşüyorduk alkolün etkisiyle, vücudu vücuduma yapışık dans ediyorduk. Ben daha toy 24 yaşındaydım oysa 28'inde. Ben iyice azgınlardaydım. Eve çıkmamıştım daha ve kime zütüreceğimi bilmiyordum. kara kara düşünüyordum ama. ne yapacaktım da bu ateşli hatunu zütürecektim? Artık umutların tükendiği o anda tam konser bitmiş çıkacakken. Mükemmel teklifiyle geldi bana. güzeldi nasıldı acaba vücudu?

Evine davet etti. Ben balıklama atladım tabii. Tam istediğim de buydu. Atladık arabasına a3'ü vardı hatunun.Evi vardı. Paranın kaynağı nerden diye düşünüyordum. Evi bakırköy sahildeydi. oradaki üst geçitin oralarda işte. Neyse girdik eve ama ben böyle güzel dekore edilmiş bir daha görmedim. Kadın elinden ziyade bi dekoratörün eli değmiş gibiydi eve. içki ister misin diye sordu. Kafam taşak gibiydi. gibim kalkmayacak diye düşündüm ama koyarım zütüne deyip tamam dedim. Elinde buzlu viskisiyle geldi. Macallandı viski çok iyi hatırlıyorum onu. içimi çok rahattı dıbına kodumun viskisinin. Geldi yanıma oturdu ama aramızda bir karış mesafe var sadece.

beyler en giblenmeyen hikaye ödülünü aldım teşekkürler size *

yaklaştım o da yaklaştı. Kulağıma bu bir sır olarak kalacaksa seninle bu gece beraber olurum dedi. Viskiyi fondip yapıp yumuldum dudaklarına. Kaç dakika öyle kaldık hiç bir fikrim yok. öyle güzeldi ki yılan gibi kıvranıyordu koltuğun üzerinde. elimden tuttu yatağa zütürdü. seviştik. benim ufaklık nasıl olduysa ayaklanmıştı. yoksa bu kadar içkinin üstüne sittin sene kalkmazdı. sabah da iş yok ne güzel takılırız lan diye düşünüyodum. o kadar fenaydım ki 10 dakika sonra kendimden geçerek tatmin oldum. ama yatakta mutsuz bir kadın bırakmamak için tüm maharetimle onunda tatmin olmasını istedim. uzun süredir böyle bir his duymuyordum deyip teşekkür etti. keşke tatmin etmeseydim amk nerden bilecektim başıma gelecekleri.

neyse sabah kalktım hala uyuyordu amk. insan bi kahvaltı hazırlar diye düşündüm. gece iltifat etmeyi biliyordu da sabah erkeğin kalbine giden zamazingonun nerden geçeceğini bilmiyordu. kalktım marketten bi sigara aldım kahve yaptım. dolap içkiyle doluydu hayatımda görmediğim içkiler vardı amk. Neyse dedim daimi olmayacaz nasılsa dıbına kodumun evinde. kahveyi içtim yeni yeni uyanıyordu. Kalkmış mutfağın kapısında bana bakıyo. dedi dün gece olanlar için çok mutlu oldum. yine aynı teşekkür cümleleri falan filan. dedim ben de çok mutlu oldum. bu böyle gitmeyecek biliyorsun değil mi dedi. Biliyorum. Zaten olmaz olaydı dıbına koyim olmaz olaydı.

evden ayrılıp kendi evime gittim. aile yanı mutlu mesut yemekler falan haftasonu geçti. pazartesi iş var. benim çalıştığım masa onun odasını görüyo departmanlar yakın. bu beni görüyor selam vermiyo. bakıyorum hiç tepki yok. dedim sıçtık dıbına kodumun karısı kullandı beni. ilk zamanlardaki ilgisi kaybolmuştu iyice.bir gün oldu 5 gün oldu ne telefon ne mesaj ne iş yerinde bi selam. ben de asılıyorum ama işe iş yerindekiler kıl oluyor bana. her takta ben varım her takta benim başarım. insanlar nasıl çekemiyolar. neyse işten çıkıp eve gittim aradım hale'yi dedim ne oluyor sana, ne oluyor dedi. Dedim bu hal bu tavır. Öyle gerekiyo dedi. Neden yani niye ki dedim. Sana bir şey söyleyeceğim ama ağzını sıkı tutmazsan çok kötü olur dedi. Sırrını gibeyim diyorum içimden.

benim sizin departman müdürü mithat beyle ilişkim var bu dillensin istemiyorum. seninle güzeldi ama bi anlık bir şeydi. Dedim içimden senin dıbına koyim huur. mithat denilen de evli barklı adam. paranın kaynağı nerden geliyodu belli amk. adam buna basmış parayı basmış parayı tabii. tırsıyo da kaşar ben bu konuyu dillendirirsem mithat bey'e gidicek. dedim tamam bi günlüktü demiştim zaten. korkma kimseye söylemeyeceğim. Mesafeli olmamı istiyor zaten. Ama ben biliyordum bunlara ne yapacağımı. mithat bey'in altını oymak dibine koymak için çalışmalara başladım inceden ben. Ağzı sıkı olmayan arkadaşları hafiften duruma uyandırmaya çalışıyordum. Bunlar hakkında zaten inceden bi dedikodu varmış ama millet sallamıyormuş.O aralar bir proje sunmuştum, genel müdür patron epey bir beğenmişti. Elektronik ürünleri ilk önce denemek için müşterilere verip 3 gün takılıp ona bağlılık duymalarını sağlayıp satın aldırıyoduk. verdiğimiz ürünler numune yani testerdı kısacası o benim fikrimdi işte.

@48 iyi geceler reyiz.