beyler bugün sülüs almaya gittim karı

bu telefon son oldu zaten hiç mesajlaşmadık, aramadık sormadık birbirimizi. ben arada mesaj atıyordum ama cevap alamıyordum. özelden arıyordum cevap bulamıyordum. 2-3 ay kadar sonra feysbukta gördüm ilişki yapmış ulan bu hiç koymadı da arkadaş yeni sevgilisiyle adaşız bu çok koydu bana. isimlerimiz aynı lan. eskiden benim ismimin sonuna -m takısı getirerek bana söylerdi. şimdi ona mı söylüyo yani. çok koydu lan bana bu harbiden.

inanırsın aga ne kadar kevaşe olursa olsun seviyosan inanıyosun işte huurya. biz yine hergün mesajlaşıyoruz, telefonla konuşuyoruz, buluşuyoruz. asıl bomba burası işte ağzımı fazla bozmadım ama anasını avradını gibeyim ki asıl bomba burası dıbına koyayım bilader varmı böyle bi şey olaya bak. hergün günaydın mesajı atıyorum ben buna bi gün unutmuşum dıbına koyayım. saat 11 olmuş 12 olmuş aklımdan çıkmış işlerde yoğun o sıra. bu aradı beni saat 13 gibi günaydın mesajım gelmemiş bugün dedi tripli bi sesle. bende makaraya alıp bi gunde sen at diye bekledim dedim hay demez olaydım haz dilimi eşşek arısı soksaydıda, dilimi kesselerdi de demeseydim. aga kız bu lafa çok bozuldu. kapattı telefonu sonra bi mesaj bundan sonra arama sorma beni unut gibisinden. hiç bişi demedim. saat 15 gibi antreye çıktım aradım barışcaz zannediyorum sözde. ne bu sinir falan dedim bu tripli tripli bitti artık arama sora diyo başka bişi demiyo. tamam dedim kapattı telefonu.

1 hafta daha görüşmedik. sonra dayanamadım mesaj attım buluşalım diye. işten sonra gel evin oraya dedi. tamam dedim gelicem. işten sonra evinin oralardaki bi taksi durağında buluştuk. uzaktan geliyordu bende yine aynı karın ağrısı. gelir gelmez sımsıkı sarıldı bana. bu an da aklıma geldikçe ağlarım, şu anda gözlerimden yaş geldi tekrar. gittik evinin arkasındaki parka oturduk sevgili olmayalım bi süre yine takılalım ama sevgili olmayalım birbirimizi daha çok anlayalım dedi. inandım huurya.

- arkadaşım o yanlış anlama sakın dedi
- neyi yanlış anlamıyım ? sarma dolaşsınız arkadaşınmı? dedim
- sakin ol arkadaşım
- sakinim
- sarıl bana dedi
bende çıt yok
- sarıl dedi gözlerinin içi parlıyo ağlamaklı
- git dedim. uzaklaşarak gittiler. ben ise ağlıcam ağlıyamıyorum, arkadaş yanımızda ya delikanlılığı kaptırmıyoruz hani. ağla ulan işte, ağla! boşalt sinirini dimi. arkadaşla parkın orda ayrıldık. bende cami sokağına gittim bi gidiyom, bi geliyom sokakta ağlıcam ağlıyamıyorum önüme biri çıksa dayaktan öldürcem çok fena sinirliyim. sonra koşturarak gittim eve. gözümde de rüzgardan dolayı 2-3 damla yaş vardı.

http://www.incicaps.com/r/rambos.jpg/

arkadaşa dedim bak geliyo amk benim hatun ama nasılım elim ayağım titriyo. arkadaş dedi filmin sonunu gördüm bilader anlatma artık. içim bi tuhaf oldu, karnım ağrımaya başladı, yüzüm buz kesti. bunlar yaklaştılar sarmaş dolaş. görünce duraksadı sonra yanıma geldi. arkadaşmışız gibi napıyosun, nası gidiyo muhabbeti yapıyo huur. soğuk soğuk cevap verdim gittiler, biraz ilerimize oturdular. sonra sinirim bozuldu kalktım köprüye doğru yürüdük arkadaşla. körüye işedim bi baktım bunlar geliyo. köprüde duraksadım biraz bunları bekliyorum. geldi yanıma tekrar,

kendime gelemedim 1 hafta, halada gelemedim gerçi ama o ara daha sıkıntılıydım işte. insan unutuyo bi süre sonra. 1 hafta boyunca içtim işten çıkışta. bi gün arkadaşla güzelyalıda içiyoruz gece saat 1. ben herşeyi anlatıyorum arkadaşa böyle olmuştu, şunu yaşamıştık falan filan. filim gibi yani herşey dedim. bi baktık güzelyalı köprüsünün ordan ona benzer birisi geliyo yanındada bi lavuk. uzak olduğu için kestiremedim yakınlaştılar o olduğunu görünce içim cız etti, cız etti de ne beee tornavida yemiş gibi oldum.

o günden sonra hiçbişey eskisi gibi değildi sanki ezik gibi hissediyordum kendimi onun yanında. üniyide kazandı yeni bi ortama girer unutulur gideriz diyorum kendi kendime. ama bu hala ilgili bana karşı her gün arıyor 2 saat telefonla konuşuyoruz. sonra ilgi mevzusu açıldı bu sıkıntılı tabi bu konuda. demediğini bırakmadı bana. ilgisizsi, çartsın, çurtsun. ulan her gece gidiyorum kızın yanına, telefonla konuşçam diye 2 saat kaytarıyorum işten her gece o yorgunluktan sonra gecenin bi yarısı kazandığım paranın yarısını vererek taksiyle eve gidiyorum ama hala yaranamıyorum. tamam dedim eyvallah ben böyleyim kabul edersen. bu kapadı telefonu. 1 hafta kadar görüşmedik.

1 haftamız böyle geçti ben her işten çıkışta kızın yanına gidiyor eve taksiyle dönüyordum. hayatımdan memnundum açıkçası. ama o pek öyle değildi. çünkü fazla ilgilenemiyordum. ilgisiz birisi değildim ama ona göre fazla ilgilenemiyormuşum. bir gün annesine gideceğini ve işyerini ordan geçeceğini söyledi bende gel çay içeriz birertane deyip davet ettim, etmez olaydım. sabah müşteri falan olmadığı için atletle çalışıyorum, zaten terlemişim yorgunum. kız gelmeye yakın kolanyayı boca ettim heryerime. aldım duraktan üstümde atlet, altımda şort, ayağımda terlik var. benim kızda giymiş kısabi şort, açık bi bluz, yapmış makyajı pırlanta gibi. beni öyle görünce tiskindi benden bakışları değişti, ama belli etmemeye çalıştı. çalışmaya çalışsada ben anladım. kolonya sürmüşsün off hiç sevmem dedi. güldüm. gittik mekana çay içtik. sonra durağa bırakmaya gittim. otobüs yanaştı, normalde ayrılırken hep sarılırdık ama sarılmak istemez gibi tavır sergiledi. ama sarıldım ben, öptüm sonra ayrıldık.

üçkuyular terminaline geldik ben eve uğrucaktım öpüşüp, koklaşıp ayrıldık. hemen eve gidip nineme karnımın ağrıdığnı söyledim. göbeğin düşmüştür diyrek yere yatırdı beni be göbeğime bastırdı ilginç şeyler yaparak iyileştirdiç hemencik geçivermişti 2 günlük sancı 2 dakikada. kıyafetleri alıp işe gittim. ama nasıl sıkılıyorum anlatamam. sen kalk manitanla tatili yarı kesip garsonluk yapmaya gel. kim isterki böyle bir şeyi sonuçta. o gün zar zor bitti. hatunlada mesajlaşıyoruz bu ara gece 23 gibi çıkıcam buluşalım dedim. tamam dedi işten çıkar çıkmaz gittim alsancağa. buluştuk smoke'da bira içtik öpüştük ettik eve bıraktım. son otobüs kaçtığı için eve taksiyle gitmek zorunda kaldım. günde 30 lira alıyoruz zaten 15 lirası taksi parası olarak gitti. eve giderken mesaj geldi 'eve gittiğinde mesaj at aşkım öptüm' bu mesaj bütün yorgunluğumu ve aldığım günlüğün yarısını taksiye vermenin acısını çıkarmıştı.

sabah 8 e kurmuştum saati çünkü en geç 10 da izmirde olmam gerekiyordu, ayrıca bugün üniversite sınav sonuçlarının açıklandığı gündü. sabah apar topar kalktım. kaldırdım hatunu uyanmadı saat 9a kadar beynini yedim kalk diye. uyandı bi daha beni böyle kaldırma diyerek tersledi, haklıydı. öptüm gönlünü aldım tatilin son dakikalarını sevişerek geçirmek istedim yanaşmadı, çünkü beynini yemiştim kızın kaalk kaaaalk diyerek. kalktık, toparlandık, arkadaşıyla vedalaştık ve izmir yoluna koyulduk. merkeze gitmek için dolmuş durağında dolmuşun kalkmasını beklerken telefon geldi ablasından benim hatuna. ablası puanının iyi olduğunun haberini verdi ege'yi kazanıyormuş bu puanla, çok sevindi sabahki gerginliği unuttuk. sonra annesi aradı tebrik etti. dolmuşa binip merkeze geldik, oradan izmir otobüsüne. yolculuk kız için sevinçli benim için berbat geçti hem işe gidiyordum, hem kızın inceden zütü kalkmıştı egeyi kazandı diye, hem en arkada 5li koltukta yer bulmuştuk, hem de yanıma oturan adam benle muhabbet etmek istiyordu. hatun anladı benim rahatsız olduğumu çıkardı mp3çaları verdi kulaklığın bi tanesini bana bi tanesini de kendisi taktı öylece izmire vardık.

ben dalmışım uykuya 2 sat sonra uyandım benim hatun girdi bu arada uyumak için. girdi yatağa, şarap içmiş. ağzı şarap, teninde deniz kokusu vardı ve tuzluydu. öpüştük yine sarıldım. ön sevişme derecesine geldiğimizde bıraktım yine karın ağrısından. kıza yine aynı güven geldi, sarıldı bana. bi süre sonra sırıtını döndü, bende döndüm bu hareketine bozulduğumu sanıp tekrar dönüp sarıldı ve uykuya daldı.

sabah kalktık benim karnım daha da ağrımaya başladı gitgide artan bi ağrı. hatuna dedim karnım ağrıya dünden beri karnınmı aç falan dedi kahvaltı hazırladı kızcağız. yedik ettik. öğlene doğru yüzmeye gittik. yine aynı şeyleri yaşadık denizde ama artık sevgili olduğumuz için öpüştük, temas kurduk birbirimizle. sonra tekrar deja vu yaşayarak bira içtiğimiz yere gittik. içtik biralarımızı kafamız iyi oldu inceden. bu arada benim çalıştığım yerden arayıp ruhsat işini halletiklerini ertesi günü iş başı yapıcaklarını söylediler. ağrıyan karnıma bi sancı daha girdi bu haberden sonra. söyledim hatuna bu haberi üzüldü. sen kal dedim, sen kal tatilini yap dedim, dinletemedim. birlikte geldiysek birlikte gideriz diyo başka bişey demiyo. tamam dedim yarın erkenden gitmek zorundayız. kabul etti. gittik eve son gecemizi film izleyerek geçirdik. bende bu arada karın ağrısından 2 kere kustum ama söylemedim hatuna kustuğumu. film bittikten sonra ben yatıyorum dedim kötü olduğumu anladı geldi yanıma hastasın sen dedi. uyucam iyi olurum belki dedi ama 2 saat uyuyamadım hatunda 20 dakikada bi geliyo yanıma bişey istermisin diye. eşim gibi hissettirdi bana kendini. bu anı hatırladıkça ağlarım, şu anda gözlerim doldu zaten.

19 yaşındayız tabi o zamanlar gibiş sokuş var hayatımızda ama hiç bi kızla sabaha kadar sarılıp uyumamıştım. ilk olduğu için çok hoşuma gitti bu yaptığımız. sabaha kadar sarılıp uyumak gerçekten farklı bi duygu. ciks yok, cinsellik yok, sadece sevdiceğin sana sarılarak uyuya kalıyo güzel duyguymuş.

eve geldiğimizde saat 1 civarıydı. yatacaktık artık ama asıl sorun nerede yatacaktık? oda bakımından sorun yoktu, heryer oda kaynıyordu bir sürüde yatacak yer vardı ama ikimiz beraber mi yatacaktık ? evet burda biraz sıkıntıya düşsede benimkinin arkadaşı yukarı çıktığında biz hangi yatakta yatıcaz dedim. bu soruma olumsuz bi cevap vermesi %20idi. anlıcağınız ters köşeye yatırdım soruyla. yukarıda çiftli yatak var oraya gideriz aşkım falan filan dedi. tamam hadi çıkalım artık dedim. karnımın ağrısı hala devam ediyo bu arada. çıktık yukarı yattım yatağa hatun benim üstümü örttü çok hoşuma gitti bu yaptığı geldi sonra yanıma yattı. sarıldım yiyiştik, sürttürdük ama karnım ağrıdığı için fazla üstelemedim. kızadagüven geldi tabi sarıldı bana öylece sarılıp uyuduk.

adam haklı gibi beyler

duşta boşaldıktan sonra benim karnım ağrımaya başladı. daha önceden hiç hissetmediğim bi ağrı. göbek düşmesi derler burda onun gibi bişey oldu ve sonradan öğrendim ki göbeğim düşmüş. karnımın ağrısı geçmek bilmiyo. duştan çıkıp aşağı indim benimkinin arkadaşının yazlıktan takıldığı ortamdaki birisinin doğum günü varmış o yüzden merkeze gitçekmişiz eğlenmeye. tamam dedim giyindik gömlek pantolon falan bizim hatunlarda hazırlandı hemen çıktık merkeze gittik. çarşıda dolaştık elele manitayız tabi daha da güven geldi bana yapışıyom buna, o sarılıyo foto çekiliyoz bol bol gittik kafenin birine kahve içtik sonra şarap içmeye gittik. şarabımızı içtik kafalar çakır keyf dolaşıyoruz son dolmuş kalkmaya yakın yetiştik. 5 dakika vardı diğer elemanlar geçti dolmuşa benim hatun yaktı bi sigara bende eşlik ettim ona. bana seni sevene kadar seni seviyorum demiceğim dedi o an. çok kötü oldum karın ağrım daha da arttı. dolmuşa binip eve gittik.

eve gittik diğer kız duşa girdi. benim kızla ben kaldık salonda. salon dediysem 2 koltuk bi tv. benim hatun uzandı koltuğa. geçen gün konuşcağımız şeyi hala konuşmadık dedim. senin takıntılı olduğun biri var dedi. bu lafından sonra gittim yanına uzandım, yan şekilde yatıyorduk. yüzlerimiz birbirine bakıyordu. onu unuttum bile senleyken o aklıma gelmiyo diye bi şeyler geveleyerek yapıştım dudaklarına. onun üstünde bikinisi, benim üzerimde ise sadece şort vardı. baya bi yiyiştik bacakları sürttürmeye başladı bu sarılıyo ediyo, bende dayadım malı buna sürttürüyorum. arkadaş gelcek dedi fazla ileri gitmeyelim. tamam dedim arkadaşı da duştan çıktı geldi sonra benim kız gitti duşa. arkadaşıyla fazla muhabbetim olmadığı için sessiz bi ortam oldu benimki duştan çıkana kadar. geldi benimki de duştan öptüm bunu arkadaşının önünde, kızardı benim hatun gittim bende duşa, elden geldim.

sülüs kim?

hadi amk neden durdun.