1. 1.
    0
    Sevgili vatandaşlarım...
    Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.
    Dünyada ve ülkemizde önemli gelişmelerin, büyük değişimlerin yaşandığı bir yılı daha geride bırakıyoruz.
    Bu yılın son programında 2009 yılının genel bir muhasebesini yapmak, özellikle küresel kriz sürecinde Türkiye\\\'nin nasıl bir gidişat içinde olduğuna ilişkin sizleri bilgilendirmek istiyorum.
    Hükümetimizin göreve geldiği 2002 yılından bu yana Türkiye hem kronikleşmiş problemlerini çözmek, hem de daha mutlu ve müreffeh bir ülke olmak yolunda çok önemli kazanımlar elde etmiştir.
    Yedi yılı aşkın bu zorlu süreç, Türkiye\\\'nin hak ettiği gelişme seviyelerini yakalamakta ne kadar kararlı olduğunu açıkça ortaya koymuştur.
    Yaşanan büyük sıkıntılara rağmen, kısa zaman içinde hayata geçirilen bu büyük değişim, milletimizin şaşmaz medeniyet aşkının ve iradesinin parlak bir zaferidir.
    Kanaatim odur ki 2009 yılı, bu yedi yıllık süreç içinde daha farklı, daha özel bir anlam kazanmıştır.
    Dünyada yaşanan büyük ekonomik krizin dünyanın dev ekonomilerini derinden sarstığı 2009 yılı, Türkiye\\\'nin bu kazanımlarının ne kadar sağlam bir zemine sahip olduğunu net olarak ortaya koymuştur.
    Yaşanan bu tarihi kriz elbette ülkemize de bazı sıkıntılar getirdi, hepimiz bu sıkıntıları hissettik, yaşadık.
    Bu olumsuzluklardan doğrudan etkilenen, düzenleri bozulan, hatta işini kaybeden insanlarımız da oldu.
    Ama buna rağmen Türk Ekonomisi, dünyanın dev ekonomilerinin maruz kaldığı felaket tablolarını yaşamadı.
    Bizde büyük ölçekli, zincirleme iflaslar yaşanmadı. Krizin açtığı gediklerin devlet bütçesinden yamanmasına gerek kalmadı. Ekonomimizin doğrultusunda herhangi bir sapma olmadı.
    Bu kriz esnasında, dünyaca tanınan markaların iflas ettiğini, dev finans şirketlerinin dibe vurduğunu, bankaların battığını hep birlikte müşahede ettik.
    Hamdolsun Türkiye bu dramatik durumları yaşamadı.
    Hedeflerimizde bazı ayarlamalar yapmamız gerekse de, telafisi imkânsız ekonomik tahribatlar ortaya çıkmadı.
    En önemlisi, Türkiye umutlarını ve özgüvenini kaybetmedi.
    Yedi yıllık süreçte, milletçe, ekonomimizi nasıl sağlam bir gelişme zeminine kavuşturduğumuz açık seçik ortaya çıktı.
    Türkiye bu zorlu imtihandan alnının akıyla çıkan az sayıdaki ülke arasında yerini aldı.
    2009 yılının bu son günlerinde, yeni yıla daha büyük bir umut ve heyecanla bakıyoruz.
    2010 yılını Türkiye\\\'nin krizin etkilerinden tamamen arınacağı, büyüme enerjimizin yeniden artacağı, insanlarımızın yaşadığı sıkıntıların adım adım ortadan kalkacağı bir yıl olarak görüyoruz.
    Uluslararası kuruluşların tahminleri de bu beklentilerimizi destekler niteliktedir.
    OECD\\\'nin tahminlerine göre, Türkiye 2010\\\'da 30 ülke arasında Güney Kore\\\'den sonra en fazla büyüme kaydedecek ikinci ülke olarak görülüyor.
    2011\\\'de ise 30 ülke arasında en fazla büyümeyi Türkiye\\\'nin kaydedeceği tahmin ediliyor.
    Bunlar son derece sevindirici beklentilerdir.
    inanıyorum ki Türkiye bu dinamizmiyle önümüzdeki yıla damgasını vuracak ve bütün dünyada adından sıkça sözettirecektir.
    Değerli vatandaşlarım...
    Geleceğe umutla bakmak için bizim çok sebebimiz var.
    Sadece son yedi yılda ülkemizin nereden nereye geldiğine bakmamız yeterli olacaktır.
    2002-2008 yılları arasında ekonomimiz ortalama % 5,8 gibi çok önemli bir büyüme oranı yakalamıştır.
    2002 yılında felaketin eşiğine kadar gelmiş olan Türk Ekonomisi, bu dinamik büyüme performansıyla çok kısa bir zaman içinde dünyanın en büyük 17. ekonomisi haline gelmiştir.
    26. büyük ekonomi iken 17. büyük ekonomi...
    Kriz şartlarına rağmen dünyada kredi notu 2 kademe yükselen tek ülke Türkiye\\\'dir.
    Sadece bu bile Türkiye\\\'nin kriz yönetiminde ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor.
    Zaman içinde ekonomimizin önemli ölçüde toparlandığını, göstergelerde pozitif seyrin hâkim hale geldiğini memnuniyetle müşahede ediyoruz.
    Mesela kriz şartlarına rağmen Türkiye, borçlanma tablosundaki önemli iyileşme sürecini devam ettirmektedir.
    iddiaların aksine, 7 yıllık süreçte Türkiye\\\'nin borçlarındaki artış, milli gelirindeki artışa kıyasla çok düşük bir seviyede kalmıştır.
    Avrupa Birliği Maastricht Kriterlerine göre genel yönetim borç stokunun Gayri Safi Yurtiçi Hâsılaya oranının % 60\\\'ı geçmemesi gerekiyor.
    2002 yılında % 74\\\'lerde olan bu oranı biz 2008 yılı sonunda % 39,5 seviyelerine kadar indirdik.
    2002 yılında faiz oranı % 62,7 iken, bu yıl faiz oranları % 7 gibi tarihinin en düşük seviyelerini görmüştür.
    Bütün bu tablo içinde şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; bugün Türkiye, borcun miktarı, oranları ve mahiyeti itibariyle tarihinin en iyi seviyesini yakalamış durumdadır.
    Disiplinli mali yönetimimiz neticesinde 2002\\\'den bu yana faiz giderlerinin Gayri Safi Yurtiçi Hâsılaya oranı istikrarlı bir şekilde düşmeye devam etmiştir.
    2002 yılında % 14,8 olan bu oranın, 2009 yılında % 5,9 seviyesinde gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz.
    2010 hedefimizse % 5,5 oranını yakalamaktır.
    Değerli vatandaşlarım...
    Enflasyondan yıllar boyunca neler çektiğimizi en iyi sizler biliyorsunuz.
    Hamdolsun ki o acı tecrübeler bugün can sıkıcı eski hatıralara dönüştü.
    Enflasyon canavarı dizginlendi, tek haneli rakamlara kadar düştü: 5,5...
    2009 Kasım ayı itibariyle bunu yakaladık.
    Bu oran bu dönem için hedeflediğimizden daha iyi bir orandır.
    Buna karşılık dünyada yaşanan krizin bir sonucu olarak işsizlik rakamlarında belli bir artış olmuştur.
    2008 yılında % 11 olan işsizlik oranı, 2009 yılı Eylül ayı itibariyle % 13,4 seviyesinde gerçekleşmiştir.
    ···
  1. 2.
    0
    giberler ne yazdın a.q
    ···
  2. 3.
    +1
    seslendiğin ulusu gibeyim
    ···
  3. 4.
    0
    dördüncü nesil den moderator olmaz lan. taşak geçmişler senle
    ···
  4. 5.
    0
    @3 mauahahha aq cocugu seni
    ···
  5. 6.
    0
    bence sen bu yazının çıktısını al. o çıktıyı zütüne montele.
    ···
  6. 7.
    0
    sözlük formatı diye entri silen bin senmisin lan yoksa
    ···
  7. 8.
    0
    AMK EVLADI ADMiN ATLA BUNU AMK NE LA BU BU AJAN MOD AJAN EKSiDEN YOLLAMiSLAR baksanıza amk
    özet geç laa
    ···
  8. 9.
    0
    @7 sozluk formatini gibeyim sana bisey olmasin anana olsun
    ···
  9. 10.
    0
    oha dıbına koyayım. bunu okuyacağıma 9x20 saniyeden 9 posta 31 çekerim lan.
    ···
  10. 11.
    0
    @10 okuyanlar da var hocu
    ···
  11. 12.
    0
    oha lann bu yazıyı incide okicak olan bi gavat tanımıyorum yazdgın yazıyı gibim senden modertor fln olmaz
    ···
  12. 13.
    0
    hay gotunu gibiyim ya ilk defa okumak icin gaza geldim onu da gibip attin atyarraa
    ···
  13. 14.
    0
    @11 hacıı okuyanların 31 e ihtiyacı yok. 7/24 gibiyorlar zütümüzü zaten.
    ···
  14. 15.
    0
    @10 aklını seveyim.
    ···
  15. 16.
    0
    hayatta okumam bkdar yazıyı amk
    ···
  16. 17.
    0
    ne diyo lan
    ···
  17. 18.
    0
    moderator ol ya da olma amina koim
    ···
  18. 19.
    0
    beyler bu daha yazinin ceyregi degil lan
    ···
  19. 20.
    0
    hay klavyeni gibim ne derdin vardıda bukadar uzun yazdın.
    ···