beyler kız arkadaşımla hikayem

Yılbaşı git gide yaklaşıyordu ve biz barda falan geçirmeyecektik. Bu kadar basit olsun istemiyorduk. Bizim evde kutlanacaktı. Amacın bir araya gelmek olduğu çok belli zaten beyler. Bu arada bizim evde kutlanılmasını da ben istemedim. Yılbaşı kutlamalarını da çok gibik bulurum normalde.

Pusat bizim evde kutlamak istemişti. yani fikir onundu. ilayda geliyormuş izmirden sevinçten dört köşeydi.

Bizse tam kadro beraber olacaktık. Okulda kampüslerimiz ayrı olduğundan pek sık görüşemiyorduk serkan, dicle ve feride ile. Onlarla ancak doğum günlerinde ve tatillerde bir araya gelebiliyorduk.
Ama gündüz, duru,bade ve ben sürekli beraberdik.

Pusatla ben internetten kek tarifine bakıp yapmaya çalıştık. Nasıl olsa mis gibi bir fırınımız vardı.

Kolayı cipsi bizimkiler gelirken alacaktı onlara da mesaj attım unutmasınlar diye. Ne olur ne olmaz bize kakalamak için unutmuş ayağına yatabilirlerdi binler. Öğrencilikte olur böyle şeyler.

Sonra fırında makarna yaptık. Tabi bunları saat 5 gibi yapmaya başlıyoruz. ilayda da bir saate gelecekti büyük ihtimalle. Pusat karşılamak için çok ısrar etmişti ama ilayda istemiyordu taksiye atlar gelirim diyordu.

Öyle malak gibi süslemedik zaten evi amk o ne öyle bana ters zaten. Amaç yemek yemek olsun. Bade de makarna salatası, dicle kısır, feride de poğaça yapacaktı. Erkekler kolayı cipsi falan alırlardı büyük ihtimalle. Ellerinden iş gelmez onların en beceriklileri benim beyler övünmek gibi olmasın.

işte 5-10 dakikada artık ne kadar olursa o kadar toz aldık.

Sonra bade çaldı kapıyı, yüzünde kocaman gülümseme çok mutlu görünüyordu.
Gerçi genellikle mutlu bir ruh hali vardı.

Pusat bade’ye biraz soğuk davranıyordu bense onu uyarıyordum daha cana yakın davranması için. Biliyorsunuz bade’nin abisi berhan-ilayda olayı falan. Sonuçta kızın bir suçu yoktu. Hatta abisinin ilayda saplantısını bile yeni öğrenmişti. Yani bu karakol olayıyla. O yüzden bade’ye bir suç yüklemenin anlamı yoktu.

Kapı yine çalındı bu sefer karşımızda feride, serkan ve dicleyi gördük ellerinde tabaklar. Serkan’ın elinde de poşetlerden fırlamış cips ve çekirdekler duruyordu. Aha en sevdiğim görüntü.

Bu gece içki içmeyecektim, kararlıydım. Bana göre çok alınan içki gecenin büyüsünü bozuyordu.
içki bana göre bir şeyi unutmak için içilir yani ne bileyim. Ben mutlu günümü neden unutmak isteyeyim ki? Üstelik bir dahaki sabaha baş ağrısıyla uyanıyorsun. Hiç hoş değil.