beyler gerçeği açıklıyorum gelin

özet felan geçmiyorum amk meraklı olan okusun

"2002 yılında, eski partilerini Amerika'ya karşı olduğundan gerçek iktidar
olamayacağını gördüğü için Erdoğan ve arkadaşları yeni bir parti kurdular.
Bu parti ABD.nin ve israil.in isteklerine uyacak kadar zeki ve mutlak iktidar
isteklerinden başka isteği olmayan kişilerce kuruldu.Önceki türk liderleri ülkelerin
çıkarlarını fazla düşünüyor ve onlarla uzlaşmak mümkün olmuyordu.Örneğin Kıbrıs fatihi
Ecevit, Helsinki zirvesinde istekleri kabul edilmeyince uçağa atlayıp Ankara'ya dönmüş,
ardından AB temsilcileri Ankara'ya kadar ayağına gelmiş ve tavizler verip onu razı etmişlerdi.
Eski türk liderleri her isteğimizi kendi ülke çıkarlarının süzgecinden geçiriyor her isteğimize
eyvallah demiyorlardı.Bu yeni liderler ise öyle değillerdi, bize karşı çok uysallardı,ne talep etsek
hemen yerine getirmeye çalışmaya gönüllüydüler. Türk topraklarının yabancı eller satılmasına, türk
banka ve fabrikalarının özelleştirme adı altında yabancı sermayeye satışına olanak sağladılar.
Hele ki bir maliye bakanları vardı ki,kulakları çınlasın, onun "babalar gibi satarım" şeklindeki
ifadesine önce bir anlam veremediysem de,Türkiye uzmanlarım bana bunun "devlet mallarını
istediğim adama babamın malı gibi satarım" anldıbına geldiğini anlattılar bana. Daha sonra ABD
ile birlikte Irak'a saldırdık.Bu adamlar partilerini ve kamuoyunu, türk topraklarını bizim
askerlere açmak üzere TBMM.den izin tezkeresi çıkartmak için ikna etmeye çok çaba gösterdiler.
Ama ne yazık ki,tezkere şanssız bir şekilde TBMM.den geçmedi. Tabii buna çok kızdık. Aman efendim,
bunlar yüzleri kıpkırmızı, ayakları titremekli, ayağımıza kadar adam yolladılar "aman bizim bir
hatamız yok,ne olur bizi deliğe süpürmeyin" diye ricacı oldular. Onları deliğe süpüremedik, çünkü
emsalleri yoktu, nereden bulacaktık böylesine "zeki(leb demeden bizim ne istediğimizi anlayıveren),
ne istediğini bilen(onlara teslim etmekte yardımcı olduğumuz iktidarlarını sağlama almak için altı
kızarmış kadayıfçı(anldıbını uzmanlarım dahi bulamadılar !) hocalarına bile ihanet etmişlerdi),
AB konusunda hevesli(her türlü isteğimizi bu iş için kabul edebilecek),
Kıbrıs konusunda akılcı(Türklerin Kıbrıs'tan çıkmaları, garantörlükten vazgeçmeleri,
Kıbrıs türklerinin rumların insafına terki gibi )ve anlaşması en kolay(tüm saydıklarım zaten bu anlama gelir)
bu " devlet adamlarını".Bunların alternatifi yoktu ki.Elimiz mecbur bunlara destek vermeye devam ettik.
Bu arada ABD uçaklarına Irak'ı bombalama iznini sonuna kadar vermişler ve bir tür gönül almaya çalışmışlardı.
Bu uçaklar binlerce Irak'lı düşmanı(arada siviller de kaynadı,ama, neyse..)öldürdü. Tabii bu arada,
Türkiye'nin bazı insanlarındaki o saçma "bağımsızlık","ulusalçılık" gibi (bizim için yıkıcı)düşünceleri
yok etmek için çok hevesliydiler ve biz de Türkiye'deki bağımsızlık odaklarını etkisizleştirmek ve Atatürk
ilkelerini tarihe gömmek için onlarla aynı görüşteydik. Onların Türkiye'nin laiklik kalıbına ters islamcı
bir iktidar olarak öteden beri düşman gözüyle baktıkları bağımsızlıkçı laik kesime indirdikleri darbelerin
dozu bizi hiç ilgilendirmiyor, sonuç bizi ilgilendiriyordu. ingiltere tarihten gelen bir büyük emperyal güçtür
ve Türkiye'nin tamamen batıya bağlı, fakat doğuya dönük yüzü ile batının etkisini ortadoğu ve orta asya'ya taşıyacak
bir tür köprü olmasını ve iplerinin iç dostları yoluyla elimizden kaçırılmamasını hedeflemektedir. Biliyorum, bazı
safdiller benim yazdığım yazmımın yazılış tarzından dolayı, Türk liderlerini övdüğümü ve Türkiye'yi büyük bir güç gibi
gösterdiğimi sanıp, beni alkışlayacaklar
ve o boş kafalarıyla övünme pozisyonu alacaklar. Hatta bu kitabımı muhaliflerine karşı kullanacaklardır.
Hatta bu yazımı,"gavur" dedikleri bir hristiyanın yazması bile onları hiç kuşkulandırmıyor ve rahatsız etmiyor.
Bu övünme pozisyonundakilere bizim neler yapabileceğimizi tarihler yazıyor.ilk yenilgimizi bize tattıran ve
ülkelerini kurtaran ve bu ülkenin küllerinden çağdaş bvir devlet yaratan ve gerçekten saygımızı kazanan
M.Kemal Atatürk'ün söylevlerini de kör inançları yüzünden okumuyorlar ve ne mutlu ki bunlar tarih bilmiyorlar,
cahil tiplerden kulaktan dolma mitler dinleyerek büyüyorlar, gözleri yeni doğmuş kedi yavrularından bile daha kör.
Öyle olmasaydı,biz ne yapardık ? iyi ki varlar ! Bu yazımı salaklara ithaf ediyorum.