Eda huursu okulun onunde beni gordu. Kosa kosa aglayarak yanima geldi. Kirk yillik kocasiymisim gibi dovunup zirlayarak vurmaya bagirip cagirmaya basladi. Amaci belli rezillik cikaracakti. Cikardida.bi bagiriyo ama. Arnavut amcigi gibi yirtiniyo resmen kevase. Sen beni kullanip atamazsinda gencligimi alip oylece birakamazsinda namusumla oynayamazsinda falan baya ciddi seyler soyluyo yani huur. Plani varmis megerse. Okulun yigidolarindan ulku ocaklari baskani baykuslar hemen coreklendiler tabi. Hayirdir bacim diyerek kolladilar hemen huuryu. Ya abi lutfen falan diye araya girmeye calistim ama iki tane kutuk cevirdi coktan etrafimi. Anladimki mevzu kopacakti. Inceden vaziyet almak gerekiyodu. Ya tabanlari yaglayip uzayacakrim yada bi temiz postami yiyip oturacaktim asagi. Kiz oyle bi destan gectiki beyler. Aman allahim. Ben kizi kullanip gibip atmis olan kizligini elinden almis olan serefsiz uc kagitci ciks muptelasi huur cocugu oldum bi anda. Ulan gibisirken bile kiz gelmis bana askim ilk defa senle boyle bisry yapiyorum dedi. Ami gibilmekten malatya kayisisina donmus. Bim posedi gibi burus burus olmusn yanlislikla yirttim kendim zari diye yalan atiyo. Ne yaprin amk amina yumruk mu attinda bu hale getirdin. Neyse bu gibikler tabiki dayak atmaya yer ariyolar bilirsiniz reisci tipleri. Ortamdaki kari kizinda verdigi gazla bunlar ustume bi yurudler benim. Reis en onde iki adaminin tuttugu bana dogru geliyo. Bende acil tanidik birilerini goruyumde cagiriyim diye saga sola bakiyorum. Arayinca kimseyi bulamazsiniz ya zaten. Aynen oyle oldu ortalikta bi anda kimsecikler kalmadi. Bu reis milletin onundebbeni bi samarladi. La abi yok oyle bidey uyduruyo falan dedikce vuruyo. Abi vurma bak diyorum abi cekiyorum herife etme eyleme bi anlatiyim falan dedikce mevzu iyice buyudu. Baktim olacak gibi degil. Allahmisiniz lan diyerek bi gayretle gomdum kafayi teisin suratina. Bi got oldu tabi basta hic beklemiyodu boyle bi hareketi. Ortamdaki karigiboiktan faydalanip yandaki gavatin boslugunada bi tane gecirip ellerinden kurtuldum. Okulun icine dogru kactim amk. Guvenlikler hocalar falan araya girdi. Reis bagiriyo tabi o muallakyi tespim edeceksiniz bana ojulu yakarim yikarim falan diye sesiyle yikiyo ortaligi karga nrfesini gibtigim. Sonra bunlarin okulda bi teskilat odasi varmis. Biraz sakinlesince beni cektiler oraya. Delikanli adammissin bide senle konusalim falan diye yedigi kafayi etrafina sindirmeye calisiyo. Bende ortama gore yardirdim panpalar. Abi biz ekmegi bilen bilegine guvenen delikanlilatiz hic bi kizin namusuna yan gozle bakmayiz bu kevaseylede olaylar boyle cereyan etti aninda tufaya getirdi bizi zilli yoksa bizde tipali mataraya su basmayiz yani falan diye yardirdim buna bi soluk. Biraz dusundu bu namus bekcisi pekekent. Sonra hakkimi verdi. Edaylada konusacak beni bu beladan ilelebet kurtaracak bi rezillik daha cikmasini onleyecekti. Zaten kafede hicbisey soylememesinden suphelenmeliydim. Boyle bi kiz hicbidey yapmadan duramazdi. Amaci bana saglam bi dayak yedirmek ve okuldaki imajimi yerle bir etmekti. Dayagi kismende olsa yedim. Ama imaj konusu artik daha bi alevlendi. Panpaniz artik reislerdende tassak alir hale geldi. Butun ojul reise kafa atan adami konusuyodun ha reisinde imaji yerle bir olmadi tabi oda facayi duzeltti sonradan iyi kanka olduk onlada ama. Benim tasaklar artik bufalo tasagi oldugundan kimsenin bisey demeye gucu kalmadi artik bana. Ve herkesin gozunde kucuk bi kahraman yigido oldum. Reis sonradan o kafanin acisini defalarca aldi tabi ortamlarda eze eze. Ama cok sukur ki onlarin tayfaya fazla bulasmadimda. Kurtuldum ucuzundan.

Panpalarin gotunde pireler ucusuyo anlasilan. Neyse. Biraz daha yazip kacayim bende madem. Eda meselesini halettigime gore artik su burcuylada arayi bi duzeltmek lazim diye dusundum. Mesaj attin konusabilirmiyiz diye. Cevap gelmedi tabi. Anlasilan burcu bana baya bi tripliydi. Inceden killaniyidum zaten bi sevgiliside olabilirdi bunun. Cunku kiz bos gezebilecek bi kiz degil. Yani boyle nadide bi guzelligi bos birakmaz ipneler. O hepsine bakar mi orasi muallak tabi. Okulda rastlayip bi gun konusayim dedim evin yolunu tuttum. Bu arada rvin butun ekgibleri nerdeyse tamamlanmisti. Artik internetim vardi. Ocak vardi evde ama buyuk tup almaya usebdim amk. Kac sene oldu hala piknik tupunde pilav yapmaya calisiyorum. Bi ara bimden princ alip harbi harbi pilav yaptim beyler. Ama pilav o kadar guzel oldu ki. Sevincimden yiyemedim. Oyle gotum kalkti ki la. Demekki yemek yapmayi falan cozsem bide su ciks olayina care bulsam gibtigimin kizlarina bakmayacak hale gelecektim. Okulda bi gun ders arasinda burcuyu yakaladim. Kolundan tutup kenara cektim. Burcu biraz konusalim dedim. Kolundan tutunca biraz noluyoruz amk der gibi bakti suratima. Ya bu sekilde olmuyo konusalim sunu artik insan gibi dedim. Ne bu boyle laf carpmalar imalar falan lisede degiliz koca adamlariz falan diye giris yapiyorum sicak sicak. Benim senle konuscak biseyim yok diye kestirip atmak istedi. Benim siyleyeceklerim var ve en azindan bunlari dinlemek zorundasin burcu dedim. Bari bu kadarini ver bana bi on dakka finle beni dedim. Kiz gercekten hoslaniyodu benden. Hali tavri al gotur beni der gibiydi. Ama dusurdugu durum cok kotuydu edanin. O yuzden hak veriyodum triolerine. Dersten sonra goturdum bunu sakin bi yere. Carsinin iclerinden birax daha uzakta sakin bi park bulup oturduk yanyana. Anlatmaya baslafim. Edayla olup bitenleri bir bir anlattim. Bunun nasi bi yapiya sahip oldugunu falan soyledim. Hatta ilk gecemizi anlattim. Ama farkli tabi. Dedim ben hic bi yeri bilmedigimden arkadaslariyla aldilar beni ickili mekana goturduler. Kendimi kaybetmisim. Sarhoskrn edayla birlikte olmusuz. Ama neler oldugunu ayilana kadar farketmedim eda resmen bana buyuk bi oyun oynadi falan diye butun isi edaya yiktim amk. Ona mustehak. Yansin huur. Kiz anlattiklarima inandi. Pek bisey soylemedi. Birazda romantiklik katmak istedim. Senle gecirdigimiz o guzel gunden bu yana huxur nedir bir kez bile tatmadim burcu dedim. Oyle diyince birden bana dondu. Etkilenmisti belliki. Basi yavasca omzuma dustu. Aglamaya basladi. Sevdiginiz bi kadinin yaninizda aglamadi kadar dayanilamaz bi aci daha varmi bilmiyorum. Bu kiza agibmiydim bilmiyorum ama ciddi anlamda sevdigim kesindi. Benim olmasini istiyodum. Edayla konustuktan sonra cok agladim falan diye anlatmaya basladi. Abi en sevmedigim muhabbetler bunlar. Ne kadar uzuldum biliomsn falan diyolar ya bide. Ffff yani. Dinledim mecburen. Burcu isinide halletmistim nihayet. Ellerinden tuttugum ilk gundu o. Narin yumudacik elleri vardi. Kizin elleri tam kadinda olmasi gereken eller niteligindeydi. Tum ayrintilarini hatirlarim. Kesinlikle bi iz bi yara bi puruz olmayan bembeyaz elleri vardi. Hic yuzuk takmamisti ve oje kullanmiyodu. Tirnaklarinin orjinal beyazligi hicbi ojeyle kiyaslanamayacak kadar guzel ve inceydi. Ellrride ince ve uzundu. Kemikleri gorunmeyecek kadar narindi. Kucuk bu bilekligi ve ince kordonlu bi saati vardi demirden muhtemelen. Cok severdim o bilekligi. Neyse edayla olan islerin ardindan burcunun kollarimda olmasi o kadar guxel bi gun gecirtiyodu ki bana anlatamam. hersey rayina oturuyodu nihayet. Butun romantizm katilinde ortama girmesiyle bolundu. Uzaklardan sirita dirita geldi tipini gibtigim. Oooo gardasim hayilli olsun yenge merabalar diye girdi okuz ikimizin arasina. La katil simdi siradi degil kardes hadi yollan sen diyorum hayirdir la hee falan yapiyo boyle gozlerini kirpistirarak. La olum kiz var yanimda napiyosun amk yuru git benim eve git konusuruz aksam anlatirim hadi diyorum daha dassaga sarmaya calidiyo gavat. Bu katil cok degigib bi adam beyler. Tanisaniz varya. Gotunden ayrilmazsiniz. Adam alti senedir sadece sinavlara girerek ders gecmrye calidiyo. Suan benden az dersi var muallaknin. Nerde yarak kurek is var onu kovalar. Gecen gun kiralik bi dukkan bulmus adamlarla konusmus. Napacan olum burda dedim kanka yeni dukkab acacam topuk tasi falan satacam dedi. Topuk tasi nedir amk. Katil ortamin icine yuklu bi miktarda sicip gitti. Toparlayana kadar icimden bi ben daha cikti resmen. Gotumdeb kan akti ter drgil. Burcuyu guzel guzel konusup el ele tutusarak yurdunun onune kadar goturdum. Yanagima ufak bi buse kondurupbkaca kaca cikti yukariya. Huzurlu huzurlu dondum ve kac saattir sigara icmedigimden hemen bi sigara yaktim. Carsinin icinden dolana dolana gidiyorum eve dogru. Kestirmeden gitmeyim biraz yuruyum diye ojulun ordan dolanayim dedim. Demez olaydim.

erkek ortamımda tamamlandıktan sonraki günler her üniversiteli gibi batak dön , koz gel , pişik at, gaaveye gel akşam 11-12 maçı falan geçip gidiyodu günler. maç diyince şunuda anlatıyımda biraz kaçıyım dersime bakıyım artık panpalarım. bizim mahallede belediye yeni bir park alanı yapmış. park içinde güzel bi halı saha var. halı saha öyle çok fazla büyük değil. ama iş görüyo yani. hayvan gibi olmasına da gerek yok. ücretsiz saha işte amk. bunu gören bizler tavuk dürüm +ayran 2 lira tabelası görmüş liseli gibi olduk zaten. artık her hafta orda maçlar oluyodu. sanırsın şampiyonlar ligi dönüyo amk. bizim sınıf 3 maç yenilmedi. o yüzden çağrı merkezinden şunlarla kapışacaz. daha sonra çağrı merkezi işletmeyle kapışacak. galip gelenle biz kapışacaz. sonra fakültedeki bebelerle atacaz falan derken bu futbol müsabakaları iyice daşşağa sardı yani. baya bunu ciddiye almaya başlamıştık. yalnız bizim bu ücretsiz sahanın tek kötü yanı vardı. gece 12 den sonra parkınbütün ışıkları sönüyodu. bizde gidip 9-10 da maç yapacak adamlar değildik yani. gecelerin yargıcıyız amk. gecelerde dolanırız tabi o zamanlar. bin dediğimiz katilin aklı fikri pek basmazdı. ama iş binliğe gelince dahi olurdu resmen gavat. burda da öyle oldu. kanka bu işi çözerim la ben dedi. dedim nası çözecen amk araba aküsünden ampül mü çekecek koca sahaya dedim. yok kanka rahat ol sen dedi. gitti bu parkın içinde karanlığa doğru. bizde ddik heralde işeyecek pekekent oraya diye daşşağa alıyoz bebelerle. sonra biriki dakka geçmedi. çat ışıklar açıldı. ananı gibim nası yaptın lan diye koştuk hepimiz peşinden.la olum bak sana şurayaburda bunların şartelleri var amk. kitlemişler kapaklarını ama açması zor değil burdan açarız oynarız maçımızı giderkende kapatır gideriz amk dedi. park yeni yapıldığı için içinde kalacak bekçi kulübesi ve bekçisi yoktu haliyle. şarteller zaman ayarlıydı sanırım. kimse kapatmaya gelmiyodu çünkü. direk kendisi kapanıyodu. neyse bu bin bunları nerden biliyodu nası açtı orayı nrden aklına geldi kimse anlamadı tabi. ama bizim maçımız için harika bişeyler oluyodu. bide sahanın üstüne gerilmiş o filede top kalmış. ışığı açtık. en az yarım saat ayakkabılarla toplarla o topu düşürmeye çalıştık. amk zaten topumuz var. niye onu düşürmeye çalışıyoz bilmiyorum. ama demek ki buda erkeklerde olan bişey. daha sonra halı sahaya gelmiş bazı adamlarda da aynı gayreti gördüm. canla başla evde mahsur kalmış çocuğu kurtaran itfaiye gibi herkes çalışıyodu topu kurtarmak için. amk bizim o yakubun ayakkabı fileye takıldı. herkes kahkahalarla yerlere yatıyodu tabi. gülmeyin olum la olum gülmeyin la valla bırahır giderim amıh diye diye azarlıyodu ipne herkesi. bi yarım saatte onu almaya uğraştık. halı sahaların böyle bi etkisi var demekki insanlar üzerinde. neyse artık ışık işinide çözmüştük panpalarım. sahalarda ter dökmeye kesintisiz devam edebilecektik.

bi kaç gün sadece derslerime girip çıktım. ne edayla nede burcuyla konuşmadım. sınıfta ortamlaşmalar yavaş yavaş oturmaya başlamıştı. örümcek ağlarıyla bulanmış kulaklık kızları birbirinden hala ayrışamamıştı. sınıfta bide bir bin peydah olmuş telefonun hoparlösüne elini tutup tüm sınıfa iğrenç müziklerini dinletiyodu amk. daha sağlam bi ortamım olmadığı için kapatsana lan şunu dıbını gibtiğim diyemiyodum. dayak yemiyek durduk yere tatar ramazanlığın alemi yok diye. bi an evvel bu ortam işlerinide çözmeliydim. henüz erkeklerle pek bi münasebetim olmamıştı. yurt olsa gene biraz ortamım olurdu az çok ama. ev olunca okuldan başka bi yerden arkadaşım olamazdı. kızlarla da papaz olduk. zaman geçmiyodu. sigara molasında bizim sınıftan bikaç bebe köşede takılırken gittim yanlarına. selam verdim girdim muhabbetlere. naber beyler falan muhabbet tanışma biraz ilerleme sağdan soldan futboldur karı kızdır falan derken samimi olduk. hiç yoktan merhaba merhaba seviyesine geldik bebelerle. bide bu kızlarda anlayamadığım tek dürtü bu. amk birbirini hiç tanımayan iki kız bi araya geliyo. bir ders birlikte oturuyolar sonra bi bakıyosun kırk yıllık arkadaş gibi ortamlara girmeler beraber selfiler bilmem neyler. lan ben bi tane adam gibi adam bulupta kaavede tavla atak demek için kırk takla atıyorum amk. ne ara bu kadar muhabbet kuruyosunuz anlamıyorum. neyse derse girdik. tek oturmayım sap gibi diye gittim bu bebelerden birinin yanına oturdum. en gözümün tuttuğu sıpayı seçtim. biraz eli yüzü düzgündü. belki ilerde çapkınlık falan akardık diye. samimi olacağım kişiyi seçiyim şimdiden diye düşündüm. bebenin adı Berkay. yalnız bebede öyle bir tip var. tam bir alpaçino. ama karizmatik alpaçino değil. normal katil gibi bir bin. bin derken hakkını veren bin. ilk başta anlamadım tabi bunun bin olduğunu. o zamanlar ikimizde tam kafa dengi adamlar daşşaklarımız bir birine denk gidiyoruz. daha sonra samimi olunca anladım. la bi gün bunla oturuyoz kantinde. napak la ibo canım sıkılıyo dedi. dedim valla kanka sen bilin napak iste onu yapak takılak bişeyler yapak falan. la konuşurken iş nası olduysa kızlar tuvaletine kız kaçıran atmaya geldi. olurdu olmazdı falan derken bizim liseli damarımız tuttu. kalktık gittik çarşıya. nargileciler falan var burda bilen bilir. tütün mütün satıyolar. aynı zamanda evde kendi içebileceği nargileler evcil hayvanlar falan satılan küçük bi çarşı gibi ara sokak var. gittik oralarda dolanırken bulduk bi yerden. üç beş tane aldık. maytap mı denir kızkaçıran mı denir her ilde farklı bişey diyolar amk şeyine. gittik. fitili yakınca patlayan şey işte. torpilde deniyomuş. okula vardık. bin bin sırıtıyo tabi bu. bebenin adı Berkay ama kimse buna Berkay demiyo. tipi katil gibi olduğu için hepimiz buna katil diyoruz. bebenin adı katil diye kaldı. hatta bi ara bizim Kayserili bi yakup vardı sınıftan. la gatil senin adıng neydi gardaş la diye de bi dumura uğramıştı. o derece yapıştı bebenin üstüne katil ismi. neyse beyler. biz bordo bereli edalarıyla hain bir plan yapıp kızlar tuvaletinin biraz ilerisine pusumuzu attık. herkesin elinde telefonlar şakalar konuşmalar falan yapıyoruz. planımız şu. öğle tatilinden sonra bütün bölümlerinin dersinin olduğu bi zaman. ve tuvaletlerin en kalabalık olduğu zamanlar bu dönemler oluyo genelde. yemekten çıkıyo millet. koşa koşa sıçmaya gidiyo kimisi. okulda 3 bölüm falan var sandığım kadarıyla. birisi çağrı merkezi birisi işletme birisi de bizim bölüm muhasebe. bunların alayı bi arada olmuyo çoğu zaman. ama çarşamba günleri öğle tatilinden sonraki 13:00 derslerinde genellikle bütün bölümlerden en az 1 sınıf okulda oluyo ve çok kalabalık oluyo o zamanlar. o yüzden çarşamba gününde hemen öğle yemeğinden sonra derse girmeye yakın 206 sınıflarına doğru giderken biz kapı altından yollayacak bombaları. içerde patlayacak çığlıklarıyla zevke gelecez alayımız. dediğimiz gibi katile verdik bütün torpilleri. gardaş ben bunların hepsini atamam la hepsini nası atıyım amk. dedi haklı olarak. sonra herkes bi tane aldı eline. kapıya yakın tutuşturduk torpilleri. sonra yolladık kapının ardından. gülüşerek geçtik gittik 206 nın önüne doğru. buda o tuvaleti doğrudan gören bi sınıf. amk içerde bi çat pat torpil sesleri falan geldi. çığlıklar koşturmalar falan. ulan kızın birisi yeminle söylüyorum bak. size iki gözüm öne aksın. don gömlek çeke çeke çıktı amk dışarı. nası ağlıyo korkudan. haline acısakta bin bin güldük o gün acımasızca. dıbına koyum ömrümün en eğlenceli ve heycanlı dakkalarıydı. sonradan okul müdür yardımcımız olan ipne yönetici baya bi kovuşturdu bu işin peşini ama bulamadı tabi bizi. kameralar falan hak getire. bi tane kamera var sözde okulun bahçesinde. hatta o kadar gelişmiş teknoloji ki ses bile kaydediyor. ama ne hikmetse ülkücü kavgalarında ananı gibtiğimin kürtleri diye bağıranların bir tane küfrünü duymuyolar. amk her konuşmasında ses alıyo o kameralar yahu diye havasını atıyo. dersliklerde ki projeksiyonlar taktanlıkta sınır tanımıyo. la benim gibik telefonun ampülü onlarınkinden daha fazla aydınlatıyodur heralde. tavana doğru yansıtıyor zaten yarısı tavanda yarısı tahtanın bi ucunda slayt işliyoduk derslerde. neyse beyler biraz liselice olsada çok komikti amk o gün. daha sonra bilardoya gittik bu katil yakup Yusuf falan hep birlikte. öyle geçti o gün. nihayet daşşaklı tayfamıda arkama almıştım. erkek ortamı her zaman daha önemlidir. hep bunu söylerim. panpa ortamı gibisi yok.

anladım ki eda bana kancayı takmaya niyetliydi. ve bundan kurtuluş o kadar kolay olmayacaktı. kafede yarım saat bi saat kadar tartıştık. normal yollardan insan gibi anlatmayıda denedim. bak eda ben sana göre biri değilim. zevklerimiz bile farklı. seninle bi gece geçirmek güzeldi inkar etmiyorum ama tekrarını istemiyorum uzun süreli bi ilişki düşünemem senle üzerim falan dedim. yok. kız sanırım benimle ilgili başka planlar yapıyodu kafasında. ne kurduğunu anlamadım. vardır ya la böyle şeytani kızlar. sizi kullanır bi amaç için. ama ne için olduğunu bile anlamazsınız. kendinizi dünyanın merkezinde sanarsınız. bazıları öyle ki amlıyı görünce tuvalet terliği gibi şekilden şekile giriyolar amk. öyle bi yapıda değilim amk. hiç çekemem bu dıbına hareket çektiğimin triplerini. zaten Kezban olduğuda aşikar. baktım muhabbet iyice taka saracak. çok geçmeden uzayım dedim. burcuyla aramda yaşanacak muazzam aşk öyküsü büyük bi çıkmaza girmişti. kız o kadar düzgün biriydi ki mümkün değil bi daha yüzüme bakmazdı. edanın yanından ayrılıp eve gittim. yarım kalan yemek çay ve film üçlümü tamamlamak üzereydim. burcuya bi mesaj atıyım dedim. kaç kere mesaj attım. bi cevap vermedi. dedim heralde bitti artık. bi daha benim suratıma bakmaz. bende iki kızı idare eden bin olarak bu gibik edaya mahkum yaşarım koca üniversite hayatımı. canım sıkıldı amk. öyle filmler arasında hangisini izleyim derken bi buçuk saat klasörlerde dolandım. tabi günler içerisinde bulaşıklarım ve çöplerim birikmiş. olum tek başına yaşayınca bile o kadar çok çöp birikiyo ki anlatamam. yani bi yumurta kabuğu arşivi yapsam şuan gines rekorlar kitabına girmiştim heralde. yumurta kapları tezgahın üstünde yer tutmuş kendilerine. telle pıçahla kazıdım kazıdım çıkaramadım bi çoğunu. orda antik yunan eserleri gibi duruyolar yavrucaklar. hala duranlar var la. çöpler dağ gibi olmuş. 3 postada anca bitirdim. öyleki koca mahalleye ayrılan çöp konteynırı sadece benim çöplerimle doldu taştı. kalanlarıda yanına koydum. çöp kovasının içini bir koku almış ki. sormayın panpalar. 15 günlük teneke peyniri gibi kokuyo. muhtemelen çöpçüler o çöpü alırken benim ecdadımla baya bi yüzleşmişlerdir. epey bi küfür yemişimdir yani. bi kaç kere daha böyle çöp olayı yaşadım. artık mutfağın içinde çöp kutusu değil , çöpün içinde mutfağı kullanıyodum. o hallere de düştüm yani ilerleyen günlerde. neyseki çok pasaklı bi adam değilimdir de düzeltmeyi temizlemeyi bildim. ama ne kadar temizlersem temizleyim şu tuvalette oluşan sarı lekeleri çözemedim. amk o kadar deliğe işemeye çalışıyorum. her çıktığımda su döküyorum bi kazan. oraya döktüğüm sularla ben 5 sene gusül abdesti alırdım. ama nası oluyosa orda bir cüzzam hastası misali sapsarı lekeler oluşuyodu. bide şunu söyleyim panpalar. muhtemelen sizinde en büyük zevklerinizden biridir. genelde tuvalette sağda solda kalan tak parçalarını sonradan işeyerek parçalamak en büyük oyunlarımdan biri amk. orda sağa sola bulaşmış tak parçalarını işeyerek yok ediyorum amk. uzay savaşları gibi ışın kılıcı misali kavrayıp dalgayı sıkıyorum üstlerine üstlerine. bu da ilginç bi bilgidir diye paylaşıyorum sövmeyin.