beyler dinler ve allah hakkında tartışalım

@17 tek yumurta mıydı çift yumurta mıydı hatırlayamadım. bildiğiniz gibi birbirinden ayıramazsınız. insanlar klonlandığında da benzer bi durum olacak. birbirinin aynı gibi görünen ama farklı düşünen, farklı insanlar.
allah insanların beynini açtıkça insanların aklına yeni fikirler gelir, insanların aklına yeni fikirler geldikçe allah insanların beynini açar. insanın bir başkasının fiziksel kopyası olması ruhsuz veya orjinaliyle aynı düşüncelere sahip olacağı anldıbına gelmez. ete kemiğe ne şekilde büründüğümüz önemli değil hepimiz ruh sahibi yaratılmışlarız.

@16 allah'ın emirlerine karşı geldiğimi nerden çıkardın dostum?
karşı gelmiyorum ama bu ibadetlerin layığıyla yapılabilmesi için önce önemli bir olgunluk sürecinden geçmek gerekir. yani 'gerçekten hissedebilen' bir müslüman olduğunda bu ibadetleri tam anlamıyla yerine getirmiş olacaksın

@24 örneklerle açıklarsan daha doğru olur.
örenğin; lut kavmi'nin yeryüzündeyken cezalandırıldığı yani cehennemi yaşadığını söyleyebiliriz

@27 hz. muhafazidın miraca yükseldiği ve bir cehennem meleginin ona cehennemde yapılanları göstermesi

@28 hz muhafazid'in insanları eğitmek ve allah yoluna çağırmak için seçilmiş kişi olması , o'na bu şekilde bir siluet yansıtılmasına zemin hazırlamış olabilir.

tamamen teori üretiyorum.

@26 "namaz kılmıyorum, oruç tutmuyorum, bunların nedeni yok" bu tam ve temel anlamıyla allah'a karşı gelmektir dostum. ibadeti hissetmek için geçmeye çalıştığın olgunluk süreci sırasında ibadet etmez isen nasıl anlayacaksın amacına ulaştığını. "ben olgunlaştım. artık anlayabilir, hissedebilirim" dedikten sonra ibadet edeceksin sanırım. nasıl anlayacaksın bunu? belki de bi değişiklik yok, belkide uzun zaman önce değiştin.

@25 normalde cevap vermezdim ama birşeyler yazma gereği gördüm. klonlama olayına nasıl baktığına bağlı bir durum bu. Senin dediğin şey aynı yumurtadan gelişmiş iki insan bireyi, ancak bunlar büyürken farklı faktörlerin etkisinde kalacaklar. her ne kadar genetik yapıları tıpa tıp aynı olsa bile farklı düşünce yapıları ortaya çıkması normaldir. Şimdi klonlama işine dönecek olursak. Perspektifimizi genişletelim. Klonlama model 1 : Kişinin genetik yapısı aynısı klonlanır ve bebek olarak tekrar dünyaya gelir.
Klonlama model 2 : Kişinin genetik yapısına artı olarak beyni (nörölojik yapısı) klonlanır. Ki bu klonlama çeşidi tamamen aynı geçmişe dolayısıyla aynı düşünce sistemine sahip ikinci bir bireyi meydana getirecektir. Bu da demektir ki bir bireyi tamamen klonlayıp aynı bireyi oluşturduk.
Yani demek istediğim 1. klonlama modeli sadece kişinin genetik yapısını klonlarken, 2.klonlama modeli kişinin tamamen kopyasını ortaya çıkaracaktır. Tanrının düşüncelerimize müdahil olduğu argümanını bir kenara bırakacak olursak, kişi aynı beyin mekanizmasına, aynı bilinç altına ve aynı nörölojik yapıya sahip olduğunda aynı düşünceye sahip olacağı su zütürmez bir gerçek. Bu x=3 y=7 z=2 dolayısıyla x+y+z=12 demekten farksız. Bunları yazarken biliyorum ki insanın mükemmel bir organizma olduğunu düşünüyorsun dolayısıyla bu argümanları insanı aşırı basit gördüğüm gerekçesiyle ciddiye bile almayabilirsin. Ancak yüceleştirmek basitçe açıkladığım gibi yersiz. Davranışsal pgiboloji destekçisi değilim etki-tepki sınırları içerisinde organizmayı değerlendirmenin yanlış olacağını düşünüyorum, ancak zihinsel süreçlerin ulu bir varlıktan bize aktarıldığı argümanı çok yetersiz. Bilincimiz tamamen beynimizdedir, beyine göreceğin bir hasarda ruhun hasar görmez, çünkü maalesef ruh sadece beyinin görevlerinin bilinmediği eski çağlarda beyinin görevlerini birşeye yüklemek için yada diğer bir deyişle cevapsız sorulara bir cevap alabilmek için ortaya atılmış bir kavramdır ve kavramdan öteye gitmeyecektir.

@30 sanırım seninle burada bir ayrılık yaşıyoruz.ben insanın kendine bahşedilen akıl ve ruh ile ibadet gerekliliğinin öncesinde bir olgunluğa erişeceğini ve bu olgunlukla yapacağı ibadetlerinin daha makbul olacağını düşünüyorum.

ibadet deyince de; namaz, oruç,hac diye dar bir kalıp belirlemeyelim. kimi zaman bir gülümseme içten bir şükür bile ibadettir. bunlar da insanı olgunlaştırıp tam anlamıyla bir 'müslüman' olmaya hazırlayabilir.

yoksa, namaz kılıp yetimin hakkına girmek, oruç tutup milletin ırzına göz dikmek itikadime uygun değil.
bunları senin için söylemiyorum tabii.

reserved

rezerved

birazdan başlar cümbüş reserv

@31 'çünkü maalesef ruh sadece beyinin görevlerinin bilinmediği eski çağlarda beyinin görevlerini birşeye yüklemek için yada diğer bir deyişle cevapsız sorulara bir cevap alabilmek için ortaya atılmış bir kavramdır ve kavramdan öteye gitmeyecektir.'

evet ama bahsi geçen ruh sanıyorum ki birçok insanı bahsettiğimiz o 'koca boşluk' düşüncesinden kurtarmaya yarayan pgibolojik bir telkin görevi de görüyor.bu işin tamamen bilimden uzak felsefi boyutu fakat hala daha üzerinde durulmaya değer. aksi takdirde karmakarışık dediğimiz insan beyni kendini fesh etme noktasına gelecektir. sanıyorum ki, bu insanlığın görüp geçirebileceği en devasa kaostur.

tartışmak isterdim ama apateistim panpa

@37 engel değil ki panpa. neden apateist oldundan bahsedebilirsin mesela

@31 düşünce sistemi etkilenen bi sistemdir. her ne kadar insan bağımsız fikir yaratma yeteneğine sahip olsa da fikirler düşüncelerden izler taşır.
"kılık değiştirmedeki en büyük sorun mutlaka kişiliğimizden izler taşımasıdır."
bir klonu orjinalinden tamamen farklı bir ahlak sisteminde, tamamen farklı bir sosyal sisteme sahip bir toplumda yetiştirirseniz. felsefi durumlara yaklaşımı ve yaratıcılık gerektiren tehikeli durumlardan kurtulma biçimi orjinalden tamamen farklı olacaktır.

@36 o derin boşluk fikrini beğendim. Ki zaten birçok kişi o derin boşluk düşüncesini dinlerin ortaya çıkma sebebi olarak görür. Her insanın içinde, derinlerde bir yerde gömülmüş derin bir boşluk kullanılabilirse yada o boşluğun boşluk olmadığı o boşluğun bizi ölüm boşluğundan kurtaracak olan bir şeye (ruh) ev sahipliği yaptığı fikri cezbeder her insanı. Önemli olan ise bunları göz önünde bulundurup doğrularını belirlemektir. Doğrularını mantık eleğinden geçirip belirleyerek yerinde kalmayı yani ailen tarafından sana ailenede onların ebeveynleri veya çevresel etkilerden dolayı kalmış din dogmalarının mantık çerçevesine oturduğunu düşünüyorsan ne mutlu sana. Hayatında istediğin gerçeği bulmuşsun demektir. Ancak bunu sana dinin verdiği mantıkla yaparsan işte o olmaz, farklı bir mantıkla saldırman gerek ona yada farklı birisinin mantığının senin mantıklına saldırması gerek. işte o zaman görürsün mantıklı gördüğün şeylerin temelinin ne kadar güçlü olabildiğini. Yine de belirteyim, dini din çerçevesinde yani metafiziksel boyutta tartışmaya kalkışırsan kimsenin umurunda olmaz. Metafiziksel konular dayanaksız konulardır, dayanaksız konuları tartışmak laf kalabalığının arttığı ortamlardır. çünkü buradaki argümanların dayanağı ayrı bir metafiziksel faktöre bağlanabilir, bu böylece sürer gider ve insan sonunda bir sürü kavram yaratmış olur. Bunlar dallanır budaklanır ancak gerçeklikle araları yoktur, tek çekicilikleri metafiziksel oldukları için kesin bir anlama yetisine sahip olman gerekmediğidir.

@39 Benim dediklerimden farklı birşey dememişsin. Farklı çevresel etkiler sebebiyle kişilerin farklılaştığını bende söyledim. Ancak bunun belli bir yaştan sonra kişilerde görülmeyeceği kesindir. Özellikle blue çağında kişi karakterinin temellerini atar. Bundan sonra çevresel faktörler karakteristik değişimleri tetiklemeyebilir.

@40 din ve metafizik ilişkisine yaklaşımına kesinlikle hak verdim.

bu nedenledir ki ben kendimce doğru bulduğum yani tabiri caizse 'hissettiğim' doğrulara göre dinimi yaşıyorum. herhangi bir temele dayandırmak ve belirli bir kalıba sokmamak için de ruhani inançla alakalı tüm görüşlere saygı çerçevesinde yaklaşıyorum.ama bu yaklaşımdaki amacım hiçbir zaman bir ispat çabası olmayacak.

din allah derken çarpılmayalım dostum... sakata gelmeyelim...

@42yle aynı görüşteyim. 2 herif birbirini gibti diye dağları devir, çoluk çocuk katlediliyor gıkı çıkmıyor. problem sadece gibiş mi yani ?

@44 sanmıyorum dostum bize lutfedilen beyni kullansak iyi olur.

cahil ve körü körüne inanan bir insan olmaktansa,
sorgulayan ve araştıran bilgili bir inançsız olmayı yeğlerim.