1. 1.
    +2
    Bana yar olmayan devr-i devranın izzet-i nefsini gibeyim
    Ben delimiyim ?
    Bi am için çöllere düşeyim.
    Verirse verir vermezse leylayıda gibeyim
    ···
  2. 2.
    +2
    Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
    En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu
    kesmemeye
    Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
    Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
    Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
    Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
    Bütün kara parçalarında
    Afrika dahil

    Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun ekgib olma
    Yatakta yatmayı bildiğin kadar
    Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler
    Boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının
    Ben böyle canlı saç görmedim ömrümde
    Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor
    Bütün kara parçaları için
    Afrika dahil

    Senin bir havan var beni asıl saran o
    Onunla daha bir değere biniyor soluk almak
    Sabahları acıktığı için haklı
    Gününü kazanıp kurtardı diye güzel
    Birçok çiçek adları gibi güzel
    En tanınmış kırmızılarla açan
    Bütün kara parçalarında
    Afrika dahil

    Birlikte mısralar düşünüyoruz ama iyi ama kötü
    Boynun diyorum boynunu benim kadar kimse
    değerlendiremez
    Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek
    iki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
    Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
    Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna
    diziyorlar
    Bütün kara parçalarında
    Afrika dahil

    Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası
    Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki
    Padişah gibi cesaretti o, alımlı değme kadında yok
    Aklıma kadeh tutuşların geliyor
    Çiçek Pasajında akşamüstleri
    Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor
    Bütün kara parçalarında
    Afrika hariç değil
    ···
  3. 3.
    +1
    hamam tası gümüşten
    yeni geldim gibişten
    beni bu işe alıştıran
    senin yavşak enişten
    ···
  4. 4.
    +1
    Ben senin en çok sesini sevdim
    Buğulu çoğu zaman, taze bir ekmek gibi
    Önce aşka çağıran, sonra dinlendiren
    Bana her zaman dost, her zaman sevgili

    Ben senin en çok ellerini sevdim
    Bir pınar serinliğinde, küçücük ve ak pak
    Nice güzellikler gördüm yeryüzünde
    En güzeli bir sabah ellerinle uyanmak

    Ben senin en çok gözlerini sevdim
    Kâh çocukça mavi, kâh inadına yeşil
    Aydınlıklar, esenlikler, mutluluklar
    Hiç biri gözlerin kadar anlamlı değil

    Ben senin en çok gülüşünü sevdim
    Sevindiren, içimde umut çiçekleri açtıran
    Unutturur bana birden acıları, güçlükleri
    Dünyam aydınlanır sen güldüğün zaman

    Ben senin en çok davranışlarını sevdim
    Güçsüze merhametini, zalime direnişini
    Haksızlıklar, zorbalıklar karşısında
    Vahşi ve mağrur bir dişi kaplan kesilişini

    Ben senin en çok sevgi dolu yüreğini sevdim
    Tüm çocuklara kanat geren anneliğini
    Nice sevgilerin bir pula satıldığı bir dünyada
    Sensin, her şeyin üstünde tutan sevdiğini

    Ben senin en çok bana yansımanı sevdim
    Bende yeniden var olmanı, benimle bütünleşmeni
    Mertliğini, yalansızlığını, dupduruluğunu sevdim
    Ben seni sevdim, ben seni sevdim, ben seni..
    ···
  5. 5.
    +1
    Kalbin benim olsun diyorum, çünkü mukadder...
    Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök, ver!
    Yoktur öte âlemde de kurtulmaya bir yer!
    Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...

    Ram ol bana, ruhun yeni bir âleme girsin...
    Yazmış kaderin: Aşkıma ömrünce esirsin!
    Aklınla, şuurunla, hayâlinle bilirsin.
    Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın..

    Sevda gibi bir gizli emel ruhuna sinmiş;
    Bir haz ki hayalden bile üstün ve derinmiş.
    Gökten gelerek gönlüne rüzgar gibi inmiş,
    Bir sır ki bu, ölsen bile asla açamazsın...

    Anlatması imkansız olan öyle bir an ki,
    Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki...
    Bak emrediyor: Daldığın alemden uyan ki,
    Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...

    Hüseyin Nihal ATSIZ https://www.youtube.com/watch?v=FLB-Cg2lS5o
    ···
  6. 6.
    +1
    Yanımda olduğun her an,
    Ağzım sulanıyor inan
    Rengini sevdim ben senin gözlerinin,
    Alın yazımda sen vardın
    Kayboldum amında bebeğim.
    ···
  7. 7.
    +1
    omzuma yaslan, sol tarafına düşsün en gerçek memleket
    sana benden yadigar kalsın, akrep bir de yelkovan hepten
    geçsin gitsin zamana boşver sen o sus pus kentime sığdın
    tedbil mekanda ben sabitim, cebimde narin boyunlu kadın
    katran gibi demlenmiş bir çay gibi karşılıklı içmek seni
    her güne çıplak etinle başlama telaşı kokunla sersem tenim
    boynunda vebal, koynumda yeşil yekpare elbisen ve sen
    yorganın altına saklanmış yine sen bana sek gözyaşınla seslen
    teninde durgun hüzünlü çıplak otorite gibi kıskanç kumral tan
    bir gece 3 gibi birbirimizi kaybetmiştik hatta aynı bankta
    beşiktaş ağladı ev yolumuzu gözledi sana ben sözvermiştim
    sözümde durmadım üzdüm seni, sen bana bakma lanet herif!
    hala sen ekmek fırınındaki onbeş yaşında kırılgan kız
    kuyrukta bekler gelip, adın sanın benim canım o kız
    kirpiklerinde anlam yüklenmiş sırça bir sicim
    sen demek o sahafta göz ucuyla dinlendiğim huzur

    üfle şu kandile bitiversin gündüz korkma elimi tut
    yüzüne yüzümü sürtüp başımı dizine gömsem geri dönüp...
    sürgüne icabet etmek nimet, senden gelsin gelecekse
    kağıtta harfler ıslak, havari morfin aşkın, göğsün çiçek
    bir gün geldi ve göğü bi başka sevdi kara kurak topraklar
    tam o gündü ecnebi bi kentte devrildi binalar
    önümden modern çağın nesnesiyle geçtin gittin
    gerinde sana bi parça beni bıraktı eylül bitti
    her siyah beyaz fotoğraf şeffaf bi pencere
    sol elin var hep yüzümde bana bi bukle külfet
    her siyah beyaz fotoğraf yeşil şeffaf bi pencere
    sol elin var hep yüzümde bana bi bukle küfret
    ···
  8. 8.
    +1
    Çiçekler gördüm
    Düşlerimde solan
    insanlar gördüm
    Yaşarken
    Yaşadığının farkında olmayan
    Mutluluklar gördüm
    Mutluyken ağlayan
    Ben cehaletler gördüm
    Bir insanın hayatını karartan
    Ben kahpelikleri gördüm
    Gülerken ardından kan akıtan
    ···
  9. 9.
    +1
    kısa

    içi su dolu bir bardağın
    masadan yere düşmesi gibi,
    herbir yerinden çatladı gece: ıpıslak.

    bir bağlaç, yeni bir lisan eki,
    gözlerini bana miras bırak.
    üşümüş ayaklarıyla bir martının,
    yeniden kızgın sulara dönmesi gibi,
    koru denizi şimdi benden, rakıdan, peynirden.

    ellerine dokundum,
    ayrılık döküldü yüzünden.
    ···
  10. 10.
    +1
    panpa Cahit Sıtkı'nın desem ki şiiri.
    neyse elim değmişken yazayım bari:

    Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır,
    Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor,
    Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
    Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
    Senden kopardım çiçeklerin en solmazını,
    Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
    Sende tattım yemişlerin cümlesini.
    Desem ki sen benim için,
    Hava kadar lazım,
    Ekmek kadar mübarek,
    Su gibi aziz bir şeysin;
    Nimettensin, nimettensin!
    Desem ki...
    inan bana sevgilim inan,
    Evimde şenliksin, bahçemde bahar;
    Ve soframda en eski şarap.
    Ben sende yaşıyorum,
    Sen bende hüküm sürmektesin.
    Bırak ben söyleyeyim güzelliğini,
    Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber.
    Günlerden sonra bir gün,
    Şayet sesimi farkedemezsen,
    Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden,
    Bil ki ölmüşüm.
    Fakat yine üzülme, müsterih ol;
    Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini,
    Ve neden sonra
    Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede,
    Hatırla ki mahşer günüdür
    Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum
    ···
  11. 11.
    0
    @20 Onu kıza okuyamam panpa ama istersen uygun bi günde kulaklarına fısıldarım senin
    ···
  12. 12.
    0
    @22 Nickinden pek bi bağımsızsın panpa ama iyiydi verdim şukunu
    ···
  13. 13.
    0
    @24 bu şiir benim
    ···
  14. 14.
    0
    @25 Kalemine sağlık panpa
    ···
  15. 15.
    0
    @26 Panpa sen de sağol aslında çok iyiler var ama uzun böyle iki üç mısra ama etkileyici olacak
    ···
  16. 16.
    0
    ...
    Sanmıştık ki ikimiz
    Yeryüzünde ancak
    Birbirimiz için varız
    ikimiz sanmıştık ki
    Tek kişilik bir yalnızlığa bile
    Rahatça sığarız
    Hiç yanılmamışız
    Her an düşüp düşüp
    Kristal bir bardak gibi
    Tuz parça kırılsak da
    Hâlâ içimizde o yanardağ ağzı
    Hâlâ kıpkızıl gülümseyen
    Sanki ateşten bir tebessüm
    Zehir zemberek aşkımız ...

    Aslında ben bunu düşünüyordum panpalar ama @17 de iyi yerden vurdu sizce ?
    ···
  17. 17.
    0
    fena değil panpa ama biraz klişe bence. biraz araştırayım istediğin gibi kısa olanlardan
    ···
  18. 18.
    0
    Eyvallah panpa bulursan yazarsın
    ···
  19. 19.
    0
    söylemesi ayıpta yaz kızın ismini fln göz rengişni fln hmn bi şiir patlatıyım panpa.
    ···
  20. 20.
    0
    Panpalar sağolun mission completed . @17 Sözümü tutarım ne zaman istersen panpa
    ···