beyler mahhale efsaneleriniz var mı lan

-romanya'dan yeni gelmiştik mahallede bi katil dolanıyormuş. bizim binada 2 teyzeyi öldürüp bileziklerini almış karşı binadaki yaşlı dedeyi ise bıçaklamış fakir olduğundan birşey bulamamıştı. neyse polisler 1-2 ay dolandı küçük mahallemizde. herkes birbirini tanırdı o zamanlar meğersem 6 ay önce boş arsaya gecekondu yapan kürt ailenin serseri çocuğu olduğu ortaya çıktı. ve hala yakalanamadı. çocuk firarda amk 1-2 sene bütün yaşlı teyzeler korktu amk. güzel sakla o serseri bulmasın gibisinden şeyler diyorlardı hep
---
-mahallemizin bi bakkalı vardı hep isimlerini karıştırırdım amk mehmet olana metin metin olana mehmet derdim
---
-bi keresinde halamın kızına laf atmıştı bir serseri bende 8-9 yaşındayım. yerdeki tuğlayı söküp arabaya atmıştım. vay amk nasıl bi manyaklık yapmışım la ben ahahahah. özet:halamın kızı onunla evlendi kızları bu sene ilkokula başlıcak
---
-mahallede heryer çekirdekti amk herkes yiyeceğini alır kaldırıma geçerdi işlek bi yerdi. abilerimiz aklınca kız süzerdi. biz muzurluk peşinde koşardık. dedeler haç muhabbeti yaparlardı neneler, teyzeler dedikodu vay amk özlüyorum o zamanları. o zamanlar hayat sokaktaydı. şimdi ise eve tıkılıp bi gib yaptığımız yok.
---
-bakırköye giderken bilen bilir haznedar civarında bi ev var ahşaptan yapılma. çok ürkütücü bi yer. tahtalar çürümüş felan camlar kırık tahta konulup çivilenmiş büyük bahçeli 3-4 katlı şato gibi bir ahşap ev.o zamanlar 14-13 yaşındaydım amk sbs felan işte dershaneye gidiyoruz bizim bi arkadaş vardı ali. meraklıydı çok. dedi la burda ne var bigün gidip bakalım felan diyordu bende he he diyip geciktiriyordum. neyse bigün minibüsten erken indik sözde dershaneye gitmicez. neyse indik
yürüyoruz binaya doğru bu binte hem meraklı hem tırsak. dedim bak buraya kadar geldik içeri gircez dedim ben. dedi bakarız felan neyse. açtık bahçe kapısını kocaman ağaç var sol tarafta çok ürkütücüydü amk bir tane dal parçası evin camında içeri girmiş dalın etrafında sarmaşıklar var. neyse biz kapıyı zorladık giremedik. aklıma o eski erik ağacı geldi. sözde ilk önce ağaca tırmanıcaktık sonra dala çıkıp açık olan camdan evin içine giricektik ki bu ali ben yapamam dedi amk tırsağı ben gittim çıktım ağaca ardından dalın üstünden eğilerek camdan girdim evin içini size tarif ediyim yerde eski gazteler vardı bisürü çok acayip bi koku pis leş gibi amk anlatamam insan ölüsü gibi diyim. duvarda 2-3 tane tablo vardı üstlerine sanki baltayla vurulmuş gibi yarık izleri duvarlar ahşap içeri girmiş kırık dökük. yerler paramparça idi alt kata inmek için merdiven 6 veya 7.satırdan ihtibaren yok ben aşa inip kapıyı açmayı düşündüm kapı içtende tahtayla çivilenmişti nasıl bir sadistlikse amk neyse girdiğim gibi çıktım amk. ürkütücüydü amk o gün başım çok ağrıdı.

edit:sonradan öğrendim ki o evde 3 bebekli bir aile oturuyormuş 80li yıllarda mutfak alev alıp yan odadaki 3bebeğin ölümüne sebep olmuş. kadın kendini suçlamış 2-3 hafta sonra o bebek odasında intihar etmiş silahıyla adam da üzüntüden dayanamayıp kalp krizi felan geçirmiş hastahaneye kaldırılmış. kurtulmuş ve oradan taşınmış.ara sıra diğer karısından olan torunları gelir bakarmış eve. 40 yıldır o arsayı niye satmadıklarını anlamış değilim amk
---
aklıma geldikçe yazarım