beyler kıza hava atacam acil bi grup söyleyin

maşallah ülke kenan evren'e sanatçı diye bakabilen görsel zekası kıt meczuplarla dolu. velev ki bunlar bana sadece bir köpeğin efendisi suluboya yaparken "vayy bee ne büyük ressam bi efendi , o da beni seviyor" diye salya akıtmasını hatırlatmaktan öteye gidemiyor. aslında sorun daha kapsamlı tabi.. resim ve heykelin gelişmediği bir toplumda suluboya zekasıyla ressam olduğunu ileri süren faşist bir cuntacı için "ressam ruhlu bi adam insan öldüremez" dexer mantığıyla belirli savunmalar içine girilmesinde belirli tıkanmışlıklar, ekgiblikler, toplumsal güdüler görüyorum. sorunun kaynağını islam olarak gördüğüm için problemi islamın birincil kaynağı olan kuranın dilinden okumakta faydası var.
kuranı kerim'de "ey iman edenler! içki, kumar, dikili taşlar, fal okları şeytana ait pis işlerdir, artık bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz" emri vardır (maide suresi: 90. ayet). buradaki içki, kumar, dikili taşlar, fal okları kavramları hamr, meysir, ensab, ezlem'dir. der. ayette geçen ensab kelimesinin içeriği olan fal okları, islam alimlerince şöyle yorumlanmıştır:

• 1. putperest arapların üzerlerinde kurban kesip ibadet ettikleri dikili taşlar.
• 2. ibadet için dikilmiş putlar.
• 3. resim, tasvir.[kaynak belirtilmeli]
islam dininde ikinci kaynak olan hadis biliminde ise aşağıdaki hadislerle konu açıklanmaya çalışılmaktadır:

• 1. allah'ın yanında azabı en şiddetli olan insanlar tasvircilerdir (müslim 6:369).
• 2. şu suretleri yapanlar kıyamet gününde azap görürler ve kendilerine yaptığınız suretlere can verin denilir (müslim 6:368).
• 3. her musavvir cehennemdedir. musavvirin, tasvir ettiği her surete kıyamet gününde allah hayat verir de o canlı suret cehennemde kendini yapana azap eder. eğer sanatına devam etmek zorunda isen ağaç resmi ve canlı olmayan vucut kısımlarının resmini yap (müslim 6:370).

hülasa insan tasvir etmenin en şiddetli azabla cezalandırıldığı bir iklimde hangi sanat akımının , hangi picasso'nun duchamp'ın , heykel tasvirinin ortaya çıkması beklenebilir ki?
antalya şehrinin kurucusu olan imparator attaleus'un heykelinin kentte bir meydana dikilmesi nedeniyle başlatılan tartışmaları hatırlayın.
afganistan'da islam adına buda heykellerini dinamitleyen taliban milislerinin farklı bir ruh hali mi var şu yapılanda?
bu memlekette ne zaman bir heykel konusu olsa, islamın kültürel genetiğinde yer alan put kompleksi geri tepiyor.lat, menat,uzza'dan bu yana pek bir şey değişmişe benzemiyor.
tophane'deki işçi heykelinin koluyla diyetimizi ödedik sanıyorduk. ödeyememişiz.
yaşına, üstüne başına bakacak olsan aklı başında sanacağımız bilmemkaç tane sivil kuruluş üyesi insan, zamanında biraraya gelip hiç utanmadan yüzlerce yıl önce yaşamış ,kentin kurucusunun kıçıyla uğraştı. kendi kıçıyla derdi olmayanın uğraşacağı iş mi yani bu?
böyle bir durumda bir insanı linç etmekle , bir heykeli linç etmek arasında bir değer farkı var mıdır? pgibolojiden ya da felsefeden sınıfta kalanlar tarihten geçebilir mi?
sonuç olarak bütün insan aktivite ve eylemleri temelde hayvan davranışlarından farklı değildir.ve din özelinde islam , her türlü gelişmemişliğin ve toplumlaştırma adına kısırlaştırmanın kaynağı olarak türkiye'de sanatın gelişmemesinde birincil rolü oynamaktadır. evet.