çarşının içinde buluştuk. ikimizde rahat şeyler giymiştik. ilk defa birbirimizi kot pantolonla görüyoduk. Bi tane kolyem vardı benim. Bunun çok hoşuna gidiyodu. Hala duruyo kolye. Böyle bi demir bi kartal kanatı var. Kanatın üstünde iki tane demir halka. Frodonun yüzü gibi. Ve deri kordonu. iş yerinde gömleğin düğmesini falan açtığım zaman çıkıyo zaten ortalığa. Bugünde böyle v yakalı falan giyinince gözleriyle kolyeyi işaret etmişti. Ne sandın der gibi kaşlarımla işaret ettim bende. Amk mimikleride yazmak ne kadar zormuş. neyse. Katille beraber takıldığımız bilardonun orda küçük hoş bi kafe vardı. Baya sonraları açılmıştı. Kahve yapıyolardı sadece. Büyük bi kahve dükkanı. Ama lüks bi yer olduğu için gidemiyoduk biz. Oraya gittik. Birer türk kahvesi söyledik. Sohbet muhabbet derken dedim çok teşekkür ederim zor bir zamanda yanımda oldun. Orda o desteği vermeseydin bugün buralarda olmayabilirdim ben dedim. Olur mu öyle şey kendin başardın ne başardıysan dedi. Senin için başardım dedim. Nasıl yani dedi. Kıza hiç eveleyip gevelemedim beyler olduğu gibi söyledim. Senin içindi herşey senin için başardım. Beni sevmen için benden etkilenmen için o heriflere haddini bildirdim. Gece üç saatlik uykularla , iş yerinde sabahlaya sabahlaya başarılı olmak için elimden geleni yaptım. Beni sev istedim. ilk geldiğimde altın gibi salınan saçlarından etkilendim. O kadar güzeldiler ki her bir tanesi cennetten sarkıtılmış hülyalar gibiydi bana diye konuştum da konuştum. Ben konuştukça nefes alıp verişleri hızlandı. Farkediyodum. Baya etkilenmişti. Konuşmam bitince bi şok geçirdiğinin farkına vardım. Bakıyodu boş boş. Cevap beklediğimi anlayınca. Valla ne desem bilemedim ki şimdi dedi. Kendin bilirsin dedim. Ne istersen onu de. Bu konuşmalar ve kararsızlıktan sonra pek fazla konuşmadan üstüne. Çıktık mekandan. Artık herşey mahperinin elindeydi. Bana ne cevap verecekti merak ediyodum. Eve gelip beklemeye başlamıştım. Bekleyiş iğrenç bişeydi. Hayatımda beklemek kadar hiçbişeyden nefret etmedim. Ama hayatımda nefret ettiğimden midir nedir beklemekten çok hiçbişey de yapmadım. Bekleyip görecektim bana olumlu bi cevap verecek miydi. yoksa bu mahperiyi de tamamen kaybetmemlemi sonuçlanacaktı. Gene bir risk alıp herşeyi olduğu gibi söyleyerek herşeyi mahvetmişte olabilirdim. Artık benimle eskisi gibi iştede konuşmayabilir , samimi olmaktan kaçarak her hareketime onu etkilemek için yapılmış gözüylede bakabilirdi. Belkide hepsinden ayrı bir kız olarak muhteşem bi ilişkinin kapılarını açabilirdi. Görecektim. ileriki günlerde hepimiz göreceğiz. iyi geceler sevgili panpalarım. Görüşmek üzere.

Gene bekliyorum amk. En nefret ettigim sey. Kimseden ses seda yok. Neyse rezervdeki panpalarim icin dokturuyorum buraya. Gecenin sonunda hikayenin badinda bahsettigim sehoanin capsinide atiyimda sozumuzu tutmus olalim. Evet beyler beklemedeydim. Lanwt olasi bekleyis geje pesimi birakmamisti. Koca bi hiclik gibi pesimden dolaniyodu. Evde her zamabki gibi takiliyorum. Ise gidip geliyoruz. Isteki davranislarimizda yada konusmalarimizda da bi degigiblik olmadi. Mahperi kesin bi cevap vermis drgildi. Ayni zamanda zamana birakalim falanda demedi. Hic bir teoki vermeden sanki hic olmamis gibi devam ediyodu hayatimiza. Isteki bakismalar falan biraz anlam kazandi sadece hrosi bu. Ben vaktikca gozlerini falan kaciriyodu sadece. Konusmanin bahsini hic acmadim. Ustelmeek istemedim. Sonucta ven sorumu sormustum ve cevap sirasi ondaydi. Ben daha ne pesinden kosacaktim ne dedin ne dedin diye. Gorelim bakalim neler olacak diye ise basladik devam ettik. Bu gunler icerisinde o ilk konusmadan midir nedir mahperiye karsi ilgim alakam artmaya basladi. Bir gun gece hic aklimda yokken ruyamda gordum. Boyle yemyesil bi ormanin icinde ben odun kesiyorum. Uzaklardan bi ses duyuyorum. Sonra ata atliyirum. Bindigim at bi anda kopege donusuyo. Lan noluyo derken tokrzleyip dusuyo. Ve mahperi lotr daki galadriel gibi igiblar sacarak gozlerimi kamastirarak elimden tutup kaldiriyo. Uyandim ki her yanim kan ter icinde. Pazar sonrasi hale yapismis marul tanesi gibiyim amk. Lan noluyo bana dedim. Kalktim bi elimi yuzumu yikadim. Daha gun isimamis gunes cikmamisti yani dusun. Uyku tutmadi zaten o saatten sonra. Butun gun gozumun yarisi disarda zombi gibi gezdim ortalikta. Dedim heralde ben bu kiza agib oluyorum arkadas. Bunun baska caresi yok. Buraya kadarmis ibo dedim. Sejinde teklif edip reddedilmedigin dinemler kizlarla fingirdemeler liseli liseli her gun bi hatunla takilmalar falan. Hepsi buraya kadarmis. Her erkegi diz cokturen bi kadin var diye bi sarki vardi. Ona sardim o aralar tabi. Hergun dinliyirum. Bunada attim dinlesin diyr. Gene sadece gulumseyerek cevap vermis. Dedim ben ne yapip edip bu kiza evet dedirtmem lazim. Yoksa icim icimi yiyecek benim boyle divane olacam mecnuna donecem amk. Ulan aklimda bin tane romantik sry kurdum. Nr yaptiysam olumlu bi yanit alamadim. Kucuk kagitlara guzel sozler yazip ajabdasina bilgisayarina cantadina falan atiyorum. Gorunce hosuna gidiyo guluyoruz ediyoruz sonra biriki saat sonra muhabbet eskiyr donuyo. Cicek aliyim biraz daha klagib gidiyim en eski numaradir dedim. Gene yok. En srvdigi cicegi ogrendim. Aldim goturdum. Harika bi ortamda sundum. Ulan perseus olup truvaya inmedigim kaldi beni sev diye. Valla la kendimi boyle mevlut kabdillerinde falan cami onunde para toplayan dedeler gibi hissediyodum amk. Onlarda cemaate diyolarya para versinler diye ufak methiyeler falan. Oyle bisry iste. Ne yaptiysam olmadi. En sonunda dedim ki abi ben bu kiza artik herseyimi acicam. Eve davet ediyim izin gunumuzde. Harika bi yemek yaoiyim. Mukemmel bi sofra kuruyum. Guzel bi yemek sohbet romantik seyler falan. Sonra diyim benim durumum bu bak. Evim bu atim arabam yok. Bir tanrim var bir gitarim hesabi. Ben sana talibim abam diye yapisiyyim. Belki daha samimi bi ortam olursa biz bizeyken. Reddedemez diye dusundum. Izin gununden gunler oncesinden butun hazirliklarimi yaptim. Yaoilacak yemekler alinacaklar falan. Tabi once mahperiyle konustum bende boyle boyle biseyker yapalim mi dedim. Basbasa oluruz hem rahat rahat konusuruz muhabbet ederiz film falan izleriz bilgisayardan dedim. Pek fazla seyapmadi yani gelirim dedi. Baya rahatti. Butun malzemeleri aldim sabah erkenden kalkip hazirliklara basladim. Yemekteyiz edasiyla butun yemekleri yapiyorum. Bi yandanda konusuyorum kendimle eveet ibocum bugun mahperi hanim bakalim yemekleri begenecekmi aksama kadar yetistirebilecek mi diye. Katil picide izliyomus evde. Kamerayi acmis telefondan dalga geciyo ipne. Evet ibo yapabilecekmisin. Soganlar olmadi ibo. Hayir rokalari dograyamadiniz ibo bey. Oooo ibo bey falab diye gelip duruyo programdaki gibi. Amk bi yandan gotumden ter akiyo harika bi organizasyon yapiyim diye. Bi yandan da katil gavatiyla makaraya sariyoduk. Bi tuhaf kafa. Neyse beyler katili gonderdim evden biriki saat kala. Artik tum is beklemekti. Bekleyecektim ve gorecektim. Harika olsun istiyodum hersey. Bi cok seyin kaderi bu geceye bagliydi. Aksam oldu hava karardi ve kiz geldi. actim kapiyi girdi iceri direk. Oturttum masaya hemen sandalyesini falan cekerek. Elbise tarzi bi bluz giymis. Altinda da tayt gibi keten bi pantolon. altinda babetleri. Oyle guzel kombinleri vardi ki anlatamam. Hem resmi hem oturakli hemde serbest ve genc isi. Oturduk masaya su icerek biraz muhabbet ettik. Sonra ne alirsin onden bisey istermisin falan dedim. Icecekler alindi. Yemeklere gecildi falan derken. El emegi goz nuru yemeklerim vir bir piyasaya cikti. Sinirdan yeni gecmis suriyeli vatandaskar gibi on gundur acmis sanki amk saldiriyo yemeklerime. Dedm yavas bogulcan. Ya cok guzel yapmissin dayanamadim dedi. Ye ye doya diya ye hepsi senin icin yapildi onlarin dedim. Cok guzel gidiyodu. Birazdan yemekler bitecekti. Masayi komple mutfaga atacaktim ve hemen icerden romabtik bi fim acio guzel konusmalardan sonra yakinlasacaktik. Opusecekyik falan. Alip yuruyecektik. Heycanim doruk noktasindaydi. Yemekler bitince ben bi lavaboya gidiyin ellerimi falan yikiyim dedi. Gosterdim buyur burda lavabo diye. Amk hersey burda koptu beyler. Hersey bu kadar guzel giderken. Olacak ismiydi basima gelen. Bendeki bu sans valikesirin cilgin esseklerinde yoktu. Cikarip kafami camdan gibin beni gibin amk da rahatlayin diye bagiracaktim resmen. O derece dumur olmustum.

Yasadigim elim hadiseden sonra butun umutlarim tukenmisti. Yani kimin basina gelebilirdi ki boyle bi olan. Yilin her gunu tasabilecek o tuvalet neden mahperi icin ayirdigim gun tasmak zorundaymis gibi tasmisti ki. Bendeki sans eminim hic birinizde yoktur. Insallah da olmaz. O gun oturdum oraya camasir makinasinin yanina. Boyle biriki saat durdum. Bombos baktim etrafa. Makinanin icini seyrederek. Katile mi kiziyim kendime mi kiziyim isyan mi ediyim mahoeriye mi mesaj atiyim. Ne yaparsin ki yani su durumda. Yapilacak sry nedir yani. Hic birini yapasim gelmiyodu. Kolum kanadim kirilmisti. Basim catlayacak gibiydi. Zaten amk makinasi oyle bi calisiyoki sanki camasirlari yikamiyo bildigin tokmakliyo icinde. Bunu calistirinca bizim banyoda mehteran davulcusu cikiyo ortaya. Amk oyle gurultulu. gibtimin makinasi her calistiginda yeri degisiyo. Mutlaka titriyo . Neyse basim kazan gibi oldu kalktim yerimden gidip bi sigara iciyim kendime geliyim diye. Tamamen bitmistim. Dedim ulan benden artik ne bu kiza hayir gelir ne bu kizdan bana hayir gelir. Su manzaradan sonra bana bakarmi. Aldim sigarami yanima tutturuyorum. Aradim katili. Ibo hayirdir lan yenge cok mu sıktıda gercek askini ariyon ahahah diye espri yapiyo kendince. Askini izdiravini gibiyim senin katil ne yaptin olum sen dedim. Noldu lan dedi. Dedim olum bu tuvalete ne sictin amk el bombasi mi yedin oezevenk tuvalet patlamis lan dedim. Hagibtir nasi la dedi ne nasi amina salladigim gel bak agzina kadar tak dolu etraf. tak gituruyo evi dedim. Kimildama geluyom dedi. Baktim hafif hafif cekiliyo icinin suyu bu gelmeden bi resmini cekiyim muallak inanmaz dedim cektim. O resmi attim buraya da nedense entry bos gorunuyo suan. Isteyen tekrar up lar ozelden atarim artik. Sanirim entrybde link paylasimi olmuyo. Yada oyle bisey. Neyse bu geldi. Tahmin ettigim gbi tikayan sey her neyse onunden cekilince butun su bosaldi gitti. Hani la ibo dedi gosterdim resmi. Vay amina giyum. Gardes valla gusura bakma ben bilmiyodum ne biliyim falan dedi. Dedim olum ne bilecen sittir et gel otur doyle dedim. Doldurdum iki bardak. Mahoeri icin hazirladigim sofraya oturduk. Onun icin aldigim ickileri yudumlarken yaktik sigaralari. Anlattim katile olanlari. Bi yandan guluyo bi yandan kusura vakma gardes la uzuluyom vafalan diyo. Oyle derdest bir haldeydim. Sonra telefonu sarja takiyim diye odaya gittim. Ne yapabilirim bu kizi tekrar nasil ikna edebilirim bitti mi simdi bu falan diyr dusunurken sarua takarken telefonu bi anda gozum gitara ilisti. Bi kac saniye bakakaldim. Eski kimligimden eser yoktu amk. Ben boyle is adami falan olup yemekler hazirlayip yada zeyneple olduggu gibi elit elit takilip chopin falan dinleyip gezecek bi adam degildim. Ben gitarci gayet rahat cool bi heriftim. O yanimi hic gormemisti mahperi. Aklimda bi kivilcim yanmisti. Sanssizligima karsi yanan bi ofke atesi gibi. Tabi ya dedim. Planlamaya basladim.

Aklima gelen muhtesem bi fikir vardi. O gunden sonra mahperiyle hic konusmadik. Is icinde bile muhabbetlerimiz o kadar bayagilasmisti ki resmen konusmayalim diyr kaciyoduk birbirimizden. Ikimizde vaktikca o vahim olayi hatirliyoduk. Ne benim sictigimi sivamaya nede onun benim daha fazla alcalmama tahammulu yoktu. Birbirimize is icin bule bisey dememek icin islerden kaytarip onu su yapsin ona bu soylesin falan diye saklaniyoduk bahanelerin arkasina. Istekilerde bizdeki bu soguklugu farketmis olsa gerek fisun abla sordu bana bi kac kez hayirdir mahperiyle bisey mi oldu falan diye. Yok abla bisey yok diye gecistirdim. De hersey prtadaydi vardi bisey amk. Yoksa civil civil fingirdeyen iki ates gibi genci bi anda solgunlastiracak ne olabilirdiki. Aradan biriki gun gecipte olay iyice kendini unutturmaya yuz tutunca mahperiyi kenara cekip konusmak istedim. Is yerinde bi gun yemekten sonra mahperi gelir misin iki dakka diye disari cagirdim. Ciktik sirketin onune. Sigarami yaktim yemek ustu iciyorum. Konusuyoruz. Dedim ki biliyosun iki gun sonra izin gunumuz. Son gunlerde o basimiza gelen vahim hafiseden oturu bi ozur borcluyum sana. Yani hic istemiyodum boyle olmasini o gecenin ama sanssizlik. Sana olmafigim biri gibi davrandigim icin tanri beni cezalabdirmis olmali. Ama bunu farketmekte bi erdem bence flaan diye gidiyorum. Saclariyla oynarak dinliyo oda. Tuttum elini aldim sacindan. Oynama det gibi cevirdim kendime. Bi anda gelen bu ciddiyetten sarsildi biraz noluyoh amuagoyum der gibi. Izin gununde seni bi yere goturmek istiyorum. Bana son bi sans vermen gerek. Sana kendimi tamamen anlatabilecegim bi yere dedim. Bikkinligi yuzunden belliydi. Aslinda bana sans vermisti o. Zamaninda olmasi icin herseyi yapmisti ama sanssizlik pesimi birakmamisti . Ya biliyomusun dedi. Ben cok bunaldim bunlardan dedi. Yani surekli cabaliyosun cok iyi bi insansin ugrasiyosun falan. Ama yani ne biliyim olmuyosa da sey yapmamk lazim falan dedi. Elinden tuttum bunun. Mahperi. Cok aci ceiiyorum. Gercekten cok aci cekiyorum dedim. Yani cektigim acinin hafdi hesabini bi sor bana. Resmen seninle uyuyorum artik grcelerim gunduzlerim sen oldun. Surda benimle simdi konusman bile seni ozlememe yetiyo. Oyle guzel geliyoki konusmalarin bir sonraki cumleni ozluyorum dedim. Gulumsedin su konusmalarin coh tehlikeli biliyomusun dedi. Bende gulerek oyledir dedim artisce. Orda anladim ki tamamdir bu is. Ne diyosun son bi kez dedim. Son dedi. Tamamdir dedim. Tamam o zaman dedi girdik iceri. Gunler gecti ve plabimi harfiyyen uygulama vakti geldi. Beyler bi kizi elde etmek icin bundan daha keyif aldigim bi oyun oynamadim ben. Mukemmel bi plandi. Belki isinize yarar. Kullanabilirsiniz. Oncelikle izin gunumuzun basinda bunu gene carsinin icinde her zamabki yerden aldim. Kladik nadi yoruldun mu otobuste falan muhabbetlerini gectikten sonra basladik yurumeye. Amk yoruldun mu otobuste neyse artik. Sanki otobuste fred cakmaktas gibi ayaklariyla goturuyolar koca arabayi. Biniyo geliyo iste kiz. Neyse. Gittik oturduk bi mekana. Biraz takildiktan sonra ayrildik ordan bi parka gectik. Hava guzeldi biraz daha disarda takilalim istedim. Cevren dondurma falan aliyorum oamuk seker kagit helva falan. Bilirsiniz sevgili okaylarinda kiytirik seyler cok onem kazaniyo. Iyice tatlilik serbeti olduk ikimiz. Birbirimizi ice ice gidiyoruz. Hava karardin hazirmisin son sansima dedim. Hazirim dedi gulumseyerek. Gek benimle dedim. Yeni acilan buyuk bi kahve dukkani varn yeni dedigim bi kac ay oluyo. Bayadir mudavimiyiz katille bizim. Icerde zatede kahve satiliyo. Kafe tarzi iki uc katli bi mekan. Ama sadece turk kahvesi espresso falan tarzi kahve cesitleri var. O yuzden biraz luks bi yer gibi. Bize oyle geliyodu en azindan. Icerde sahne var ufak capli. Haftanin belli gunleri bi arkadas var orda calan sahne aliyo. Irda gide ele gide gele vebeyle tanisigiz. Bizi bilir baya gibifiki kankayiz yani. Tum plan serbest bi sekilde isliyo. Girdik mekandan iceri herkes oo hosgeldin ibo falan diyo hosbulduk cigerim diye yakin davraniyorum benden hatunu aldim gectik sahnenin orda bi yere. Sahnenin tam karsisinda bi kanepeli loca var. Mukemmel bi acidan goruyo sahneyi ve harika bi ses geliyo oraya sahneden. Hemde ortami cok rahatn oturduk kanepeyen ne istersin dedim. Birer turk kahvesi icelim dedi. Tamam dedim soyledim kahveleri. Kahvelet geldi icerken dedim ki mahperi. Bugune kadar tanidigim hic bi kiza benzemiyosun. Omrumde kimseye sana baktigim gibi bakmadim. Bunun adina kimisi ask diyo. Kimisi sevdan kimisi hoslanti. Kimisi elektrik. Bense hayat diyorum. Gozlerin yasama sebebim oldu benim coktan. Onlari bir bucuk dakikaligina sadece bana odaklarmisin dedim. Cok etiilenmisti. Tabi dedin tam bu sirada planladigim fibi bizim herifin sahnesi bitmis sarki degistiriyodu. Kaljtim bunun yanindann ciktim sahneye. Mahperi bakiyo tabi bana biyle olacaklardan habersiz. Aldim mikrofonu onume. Gitarida aldim cocuktan. Biriki metronom darbesi ses kontroller falan. A ses ses bir a a muck muck falan dedikten sonra basladim sarkuya. Sarkiyi cok onceden secmistim. Belki bileniniz vardir. Atakan zor sevda. Harika bi sarkidir. Bende guzel soylerim. Orda hayatimin performansini yaptim. Sarkiyi bitirene kadar gozlerim hep mahperideydi. Bir saniye bile ayirmadan gozlerini dolu doku izledi beni. Sarkiyi bitirdikten sonra alkislarla gectim yanina. Ayakta alkisliyodu. Herkes sarkiyi onun icin soyledigimi biliyodu mekandaki. Oylece bakiyolar simdi ne olacak falan diyen gittim yajinan ellerinivagzinda birlestirdi. Inanmiyorum sana dedi. belinden kavradim. Dedim ben inaniyorum bize. Dudaklarindan optum. Harika bi andi. Hayatimda yaptigim en guzel finallerden biriydi. Mukemmel toparlamistim. Sonunda krndim olarak turnayi gozunden vurmustum. Iste buydu be abi. Ben ne kendimi bosuna yoruyorum takimlardir bilmem nelerdir falan.

Mahperiyle kötü bi başlangıç yapmıştım. Ama dönüşüm resmen muhteşem olmuştu. Filmlere konu olabilecek bi oyun ile muhteşem bi ilişki olacağını umduğum mahperiyle artık resmen çıkıyoduk. o gün kafeden çıkıpta durağına bırakana kadar elimi bırakmadı. oda bende inanılmaz mutluyduk. sonraki günlerde de mutluluğumuz hat safhalara ulaştı. çok seviyodum. daha önceki kızların hiçbirisne bakmadığım gibi bakıyodu. kızı etkilemek için girmediğimiz kılık kalmadı. halbuki ihtiyacım olan takım elbiseler yemekler falan değil olduğum gibi var olan karizmayı ortaya çıkarmakmış. Geçte olsa farkettim. işte de işler yolundaydı. En yoğun olduğumuz aylardan birisinde ihaleye girecekti şirket. hazır eli bolken patron yatırımlar yapmak istiyodu. bi kaç ihale dosyası hazırlamamı istedi benden. bende daha önce hiçbir ihaleye dosya sunmadım. amk ne biliyim ben ihale dosyasını. sadece ben değil bizim birimde çalışan kimse daha önce bi ihale dosyası hazırlamamış. Nasıl yapacam nasıl edecem derken , dedim muhasebeciler odasına bi uğrayım ben. Gittim muhasebeciler odasındaki muhasebecilerden , çevredeki tanıdık muhasebecilerden, yeminli mali müşavirlerden bir kaç tane taslak dosya aldım. Daha önce yapmış olanlarda gönderdi. Taslağı hazırladıktan sonra kendi dosyamıda onlara bakarak ekgibsiz bi şekilde hazırladım. Giden ihale dosyalarından hiçbirisi ekgib yada uygun değil diye geri gelmedi. Bunlar hep patronun gözünde +1 oluyodu resmen benim için. Şukuları kapıyodum. Tabi çevreden de konuşmalar duyuluyodu artık kulaklarıma. Hakkımda iyi şeyler söyleniyodu. Geleceği parlak güzel bi çocuk falan diye konuşuyolardı çevredeki işletme sahipleri. Muhasebecilerle falan bi araya geldiğimizde çok söylediler. Aynı zamanda iştede düzen değişikliğine falan gitmiştim. işçilerin çalışma saatleridir , çalışma stilleridir , mevsimlik işçi alımlarıdır falan bi kaç muhasebeci hamlesiyle güzel işler yaptım iş içerisinde de. Böyle olunca gerçekten iyi iş yapıyo imajım patron tarafından da çevre tarafından da tescillenmiş oldu. Gözü pek yaman bi delikanlıydım resmen amk. Neyse konuya dönüyüm. Mahperiyle işte takılırken çok rahattık. Patron ilişkimizi biliyodu. Halimden tavrımdan da memnun olduğu ve beni fazlasıyla sevdiği için ilişkiye bişey demiyodu. ortalık yerde saçma sapan vaziyetler alınmasın yeterdi onun için. Bizde zaten öyle adamlar değildik Allah'tan. Güzel güzel yaşıyoduk karı koca gibi çalışıyoduk işte resmen. Mahperi uzun haftalar boyunca sevgilim oldu. Belkide en uzun soluklu ilişkim o desem yalan olmaz. Gayet güzel vakit geçiriyoduk. Hatta katille tanıştırdığım ilk ve tek kızda mahperi. O kadar samimi olmuş o kadar sevmiştik onu. Katilde baya sevmişti yengesini. ilk tanıştırmaya zütürdüğümde korkmuştu katilden. Dedim mahperi gel seni birisiyle tanıştırıcam. Kimle hayatım dedi. Dedim balım bu arkadaşa arkadaşları falan hep katil der. Bende severim ama çok tehlikeli bi adamdır. O yüzden herkes katil der. Namı böyle. Zaten kendisi de böyle denmesini istiyomuş. Falan diye korkuttum biraz. Katili beklerken bakıyorum tir tir titriyo heycandan böyle ne zaman gelcek bu herif falan diye elimi sıkıyo ki nasıl. Katil geldi oturdu masaya rahat rahat. ooo yenge hoşgeldin sende hoşgeldin ibo. gerçi zaten burdaydın la sen ben hoşgeldim. Naapıyonuz falan dedi. mahperi kulağıma eğilmiş ya bu normal bizim gibi bi insana benziyo dedi. Dayanamadım kahkaha attım. Dedim o gece o tuvalete onu yapan birisi nasıl bizim gibi bi insan olabilir. Bizi geç nasıl insan olabilir Allah aşkına. katil hemen atladı tabi. La ibo valla gardeş kalbimi kırıyon bakale diye. tamam tamam dedim uzatmadım mevzuyu daha fazla. bu geyiği baya yaptım tabi ilerleyen günlerde. neyse beyler bi gün işte takılıyoruz gene şirkette. mahperi yanıma geldi. aşkım bişey diycem dedi. Söyle balım dedim bi yandan raporları inceliyorum. şey dedi bizimkiler istanbula gidecekler bi haftalığına. istersen bize gelebilirsin dedi. amk sevinçten tavana zıplayacaktım nerdeyse. istemez olur muyum yavrum istemez olur muyum dedim. sus bağırma dedi gülerek. planlarımızı yaptık. Annesi babası evden ayrılır ayrılmaz mesaj attı. Akşaıma damladım eve. Girdim kapıdan içeri. Ev öyle ahım şahım bi ev değildi. Apartman dairesi gayet güzel hoş bi evdi. Ama mobilyalar çok güzeldi moruk. Yani zengin işiydi baya kaliteliydi. Benim gibi spotçudan alınmış eşyalarla dolu değildi. Oturdum kanepeye salona. Elime kumandayı aldım. Göbeğimi kaşıyarak hatun bi çay koyda içek hadi dedim gülerek. salak yaa diyerek oda güldü. Anlatırdı babasını devamlı böyle. Onu taklit ettim. Gitti güzel bi çay koydu. Ufak tefek de bişeyler hazırladı. Onları bir güzel yedik çayımızıda içtik. Yanıdna sigara içmeyi unuttuğum tek insan mahperiydi. Hiçbi şekilde sigara aklıma gelmiyodu. Mükemmel bişeydi olum ya. valla bak. Düşünsene hayatının kadını gibi gördüğün bi kız karşında duruyo. Altın sarısı saçlarını okşayarak aşık aşık sana bakıyo. Karşılıklı çay içiyosunuz evin içinde. Kimsecikler yok bi o bi sen. Ulan rüya gibiydi ya.

o haftadan sonra mahperi bana karım gibi olmuştu. zaten baya samimi davranıp gizli saklı konuşmuyoduk. herşey ayan beyan ortadaydı. bi tek onun ailesi annesi babası falan bilmiyodu. ama biz herşeyimizi konuşuyoduk. yani sorsan benim hakkımda herşeyi bilir diyebileceğim nadir insanlardandı mahperi. o günlerden sonra mahperiyle konuşmalarımız baya ciddileşmeye başladı. işler baya ciddiye biniyodu artık. bir sonraki mesajı tahmin etmeler , ne diyeceğini önceden kestirmeler , hangi elbiseyi giyeceğini söyleyeceğimi bilmeler falan. sürekli bi takip sürekli bi karşındakine göre davranma durumu. hoşuma gitmiyo değildi. gayet güzel ilişkilerde olabilecek bişeydi. mahperi gibi bi kız için göze alabileceğim bi fedakarlıktı bu. o ara katilin ilk defa çapkınlık yaptığına şahit oldum. katille birlikte bi mağazaya gittik. montlara falan bakıyoruz. gömleklere bakıyorum bi yandan ben. gömlek üstüne bi yelek almayı düşünüyorum. o sıra daha karadayı falan yok ama baya moda yani. biz biliyoduk o garson yeleği tarzını. neyse abi gittik mağazaya. mağazada genelde kızlar falan olduğu zaman üniversiteli, üstüne başına giydikleri şeyi getirir sorarlardı bize nasıl olmuş ya bi baksanıza falan diye. başımıza çok geldi böyle hadiseler. gene böyle bi olayda kızlardan birinden çok hoşlanmış bizim katil. genelde karı kız işlerine hiç bulaşmaz katil. başıma bela mı alacam olum benim derdim bana yeter havalarında. bende dalga geçerim. beni sadece erkekler anlıyo diye diye gay olup çıkacan la katil diye. böyle bişey olunca baya ilginç bişey oldu amk. dedi ibo şu kız çok fena lan dedi. bi yandan elbiselere bakıyo bi yandan katil gibi kesiyo kızı gözleriyle. kızlarda oyalanıp duruyolar farkediyorum. dedim olum onlarda sana bakıyo lan çok felaket kesiyolar katil git bi konuş amk. yok olum ne işim var la dedi. ne diyecem hem ben dedi. dedim la ben yardım ederim sana git sen konuş telefonunu falan iste kızın dedim. kızların yanına gittik. katil biriki iğrenç espri yaptı. kızlarda ayıp olmasın diye güldüler. sonra kıza dedi ki katil bişey soracam eğer mahsuru yoksa telefonunu alabilir miyim dedi. kızda anlamadım der gibi bi baktı buna. telefonunu telefonunu. alabilirmiyim dedi. kolundan tuttum bunu olum napıyon hayvanmısın dedim bıyık altından. bayanlar çok şıksınız dedim. harika kombinler seçmişsiniz. gerçekten şu da tam size göre olabilir falan dedim. bi tane kıyafet çıkardım ordan hemen. gülüştüler biraz. hıı bakıyım bi falan diye üstüne tutuyo. okuyomusunuz siz kızlar dedim. okuyoruz dediler. bölüm ne falan diye muhabbet ettik biraz. dedim modaya olan ilginizi takdir ettim. eğer bişeye ihtiyacınız olursa telefonlarımızı alabilirsiniz. her an hizmete hazırız dedim. böyle kendine güvenli şeyleri görünce kızların genelde hoşuna gider. eğer bu tip durumlarla karşılaşan yada mağazada falan çalışan varsa uygulayabilir beyler. numara tutar yani. kızlar gülüştüler tabi aralarında. olurdu olmazdı derken zaten gönülleri vardı verdiler telefonları. bizde verdik. benim işim yoktu tabide katilin işi görülsün diye verdik mecburen. katil numarayı kaydetti direk aşkım diye. la olum hayvan mısın napıyon dedim ya. la ibo bırak olum bu kız tamam ben bunu hallederim diye güle güle yürüyo sokakta. amk katilin playboyluğu ancak bu kadar olur. kızı getirecek eve. bi sıçacak. herşey mahfolacak. sonra kız ömrü boyunca bana küfredecek. neyse katile böyle bi kıyak geçtik. daha sonraları bu kızlar benim başıma baya bela oldu. kızlara numarayı verdik. whatsapp tan falan bakmışlar. ilk gün biraz yazdılar. bende boştum o ara cevap vermiş bulundum. benimde ipneliğim amk ne elin kızına cevap veriyosun. kızlarda yüz bulmuş olsa gerek. yazmaya devam ettiler. sonradan cevap vermedim tabi de. genede ısrarcı çıktılar. katilin hatun elif. onla hiç ilgilenmedim oda benle ilgilenmedi. zaten katil onun başına öyle bi sarılmıştır ki arı kovanı gibi. önünü bile göremiyodur o kız. bide duygu vardı. o kız işte. bana saran kız. bu kız bana baya bi sardı. ulan yok istemiyorum dedim olmadı. sevgilim var flana dedim olmadı. whatsapp tan falan engelledim. liseli liseli mesajlar atıp duruyo trollüyo kız beni. bide öyle yenilir yutulur mesajlarda değil beyler. baya taşşaklı şeyler yazıyo. mahperi bi görse ayvayı yediğim andır. telefonu sürekli yanımda taşıyorum bişey olur bişey gelir falan diye. mesaj geldiği zaman hemen siliyorum falan. bunlar mahperinin dikkatini çekmiş zamanında. halimden tavrımdan anlamış. işteyken boş bulunduğum bi anda telefonu almış. baya bi kurcalamış ama mesaj falan görmemiş. sordu bana da sen bişeyler karıştırıyosun nedir söyle dedi. yok aşkım ne karıştırıcam saçmalama diye geçiştirdim. biriki mesaj daha atar konuda orda kapanır diye ümit ediyorum ben. üstüne düşülecek bişey olmaz diyodum. ama işte kendi mallığım. kendim kaşınıyorum. mahperiyle gittik bi gün izin gününde takılıyoruz dışarda. kafede oturuyoruz. günlerdir duygudan ses soluk yok. gayet temiz telefonum. içimde temiz. bende unuttum gitti zaten. keyifliyim. işim yerinde aşkım yerinde herşey yerli yerinde. dışarda sevgilimle keyifli bi gün geçiriyorum amk. ne diye düşünüyüm duygusunu. kafede otururken mesaj geldi birden napıyosun yakışıklı * diye. baktım telefona numara var. ben yalnız baya unuttum bu duyguyu falan. kimden dedi mahperi. baktım önemli bişey değil ya bi numaradan gelmiş tanımıyorum dedim. işkillendi. ver bakim dedi. bende verdim. amk o yakışıklıyı gördüya. yuh ya yuh bide veriyosun diye fırlattı telefonu masaya. noluyo yavrum napıyosun dedim. ne napıyosun ya bu ne şimdi diye bağırmaya başladı kafenin ortasında. ya mahperi ne diyosun kızım ne biliyim ben bu ne gördün işte şimdi geldi mesaj dedim. allahalla allahalla diye sinirli sinirli tafralanıyo falan. ulan içime bi kurt düştü. tabi jetonda düştü. haaaa dedim. baktı bana dövecek gibi. ya bu şey ya duygu bu dedim. duygu mu o kim ya dedi. sakin olda anlatıyım bi dedim. katille olanları anlattım işte hatunlar böyleydi şöyleydi işi görülsün diye verdim bende benim bi kabahatim yok hiç konuşmadım zaten falan dedim. ne ozaman yakışıklı falan diye sırnaşık mesajlar atıyo bu kız madem konuşmadın da ? diye sordu haklı olarak. dedim ne biliyim kızın içi bozuk demekki sevgilim benle alakalı bi durum değil ilk günde böyle şeyler yazıyodu dedim. ha bide başka günlerde konuştunuz dedi. ya allahalla kızım deli etmesene adamı ya dedim. sapık işte kız sapık napıyım. engelledim her yerden hala mesajlar atıp duruyo hattımı değiştirmeyi düşünüyorum falan dedim ama nafile. ordan bi kurt düştü bunun içine. numarasını falan aldı kızın. baya bi uğraştı. rahat bir hafta falan bunun tatavasını çektim. bu kızın yüzünden yemediğim azar , girmediğim muhabbet kılık kalmadı. her tartışmamızda alakası olsun olmasın yaaa öylemi yakışıklı diyerek sıyrılıp çıkıyodu amk muhabbetin içinden. ulan bişey de diyemiyorum o lafın üstüne daha ne diyim. tamamen alakasız bi mevzudan konuşuyoruz. mesela bunun geç yazmasına ben uyuz olurum. kızım işin varsa işim var aşkım sonra konuşalım de bekleyim sonra konuşalım. ama mesaj attığım zaman bana geç cevap verme deli oluyorum dedim. yaa öylemi yakışıklı. olur tabi. söylerim falan dedi. bitirdi muhabbeti. her tartışmada böyle. eline öyle de bi koz geçmişti. suratıma suratıma geçiriyodu. baya sıkıcı bi hal almaya başlamıştı bu yakışıklı olayı. Allahtan çok sürmedi yankısı da ömrümden biriki yıl aldıktan sonra bitirdi muhabbeti.

Duygu meselesi cok buyumeden kapanmisti allahtan. Katilin mahperiyle iliiskimizde bana vurdugu ikinci darbe olacakti az kalsin. Ilkinde sadece gotuyle basarmisti saolsun. Neyse ki geldi gecti. Hayatimiza kaldigimiz yerden decam ediyoduk. Katil nasil okduysa ekifle arayi yapmisti. Ilk defa katili giyinip kusanip benden parfum isterken goruyodum. Ibo verele la ver van milyindan ver o daha pahali amk diyo. Dedim olum kokusundan parasi anlasilniyo begendigin hangisiyse onu al amk. Herif pahali parfum gibiyimda hangisi olursa olsun modunda. Kafa herkesten uc bes birim degigib calisiyo. Mahperiyle bizde gayet mutlu iki cift olmustuk. Hayatimda o dobemler hic bir terslik olmamasi pek hayra alamet degildi. Ciddi ciddi aksamlari dusundugum oluyodu bunu. Ulan isim yerinde para aliyirum. Okul desen o istende iyi. Sevgilim desen mukemmel bi kizla cikiyorum. Kesin bi piclik var bu isin icinde falan diye cok dusundum. Herseyin bu kadar yerki yerinde olmasina hic alismamisiz ki amk. Pehlivan donu giymis ermeni gibi saskin saskin vakiyoz olup bitenlere. Cok surmedi tabi. Bubmutlulugada bi limon suyu geldi cok gecmeden. Isteki basarilarim ve kendi capimda yaptigim atilimlardan sonra patron yazin veni il disina gondermek istedi. Zaten okulum yoktu yaz boyunca. Uc ay okul acilana kadar yeni acilacak subede duraxaktim ve islerivyoluna koyup bi duzen oturtacak sonra donecrktim. Benim icin sorun degildi elbette bu isn is konusuvher turlu olurdu. Asil mevzu hem katilden ve arkadaslarimdan ayrilacaktim. Hemde mahperiden ilk defa ayri kalacaktim. Ulan zaten kizi guc bela kazandim. Kiymetlimisss diyen gollum gibi etrafinda dort donuyorum venden vaskasini gormesin diyen simdi burdan gidipte terketmis gibi yalniz basina birakirsam kizi neler olur diye korkuyorum ki nasil. Gotum uc bucuk bes bucuk ne kadar bucuk varsa atiyo iliskiye bisey olacak diye. Haveri duyunca mahperide once benim gibi cok sevindin sonucra kariyer icin mukemmel bi hamle. Dusunsenize beylern sirkette muhasebe mudurusunuz. Hala okulunuz devam etmrsine ragmen. Bir suru ihale dosyasi hazirlayip ihaleler kazaniyosunuz. Yirmili yaslar lann oyle otuz otuzbes degil. Gencligin baharinda steve jobs havalarindayim. Sonra boyle bi suba isi geliyo. Cv de boyle seyler yazinca neler olur neler. Yani harika hamleler. Bi yandan bunuda dusunuyorum fursatim varken yapiyim falan diye dusunuyorum. Magoeriyle eoey duygusal anlar yasadik karar vernee kadar. Eninde sonunda gidecegim belliydi. Ama resmen karim gibi olmus bi kizdan ayrilip aylarca hic konusmadan gorusmeden durmak. Hicte kolay bisey degildi. Hele o ayrilik fikri. Yurek yakiyodu amk resmen. Patron gitmeden bi kac gunluk izin verdi hazirliklarimi yapmam icin. Bende mahperiyide istedim yanima. Kirmadi saolsun onada izin verdi sayemde isten guctende kurtuldu. Birbirimize bi soz verdik basta. Aglamak sizlamak yok oyle liseli agiblar gibi. Insan gibi gisip donecem askere gider gibidiye. Uc gun boyunca bu pgibolojiyle duzcenin altini ustune getirdik. Gezdik tozduk guzelce. Doya doya vakit grcirdik. Yani oyle ki daralinca tuvalete bile gitmiyoduk vakit kaybetmeyelim biraz daha birlikte kalalim sonuna kadar kullanalim diyen simdi baya abarti geliyo tabi ama. O an ask halinde oyle degildi. Son gun artik aksamina ayrilcaz mahperiyle duraktan bindiricem. Sonra eve gidip yatip sabah otobuse atlayip kacicam. Durakta otobusunu bekliyoruz. Ellerim ellerinde. Birbirimize bakiyoruz. Iste hergun ara veni tamam mi diyo. Tamam dedim. Zaten orda ev gibi pansiyon tarzi biseyim olacak baktin ortam musait olur sende gelirsin bi gun falan dedim. Tabi neden olmasin firsat bulursam dedi. Sonra bi sessizlik oldu. Basini one egdi. Farkina varmadim agladiginin. Gozlerinden biriki damla yas ayakkabilarinin utune dustu. Ellerim uslandi sonra. Kafasi egik oyle bi sarildi ki bana. Hani sehit cocuklari babasinin tabutuna sarilir ya boyle aglayarak simgibi. Ulan ruhum agzimdan cikti sanki. Ilk defa birisi bana boyle sariliyo. Derince bi nefes cekti kokumdan. Cok fazla ozliycem seni ben dedi. Hicbisey diyemedim. Normalde romantik adamimdir. Severim sairane seyleri ama hic bu tarz bubkadar yogun seyler yasamadim boyle seylerin icinde de bulunmadim bu bambaska biseydi beyler. Ulan koskoca adam oturuo hungur hungur aglayacaktim valla orda. O derece etkiledi beni. Otobus geldi nihayet. Ayrildik. Otobusune bindirip yavas yavas gittim eve sigarami tutturerek. Eve gelince o gun giydigim ustumu basimi cikarip ayrica bi yere gibistirdim valizde. Bnlarin ustune parfumu sinmisti. Gelene kadar kokusu gecmesin istiyodum. Oraya gidipte geri donene kadar onlarla mesgul olup durdum. Nihayet sabahibettim yana done. Erkenden kalkip giyinip kusandiktan sonra binip otobuse bastim gittim nihayet.

Bu yeni sube benim icin yepyeni bi is firsati yepyeni bi imaj yepyeni bi sehir ve insanlar demekti. Prestij meselesiydi bu. Basardigim her yeni is genc ve basarili diye soz ettiriyodu ismimden. Bu imaj bozulmasin diyede bazi fedakarliklar yapmak sarrtti beyler. Burada gecen gunlerimde basta cok zorlabdim. Amk sube yeri falan belliydi. Ama onceki kiracidan kalan bi ton is vardi. Is yerinin sahibiyle puruzler cikti ben gelince. Kendilerine muhatap bulunca iyice uste cikmaya falan basladi ipneler. Kendi kendilerine fason sartlar kosuyolar sozlesmeye. yeniden fiyat biciyolar ikidebir osuruk dukkana. Bizim sirketinde boyle subeleri cok. Findik falan aliyo sirket anlatmistim biliyosunuz. Bu findiklardan anlasmali okduklari sirketlere gonderiyo toptan tootan. Dis ticaretide var ayni zamanda. Ic ticaretide. Tabi bu firmalardan bazilari gene sirket bunyesinde calisan firmalar. Yani sirket ufak capli bi holding gibi baska bi sirketine bunlardan urunler yaptiriyo. Findik ezmesi findik pestili gibi seyler. Sonra bunlarin ic findik gibi seyler falanda var. Sonra bunlarin perakende satislari yapiliyo bu tur subelerde. Baya kiyak bi sisstem. Boyle ayrik ayrik sirketlerin olusmasida holdinglesmek icin dusunulmemis. Patronun sirketin kurulusunda bilgisi olmadigindan bu mal muhasebeciye hazirlattirmis bunlari niye anlatiyom ben amina koyum ya. Isin ecigi cucugu pardon beyler. Neyse bu sube icin baya ugrastim orda. Ablasmazliklar cozuldun laz inatlari kirildi falan derken bizim sirketin ordaki bolge sorumlusu hakanla baya kosturduk bu islerin pesinden. Beni saga sola o goturuyo ama isleri ben cozuyorum. Benden en az bi bes alti yas buyuk. Ama iyi adam oldugundan saygida kusur etmiyo bana karsi. Bendr ona karsi tabiki. Isleri cozuyoruz kabka gibi takiliyoruz kardes kardes. Ilk ay butun bu evrak kagit kurek isleri falan hallolupta artik yavas yavas dukkanin kendi islerine vakacagimiz sirada bi dedik artik rahatlayak. Cevredeki surekli takildiklari bi mrkan carmis bu hakangilin. Rakili balikli falan bi sofra cektiler bana orda saolsunlar. Guzel bi raki balik attirdik islerin serefine. O gece mahperiden ayri oluota gulebildigim tek geceydi. Ama gulebilmek icin iki buyugun dibini gormem gerekti. Onuda gorduk. Bu sure zarfinda magperiyle baslarda baya cok konustuk. Her gun gece ariyodum saatlerce olani biteni anlatiyofum ondan dinliyodum. Sonra ozledimler falanlar filanlar derken kapatiyoduk telefonu. Biriki gun boylr gitti sonra konusmalar kisaldi once. Sonra aramalar seyreklesti. Iki uc gunde bir gorusmeye basladik. Sonra ozlemeler falanda seyreklesmeye basladi. Gozden irak olan gonulden de irak okur hesabi. En nefret ettigim sekilde mahperiye mesaj atiyidum iki saat sonra kusura vakma arkadaslarlaydim falan diye cevap yaziyodu. Beyler bi tek ben mi takiyorum su gibtigimin seyine. Amk mesaj atinca karsilik istiyorum abi ben. Arayinca ac de ki askim simdi isim var sonra konusalim tamam hayatim diyip birakirim musait olunca konusuruz demi. Ne amk acmiyosun cevao atmiyosun mesajlara falan iki saat donra cevap geliyo arkadaslarlaydiklk kosuura vakma. Nasi cildirmayim simdi ben. Suna bak simdi bile sinirlerim tepeme cikti amk.

Bi kaç küçük tartışma yaşadık bu yüzden. Bunun gibi bi kaç hadise daha oldu. sevgilisini erasmusa gönderen herifler gibi hissediyodum kendimi. tabi tartışmalarda haklı da olsam haksız da olsam alttan alan taraf gene ben oluyodum. ilişkinin böyle sebeplerle hele de yanında değilken başına kötü bişey gelmesini istemiyodum. çok emek harcadım bu kız için. gibindirik bi sebepten küsüpte araya soğukluk sokarsam bi daha dönene kadar o kartopu etkisiyle büyür de büyür işler sarpa sarardı. neyse ki işleri çabuk halletmeye çalıştım. ve 2 buçuk ay gibi kısa bi sürede bütün o zorluklara rağmen hakanla yürüttüğümüz ortak çalışma sonucu şubenin açılışı hazır hale geldi. ben gittikten bir iki ay sonra açılacaktı. bütün evrakları tamamdı. açılış için mekan işleri , çalışacak işçiler, vardiyalar , bordrolar, işçi girişleri falanlar filanlar bir sürü evrak işinin içinden başarıyla çıkmıştım. bunlar daha önceden de gördüğüm şeylerdi. şube açılışı yapmadım tabi de işçi çalıştırma iş yeri açma gibi şeylerin daha önceden içinde bulundum. Herneyse iş kısmı kolaydı anlıycağınız. prestij açısına yeni bi anekdot daha ekleyip döndüm tekrar düzceye. döndüğümde herşey bıraktığım gibi değildi. katilden başlayalım mesela. katil elifle işleri büyütmüş. kendini baya kaptırmış bizim salak kıza. bi ton para yedirmiş. biliyosunuz katili yarak kürek işleri hiç ekgib olmaz. bi gün gelir topuk taşı satacam der. satar tutturamaz. bi gün gelir hediyelik eşya yapacam der. bi gün gelir akvaryum işine girer. bi gün ayrı bişey. sağdan soldan bi şekilde para kazanır ama. kazandığı bu paraları zütürüp zütürüp kıza harcamış ayı. hiç acımamış aldığı paranın tamdıbını kıza yedirmiş. el elde baş başta kalmış. sonra kızla bakmış böyle yedir yedir nereye kadar olacak gibi değil. hiç yoktan şunun bi adını koyalım artık resmiyete binsin bari demiş. kıza düğün nişan falan deyince kızda kendini geri çekmiş. ne nişanı ya falan diye ciddiyete bindirmek istememiş. katilde tamam saftır maftır ama kıza da para yedirip kendini kullandıracak kadar da mal değildir tabi. kızım sen kimi gibiyosun demiş direk. anlamadım demiş kız tabi haliyle. buna bi soluk almış vermiş bizim katil. işler biraz büyümüş. kız sen nasıl bana böyle konuşursun seni pişman edicem falan triplerine girmiş. katilin zütü tutuşmuş başta. sonra demiş iş olacağına varır anam. gelin katili görün. olmadı küçük katili alırsınız. kızda tabi bişey yapacağından değil de maksat ölüyoruz kuyruğu dik tutalım derdinde daha kevaşe. o kadar parasını yedikten sonra bırakmış bizim deloglanı öylece ortada. bizimki de tabi hemen derbeder havalarına girmiş. her gün en az iki tuborg yuvarlıyo falan. saçı başı birbirine karıştırmış. katilken daha da katil olmuş tipi neyi. iyice salmış kendini. mahperiye gelecek olursak. koca bi yaz boyunca stajını yapmış bitirmiş sonra da normal ücretli olarak bizim şirkette devam etmiş biriki ay. ailesi zaten paraya pula bakacak insanlar değil. söylediğim gibi çok ihtiyaçları olduğundan değil boş kaldığı için çalışmak istiyodu zaten kız. biriki ayda öyle çalışmış. son artık 10-15 gün sonra bitirecek çalışmasını ve gidecek. artık şirketle ilişiği kalmayacak. tabi patron buna demiş işte mahperi istersen okul zamanında da bizle çalışmaya devam edebilirsin ibo gibi. sende gel burda işlerini kaldığın yerden devam ettir. sonra okul bitiminde seninle ilgilide bi pozisyon ayarlarız. başlarsın sonradan yükselirsin falan diye. mahperi istemiş aslında aynı yerde çalışmayı. benim için. birlikte olalım diye ama ailesinin mahperiyle ilgili daha değişik planları var. bunu yurtdışına master yapmaya falan gönderecekler. öyle düşünüyolar. bende tabi yarak gibi kalacam. geldim ama nereye geldim. böyle bi ortamın içine düştüm. amk orda ayrı uğraştım düzen getirmek için. şimdi burda hangi birine koşacaktım. katili kendine mi getiriyim önce. mahperiyle vakit mi geçiriyim hale yola nasıl koyacaz onu mu konuşuyum. la valla bazen kendimi böyle bi kutunun içinde gibi görüyorum. sanki amk oyun kutusunun içine koymuşlar beni jim carrey'nin filmindeki gibi. sağdan soldan devamlı değiştiriyolar herşeyi. bakalım napacak diye. öyle bi şanssız adamım ki düşün ki elli kişi çay içmeye gitsek , yanlışlıkla süzeksiz doldurulan bardak bana gelir. bi tavaya elli kişilik yumurta kırsan , düşen kırık parça illa benim ağzımdan çıkar. amk aynı yerden iddaa oynasak aynı kupona aynı maçlara , herkesin ki tutar. herkes parasını alır bana gelince ya elektrikler gider, ya kasada para biter. öyle bi şans var bende. öyle bi talih. öyle bi kader.

günler geçtikten sonra mahperiyle birlikte artık işlerin baya inceldiği noktaya gelmiştik. zaten aramızda zamanla incelen bi iplik gibiydi muhabbetimiz son dönemlerde. o ayrılık hiç iyi olmamıştı. biliyosunuz ayrı şehirlerde yürüyen ilişkiler gitmez amk bi türlü. ne olursa olsun yürümez o ilişki. illa bi pislik çıkar. benimki de o hesaptı. mahperide istiyodu beni. bende istiyodum mahperiyi. ama şimdi de o benim durumumdaydı. iş yerinde son günleriydi artık. konuşmamız lazım diyerek gittik çarşı içinde bi yere bunla birlikte. oturduk. eskiden şen şakrak takıldığımız hallerimiz gitmiş yerine masaya yatırılmış ilişkimizi didikleyen iki ciddi hödük gelmişti. başladı mahperi. şimdi ibo. biliyorum aramızdaki şey çok güzel bişeydi. çok harika bişeydi efsanevi bişeydi ama dedi. dedim niye bişeydi falan diye konuşuyosun ki ? sanki yıllar önce birlikte olmuşuz gibi. ne oldu bitip giden bişey yok ortada dedim. üzülüyorum olum anlayın işte lan. üzülüyorum şerefsiz evladıyım üzülüyorum. daha 2 ay önce şurda karşımda oturup sevgili sevgili suratıma bakan kız gözlerini kaçırıpta ibo çok güzeldi ama falan diyince üzülüyorum anasını satıyım ya. valla bak. ya ibo dedi. istersen bekle bi kabullenelim artık dedi. gitmem gerekiyo benim. zaten güzel bi ilişkimiz vardı ama sonsuza kadar sürmeyeceğini ikimizde biliyoduk dedi. dedim kızım ne demek sonsuza kadar sürmeyeceğini. bi gün bitecek diye mi bekliyodun beni sürekli dedim. yok hayır öyle değil. ama evleneceğimiz fikri falan hiç gelmedi benim aklıma dedi. benim sürekli geldi dedim. istersen anında isteyim babandan dedim. işim param pulum geleceğim herşeyim yerinde ben herşeye hazırım dedim. yaa diyerek eğdi gene kafasını öne. anladım ki boşa kürek çekiyorum. gemi çoktan limandan ayrılmış. kız çoktan gönlünü almış benden eline de verecek başka birini bulmaya gitmek için hazırlanıyomuş. bana elim sende demiş meğer bi süre. şimdi başka birini ebelemeye kimbilir nereye gidiyo. hiçbişey söylemedim. rolünü oynasın , tiyatralini bitirisin diye bekledim. konuştu bi dünya.ço kgüzel şeylerdi hep sol yanımd akalcaksın unutma ki kimse senin gibi olmayacak. ölene kadar hatıraların hep benimle en özel hatıralar olarak kalacak falan diye. bişey demedim. tek kelime etmedim. karşıma oturmuş sözleriyle zütümden gibiyodu zaten beni bide kelime sarf edip zevkini mi artırıyım amk. gitmem lazım kariyerim için dedi. nolur anla beni dedi. kafamı salladım sadece. oda baktı ki konuşması tek taraflı devam edecek. umarım iyi bi şekilde hatırlarsın sende beni dedi. kalkarken elinden tuttum. altın sarısı saçlarına son bi kez baktım. uzun bi tokalaşma oldu. amk dudaklarım falan titremeye başladı. hoşçakal yakışıklı dedim. bi anda titredi böyle bi. bunun dudakları falanda titredi. gözleri dolmaya başladı. bende hiç uzatmadım arkamı dönüp çıktım. hatırlarsınız , hoşçakal diye ayrılmayı ilk burcudan öğrenmiştim. bilerek hoşçakal yakışıklı diyerek ayrıldım bundan. çünkü pekte farklı bi durumu yoktu ayrılığın. her kız farklıydı elbette ama her ayrılık aynı.

mahperinin gidişi çok ani olmuştu benim için. zaten ayrılıklar önceden kestirilemez. önceden bilinemez. başkalarının ayrılıklarından zevk alan bi adamım amk ben. nesini seviyorum bilmiyorum ama birbirlerinden ayrılırken sarılıp ağlayan bi ana oğul görünce kız kavgası görmüş gibi sevinip izliyorum amk. ağladıkça ağlasınlar istiyorum. yada sevgililer , yada başka birileri. ama kendi kendime olunca hiç zevkli olmuyo. katille gene kaderlerimiz birbirine sarmıştı. zütü başı dağıtmış katile mesaj çaktım nerdesin diye. baya bi müddet sonra buluştuk. bedbaht haline bende ortak oldum. biraz kafa dağıttık sohbetti muhabbetti falan derken. her ayrılık sonrası erkek muhabbetine döndü olay. dedim katil niye böyle oluyo la. nası oluyo ibo dedi. dedim kanka hep seviyorum. hayvan gibi eşşek gibi seviyorum. sonra herşey yolunda giderken birden bire pat diye bitiveriyo olum bu kızlar niye böyle lan dedim. sonra kızlara aldık verdik bi soluk. katilde gazlıydı zaten biliyon mu. ne am bıraktı ne baş bıraktı koydu koydu durdu saatlerce. isyan ederek kalktık yerimizden. dedim olum eski halime dönüyorum bırak bu ne amk. şu halimize bak iki tane kıçı kırık kız bizi ne hallere düşürdü katil. looser gibi oturmuş birbirimizin şişesinin dibine bakıyoz amk içmese de ben yudumlasam diye. bu arada onu içme de ben yudumlayım diyip salladım bunun şişeyide. sonra kaldırdım kolundan tutup. gel la yürü gidiyoz dedim. bundan sonra bitti olum değer meğer işleri. artık vur geç hızlı takılacam dedim. klagib beyler. biliyosunuz. her ayrılık sonrası erkekler genelde kızlardan nefret eder. ayrılık sonrası kızların erkeklerden nefret etmesi gibi. bu seferde çapkınlığa saracaktım kendimi. eskisi gibi. eskiden de çapkın bi adamdım. lisede falan gitardı sazdı piyanoydu derken kızları çekmek için türlü numalarım mevcuttu. hepsini bir bir sıralar yerine göre konuşur yerine göre arkadaş olur yerine göre sadece köşede tutardım. üç kızı aynı anda idare ettiğim dönemleri özledim. ona atacağım mesajı başkasına göndermeyi falan. heycanlı ve liseli zamanlarımdı ama güzeldi lan. mahperi yoktu. burcu yoktu eda yoktu. ciks yoktu ama. acıda yoktu be olum. gülüyoduk her bi şeye deli gibmiş gibi. böyle böyle konuşarak sabahı ettik. sabah elimi yüzümü yıkadım. elim direk telefona gitti alışkanlıktan. mahperiye mesaj atmak için. ilk orda vurdu ayrılığın acısı. sildim numarasını falan hemen. ezberimdeydi tabiki de. gene de sildim telefondan. olmasındı. gerek yoktu. üstümü başımı giydim. her zaman ki gibi saatimi falan takıp parfümümü sıktıktan sonra gittim şirkete. ayrılığımız gerçekleşmişti ama henüz mahperi gitmemişti. şirketteydi. ayrılık sonrasındaki ilk görüşü de yaptık. o kadar garip geliyodu ki bi kaç hafta öncesine kadar aşkla bakan gözlerinin kaçışı. yada aşkım diyen ağzının birden soğuk soğuk hoşgeldin şef diyişi. çok garip tuhaf geliyodu. ama alıştım haliyle. mahperiyle aynı ortamda bulunmak istemiyodum. bu tip işler bana ters beyler. ayrıldıktan sonra kızla ilişiği keserim ben. yüzüne de bakmam. arkadaşta kalmam. nefret falanda etmem. öyle eski sevgili mesajları falan sallamam twitter'a facebook'a falan. silerim anında önüme bakarım. bunu da öyle yapmak istedim. gene beklemediğim şekilde terkedilmiş, eşşekten düşmüş karpuz gibi ortalarda kalmıştım. şirketten ayrılmak istedim. patronla görüştüm. efendim dedim bana yaptığınız emeklerden son derece müteşekkirim. çok memnunum. saolun varolun siz bana çok şey kattınız bende size elimden geldiğince hizmet vermeye çalıştım. ama artık ben ayrılmak istiyorum işime burda son verilsin. bende yoluma bakıyım belki daha sonra tekrar çalışabiliriz diyerek kısa ve öz bi konuşma yaptım. orda baya bi karşı çıktı patron. istifamı kabul etmedi. geri çevirdi. asistanı gönderdi yanıma. sonra olmayınca kendi geldi nasihatler falan. kaybetmek istemiyo haliyle verimli ve dürüst bi çalışanım. ama anladı kararlı olduğumu. hesabını kes kapat hesaplarını devirleri falan gerçekleştir yerinede fisunu koy dedi. gerekli işlemleri yaptıktan sonra şirketten aynı gün içerisinde işsiz olarak geri çıktım. mahperi şaşırmıştı. böyle bişey beklemiyodu haliyle. sonuçta kendi gidiyodu bir hafta 10 güne. neden çıktın ya falan diye geldi yanıma eşyalarımı toplarken. boşver ya konuşmayalım bunları. hadi kendine iyi bak dedim. saçmalama ibo ne güzel işin var saçma sapan şeyler yapma biz bittik diye ne bu falan dediyse de dinlemedim. kafamda bazı planlar vardı. dediğim gibi çevrem genişlemiş namım duyulmuştu bi kere. öyle ahım şahım bi nam olmasa da işsiz kalmayacak kadar tanınıyo biliniyodum. zaten eve gidip bir iki gün kendime vakit ayırıp toparlandıktan sonra telefonlar gelmeye başladı çevredeki şirketlerden. bekliyodum zaten bi tane firmadan telefon. beni görüşmeye çağırdılar. firma gayet büyük bi firma. aynı işlemler yapılıyo. ama bizden daha köklü bi firma olduğu için biz onlardan biriki gömlek aşağıda kalıyoduk. buraya girersem işler daha zor olacaktı ama terfi almış gibi olacaktım. neyse teferruatı geçiyorum beyler anlatması da sıkıcı sabah sabah. bu şirket bizim şirket gibi naif bi şirket değil. baya büyük bi şirket. zaten bu zamanlara gelmemde de büyük emekleri geçmiş bi şirket. gidip anlaştım konuştum görüşmeler yapıldı. ücrette anlaşıldı çalışma saatleri falan derken işe alındım. muhasebe de gelip başlıycam işe. şeflik falan gibi bişey yok finans müdürü var. oda bayadır çalışan birisi. diğeri gibi olmayacaktı burda haliyle direk şef olarak başlamıyacaktım tabi. adamlar da sağlam basarak gelmek istiyolardı haliyle. neyse. iş hanı gibi büyük bi yere kurulmuş bi iş yeri düşününbeyler. uzunca katlı otopark gibi bi kaç katı var. her katta 3-4 daire şeklinde tasarlanmış iş yerleri. iş yerlerinde şirketin ufak ufak bölümleri. muhasebe var 3 dairedeyiz. 2. katta. yanda depomuz falan var. dosyaların koyulduğu. yukarı katta daha adli işlerle uğraşan hanım ablalarımız cıbırlarımız falan mevcut. bizim bi altımızda pazarlama satış dağıtım var. her gün yeni elemanlar alınıyo. üniversiteli gençlerden falan tanıtım için ve iş imkanı olsun diye sağa sola gönderiyolar böyle reklam için. şirkette bunların alayının gider olarak kaydedilmesi mevcut. o nedenle bu bebelere ödenen 50-100 liralık meblağlar kendi kendini amorti ediyo. cebimizden bir kuruş çıkmadan işçi çalıştırıp standlarda reklam yapıyoruz. öyle düşünün. neyse beyler ilk şirketten ayrılıp ikinci işime başladım nihayet. masama kuruldum güzelce. yapacağım işlemler anlatıldı. ufak tefek şeylerdi. diğer şirkette yaptıklarımın yanında devede kulak. başladım çalışmaya.

şirkette ilk haftamı tamamladıktan sonra artık düzeni falan kavradım. sağı solu öğrendim. nasıl davranılır falan ortamı biraz çözdüm şirketin içinde. üç beş samimi adam bulup onlarla da kaynaştım muhasebeden. bizim bölümde çalışan bi tane hatun var. bazı günler geliyo bazı günler gelmiyo. giyinişine kuşanışına bakılırsa tam bir iş kadını ve benden biriki yaş büyüktü. ama çok olgun ve iş kıyafetleri içerisine çok ciksi. ayrılıktan yeni çıktığım için tüm kadınları bir intikam aracı olarak görüyodum. bu kadına da şöyle göz ucuyla bakıyorum arada. baya işveli ve çekici bi kadın. herşeyin farkında olan joguar tarzı bi kadın. bilir misiniz la joguar nedir ? bilenlerin dudaklar kulağa doğru ipnece bi esnemiştir zaten şuan. bilmeyenler için bi özet geçiyim. hani böyle orta yaş ciksisi diyelim. vücut falan gayet yerinde olgun orta yaşta gayet ciksi. maturenin memesi sarkmamış hali gibi. amk buda anlatılmıyo ki. neyse. çok yaşlı bi kadın değil. ama yaşıt olmadığımız aşikar. gömleği ve cekedinin altında gayet uyumlu kumaş bi etek çekmiş. bacaklarında şeffaf ve parlak bi çorap var. kalite işi ipek falan olmalı. ayakkabıları parlak ve siyah. aynı zamanda lekesiz pürüzsüz. bakımlı bi kadın. küpeleri her gün değişiyo. her gün farklı bi ruh haline bürünüyo demek ki. bugün nasıl bi kadın olacağına sabahtan karar veriyo. genelde beklediği zamanlar eline kalemi alıp ya bişeyler karalıyo , yada elinde öyle oynayıp duruyo. demek ki hiperaktif ve canlı şeyleri sevebilir. kendi kendime avıma yavaş yavaş yaklaşıyorum beyler. hareketlerinden çıkarımlar yapıyorum. kendi kendime fanteziler kuruyorum falan. bu kadınla genelde çok işim olması gerekir. yani bizim bölümü bi arı kovanı gibi düşünün. bu kadın bizim bölümün kraliçe arısı. yani işleri koordine eden hepimize nereye bal yapacağımızı söyleyen gidip ondan talimat alıp yaptıkça rapor vermemiz gereken hatun kişisi. emrine amadeyiz. üst rütbeden birisi değil tabiki. aynı kategorideyiz. ama buranın şefi de o gibi bişey. neyse dediğim gibi çok işim olması gerekir bu kadınla ama ben ilk konuşmamızın güzel bi izlenimbırakması için takibimi iyi yapıp planımı kurduktan sonra konuşmak istediğimden işlerin alayını ağırdan alıyorum ve buna yaklaşmak için kafamda planlar kuruyorum. görüşmeleri devamlı erteliyorum anlaşılan. bir gün dikkatimi çekti. iş yerinde bu devamlı ciddi görünüp kimseyle laubali olmayan bi kadın olduğundan arada bir kaçıp kaçıp gidiyo. başta üstüne düşmedim tabi şüphelenecek bi durum yok. tuvalete falan gidiyodur diye. sonra biriki dakka aralarla çıktığı anlar oldu. dedim lan nereye gidiyo bu karı. inceden gözledim. köşede fısır fısır telefonla konuşuyo. aha dedim. sevgilisii olsa gerek. iştekilere çaktırmamak için dışarda konuşuyo. ama ne yüzük nede başka bi alamet var kadında sevgiliye dair. yani bu kadın sevgili yapacak bi kadın değil. kızı ailesi falan desem. öyle de değil. kulak veriyim dinleyim ne konuşuyo bakalım dedim. sokuldum gizliden koridora doğru. ya napıyım valla sıkılıyorum ya akşam kızları toplasana biraz kaçalım bi yerlere takılalım falan demesin mi. amk bildiğin bizim üniversiteli kızlar gibi kızları toplayınsana falan yapıyo. içerde varya tafraları görmen lazım. sanırsın doksan senelik iş kadını. nasıl despot böyle nasıl ciddi. dedim tamam abicim. ben damarı buldum. ben burdan yürürüm. geldiğim duysun diye yeni çıkmış gibi çıktım kapıdan patır kütür. birden irkildi beni görünce. sonra telefonuna döndü bişeyler daha söyleyip kapattı. duyduğumu anlaması için geldim yanına doğru gülerek. anladı. ceketini falan düzeltti tekrar ciddi havalarına döndü. ne yapıyosun burda dedi. sigara içmeye çıktım dedim gülerek. baktı bana bi gözlüğünün üstünden. neye gülüyosun sen dedi yargılar gibi. hey allahım dedim gene gülerek. gıcık oldu. ciddi ol biraz kendine gel dedi. niye bu kadar zorluyosun dedim. daha önce kimse ona senli menli konuşmamış. hala da konuşmuyodu ki yadırgadı benim böyle konuşmamı. ne demek o neyi zorluyorum dedi. olduğundan farkı görünmemek için dedim. ehem dedi lafa girecek gibi. tatlılığını gizlemene gerek yok dedim sigarayı ağzıma koyarken. ama ağır karizma takılıyorum beyler. thug life havalarındayım. kadın ağır lokma. biraz oynamak lazım. JD edalarında estiriyorum orda. zaten ciddilik yakışmıyo boşver dedim. amk şok oldu bi anda böyle bi etki bi baskı olmasını beklemiyodu benim tarafımdan. hırçın bir at gibi geri tepti başta. bi joguarı etkilemek istiyosanız romantik davranışlar yada duygulu sözler işinize yaramaz beyler. joguar dediğimiz kadın yabani bir ata benzer. üzerine hiç eyer vurulmamış bir atı evcilleştirmek gibidir. kontrolün onda değil sizde olduğunu , onunda gücünü kabul ederek hissettirmeniz gerekir. gücüne saygı duyarak gücünüze saygı duyulmasını sağlamanız gerek. ben ilgisiz ilgisiz sigaramı içiyorum tabi. hoşuna gitti zillinin. tabi ciddiyetten ödün vermedi gene. kendine gel üslübunu düzelt. yeni olduğun için bişey demiyorum. bi daha böyle bi konuşma olmasın lütfen diyerek kıvıra kıvıra gitti. nasıl istersen dedim bende hiç oralı olmadan. anlaşılan zevkli bi hatun olacaktı bu. güzel bi hatun avına hasret kalmıştım. eskisi gibi.

ilerleyen günlerde bu hatunla ilişkileri ciddiyetle samimiyet arasında zütürmek biraz zor oldu. diğer kızların etkisinden kurtulmak zaman aldı ama. ayak uydurması zor olmadı benim için. hatunun tarzını tamamen benimsedim artık. hatun ciddiyetten ödün vermeden saygılı bi şekilde sürmesini istiyodu işlerin. yılışık yılışık aşkım sevgilim gondişim falan triplerine girmeyelim ama hayvanlar gibi sevişelim diyo yani anlıycağınız dilden :D. bir iki iş çıkışı bunların yolundan gittim. yolda sohbet muhabbet ettik biraz. kendimden bahsettim ona kaç senedir yalnız yaşıyorum dedim gene sigaramı tüttürerek. yalnız kovboyu oynuyorum o ara. rol önemli. hatun dedi nası gidiyo peki tek başına yetebiliyo musun kendi kendine dedi böyle hafiften sırıtarak. baktım yüzüne. en az senin kadar dedim. amk hoşuna gitti ahha dedi böyle iyi koydun lafı delikanlı der gibi. fazla uzatmadan ayrıldım yanlarından. olayım buydu. biriki güzel intiba bırakıp boş kaldığı zamanlarda düşünmesini sağlamak. üstüne düşmeyip imajı karizmaya çekmek. gözünde yalancı bi karizma yaratıp bu karizmanın etkisine girene kadar rolümü oynamak. zaten kızların çoğunluğu böyledir bilirsiniz. en havalı görünen bile bi noktaya kadar tutar o zırhlarını. sonra birer birer iner onlar hepsi birer eda hepsi birer burcu olur çıkar sonra. bu karı çok alengirliydi. aradan bir iki gün geçince işte konuşup samimi olduğu tek erkeğin ben olduğumu farkettim. arada bir konuşmak için saçma bahaneler uydurarak yanıma gelmesi falan da işaret arasındaydı. işaretleri doğru okudum ve hamle yapmam gerektiğinin farkına vardım. ne zaman yürüyeceğimizi bilecez kızlar. artık çimlerden çıkıp aslan gibi avıma saldırma zamanıydı. bir iki defa çay ocağında çay alırken falan yakalayıp yakınlaştım buna. o orda çay alırken yanına kadar sokulup böyle kolunu koluma değmesini sağladım ama farkında değilmişim gibi hiç çaktırmıyorum. tepkisini ölçüp arzulamasını istiyorum. önce pgibolojisine bunu iyice sokmam gerekiyodu. orda konuşurken biriki bel altı şakayla durumu gayet güzel idare ediyodum. saçlarıyla oynamaya falan başlaması bunun alametlerindendi. çok ciksi oluyodu karı. zaten gözlüklü olduğu için bir numara öndeydi. bide iş kıyafeti tam bir üniforma gibi. harika duruyodu üstünde. bi kaç kere depoda dosya aramışlığımız oldu. orda üç dört dosyayı kaldırıp kasların görünmesini falan sağladım. zaten gömlek falan olduğu için baya belli ediyodu kendini. genelde atlet kullanmam ben kışın çok soğuk olmadıkça. göğüs uçları falanda tahrik eder kadınları. deri kolyeden oda çok hoşlanmış olsa gerek ki sordu bi kaç kere bu neyin nesidir diye. sert erkek imajım hala sürüyodu. üzerinde onunda farkında olmadığı bi güç etkisi bırakmıştım. işlerin koptuğu an tamamen şans eseriydi beyler. bir gün gene bununla depoya gittik. depo bizim katın sonundaki dairemizde. daireler standart. bizim çalışma alanımızın aynısı orda da var. ama masalar falan yok. sadece ortada bi masa var. geri kalanı kütüphane gibi raflar. içleri dosyalarla dolu. kapısı kilitli. anahtarı alıp gidiyoruz. ordan dosyaları alıyoruz karıştırıyoruz evrak çıkarıyoruz irsaliye buluyoruz falan baya işlem dönüyo orda. biraz tozlu mozlu oluyo ama. orda çalışmayı seviyorum ben. genelde bu karıyla orda çok alengirli muhabbetlerimiz dönüyodu. neyse olaya geliyim. hazırlanın beyler. alttan ısıtmayı açıyorum.