beyler hikaye yazdım bakın hele

o sabah o ıssız evde uyanmıştı. Uyanmasına sebep olan çatıdaki deliklerden gelen güneş ışıkları idi. geceleyin kaldığı yeri böyle görmemişti Uyku tulumunu betonun üstüne serdiği için omuzu tutulmuştu .Hafifçe doğruldu ve etrafa baktı. pencerelerde ise cam kalmamıştı. Tekrar tavana baktığında damdan gelen güneş ışıkları gözünü aldı . Artık beton ve çelik yapılar doğaya karşı duramıyordu yer yer beton içinden otlar çıkmaya başlamıştı gece korkudan el fenerinin kullanamamıştı. bir anda etrafına baktı balkondan dışarı sürünüp kafasını korkarak çıkarttığında 5 katta olduğunu anladı.

Evet lodz da idi gene lodz da o kentte. Kış gelmişti ve en büyük korkusu karın yağması idi.Kar yağarsa kalacağı güvenli bir yer bulamazsa düşmana yem olacağını gayet iyi biliyordu bunları ise balkonda etrafa bakarken bir anda düşünü vermişti
Neden gelmişti buraya.Hep aklında bu soru vardı neden geldim ve neden seçtim bu görevi aslında o görevi seçmemişti görevi onun devlet büyükleri seçmişti. Zaten ağızına kadar gaz dolu olan bir dünyada onun seçtiği devlet büyükleri onun kaderinin bu yönde olmasını başka bir ülkenin başbakanını yumruklarken düşünmemişlerdi. Askerlik yaparken atışlarda başarılı olmuş ve ve atış takımına seçilmiş ardından da orada başarılı olup sniper(keskin nişancı)oluvermişti evet keskin nişancı eğitimi almıştı fakat hiç savaşmamıştı paraşüt eğitimi almıştı ama gerçek bir savaş ortamında uçak savar mermilerinin arasında boşluğa kendini bırakmamıştı ve bunların hepsini sadece 10 gün içinde yaşamış ve kendini Avrupa'nın göbeğin ısısız bu izbe kentte bulu vermişti aslında olaylar şöle başlamıştı.

Öyle düşünün ki ağzına kadar gaz dolu olan dünyada küresel güçler dağılmış herkes artık kıvılcım bekliyordu ülkesinin şanlı bir tarihi vardı ve son 40 yıldır durgun politika izleyen ülkesinde başa gelen idareciler saldırgan politikalar izliyordu. Komşu ülkelerle bozulan dış ilişkiler vardı Dünyadaki gergin havayı düzeltmek ve yumuşatmak amacıyla toplanan birleşmiş milletler kongresinde herşey olmuştu ülkesinin başbakanı gidip başka bir ülkenin başbakanını yumruklamış ve işler orada karışmıştı asında ordu 10 gün önceden teyakkuzdaydı herkes koğuşlarındaki dolaplarında ful teçhizatla yatıyordu.Ve o an geldiğinde ise o nöbet tutuyordu rusya korkunc büyük bir saldırıya girişmiş avrupanın yarısına yaklaşık 32 saat gibi kısa sürede sahip olmuş ve Romanya bulgaristan macaristan polonya gibi ülkeler ise çoktan rus sınırları içine girmişti nato yıllardır hazırlandığı şeyde başarısız olmuş Rusya'nın ezici gücüne karşı koyamıyordu avrupada dayanabilen çok az ülke kalmıştı fransa almanya ingiltere ve ispanya(sınırı olmadığı için dayanmış)

Amerikadan ise daha haber yoktu veya onlara birşeyler söylenmiyordu nöbetini teslim ettikten sonra kantine oturmaya gidiyordu duki o sireni duyana kadar sirenin anlamı onların görev emrinin habercisiydi. Bilgilendirme salonunda görev emrini aldıktan sonra hepsini casa lara yükleyip hepsini lodz a atacaklardı lodz polonyadaki direnişin olduğu sınırlı yerlerden birisi idiki bu zaten 1 dunya savaşı gören kent 2. savaşıda yaşayacaktı anlaşılan gece saat 3:25 gibi uçaktan 2 kişilik minik takımlar halinde atladılar ama hiç beklenmedik şekild uçak savar ateşine maruz kaldılar ve atladığı arkadaşı ve uçak vurulmuştu.Tek başına bu izbe kente indiğinde hayatında yaşamadığı kadar korkuyu yaşıyordu

edit yaklaşık 20 dakkamı aldı yazmak istek ve beğeni olursa devdıbını getiririm

neden polonya lodz dedim aklımdan ilk orası geçmişti sizde ekgib gördüğünüz yerleri söyleyin ona göre düzelteyim