-
1.
+5Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı
istanbullar
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların
dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik
Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.
cemal süreya
-
2.
+1sana kıyamadım gittim ötekini gibtim de
-
3.
+3garson masa iyi manzarayı değiştir
sırası mı mehtabın yıldız yağmurunun
bu gece yalnızım onlar gelmeyecek
sapa bir yerindeyim umutsuzluğumun
hava soğuk olmalı ağaçlar bütün duman
eğer bulabilirsen ölü bir kar getir
beyazlığı kalın bir su gibi uzayan
bu gece yalnızım onlar gelmeyecek
batan bu köhne şilebde ne işleri var
çünkü battım kasa boş ne para ne çek
çünkü bütün telefonlar ısrarla alacaklı
bu gece yalnızım onlar gelmeyecek
hani o sarışın kirpikleri saçaklı
yanağını viski bardağıyla serinleten
sonra nilay hani kafayı buldu mu ağlar
cam yeşili yasemin cıgara dumanı nursen
batan bu köhne şilebde ne işleri var
garson masa iyi manzarayı değiştir
büyük şimşek çakmalı gök gürültüsü filan
şöyle dalları kıran şakırtılı bir yağmur
köpek havlamaları bulut karanlığından
zehir bulabilir misin çabucak öldürecek
artık arsenik mi olur siyanür mü olur
hangisi olursa olsun hepsi işime yarar
yoksa bir tabanca bul bir avuç mermi getir
bu gece yalnızım onlar gelmeyecek
batan bu köhne şilebde ne işleri var
attila ilhan -
4.
+2Dilerim Allahtan huzur bulmasın
Gönlümüzün sultanısın Deniz Seki
Birgün adalet yerini bulacak
Yalan dünya kimseye kalmayacak
Üzüldüğün günler geride kalacak
Gönlümüzün sultanısın Deniz Seki
Üzülme boşuna bunlarda geçer
Kaderin elinde kalmışsın naçar
Kalbine vursalar demirden hançer
Gönlümüzün sultanısın Deniz Seki
Tvlerde seni görmek istiyoruz
Döneceğin günleri merakla bekliyoruz
Dostlarına hasret kaldığını biliyoruz
Gönlümüzün sultanısın Deniz Seki
Deniz Sekiye şiir yazan şair 67 yaşında diyarbakır'da yaşıyor. emekli 8 yıldız şiir yazıyor. -
5.
+4senin adını kol saatimin kayışına tırnağımla kazıdım
malum ya bulunduğum yerde ne sapı sedefli bir çakı var ne de başı bulutlarda bir çınar
belki avluda bir ağaç bulunur ama gökyüzünü başımın üstünde görmek bana yasak
burası benden başka kaç insanın evidir
bilmiyorum
ben bir başıma onlardan uzağım hep birlikte onlar benden uzak
bana kendimden başkasıyla konuşmak yasak
ben de kendi kendimle konuşuyorum
fakat çok can sıkıcı bulduğumdan sohbetimi şarkı söylüyorum karıcığım
ccc nazım reyiz ccc
edt: ezbere yazmıştım amk -
6.
+3Bir tane daha paylaşayım beyler ;Tümünü Göster
MONA ROSA
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister.
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Ulur aya karşı kirli çakallar,
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.
Mona Rosa bugün bende bir hal var.
Yağmur iri iri düşer toprağa,
Ulur aya karşı kirli çakallar.
Açma pencereni perdeleri çek,
Mona Rosa seni görmemeliyim.
Bir bakışın ölmem için yetecek.
Anla Mona Rosa ben bir deliyim.
Açma pencereni perdeleri çek.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi,
Bende çıkar güneş aydınlığına.
Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi.
Seni hatırlatır her zaman bana.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar,
Işıksız ruhumu sallar da durur.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar.
Ellerin, ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi.
Ellerinden belli olur bir kadın,
Denizin dibinde geziyor gibi.
Ellerin, ellerin ve parmakların.
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
Saat onikidir söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana,
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar.
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
Akşamları gelir incir kuşları,
Konarlar bahçemin incirlerine.
Kiminin rengi ak kiminin sarı.
Ah beni vursalar bir kuş yerine.
Akşamları gelir incir kuşları.
Ki ben Mona Rosa bulurum seni
incir kuşlarının bakışlarında.
Hayatla doldurur bu boş yelkeni.
O masum bakışların su kenarında.
Ki ben Mona Rosa bulurum seni.
Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
Henüz dinlemedin benden türküler.
Benim aşkım uymaz öyle her saza.
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler.
Kırgın kırgın bakma yüzüme Rosa.
Artık inan bana muhacir kızı,
Dinle ve kabul et itirafımı.
Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı
Alev alev sardı her tarafımı.
Artık inan bana muhacir kızı.
Yağmurdan sonra büyürmüş başak,
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış.
Yağmurdan sonra büyürmüş başak.
Altın bilezikler o kokulu ten
Cevap versin bu kuş tüyüne.
Bir tüy ki can verir gülümsesen,
Bir tüy ki kapalı geceye güne.
Altın bilezikler o kokulu ten.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister,
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
sezai karakoÇ -
7.
+2gönlümle baş başa düşündüm demin
artık bir sihirsiz nefes gibisin
şimdi ta içinde bomboş kalbimin
akisleri sönen bir ses gibisin
maziye karışıp sevda yeminim
bir anda unuttum seni, eminim
kalbimde kalbine yok bile kinim
bence artık sen de herkes gibisin -
8.
+3bir adın kalmalı geriye
bir de o kahreden gurbet
beni affet
Kaybetmek için erken, sevmek için çok geç -
9.
+2UY HAVAR!
Yangınlar,
Kahpe fakları,
Korku çığları
Ve irin selleri, aç yırtıcılar,
Suyu zehir bıçaklar ortasındasın.
Bir cana, bir başa kalmışsın vay vay!
Pusatsız, duldasız, üryan
Bir cana bir de başa
Seher vakti leylim - leylim
Cellat nişangahlar aynasındasın.
Oy sevmişem ben seni...
Üsküdardan bu yan lo kimin yurdu!
He canım...
Çiçekdağı kıtlık, kıran,
Gül açmaz, çağla dökmez.
Vurur alnım şakına
Vurur çakmaktaşı kayalarıyla
Küfrünü, Medetsiz, Munzur.
Şahmurat Suyu kan akar
Ve ben şairim.
Namus işçisiyim yani
Yürek işçisi.
Korkusuz, pazarlıksız, kül elenmemiş,
Ne salkım bir bakış
Resmin çekeyim,
Ne kınsız bir rüzgar
Mısra dökeyim.
Oy sevmişem ben seni...
Ve sen daha demincek,
Yıllar da geçse demincek,
Bıçkılanmış dal gibi ayrı düştüğüm,
Ömrümün sebebi, ustam, sevgilim,
Yaran derine gitmiş,
Fitil tutmaz, bilirim.
Ama hesap dağlarladır,
Umut, dağlarla.
Düşün, uzay çağında bir ayağımız,
Ham çarık, kıl çorapta olsa da biri
Düşün, olasılık, atom fiziği
Ve bizi biz eden amansız sevda,
Atıp bir kıyıya iki zamanı
Yarının çocukları, gülleri için,
Koymuş postasını,
Görmüş restini.
He canım,
Sen getir üstünü.
Uy havar!
muhafazid, isa aşkına,
Yattığın ranza aşkına,
Deeey, dağları un eder Ferhadın gürzü!
Benim de boş yanım hançer yalımı
Ve zulamda kan - ter içinde asi,
He desem, koparacak dizginlerini
Yediveren gül kardeşi bir arzu
Oy sevmişem ben seni...
Ahmed ARiF -
10.
+2 -1ne hasta bekler sabahi
ne taze oluyu mezar
ne de seytan bir gunahi
seni bekledigim kadar -
11.
0am züt meme
-
12.
+2Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
iyisi mi, beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
ki içinde beni görebilesin...
Fedakârlığımı anlıyorsun :
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sen de ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orda beraber yaşarız
külümün içinde külün,
ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar...
Ama biz
o zamana kadar
o kadar
karışacağız
ki birbirimize,
atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz
yan yana düşecek.
Toprağa beraber dalacağız.
Ve bir gün yabani bir çiçek
bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse
sapında muhakkak
iki çiçek açacak :
biri sen
biri de ben.
Ben
daha ölümü düşünmüyorum.
Ben daha bir çocuk doğuracağım.
Hayat taşıyor içimden.
Kaynıyor kanım.
Yaşayacağım, ama çok, pek çok,
ama sen de beraber.
Ama ölüm de korkutmuyor beni.
Yalnız pek sevimsiz buluyorum
bizim cenaze şeklini.
Ben ölünceye kadar da
bu düzelir herhalde.
Hapisten çıkmak ihtimalin var mı bu günlerde?
içimden bir şey :
belki diyor.
18 Şubat 1945
Piraye Nâzım Hikmet -
13.
+1vaheyy kılıçaslan.
-
14.
0surlara çıktım hasan gibi
kızlara vurdum malkoç gibi
sanma zeratul unuttu seni
gibtirme zütünü liseli -
15.
0seviyorum ama kimi
en güzel birini
nasıl anlatsam sana
ilk harflere baksana
ibrahim erkal -
16.
0okuyanı gibiyolar
-
17.
0
-
18.
0öğrendim ki...Tümünü Göster
kimseyi sizi sevmeye zorlayamazsınız.
kendinizi sevilecek insan yapabilirsiniz,
gerisini karşı tarafa bırakırsınız.
öğrendim ki...
güveni geliştirmek yıllar alıyor,
yıkmak bir dakika.
öğrendim ki...
hayatında nelere sahip olduğun değil
kiminle olduğun önemli.
öğrendim ki...
sevimlilik yaparak 15 dakika kazanmak mümkün
ama sonrası için bir şeyler bilmek gerek.
öğrendim ki...
kendini en iyilerle kıyaslamak değil
kendi en iyinle kıyaslamak sonuç getirir.
öğrendim ki...
i̇nsanların başına ne geldiği değil
o durumda ne yaptıkları önemli.
öğrendim ki...
ne kadar küçük dilimlersen dilimle
her işin iki yüzü var.
öğrendim ki...
olmak istediğim insan olabilmem
çok vakit alıyor.
öğrendim ki...
karşılık vermek
düşünmekten çok daha basit.
öğrendim ki...
bütün sevdiklerinle iyi ayrılman gerek
hangisi son görüşme olacak bilemiyorsun.
öğrendim ki...
'bittim' dediğin andan itibaren
pilinin bitmesine daha çok var.
öğrendim ki...
sen tepkilerini kontrol edemezsen
tepkilerin hayatını kontrol eder.
öğrendim ki...
kahraman dediğimiz insanlar
bir şey yapılması gerektiğinde
yapılması gerekeni
şartlar ne olursa olsun yapanlar.
öğrendim ki...
affetmeyi öğrenmek deneyerek oluyor.
öğrendim ki...
bazı insanlar sizi çok seviyor
ama bunu nasıl göstereceğini bilemiyor.
öğrendim ki...
ne kadar ilgi ve ihtimam gösterseniz
bazıları hiç karşılık vermiyor.
öğrendim ki...
para ucuz bir başarı.
öğrendim ki...
en iyi arkadaşla sıkıcı an olmaz.
öğrendim ki...
düştüğün anda seni tekmeleyeceğini düşündüklerinden bazıları
kaldırmak için elini uzatır.
öğrendim ki...
i̇ki insan aynı şeye bakıp
tamamen farklı şeyler görebilir.
öğrendim ki...
aşık olmanın ve aşkı yaşamanın çok çeşidi vardır.
öğrendim ki...
her şartta kendisiyle dürüst kalanlar
daha uzun yol yürüyor.
öğrendim ki...
hiç tanımadığın insanlar,
iki saat içinde,
senin hayatını değiştirir.
öğrendim ki...
anlatmak ve yazmak ruhu rahatlatır.
öğrendim ki...
duvarda asılı diplomalar
i̇nsanı insan yapmaya yetmez.
öğrendim ki...
aşk kelimesi ne kadar çok kullanılırsa, anlam yükü o kadar azalır.
öğrendim ki...
karşısındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında çizginin
nereden geçtiğini bulmak zor.
öğrendim ki...
gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez.
gerçek aşkların da!
öğrendim ki...
tecrübenin kaç yaşgünü partisi yaşadığınızla ilgisi yok,
ne tür deneyimler yaşadığınızla var.
öğrendim ki...
aile hep insanın yanında olmuyor.
akrabanız olmayan insanlardan ilgi, sevgi ve güven öğrenebiliyorsunuz.
aile her zaman biyolojik değil.
öğrendim ki...
ne kadar yakın olursa olsunlar
en iyi arkadaşlar da ara sıra üzebilir.
onları affetmek gerekir.
öğrendim ki...
bazen başkalarını affetmek yetmiyor.
bazen insanın kendisini affedebilmesi gerekiyor.
öğrendim ki...
yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın
dünya sizin için dönmesini durdurmuyor.
öğrendim ki...
şartlar ve olaylar,
kim olduğumuzu etkilemiş olabilir.
ama ne olduğumuzdan kendimiz sorumluyuz.
öğrendim ki...
i̇ki kişi münakaşa ediyorsa,
bu birbirlerini sevmedikleri anldıbına gelmez.
etmemeleri de sevdikleri anldıbına gelmez.
öğrendim ki...
her problem kendi içinde bir fırsat saklar.
ve problem, fırsatın yanında cüce kalır.
öğrendim ki...
sevgiyi çabuk kaybediyorsun, pişmanlığın uzun yıllar sürüyor.
ataol behramoğlu öğrendim ki -
19.
0oaristys
-
20.
0rezerve